Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/821 E. 2023/122 K. 21.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/821 Esas
KARAR NO : 2023/122

DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ : 30/12/2020
KARAR TARİHİ : 21/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 08/02/2020 günü saat 14:25 sıralarında, Şanlıurfa ili Eyyübiye İlçesi … Mahallesi 11 Nisan Fuar Caddesi (…… mezarlık önü) civarında meydana gelen trafik kazasında; sürücü…, sevk ve idaresindeki … plakalı otomobili ile 11 Nisan Fuar caddesi kapaklı pasajı istikametinden … Avm istikametine doğru gidişli gelişli ve sollama yasağı olan iki şeritli yol üzerinde seyir halindeyken Bediüzzaman mezarlıkları arasında sola virajlı ve eğimli mevkiye geldiğinde direksiyon hâkimiyetini kaybederek karşı şeride geçerek otomobilinin ön kısmıyla … avm istikametinden gelen …’in sevk ve idaresindeki … plakalı otomobilin ön kısmına çarpması sonucu yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza yerinin incelenmesinden…’ın, sevk ve idaresindeki … plakalı otomobilin kazada tam kusurlu olduğunun tespit edildiğini, müvekkili …’in, …’in sevk ve idaresindeki … plakalı otomobilde yolcu olarak bulunmakta iken yaralandığını, müvekkilinin şu anda halen kazada maruz kalmış olduğu yaralanma nedeniyle çalışamamakta olup halen tedavisinin devam etmekte olduğunu, maruz kaldığı yaralanmanın tüm hastane masraflarını kendisinin ödediğini, müvekkilinin ilk olduğu ameliyat neticesinde tam olarak iyileşememiş olduğunu, müvekkilinin bu olay nedeniyle iş gücü kaybından, tedavi masraf giderlerinden, geçici iş göremezliğinden ve bakıcı giderinden kaynaklanan maddi zararları olduğunu, meydana gelen bu kazada 109362 acente ve … poliçe numaralı sigortalı aracı kullanan şoförün tam kusurlu olması sebebiyle müvekkilinin poliçede belirtilen üst limit tutarınca, uğranılan maddi ve manevi zararların giderimi için belirlenecek tazminatın ödenmesi talep edilmiş ancak davalı sigorta şirketince taraflarına 13.989,45 TL ödendiğini, ancak bu tutarın müvekkilin uğradığı zararı karşılamaya yetmediğini, işbu sebeple müvekkilinin cismani zararlarının ve tedavi giderlerinin davalı taraftan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı yana müvekkilce 4100829154/2 nolu hasar dosyası açılmış, dosya kapsamında alanında uzman aktüerlerden alınan rapor sonucunda davacı yana 01/10/2020 tarihinde 13.989,45-tl tazminat ödemesi yapıldığını, yapılan bu ödeme ile karayolları trafik kanunu gereği, müvekkil şirket üzerine düşen tüm hukuki sorumluluğu yerine getirmiş olup; müvekkil şirketin davacıya karşı başkaca bir sorumluluğu bulunmadığını, haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’den alınan 31/12/2021 tarihli bilirkişi raporunun sonuç kısmına göre; “Mevcut belgelere göre … oğlu, … doğumlu, …’in 08/02/2020 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının;
1) 20/02/2019 tarihli 30692 sayılı Resmi Gazetede Yayınlanan Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkındaki Yönetmelik hükümleri kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğu dolayısıyla; Kişinin tüm vücut engellilik oranının %0 (yüzdesıfır) olduğu,
2) İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği,
3) Başka birisinin sürekli bakımına muhtaç durumda olmadığı, ancak iyileşme süresi içerisinde 1 (bir) ay boyunca başka birisinin yardımına ihtiyaç duyabileceği oy birliği ile mütalaa olunur.”şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür.
Dava, trafik kazası sebebiyle geçici, kalıcı iş göremezlik tazminatı ile bakıcı ve tedavi gideri istemine ilişkindir.
Davacı 08/02/2020 tarihli çift taraflı trafik kazasında … plakalı araçta yolcu konumunda olup, davalı … plakalı aracın zorunlu trafik sigorta poliçesini düzenleyen sigorta şirketidir.
Müteselsil sorumluluk yasadan kaynaklanan bir sorumluluktur. 6098 sayılı TBK’nın teselsüle ilişkin 163. maddesinde “Alacaklı, borcun tamamının veya bir kısmının ifasını, dilerse borçluların hepsinden, dilerse yalnız birinden isteyebilir. Borçluların sorumluluğu, borcun tamamı ödeninceye kadar devam eder.” düzenlemesi mevcuttur.
Yine TBK.’nun 61. maddesine göre, birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları takdirde, haklarında müteselsil sorumluluğa ilişkin hükümler uygulanır.
2918 sayılı KTK’nun 88. maddesi uyarınca da, bir motorlu aracın katıldığı bir kazada bir 3. kişinin uğradığı zarardan dolayı birden fazla kişi tazminatla yükümlü bulunuyorsa bunlar müteselsil olarak sorumlu tutulur denilmektedir.
HMK’nın 266. ve takip eden maddeleri uyarınca, çözümü özel ve teknik bilgiye dayanan konularda ihtisas sahibi kişilerin vereceği rapor esas alınarak hüküm kurulması gerekir. Sonucu açık ve belli durumlar ayrık olmak üzere, trafik kazalarında kusur oranının, hasar tespitinin ve değer kaybının da uzman bilirkişi aracılığıyla yapılmalıdır. Zira somut olayda kusur durumu teknik ve özel bilgiyi gerektiren konulardandır.
Somut olayda, davacı … plakalı aracın zorunlu trafik sigorta poliçesini düzenleyen davalıdan meydana gelen kaza sebebiyle tazminat talebinde bulunmuş olup, haksız fiil nedeniyle zararın tazminini talep eden kişi zararını ve zarar verenin kusurunu ispat etmesi gerekmektedir. Davacı her ne kadar dava konusu trafik kazasında yolcu konumunda ise de, birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri takdirde kanundan doğan müteselsil hükümlerinin uygulanması gerekeceğinden yani her iki tarafında zararın oluşumunda kusurunun bulunduğu ispat edilmesi gerektiğinden ve mahkememizce kurulan ara karar karşısında davacı tarafından kesin mehil içerisinde delil avansı yatırılmadığından davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İspatlanamayan davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken karar ve ilam harcının (179,90 TL) başlangıçta yatan peşin harçtan mahsubuna, eksik kalan harcın davacıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan ve harcanan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan AAÜT uyarınca hesap ve takdir edilen 400,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yatırılan ve harcanan 3,20 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-6325 sayılı HUAK uyarınca, suçüstü ödeneğinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davacıdan alınarak Hazine’ ye irat kaydına,
7-Yargılama sonucunda ve re’sen yapılacak gider olmadığı takdirde, gerekirse re’sen yapılacak gider de mahsup edilmek ve 6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince yatırılan avansın kullanılmayan kısmının yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne davalı tarafın yokluğunda karşı kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/02/2023

Katip….
e-imzalıdır

Hakim ….
e-imzalıdır

BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur”