Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/815 E. 2022/727 K. 27.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/815 Esas
KARAR NO : 2022/727

DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/12/2020
KARAR TARİHİ : 27/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilince sunulan dava dilekçesinde özetle; Davacı, … Mh. … Sk. No:…….. İzmir adresinde bulunan ve a)…. Pafta, … Ada, … Parsel numarasına kayıtlı, … YİBF numaralı yapı için 16.06.2017 tarihinde bir sözleşme, yine aynı adreste bulunan b)…. Pafta, … Ada, ….Parsel numarasına kayıtlı, … YİBF numaralı yapı için 07.06.2017 tarihinde bir sözleşme ve son olarak, c)…. Pafta, … Ada, 2 Parsel numarasına kayıtlı, …YİBF numaralı yapı için 07.06.2017 tarihinde bir sözleşme imzalanarak toplam 3 adet yapı denetim hizmet sözleşmesi yapıldığını, sözleşmelere dayalı olarak 4708 sayılı Yapı Denetim Hakkında Kanunun ve ilgili tüm mevzuat hükümlerini eksiksiz uyguladığını, denetimi üstlenen yapıyı ruhsata ve eki projelere, standart ve şartnamelere uygun olarak denetleyecekleri hususunda taahhütname verildiğini, sözleşmeye istinaden gereken tüm yükümlülüklerini yerine getirmesine karşın ilgili idareden davalının, hakediş alacaklarını ilgili idareye depo etmemesinden dolayı tahsil edemediğini, hakediş alacaklarının tahsili için İzmir 26. İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası ile icra takibi yaptığını, davalının ödeme emrinin tebliğiyle takibe kötü niyetli ve mesnetsiz bir şekilde itiraz ettiğini, takibin devamı için arabuluculuğa başvurduğunu, ancak 04.11.2020 tarihinde anlaşmama tutanağının tutulduğunu, yapı denetim şirketlerinin, yapı ile ilgili tüm denetim hizmetlerine ilişkin belgelerin bir nüshasını ilgili idareye vermek, yapının olumlu ve olumsuz tüm durumunu ilgili idareye bildirmekle yükümlü olduğunu, bu bağlamda tüm hükümlülüğünü yerine getirdiğini, ilgili idareye seviye tespit ve onaylamasını yaptığını, iş bu davaya konu yapı için de davacının tüm sorumluluklarını yerine getirdiği için, ilgili idare tarafından hakediş bedelinin ödenmesi gerektiği bilgisinin sitemde onaylandığını, iş bu davaya konu hakediş bedellerine hak kazandığını, idarenin bu onayından sonra davalının ilgili bedeli, ilgili idarenin davacının alacaklı olduğu şeklinde açtığı emanet hesabına yatırması gerekmekteyken, davalının yükümlülüğünü yerine getirmediğini, yapı denetim hizmetine ait her hakediş bedelinin %3’ü ruhsatı veren ilgili idarenin, %3’ü Bakanlık bünyesindeki döner sermaye işletmesinin hesabına aktarılacağı yerde davalı yanca davacının hizmet bedellerini idarenin açmış olduğu emanet hesabına yatırmaması sebebi ile davacı gibi ilgili idarelerinde mağdur olduğunu, davalı yanca Yapı Denetim Yönetmeliği madde 27/3’e aykırı davranınca davacı yanca Menemen Belediye Başkanlığı İmar ve Şehircilik Müdürlüğüne söz konusu yapı için Yapı Tatil Zaptı Düzenlenmesi hususunda yazılı olarak ihtarda bulunulduğunu, teminatsız olarak (aksi kanaat halinde uygun bir teminat karşılığında) İzmir İli, Menemen İlçesi, … Mh. … Sk. No: …….. Blok Menemen İzmir adresinde bulunan ve …. Pafta, … Ada, .. Parsel numarasına kayıtlı, yine aynı adreste bulunan …. Pafta, … Ada, ……. Parsel numarasına kayıtlı, son olarak, …. Pafta, … Ada, …….. Parsel numarasına kayıtlı, taşınmazların üzerine ihtiyadi tedbir konulmasına, İzmir 26. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yapılan kötü niyetli itirazın iptaline, İzmir 26. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı itiraza uğrayan takibin asıl alacak yönünden kaldığı yerden devamına ve borçlunun takip konusu AsIl alacağı dava tarihinden itibaren uygulanacak yasal faizi ile ödemesine, haksız ve kötü niyetle itiraz eden borçlu aleyhine alacağın %20 sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesine özetle; davalı, davacı tarafın İzmir İli, Menemen İlçesi sınırlarındaki bir kısım gayrimenkul bakımından yükümlendiği Yapı Denetim hizmetini eksiksiz yerine getirdiğine ve icra takibine konu ettiği tutarlara hak kazandığına dair gerçeğe aykırı iddialarda bulunduğunu, haksız icra takibinde bulunduğunu, icra takibine yönelik itiraza karşı itirazın iptali istemiyle dava açtığını, gerek yükümlülüklerin eksiksiz yerine getirildiği gerekse hakedişlere dair gerçekleri yansıtmayan ve tüzel kişilik yetkilisi ile yapılan sözleşmeler muvacehesinde borçlu değil alacaklı olması sebebi ile huzurdaki davanın haksız ve hukuka aykırı olduğunu ve reddinin gerektiğini, davacı tarafın, yapmış olduğu anlaşmaya aykırı davrandığını, haksız menfaat elde etmek gayesi taşıdığını, ilgili kurumlardan celp edilecek kayıtlar, mahalinde yapılacak keşif ve konusunda uzman bilirkişilerce hazırlanacak raporla yükümlülüklerin eksiksiz yerine getirmediğini ve hakkettiğini iddia ettiği tutarları esasen haketmediğinin görüleceğini, davacı tarafın, icra takibine konu/huzurdaki davaya dayanak yaptığı iddialar, akdettiği fakat hükümlerine uymaktan imtina ettiği 15.05.2017 tarihli Barter Sözleşmesi ve 12.06.2017 tarihli Gayrimenkul Satış Sözleşmesi çerçevesinde değerlendirildiğinde, vaki iddaların haksız ve hukuka aykırı olduğunun görüleceğini, davacı iddialarını ve/veya huzurdaki davayı aleyhe kabul anlamına gelmemek kaydıyla huzurdaki davada, İzmir İli, ……. İlçesi sınırlarındaki tüm gayrimenkulleri hakkında ihtiyadi tedbir istenmesinin hukuken kabul edilebilir olmadığını, bu durumun açıkça hakka ve hukuka aykırı olduğu gibi tamamiyle kötü niyetli bir talep olduğunu, açılan işbu haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, yapı denetim sözleşmeleri gereğince ödenmeyen bedellerin tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davaya konu İzmir 26. İcra Müdürlüğü’ nün … Esas sayılı takip dosyası incelendiğinde davacı tarafından davalı aleyhine toplam 254.750,56 TL üzerinden (3 adet sözleşmeden kaynaklanan) takibin başlatıldığı, ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği, borçlu tarafından süresinde yapılan itiraz üzerine takibin durduğu görülmüştür.
Dava 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığından işin esasına geçilmiştir.
Davacı taraf sözleşme edimlerini yerine getirdiğini ancak bedelinin ödenmediğini (idarenin kesintileri dahil) iddia etmekte, davalı taraf ise işin eksiksiz yerine getirilmediğinin yapılacak bilirkişi incelemesi ile ortaya çıkacağını savunmuştur.
Taraflar arasında imzalanan sözleşmeler incelendiğinde;
1- … Mh. ……. sokak, no: ….., … Ada, ….Parsel numarasına kayıtlı, … YİBF numaralı yapı için 147.226,25 TL bedel üzerinden,
2- … Mh. … sokak, no: …. blok, … Ada, …….Parsel numarasına kayıtlı, …YİBF numaralı yapı için 102.660,75 TL bedel üzerinden,
3- … Mh. … sokak, no: ….. blok, … Ada, …… Parsel numarasına kayıtlı, … YİBF numaralı yapı için 102.660,75 TL bedel üzerinden,
Bakanlık ve ilgili idare kesintileri de belirtilerek anlaşmanın sağlandığı görülmüştür.
4708 sayılı Yapı Denetim Yasa’sının 2. maddesindeki, “…Yapı denetim hizmeti, yapı denetim kuruluşu ile yapı sahibi veya vekili arasında akdedilen hizmet sözleşmesi hükümlerine göre yürütülür. Yapı sahibi, yapım işi için anlaşma yaptığı yapı müteahhidini vekil tayin edemez.” ve aynı Yasa’nın 5. maddesindeki, “Yapı denetim hizmet sözleşmeleri, yapı sahibi ile yapı denetim kuruluşu arasında akdedilir. Yapı denetim hizmet bedeli, yapı denetim kuruluşlarının hizmet bedellerinin ödenmesinde kullanılmak üzere yapı sahibince il muhasebe birimlerinde açılacak emanet nitelikli hesaba yatırılır.” şeklinde düzenlenen hükümler uyarınca yapı denetim hizmetini veren şirkete karşı yapı denetim hizmet bedelinin ödenmesinden arsa sahibi sorumludur.
4708 Sayılı Yapı Denetimi Hakkında Kanun’un 5. maddesinde, yapı denetim hizmet sözleşmelerinin yapı sahibi ile Denetim kuruluşu arasında akdedileceği hükme bağlanmış, bahsi geçen kanuna dayanılarak çıkarılan Yapı Denetimi Uygulama Yönetmeliğinin 8. maddesinin 1 numaralı bendinde de yapı sahibinin, yapı denetimi hizmet sözleşmesini bizzat veya hukuken temsile yetkili vekili aracılığı ile imzalamak zorunda olduğu belirtilmiş bulunmaktadır. Yukarıda bahsi geçen yasal mevzuat uyarınca, yapının denetimi için yapı denetim kuruluşu ile hizmet sözleşmesinin imzalanması zorunluluğunun bulunduğu ve sözleşmenin de bizzat veya hukuken temsile yetkili vekili aracılığıyla yapı sahipleri tarafından imzalanması gerektiği anlaşılmaktadır.
Davacı tarafça işin yerine getirilip getirilmediğinin belirlenmesi için Menemen Belediyesi’ ne müzekkere yazılmış ve verilen cevabı yazı da her ne kadar yalnızca … ada 3 parsele yönelik evrakların gönderildiği belirtilmiş ise de yazı ekinde tüm sözleşmelere ilişkin seviye tespit tutanaklarının gönderildiği görülmüştür.
Bilirkişi heyetinden alınan 10/08/2022 tarihli bilirkişi raporunun sonuç kısmına göre; “…1)Davacı şirketin 2017,2018,2019,2020 yıllarına ait Ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK 64/3. Maddesine göre noterden açılış onaylarının (görülmüştür), 2017,2018,2019,2020 yıllarına ait yevmiye defterlerinin kapanış onaylarının (görülmüştür) yaptırılmış olduğu, Takdiri Sayın Mahkeme’nize ait olmak üzere; davacı şirketin ticari defterlerinin 6100 sayılı H.M.K 222. Maddesine göre delil vasfına sahip olma niteliğinde olduğu, 2)Dava konusu davacı … Ltd.Şti ile davalı … arasında imzalanmış olan ve konusu tapunun Menemen İlçesi … mahallesi … ada 2 ve 3 parsellerinde yapılacak olan inşaatlarla ilgili olarak taraflar arasında imzalanmış 07.06.2017 tarihli 3 adet … -… ve ….. YİBF nolu Yapi denetim Hizmet sözleşmelerine göre, davacı … firması tarafından yapı denetim hizmeti işi yapılmış olup, Yapılan sözleşmeler gereği ve Dava dosyası içinde bulunan ve Menemen Belediye Başkanlığı İmar ve Şehircilik Müdürlüğünce mahkememize gönderilmiş olan 16.02.2022 kaydı kalem sayılı yazı evrağı ekinde bulunan belgeler doğrultusunda, YİBF nolarına göre hizmet (…)%75 – (1385022)%85 ve (…)%35 seviyeye getirildiği, 3)Bu seviyeler ile birlikte Davacı … firmasına YİBF lere göre %20-%20 ve %10 luk ödemeler yapıldığı, kalan ödemelerin yapılmadığı, davacı yanca ödenmeyen hakediş bedellerinin takip ve dava konusu edildiği, Yapı Denetim Uygulama Yönetmeliği gereği ödenmesi gereken %3 lük ilgili idare ve bakanlık payı tutarları düşüldükten sonra kalan kısmının davacıya ödenmesi gerektiği, Takip ve dava tarihi itibari ile davacının davalıdan tahsil edemediği hakediş alacak toplamı 215.677,00 TL olup, iş bu tutarın davacı yanca takip ve dava konusu edildiği, bu tutarın 5.483,31 TL si Bakanlık Payı, 5.483,31 TL si İdare Payı olup, geriye kalan (215.677-5.483,31-5.483,31=) 204.710,29 TL sinin davacının payı olarak davacıya aktarılacağı, Kısacası davalı yanca idareye davacı adına toplamda davacının takip ve dava konusu ettiği 215.677,00 TL yi ödediği takdirde Bakanlık ve İdare Payı kesintisi yapılıp kalan 204.710,29 TL si davacı banka hesabına aktarılacaktır. Bakanlık 5.483,31 TL, İdare 5.483,31 TL, Davacının KDV Dahil 204.710,29 TL alacağına vaktinde kavuşamadığı hesab edilmiştir. Takip ve dava sonrası 22.12.2021 tarihinde davalı yanca 50.065,34 TL lik hakediş bedelinin ödenmesi üzerine, davacının davalıdan tahsil edemediği hakediş alacak toplamı 165.611,66 TL olup, bu tutarın 4.210,47 TL si Bakanlık Payı, 4.210,47 TL si İdare Payı olup, geriye kalan 157.190,65 TL sinin davacının alacağı olduğu hesap edilmektedir. Davacı yanca yıllık %9 faiz oranı üzerinden işlemiş faiz talep edilmiştir. İşlemiş Faiz Hesabı Davacının kesintiler sonrası bankasına yatması gereken KDV Dahil Toplamı 204.710,29 TL asıl alacağı üzerinden hesap edilip, toplamda 34.651,17 TL talep edebileceği sonuçlarına varıldığı…”şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür.
Tüm bu nedenler ile; taraflar arasında üç ayrı yapı denetim sözleşmesinin bulunduğu, sözleşme içeriğine ve imzalara her iki tarafında itirazının bulunmadığı, sözleşme bedellerinin ayrı ayrı belirlendiği, Menemen Belediyesi’nden gelen yazı cevabı ile mahkememize sunulan bilirkişi raporuna göre davacının sözleşme edimlerini yerine getirdiği, davalı tarafça dava tarihinden sonra 50.065,34 TL’ lik ödeminin yapıldığı, bu bedel yönünden davanın konusuz kaldığı, bakiye bedel için davalı arsa sahibi bakanlık payı ile idare payından bizzat sorumlu olacağından kesintiler düşülerek, davacı tarafça davalıya temerrüt ihtarı gönderilmediğinden ve davacının talebi de asıl alacak üzerinden itirazın iptalini oluşturduğundan 157.190,65 TL yönünden davanın kabulüne, kabul edilen bedel likit olmadığından davalı lehine tazminata hükmedilmeyerek aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile; davalı/borçlunun İzmir 26. İcra Müdürlüğü’ nün … Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptaline, takibin asıl alacak 157.190,65 TL üzerinden devamına,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
-50.065,34.-TL yönünden dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına,
2-Davacı tarafın tazminat talebinin reddine,
3-Alınması gereken 14.157,65 TL karar ve ilam harcının yatan 3.683,23 TL peşin harçtan mahsubu ile eksik kalan 10.474,42 TL’ nin davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan ve mahsup edilen 3.683,23 TL peşin harç ve 54,40 TL başvurma harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Yargılama sırasında davacı tarafından yatırılan ve harcanan 90,00 TL posta ve diğer giderler ile 600,00 TL bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 690,00 TL yargılama giderinin kabul red oranı nazara alınarak 663,06 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Yargılama sırasında davalı tarafından yatırılan ve harcanan 19,00 TL posta ve diğer giderlerin 0,75 TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye giderin davalı üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan A.A.Ü.T. uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesap ve takdir edilen 32.015,84 TL vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
8-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan A.A.Ü.T. Uyarınca reddedilen miktar üzerinden hesap ve takdir edilen 8.421,01 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
9-6325 sayılı HUAK uyarınca, suçüstü ödeneğinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin her iki tarafta oturuma katıldığından kabul red oranı nazara alınarak 51,54 TL’ sinin davacıdan, bakiye kalan 1.268,46 TL’ nin ise davalıdan alınarak Hazine’ ye irat kaydına,
10-Yargılama sonucunda ve re’sen yapılacak gider olmadığı takdirde, gerekirse re’sen yapılacak gider de mahsup edilmek ve 6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince yatırılan avansın kullanılmayan kısmının yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesine hitaben mahkememize verilecek istinaf dilekçesi ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
27/10/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır