Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/411 E. 2022/461 K. 14.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/411
KARAR NO : 2022/461

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 26/09/2019
KARAR TARİHİ : 14/06/2022

Yukarıda açık kimliği yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:Davacı vekili dava dilekçesi ile, davalı tarafın kullandığı kredi kartı ve kredili mevduat hesabı nedeni ile bankaya borcu bulunduğunu, bu borcun ödenmesi için davacı banka tarafından temerrüt ve muacceliyet ihbarları ve ihtarname gönderildiğini, davalının alacaklı bulunduğu meblağı ödememesi üzerine, davacı bankanın alacağının tahsilini teminen İzmir …. İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, ödem emrinin tebliği üzerine davalının borca ve ferilere itiraz ettiğini, davalının itirazı haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğundan İzmir İl Tüketici Hakem Heyetine başvurulduğunu, hakem heyetinin tüketici mahkemelerinin görevi olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı verdiğini belirterek davalının itirazının iptaline, davalı aleyhine % 20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin de davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı cevap dilekçesinde özetle, söz konusu ihtilafın tamamen bankanın kusurundan kaynaklandığını, bankaya borcu olduğunu asla inkar etmediğini , temel itirazının banka tarafından bildirilen borç tutarının usulsüz bir hesaplamaya dayanmış olduğunu, anılan tarihlerde sadece 500,00 Tl tutarındaki bir ödemeyi yapmaya razı olsaydı, sürgit olana mevcut ihtilafın doğmamış olacağını belirterek ihtilafın doğduğu tarihteki borcunu, ilgili tarihten öte herhangi bir faiz yükü hesaba katılmaksızın ödemeye hazır olduğunu, bunun dışında bir anlaşma ve uzlaşmanın, aslında bir cezaya muhatap olması gereken bankanın usulsüzlüğü apacık ortadayken ödüllendirilmesi anlamına geleceğini bildirmiştir.
DELİLLER: İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün …/… E sayılı dosyası, Banka kayıtları, kredi sözleşmesi, bilirkişi raporu delil olarak değerlendirilmiştir.
Davacının davalıdan icra takip tarihi itibariyle alacaklı olup olmadığının tespiti için yapılan bilirkişi inelemesi sonucunda düzenlenen bilirkişi raporunun sonuç kısmına göre; “…davalının ticari kredi kartı kullanımı nedeniyle takip tarihi itibariyle borcunun bulunduğu, avalının itirazının değerlendirilmesi bölümünde detaylı açıklandığı üzere ; “davacının, iradesi ve bilgisi dışında , bankada mevcut hesabını negatif bakiyeye düşürmek suretiyle şahsını zoraki borçlandırma yoluna gittiği, zoraki borçlandırma yoluyla hesabından çekilen meblağın , hesabına yatırılan emekli maaşından tahsil edildiği” iddiasının yerinde olmadığı görüş ve kanısına varılmıştır.
Davacı bankanın, İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün 25.02.2019 tarihli …/… Esas sayılı dosyasında davalı …’dan alacağı ;
4.685,46-TL Asıl alacak, 611,22-TL Faiz, 7,19-TL %5 BSMV olmak üzere toplam 5.303,87-TL olduğu, asıl alacağa takipten itibaren %33 temerrüt faizi ve %5 bsmv.si, uygulanması gerektiği …” şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
1-Dava, İİK 67. Maddesi uyarınca açılmış ticari kredi kartı kullanımından kaynaklanan itirazın iptali davasıdır.
2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacı banka tarafından davalıya tahsis edilen ticari kredi kartından yapılan harcamalar nedeniyle davacı bankanın takibe konu edilen 4.703,13-TL asıl alacak, 653,36-TL işlemiş faiz, 7,19-TL Bsmv olmak üzere toplam 5.363,68-TL alacaklı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
3-Mahkememizce dosyaya sunulan bilgi ve belgelerin incelenmesinde davacı banka ile davalı arasında imzalanan 11/10/2017 tarihli kredi kartı üyelik sözleşmesi ile ticari ilişkinin kurulduğu görülmüştür.
Dosya takip konusu kredi kartı ve ferilerine ilişkin inceleme yapılmak üzere bankacılık işlemleri konusunda uzman bilirkişiye tevdi edilmiş, dosyaya sunulan 08/03/2022 tarihli bilirkişi raporuna göre 4.685,46-TL Asıl alacak, 611,22-TL Faiz, 7,19-TL %5 BSMV olmak üzere toplam 5.303,87-TL olduğu, asıl alacağa takipten itibaren %33 temerrüt faizi ve %5 bsmv.si, uygulanması gerektiği yönünde görüş bildirildiği görülmüştür.
4-Davalı tarafça bilirkişi raporuna karşı itirazda bulunulmuş, davacı banka tarafından haksız bir şekilde kredi kartı limitinin düşürülmesi nedeniyle kendisine limit aşım ücreti tahakkuku yapıldığı, bu haksız uygulama nedeniyle kredi kartı borcunu ödemediğini, davacı bankanın takipte ve davada haksız olduğunu ileri sürmüş ise de; mahkememizce davalının takip dosyasına sunduğu itirazları, davaya cevap dilekçesi, aşamalarda sunduğu yazılı ve sözlü beyanlarının bir bütün halinde incelenmesinde davalının esasen kredi kartı harcamalarına yönelik bir itiraz ve inkarının bulunmadığı, davalının kredi kartı limitinin düşürülmesi nedeniyle oluşan limit aşım ücreti nedeniyle emekli maaşından yapılan 400,00-TL tutarlı kesintiyi ve 180,77-TL tutarlı limit aşım ücreti tahakkukunu haksız bulması nedeniyle kredi kartı ekstresini ödememiş olduğu, dosya kapsamının ve kredi kartı hesap ekstrelerinin incelenmesinde;
28/08/2018 tarihli hesap ekstresinde 4.460,88-TL bakiye borcun bir önceki ekstre döneminden devretmiş olduğu, davalının 392,22-TL ve 54,78-TL tutarlı ödemeleri ve muhtelif dönem içi harcamaları sonrası ekstre bakiyesinin 4.555,53-TL olarak sonraki döneme devrettiği,
25/09/2018 tarihli ekstrede ise önceki dönem borcu 4.555,53-TL ile geç ödeme faizi 103,70-TL, ayrıca taksitli nakit kullanımı 124,52-TL toplamı ile bakiye borç miktarının 4.788,94-TL’ye ulaştığı, bu dönem içinde davalı tarafça bir ödeme yapılmadığının görüldüğü,
24/10/2018 tarihli ekstrede önceki dönem borcu 4.788,94-TL ile bakiyenin açıldığı, ödeme yapılmaması nedeniyle 108,71-TL geç ödeme faizi tahakkuk ettiği, asgari ödeme tutarının o ay için 469,00-TL olduğu, davalının emekli maaşının yatırıldığı davacı bankada bulunan hesabından 400,00-TL’nin kredi kartı borcuna mahsup edilerek tahsilat kaydı girilmiş olduğu, ayrıca 79,00-TL ödeme ile toplam 479,00-TL ödeme yapılması suretiyle diğer harcama ve faizlerle bir sonraki döneme 4.683,60-TL borç ile girildiği,
19/11/2018 tarihli ekstrede devreden 4.683,60-TL borç yanında 135,15-TL geç ödeme faizi tahakkuk edildiği, davalının 116,00-TL tutarlı harcaması ile toplam bakiye borcun 4.941,51-TL’ye ulaştığı, davacı kredi kartı limitinin 4.800,00-TL olduğu,
19/12/2018 tarihli ekstrede devreden 4.941,51-TL’ye ek olarak 129,12-TL geç ödeme faizi tahakkuk ettirildiği, davacının ödeme yapmaması nedeniyle kredi kartı limitinin 2.400,00-TL’ye düşürüldüğü ve 180,77-TL limit aşım ücreti tahakkuk ettirildiği, dönem sonu borcunun 5.257,56-TL’ye ulaştığı ve sonraki döneme devrettiği,
18/01/2019 tarihli ekstrede devreden 5.257,86-TL’ye ek olarak 134,27-TL geç ödeme faizi tahakkuk ettirildiği, davalının bir önceki ekstre borcuna istinaden ödeme yapmaması nedeniyle kredi kartı limitinin 1.500,00-TL’ye düşürüldüğü ve 266,39-TL limit aşım ücreti uygulandığı, dönem sonu borcunun 5.665,23-TL’ye ulaştığı ve sonraki döneme devrettiği,
Dolayısı ile tüm ekstre dönemlerinde davacı için 180,77-TL ve 266,39-TL olmak üzere 477,16-TL limit aşım ücreti tahakkuk ettirildiği, davalı tarafça sunulan 13/02/2019 tarihli davacı banka yazısına göre limit aşım ücretinin iptal edildiğinin davalıya bildirilmiş olduğu, nitekim son dönem kredi kartı borcunun 5.665,23-TL olmasına rağmen takibin 4.703,13-TL üzerinden başlatılmış olduğu dikkate alındığında dava konusu takip alacağı içerisinde limit aşım ücretlerinin yer almadığı anlaşılmıştır.
Davalı tarafça 400,00-TL tutarlı maaş hesabından yapılan kredi kartı ödemesinin haksız bir uygulama olduğu savunulmuş ise de bu hususun dava konusu yargılamaya ilişkin bir uyuşmazlık olmadığı, yapılan tahsilatın davalının kredi kartı borcundan mahsup edilmiş olduğu, haciz yasağı bulunan emekli maaşı üzerinde banka alacağına mahsup yapılıp yapılamayacağı hususunun görülmekte olan yargılamanın konusu olmadığı, davalı tarafça yapılan kesintinin iadesine yönelik hukuki haklarının başka bir dava ile ileri sürülebileceği, davalının bu yöndeki savunma ve iddialarının görülmekte olan itirazın iptali davasının esasına yönelik bir uyuşmazlık olmadığı değerlendirilmiştir.
Ayrıntıları yukarıda açıklandığı üzere; davalı kredi kartı bakiyesine dahil edilen limit aşım ücretinin davalının itirazları sonrası kaldırıldığının anlaşıldığı, limit aşım ücretinin takip ve dava konusu olmadığı, davalının limit aşım ücreti konusuna ilişkin haklı veya haksız olup olmadığı konusunun görülmekte olan davada tartışılmasına gerek bulunmadığı, zira davacı banka tarafından davalı kredi kartı harcamaları ve temerrüt faizlerine yönelik takipte bulunulduğu, davalı tarafça ekstrelerde yer alan harcamaların gerçekleştirilmediğine yönelik bir itirazda bulunulmadığı dikkate alınarak bilirkişi raporu ile tespit edilen asıl alacak, işlemiş faiz ve bsmv tutarları üzerinden takibin devamına karar verilmiştir.
5-Davacı tarafça icra inkar tazminatı talebinde bulunulmuş olup, takip konusu borç kaynağı davalının tespit edebileceği kendi kredi kartı harcamalarına dayandığından alacak likit nitelikte kabul edilmekle takip durduğundan %20 oranında icra inkar tazminatına hükmolunmuştur.
6-Dava şartı arabuluculuk kapsamında devlet hazinesinden karşılanan 1.320,00-TL arabuluculuk ücreti yargılama giderleri kapsamında davanın kabul ve ret oranına göre taraflar üzerine yükletilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE, davalının İzmir ….İcra Dairesi’nin …/… Esas sayılı takip dosyasına itirazının kısmen iptali ile takibin 4.685,46-TL kredi kartı asıl alacağı, 611,22-TL işlemiş faiz ve 7,19-TL Bsmv üzerinden devamına, fazlasına dair istemin reddine,
2-Dava konusu alacağın likit nitelikte olduğu değerlendirilmekle hüküm altına alınan 5.303,87-TL’nin %20’si oranında hesaplanan 1.060,77-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 362,30-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davacı yararına takdir edilen 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça sarf edilen 137,00-TL posta ve tebligat ücreti, 550,00TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 687‬,00-TLyargılama giderinin, davanın ret ve kabul oranına göre 626,96-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyenin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Dava şartı arabuluculuk kapsamında devlet hazinesinden karşılanan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davanın kabul ve ret oranına göre hesaplanan 1.305,28-TL’sinin davalıdan, bakiye 14,72-TL’sinin davacı bankadan tahsil edilerek hazineye gelir kaydına, bu hususta ayrı ayrı harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
7-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve resen ilgili taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafların yokluğunda, dava değerinin 6100 Sayılı HMK’nın 341/2. Maddesinde gösterilen İstinaf kanun yolu başvuru sınırının altında kalması nedeniyle kesin nitelikte olduğu ve kanun yoluna başvurulamayacağı açıklanmak sureti ile açık yargılama sonunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.14/06/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır

BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur”