Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/365 E. 2022/460 K. 14.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/365
KARAR NO : 2022/460

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satıma Konu Malın İadesi)
DAVA TARİHİ : 25/05/2021
KARAR TARİHİ : 14/06/2022

Yukarıda açık kimliği yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında 22/02/2020 tarihli kalender laminasyon makinası (makina kodu:…) alım satım sözleşmesi imzalandığını, makina tutar bedelinin 165.000,00 TL olduğunu, peşinat olarak; 72.500,00 TL ödendiğini, ancak bahsedilen makinanın 25 gün içerisinde teslim edileceği taahhüt edildiği halde teslim edilmediğini, bilahare davalı firmanın sezon geçtikten sonra makinayı teslim edebileceğini beyan ettiğini ve bakiye meblağı talep ettiğini, müvekkilinin de tabi olarak o tarihte müvekkilinin işine yaramayacağından bahse konu makinayı kabul etmediklerini, kendilerine Yurtiçi kargo firması ile ihtarname gönderildiğini ve 27/07/2020 tarihinde yetkililerinden … … tarafından teslim alındığını, bunun üzerine İzmir 27. İcra Müd. …/… E. Sayılı takip dosyasıyla takip yapıldığını, ancak süresinde itiraz ederek takibi durduğunu, itirazında suiniyetli olduklarını, bu nedenlerle borca itirazın iptali ile yapılan takibin devamına, davalının %20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesini karar ve talep etmiştir.
CEVAP: Davalı şirkete dava dilekçesinin tebliğ edildiği, ancak davaya cevap vermedikleri görülmüştür.
DELİLLER: İzmir 27. İcra Müd. …/… E sayılı dosyası, sözleşme sureti, ihtarname, ödeme belgeleri, delil olarak değerlendirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
1-Dava eser sözleşmesi nedeniyle davalı yükleniciye ödenen peşinatın davalı yükleniciden iadesi amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali davasıdır.
2-Davacı taraf davalı ile laminasyon makinesi alımı konusunda sözleşme imzalandığını, yüklenicinin makine teslimini süresi içinde gerçekleştirmemesi nedeniyle sözleşmeden dönüldüğünü, yükleniciye ödenen peşinatın iadesi için icra takibi başlatıldığını ileri sürerek itirazın iptalini talep etmiştir.
3-Davalı tarafça davaya cevap verilmemiş, yargılama sırasında da herhangi bir savunma ileri sürmemiştir.
4-Dosyaya sunulan bilgi ve belgelerin incelenmesinde her ne kadar sözleşme başlığında makine satış sözleşmesi başlığı kullanılmış ise de sözleşme metninde yüklenici davalının işyerinden teslim yeri olarak bahsedildiği ve “merkez üretim yeri” ibaresinin kullanıldığı, sözleşmenin kurulması anında sözleşmeye konu makinenin henüz hazır olmadığı ve üretileceğinin anlaşıldığı dikkate alınarak taraflar arasında kurulan sözleşmenin eser sözleşmesi olduğu değerlendirilmiş ve TBK’nın eser sözleşmesine yönelik hükümleri dikkate alınarak uyuşmazlık incelenmiştir.
5-Eser sözleşmesi TBK’nun 470 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Eser sözleşmesinde taraflardan biri iş sahibi, diğeri ise yüklenicidir. Eser Sözleşmesinde, işin uzmanı sayılan yüklenici yapımını üstlendiği eseri işi, özen borcu gereği fen ve sanat kurallarına, sözleşme hükümlerine, kendisine duyulan güvene ve beklenen amaca uygun şekilde yapmakla yükümlüdür. Eser sözleşmesini diğer iş görme sözleşmelerinden ayıran en önemli özelliklerinden birisi sonuç sorumluluğudur. Bununla yüklenici tarafların iradeleri doğrultusunda biri sonucun meydana getirilmesi taahhüdü altına girmektedir. Zira eser sözleşmesinde bir eserin yaratılıp teslim edilmesi borcu altına girilmektedir. Bu taahhüdün altına giren yüklenici işin niteliği gereği sadakat ve özenle yerine getirmek zorundadır. Sadakat borcu, yüklenicinin iş eser sahibinin yararına olacak şeyleri yapması ve ona zarar verecek her türlü eylemden kaçınmasıdır.
6-Somut olayda davacı ile davalı yüklenici arasındaki sözleşmenin 19. maddesinde 25 gün içinde makinenin davacıya teslim edileceği kararlaştırılmış olup, sözleşme ekinde yer alan davalı yükleniciye ait kaşe ve sahihliği inkar edilmemiş imza ile 72.500,00-TL peşinat alındığı, makine teslim süresinin 25 gün olduğu belirtilen 22/02/2020 tarihli belgenin bulunduğu, belge ve sözleşme altındaki imzaların davalı şirket vekilinin itiraz evrakı ekinde sunduğu Bakırköy … Noterliği’nin 01/10/2020 tarihli … Yevmiye nolu vekaletname altında yer alan şirket yetkilisi … …’ya ait imza olduğunun açıkça anlaşıldığı, yine itiraz evrakı ekinde yer alan imza sirküleri belgesinde … …’nın aksi karar alınıncaya dek şirket yetkilisi olarak belirlendiğinin görüldüğü, davacı ile davalı şirket arasında geçerli bir sözleşme kurulduğunun anlaşıldığı, kaldı ki davalı tarafa dava dilekçesinin usulüne uygun tebliğ edildiği, davalı tarafça sözleşmenin inkarına yönelik veya gereğinin ifa edildiğine yönelik bir savunma ve delil sunulmadığı görülmüştür.
7-Taraflar arasındaki sözleşmenin 20. Maddesinde “teslim edilmediğinde” sözleşme tarafının peşin ödemesi ve 2000,00-TL ayrıca iade edileceği düzenlenmiştir. Bu maddede teslim edilmeme kıstasınını oluşturacak süre gösterilmemiş ise de mahkememizce sürenin 19. Maddede gösterilen 25 günlük süre içerisinde teslim edilmeme olduğu şeklinde yorumlanmıştır.
8-Tüm bu delillerin birlikte değerlendirilmesinden taraflar arasında 22/02/2020 tarihinde makine satış sözleşmesi başlıklı eser sözleşmesinin imzalandığı, davacı tarafça davalıya 72.500,00-TL peşinat ödemesi yapıldığı ve buna ilişkin davalı şirketin ödeme alındığına dair beyanının dosyaya sunulduğu, davalı şirket tarafından davaya cevap verilmediği, sözleşmenin ifasına yönelik veya peşinat alınmadığına yönelik bir delil sunulmadığı, bu haliyle mevcut deliller itibariyle davacının davalı şirket elinden çıkmış ödemeyi kabul beyanı ile yapmış olduğu 72.500,00-TL miktarlı ödemeyi ispat ettiği ve davalının sözleşme kapsamında eseri davacıya teslim ettiğini ispat edemediği hususları birlikte dikkate alındığında davacının takip konusu peşinatın iadesini isteme hakkı bulunduğu değerlendirildiğinden davanın kabulüne karar verilmiştir.
9-Davacı tarafça takip öncesi işlemiş faiz talep edilmiştir. Taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 7. Maddesinde satıcının cayma beyanı kendisine ulaşmasından sonra 10 gün içerisinde mal bedelini iade edeceği düzenlenmiştir. Somut olayda davacı tarafça dosyaya Yurtiçi Kargo gönderi takip kodu sunulmuş olup, gönderinin alıcısı olarak …**…** ibaresinin yer aldığı, davalı tarafça aksi savunulmadığı da dikkate alınarak cayma bildiriminin bu gönderi ile gerçekleştirildiği kabul edilmiş, tebliğ tarihi 27/07/2020’den itibaren 10 gün ödeme süresi geçmesiyle 07/08/2020 tarihinde davalının temerrüde düşeceği, bu tarihten itibaren takip tarihi 14/09/2020 tarihine kadar 38 günde cayma bildiriminde talep edilen reeskont faizi işletilebileceği ve bu sürede 962,36-TL işlemiş faiz talep edilebileceği hesaplanmış, işlemiş faiz talebinin bu miktar yönünden kısmen kabulüne karar verilmiştir.
10-Davacı tarafça takip talebinde talep edilen faiz türü belirtilmemiştir. Taraflar arasında her ne kadar ticari ilişki mevcut ise de takip talebinde açıkça ticari faiz talebinde bulunulmamıştır. Bu durumda davacının daha yüksek orandaki ticari faiz talebinden vazgeçmiş olduğu ve davalı borçlunun yasal faiz ile sorumlu tutulabileceği dikkate alınarak takip sonrası için asıl alacağa yasal faiz işletilebileceği değerlendirilmiştir.
11-Dava konusu uyuşmazlık eser sözleşmesinin yerine getirilip getirilmediği temeline dayalı ödenen peşinatın iadesinin gerekip gerekmediği noktasındadır. Davalı yüklenici teslimi kararlaştırılan eseri süresinde teslim edip etmediğini, süresinde teslim etmemiş ise buna ilişkin gerekçeleri bilebilecek durumdadır. Dosya kapsamı itibariyle davalı yüklenicinin uyuşmazlığı likit olmaktan çıkaracak nitelikte bir savunmasının bulunmadığı, bu haliyle davacının süresinde teslim edilemeyen eser nedeniyle ödediği peşinatın iadesini talep ettiği takip konusu alacağın likit kabul edilmesi gerektiği değerlendirildiğinden %20 oranında inkar tazminatına hükmedilmiştir.
12-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13. Fıkrası uyarınca arabuluculuk ücreti yargılama giderlerinden olup, İzmir Arabuluculuk Bürosu’nun sarf kararı ile 1.320,00TL arabuluculuk ücretinin hazine tarafından karşılandığı anlaşıldığından bu tutarın tarafların haklılık durumuna göre taraflar üzerine yükletilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE, davalının İzmir 27.İcra Dairesi’nin …/… Esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazının kısmen iptali ile takibin 72.500,00-TL asıl alacak ve 962,36-TL işlemiş faiz üzerinden devamına, asıl alacak miktarına takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, fazlasına dair istemin reddine,
2-Dava konusu alacağın likit nitelikte olduğu değerlendirilmekle hükmedilen alacak miktarının %20’si oranında hesaplanan 14.692,47-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 5.018,21-TL harçtan peşin olarak alınan 890,71-TL harcın mahsubu ile bakiye 4.127,50-TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davacı yararına takdir edilen 10.350,11-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 890,71-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça sarf edilen 59,30-TL başvuru harcı, 121,00-TL posta ve tebligat ücreti olarak sarf edilen toplam 180,3‬0-TL yargılama giderinin, davanın ret ve kabul oranına göre 179,59-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyenin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve resen ilgili taraflara iadesine,
8-Dava şartı arabuluculuk kapsamında hazine tarafından karşılandığı anlaşılan 1.320,00TL arabuluculuk ücretinin davanın kabul ve ret oranında hesaplanan 1.314,85-TL’sinin davalıdan, 5,15‬-TL’sinin davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydına, bu hususta harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafların yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize bir dilekçe verilmesi veya tutanağa geçirilmek kaydıyla mahkememiz zabıt katibine beyanda bulunmak ve bu beyanın mahkememiz Hakimi tarafından onaylanması sureti ile istinaf kanun yoluna gidilebileceği, yasal süre içinde istinaf kanun yoluna başvurulmadığı takdirde kararımızın kesinleşeceği, yasal sürede istinaf kanun yoluna gidilmesi halinde dosyanın ilgili İzmir Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi’ne istinaf konusunda karar verilmek üzere gönderileceği açıklanmak sureti ile açık yargılama sonunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.14/06/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır

BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur”