Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/413 E. 2022/832 K. 01.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

DOSYA NO : 2021/413 Esas
KARAR NO : 2022/832
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/06/2021
KARAR TARİHİ : 01/12/2022
YAZIM TARİHİ : 05/01/2023
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) Davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA : Davacı vekilinin mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; 09.02.2021 tarihinde müvekkile ait … plaka sayılı araca … plaka sayılı aracın çarpmasıyla maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği,… plaka sayılı araç sürücüsü kazada % 100 oranında kusurlu olup,araç davalı sigorta şirketine … poliçe numarasıyla ZMMS trafik sigortası ile sigortalı ve poliçe limiti oranında olduğunun,davalı sigorta şirketine yapılan başvuru neticesinde … nolu hasar dosyası açıldığı ve bir miktar ödeme yapıldığı,ancak yapılan bu ödemenin müvekkil zararını karşılamadığı,dava tarihine kadar müvekkil aracında meydana gelen değer kaybı zararı tam olarak tanzim edilemediği,bu nedenlerle fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 10,00 TL değer kaybı bedeli ve 10,00 TL’de araçtan mahurum kalma bedelinin temerrüd tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı tarafların cevap dilekçesi sunmadıkları görülmüştür.
UYUŞMAZLIĞIN TESPİTİ, DELİL DEĞERLENDİRMESİ ve GEREKÇE :
1).Dava, haksız fiil nedeniyle oluşan Değer Kaybı ve Araçtan Mahrum Kalma Tazmini istemine ilişkin HMK md. 107 uyarınca açılmış olan belirsiz alacak davasıdır.
2) Ticari uyuşmazlıklarda “Arabuluculuk” bir dava şartı olarak 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5/A maddesinde düzenlenmiş olup, “Bu Kanunun 4’üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.” hükmünü içermektedir.
Davacının dava öncesi arabuluculuk bürosuna başvurduğu, ancak anlaşmanın sağlanamadığı, böylelikle dava şartı olarak düzenlenen zorunlu arabuluculuk yolunun tüketildiği ve dava şartının yerine getirilmiş olduğu dava dilekçesi ekinde dosyaya ibraz olunan arabuluculuk son oturum tutanağından anlaşılmaktadır.
3) Karayolları Trafik Kanunu’nun “14/4/2016 tarihli 6704 sayılı Kanunun 5 md. ile değişik “Doğrudan doğruya talep ve dava hakkı” başlıklı 97. maddesi;
“Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir.” hükmünü öngörmekte olup, dava dilekçesi ekinde yer alan 06/11/2020 tarihli e-posta çıktısının incelenmesinde davacı tarafça davalı sigorta şirketinin mail adresine e-posta yoluyla başvuru dilekçesinin gönderildiği ve böylelikle dava şartı olan Yazılı Başvuru şartının da sağlandığı görülmüştür.
4) Davaya konu trafik kazasının 09.02.2021 tarihinde, Kütahya ili Merkez ilçesinde gerçekleştiği, …’ın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı seyir halindeki … plaka sayılı araca çarpması ile kazanın vuku bulduğu dosyada mevcut Kaza Tespit Tutanağından anlaşılmaktadır.
5) Zarar gören … plaka sayılı aracın kaza tarihinde Davacı … adına tescilli olduğu;
Zarar veren … plaka sayılı aracın ise davalı … adına tescilli olduğu trafik tescil kayıtları ve ruhsat suretleri ile sabittir.
6) Zarar veren … plaka sayılı aracın 08.12.2020 – 08.12.2021 tarihlerini kapsar şekilde … Sigorta AŞ.’de Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası (ZMMS) yani zorunlu trafik sigortası ile sigortalanmış olduğu celp olunan hasar dosyası içinde yer alan … no’lu poliçe sureti ile anlaşılmaktadır. Davaya konu trafik kazasının tarihi poliçede belirtilen risk periyodu içinde yer almaktadır.
7) Trafik kazaları sonucu uğranan zararlardan sorumluluk da haksız fiil sorumluluğu kapsamında yer almaktadır. Haksız fiil, bir kimsenin hukuka aykırı ve kusurlu bir davranışı ile başka bir kimsenin zarara uğramasına yol açmasıdır.
Haksız fiil sorumluluğu; “Haksız Fiilden Doğan Borç İlişkileri” başlığı altında, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 49 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir.
TBK md. 49; “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.”
TBK md. 50; “Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır.” hükmünü içermektedir.
8) 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu;
91/1. Maddesinde; “İşletenlerin, bu kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası (MMS) yaptırmaları zorunludur”;
85/1. Maddesinde; “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.”;
85/son maddesinde ise; “İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiştir.
Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları A-3 maddesinde; “Sigortacı, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, üçüncü şahısların ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre sigortalıya düşen hukuki sorumluluk çerçevesinde bu Genel Şartlarda içeriği belirlenmiş tazminatlara ilişkin talepleri, kaza tarihi itibariyle geçerli zorunlu sigorta limitleri dahilinde karşılamakla yükümlüdür. Sigortanın kapsamı üçüncü şahısların, sigortalının Karayolları Trafik Kanunu çerçevesindeki sorumluluk riski kapsamında, sigortalıdan talep edebilecekleri tazminat talepleri ile sınırlıdır.” düzenlemesi ile sorumluluk sınırları gösterilmiştir.
Yukarıda açıklanan ve alıntılanan hükümler doğrultusunda Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası’nın motorlu bir aracın işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır.
9) Kazaya karışan … plaka sayılı aracın 08.12.2020 – 08.12.2021 tarihleri arasında zorunlu mali sorumluluk trafik sigortası ile Davalı … Sigorta AŞ.’de sigortalıdır. Kaza 09.02.2021 tarihinde meydana gelmiş olup, risk periyodu içerisinde olduğundan davacının talep ettiği hasar bedelinden sigorta şirketi sorumludur.
Ancak sigortacının sorumluluğu, yukarıda izah edilen sorumluluk esasları dahilinde işletilen aracın işleteninin veya işletenin kusurundan sorumlu olduğu sürücünün kusurlarından kaynaklanan zararlarla sınırlı olarak dava dışı araç sürücüsünün kusuru oranındadır. Bu nedenle aracın işleteninin veya sürücüsünün kusur durumunun incelenmesi gerekmektedir.
10) Kaza tespit tutanağının polis marifetiyle tanzim edilmemiş olması nedeniyle tutanakta kusur tespitinin bulunmadığı görülmektedir.
TBK’ nın 50. maddesi uyarınca davacı, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır. Davacının bilirkişi deliline dayanmış olması nedeniyle mahkememizce bilirkişiden kusur ve hasar bedelinin belirlenmesi için rapor aldırılmıştır.
11) 14/03/2022 tarihli Bilirkişi Raporunda;
– Kusur Dağılımı Yönünden; ZMMS trafik sigorta poliçesiyle sigortalı … plaka sayılı araç sürücüsü …’ın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracı ile 2918 sayılı KTK’nın madde 52/b, 57/1-a “Kavşağa yaklaşan sürücüler kavşaktaki şartlara uyacak şekilde yavaşlamak, dikkatli olmak, geçiş hakkı olan araçların önce geçmesine imkan vermek zorundadırlar.” kurallarını ihlal ettiği ve bu nedenle meydana gelen Kazanın Oluşumunda Etken Olduğu;
Davacıya ait … plaka sayılı aracı sevk ve idare eden dava dışı …’ın meydana gelen trafik kazasında 2918 Sayılı Karayolu Trafik Kanununu ve diğer trafik düzenlemelerini ihlal eden bir davranışının bulunmadığı Kazaya Etki Edecek Bir İhlalinin Bulunmadığı belirtilmiştir.
– Maddi Zarar Tespiti Yönünden ise; … plaka sayılı araç için sigorta şirketinin yapmış olduğu ödeme ile talep edilen değer kaybı bedelinin karşılanmış olduğu kanaatine, … plaka sayılı aracın serviste kaldığı süre boyunda 300,00 TL ikame araç talebi oluşabileceği görüş ve kanaatini bildirmiştir.
14/03/2022 tarihli Bilirkişi Raporuna ilişkin davacı vekilinin itirazı da nazara alınarak rapor içeriğinde hesap hatası bulunduğu ve hatalı şekilde değer kaybı bedelinin karşılanmış olduğu yönünde kanaat belirtildiği, bu nedenle raporun sağlıksız olduğu ve de 09.04.2021 tarihli eksper raporu ile çelişki taşıyor olması nedeniyle ve de işbu çelişkinin giderilmesi amacıyla dosya yeniden bilirkişi incelemesine tevdi olunmuştur.
12) 14/09/2022 tarihli Bilirkişi Raporunda ise;
– Kusur Dağılımı Yönünden; ZMMS trafik sigorta poliçesiyle sigortalı … plaka sayılı araç sürücüsü …’ın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracı ileKavşağa yaklaşırken kavşaktaki şartlara uyacak şekilde yavaşlamaması, geçiş hakkı olan araçların önce geçmesine imkan vermemesi neticesinde kazanın oluşumuna ana etken olduğu, sürücünün bu davranışı ile 2918 s. KTK’nun, m.52/a, m.52/b, m.57/a, m.57/c-2 ve m.84/h maddelerini ihlal ettiğinin belirtildiği (bu nedenle meydana gelen Kazanın Oluşumunda Etken Olduğu);
Davacıya ait … plaka sayılı aracı sevk ve idare eden dava dışı …’ın kavşakta kurallara uygun şekilde geçişi esnasında, geçiş önceliği hakkına uymayan davalı sigortalı araç tarafından sol arka çamurluk yan kısmından çarpılmaya maruz kaldığı olayda, kazanın oluş biçimi göz önüne alındığında kazayı önlemek adına alabileceği herhangi bir önlem bulunmadığı, kurallara aykırı olumsuz davranış faktörü olmadığı (bu nedenle Kazaya Etki Edecek Bir İhlalinin Bulunmadığı) belirtilmiştir.
– Değer Kaybı Yönünden ise; Aracın onarımı yapıldıktan sonraki rayiç değeri araştırması neticesinde, onarım sonrası rayicinin 58.100 TL ile 58.300 TL olduğu, ortalama değerinin 58.200 TL olduğu, Yargıtay 17 HD. nin gerçek zarar ile ilgili “Gerçek zarar ve değer kaybının, aracın kaza öncesi rayici ile (60.000 TL) onarım sonrası rayici (58.200 TL) arasındaki farktır” kararları göz önüne alındığında ve değerlendirildiğinde aracın piyasa koşullarında değer kaybının 1.800,00 TL olduğu, Davalı sigorta şirketinin 25.05.2021 tarihli Ziraat Bankası dekontu ile dava öncesi yaptığı 1.150,00 TL değer kaybı bedeli mahsup edilmesi durumunda; değer kaybı bakımından bakiye değerin (1.800 TL-1.150 TL) 650,00-TL olacağı;
– Araç Mahrumiyeti Zararı Yönünden ise; Davacı tarafın; davaya konu aracın makul onarım süresi ile araçtan mahrum kaldığı süre zarfındaki zararına ilişkin olarak bir bilgi ve belge/delil, dosyaya sunulu olmadığı, Davaya konu araçta çamurluk etek tamiri için aracın servise bırakılması, onarım durumu ve fiyatı tespiti, eksper incelemesi, doğrultma, astar, zımparalama, boya, kuruma, past-cila işlemleri göz önüne alındığında onarım süresinin en az 5 gün olacağı, önceki bilirkişi raporundaki 2 gün onarım süresinin yetersiz olduğu, Davaya konu 2004 model aracın seğmen, model ve özelliklerindeki bir taşıtın günlük ikame araç değerinin 150 TL/gün olduğu, önceki bilirkişi raporundaki bu tespite iştirak ettiğimiz, buna göre onarım süresince Araç Mahrumiyet Zararının (İkame Araç Bedelinin) (150 TL/gün x 5 gün) toplam 750,00-TL olacağı görüş ve kanaatini bildirmiştir.
13) Mahkememizce Kusura İlişkin yapılan değerlendirmede; her iki bilirkişi raporunda yapılan kusura ilişkin tespitlerin örtüştüğü ve birbirini doğruladığı görülmekle, bilirkişi raporlarındaki kusura ilişkin tespitlere itibar edilerek kaza oluşumunda sigortalı … plaka sayılı araç sürücüsünün % 100 ve Asli Kusurlu olduğu, zarar gören aracın kazaya etkisinin bulunmadığı ve Kusursuz olduğu, zararın tamamının poliçe limitlerini aşmamak kaydıyla sigortalı aracın KZMMS poliçesi ile sigortacısı olan davalı sigorta şirketinin sorumluluğunda olduğu kabul edilmiştir.
14) Mahkememizce Tazminat Kalemlerine İlişkin yapılan değerlendirmede; 14/03/2022 tarihli Bilirkişi Raporuna ilişkin rapor içeriğinde hesap hatası bulunduğu ve onarım süresinin 5 gün olarak belirlenmiş olmasının teknik anlamda ve sanayi sitelerinde ki yoğunluk bağlamında daha gerçekçi olduğu kanaatiyle ve de denetime elverişli ve dosya kapsamı ile uyumlu olduğu değerlendirmesiyle 14/09/2022 tarihli Bilirkişi Raporu Mahkememizce de benimsenerek hükme esas alınmıştır.
15) Davacı vekili bilirkişi raporu doğrultusunda talebini arttırmış, harcını karşılamıştır.
16) Davacı tarafça dava öncesi davalı sigorta şirketine 28.05.2021 tarihinde KEP üzerinden mail yoluyla yazılı başvuru yapılmış olup aynı gün okunarak tebliğ olunduğu, tebliğ tarihinden itibaren 8 iş günü sonu olan 10/06/2021 tarihinde temerrüte düştüğünün kabulü gerekmektedir.
17) Her ne kadar davacı vekili dava dilekçesinde Avans Faizi talep etmiş ise de; davacının tacir olmaması ve aracın ruhsatında kullanım amacının “HUSUSİ” olduğunun belirtildiği görülmekle davalı Sigorta Şirketi yönünden temerrüt tarihi olarak tespit olunan 19.11.2020 tarihinden itibaren Yasal Faiz işletilmesine;
Davalı … yönünden ise zarar veren aracı sevk ve idare eden kişi olması nedeniyle sorumluluğunun haksız fiile dayanmakta olması ve failin haksız fiil ile birlikte temerrüte düşmüş olması nedeniyle faizin haksız fiil tarihi olan 09/02/2021 itibariyle işletilmesine karar vermek gerekmiştir.
18) Yargılama giderlerinin kapsamı HMK’nın 323. maddesinde açıklanmış olup, davacının talep ettiği Ekspertiz Ücreti yargılama giderleri içerisinde kaldığından işbu ücret yargılama giderlerine eklenmiştir.
19) 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13. Fıkrası uyarınca arabuluculuk ücreti yargılama giderlerinden olup, İzmir Arabuluculuk Bürosu’nun sarf kararı ile arabuluculuk ücretinin hazine tarafından karşılandığı anlaşıldığından bu tutar yargılama giderleri kapsamında değerlendirilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-. Davanın KABULÜ ile;
a) 650,00-TL Bakiye Değer Kaybından kaynaklanan maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Tazminata Davalı … yönünden Haksız Fiil tarihi olan 09/02/2021 tarihinden itibaren,
Davalı Sigorta yönünden ise Temerrüt Tarihi olan 10/06/2021’den itibaren Yasal Faiz işletilmesine,
b) 750,00-TL İkame Araç Zararından kaynaklanan maddi tazminatın davalı …’tan alınarak davacıya verilmesine, Tazminat miktarına Haksız Fiil tarihi olan 09/02/2021 tarihinden itibaren, Yasal Faiz işletilmesine,
2- Karar tarihinde Yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken 95,63-TL harçtan peşin alınan 59,30-TL ile 23,60-TL’nin Tamamlama Harcının mahsubu ile bakiye 12,73 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3- Arabuluculuk Kanunu Madde 18/A fıkra 13,14 gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4- Davacı tarafından yatırılan 59,30-TL Başvuru Harcı, 59,30-TL Peşin Harç, 8,50-TL Vekalet Harcı ve 23,60-TL Tamamlama Harcı olmak üzere toplam 150,70-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5- Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 1.400,00 -TL Vekalet Ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6- Davacı tarafından yapılan 1.200,00-TL bilirkişi ücretinin ve 279,7‬0-TL tebliğat ve posta ücreti ile 400,00-TL Ekspertiz Ücreti (Uzman Görüş Ücreti) olmak üzere toplam 1.879,7‬0-TL Yargılama Giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7- Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair; Tarafların tarafın yokluğunda, HMK 341 maddesi gereğince miktar itibariyle Kesin Olarak verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 01/12/2022

Katip
¸

Hakim
¸

BU BELGE e-İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR.