Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/752 E. 2023/330 K. 13.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/752 Esas
KARAR NO : 2023/330

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/12/2020
KARAR TARİHİ : 13/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde, özetle; müvekkil davacının mülkiyeti kendisine ait olan altı renk baskı makinası ve parçalarını 14.06.2019 tarihli irsaliyeli fatura ile davalı … A. Ş.’ne 210.000 TL artı KDV mukabili satmış olduğu, başlangıçta tarafların 310.000 TL anlaşma yaptıkları, davalı şirketin 100.000 TL göndermesi üzerine müvekkil şirketin makinayı fiilen teslim etmiş olduğu, taraflar arasında yaşanan tartışma sonucu ihtilaf çıktığı ve davalı şirketin satıştan vazgeçtiği ve ödediği paranın iadesini istediği, müvekkilin davalı şirketin müdürlerine ait iki banka hesabına iade ettiği, müdürlerin bu miktarı …’ye yolladıkları, davalı şirketin makinayı iade etmediği, makinayı 210.000 TL’ye satın alabileceğini ve makinanın kurulumunu yapıp devreye sokması durumunda 50.000 TL ödeme yapacağını belirttiği, müvekkil şirketin kabul ettiği ve tarafların anlaşma yaptıkları, yüksek KDV ödememek için fatura bedelinin resmi olarak KDV dahil 67.260 TL olarak düşük gösterildiği, müvekkil şirketin makinanın montaj ve kurulumunu yaparak makinayı devreye soktuğu ve çalıştırdığı, örnek ürünler bastığı, bu sürecin video çekimi ile delillendirildiği, ancak davalı şirketin makinanın alım bedeli ve 50.000 TL’yi de ödemediği, delillerin sunulduğu, bu nedenlerle, fazlaya dair tüm hak ve alacaklarını saklı tutmak suretiyle 14.06.2019 tarihi taşınır satışına ilişkin akdin feshine, makina alım satım bedeli 210.000 TL ve 50.000 TL söküm, kurulum ve devreye alma, çalıştırma bedelinin en yüksek ticari avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacı müvekkile verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde, özetle; davacı tarafın 210.000 TL bedelle satışını yaptığını iddia ettiği altı renk baskı ünitesi ve parçalarına ilişkin irsaliyeli fatura tutarının KDV dahil 67.260 TL olduğu, satım için anlaşılan bedelin faturada belirtilen bedel olduğu, teslimat öncesi müvekkil şirketin davacı şirket yetkilisine iki seferde toplam 19.200 TL ödeme yaptığı, daha sonra makina bedeline ilişkin 100.000,00 TL ödeme yapıldığı, yapılan ödemelerin makina bedeli 67.260 TL’ye ilaveten davacı şirketin yapması konusunda tarafların anlaşmış olduğu söküm kurulum bedelinin eklenmesiyle toplam 119.200 TL olduğu, davacı tarafın 310.000 TL bedel üzerinden anlaşıldığı, 100.000 TL ödemeyle bakiye 210.000 TL alacakları olduğu iddiasına dair hiçbir delil ibraz etmemiş olduğu, davacının dava konusu ettiği 260.000 Tl alacak iddiasını dayandırdığı sözleşmesel ilişkinin iddia ettikleri bedel üzerinden kurulduğunu ortaya koyacak hiçbir somut delil sunmamış olduğu, davacı tarafın ileri sürdüğü tartışma yaşandığı, bakiye paranın ödenmediği, satıştan vazgeçildiği, paranın iadesinin istendiği iddialarının kesinlikle gerçeği yansıtmadığı, müvekkil şirketin satıştan vazgeçmediği, satış bedeli iadesi talep etmediği, bedel iadesinin şirket müdürleri hesabına yapıldığı ve daha sonra şirket yetkilisi hesabına gönderildiği iddiasını da kesinlikle kabul etmedikleri, şirket yetkilileri dışında ayrıca başka birine yapılan tüm ödemelerin şirket namına yapılmış olmayacağı, hukuki sebepler ve delillerin sunulduğu, bu nedenlerle haksız ve hukuka aykırı işbu davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, satım sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkindir.
15/03/2018 tarihli RG’de yayınlanan aynı tarihte yürürlüğe giren İİK ve bazı kanunlarda değişiklik yapılması hakkındaki 7101 sayılı kanun’un 61 md ile değişik 6102 sayılı TTK ‘nun 4/2 md gereğince “miktar veya değeri yüzbin türk lirasını geçmeyen ticari davalarda basit yargılama usulünün uygulanacağı” düzenlenmiştir. 22.7.2020 tarihinde yürürlüğe giren 7251 sayılı kanunun 58.maddesiyle anılan maddenin 2.fıkrasındaki 100.000-TL ibaresi 500.000-TL olarak değiştirilmiştir. Eldeki dava basit yargılama usulüne tabidir. Buna ilişkin ayrıca tensip zaptı ile de karar verilmiştir.
HMK’nun konu ile ilgili 150’nci maddesi;
“ (1) Usulüne uygun şekilde davet edilmiş olan taraflar, duruşmaya gelmedikleri veya gelip de davayı takip etmeyeceklerini bildirdikleri takdirde dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilir.
(6) İşlemden kaldırılmasına karar verilmiş ve sonradan yenilenmiş olan dava, ilk yenilenmeden sonra bir defadan fazla takipsiz bırakılamaz. Aksi hâlde dava açılmamış sayılır.” şeklinde düzenlenmiştir.
6100 sayılı HMK’nın 320/4’üncü maddesine göre, basit yargılama usulüne tabi davalarda, işlemden kaldırılmasına karar verilmiş olan dosya, yenilenmesinden sonra takipsiz bırakılırsa, dava açılmamış sayılır. Her ne kadar davacı tarafça davalı aleyhine iş bu dava ikame olunmuş ise de; 15/03/2018 tarihli RG’de yayınlanan aynı tarihte yürürlüğe giren İİK ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkındaki 7101 Sayılı Kanun’un 61 md ile değişik 6102 sayılı TTK ‘nun 4/2 md gereğince “miktar veya değeri yüzbin türk lirasını geçmeyen ticari davalarda basit yargılama usulünün uygulanacağı” hususunun hükme bağlandığı, taraflar adına duruşma gün ve saatini bildirir davetiye çıkarıldığı ve usulen tebliğ edildiği, ancak davacı tarafın 04/11/2021 tarihli duruşmaya geçerli bir mazeret olmaksızın katılmaması nedeniyle dosyanın işlemden kaldırıldığı, yasal süre içerisinde ibraz olunan dilekçe ile davanın yenilendiği, akabinde yapılan yargılamada alınan bilirkişi ek raporu ile talik olan duruşma gün ve saatinin davacı vekiline e-tebliğ edilmesine karşılık davacı tarafın 13/04/2023 tarihli celseye katılmaması sebebiyle davanın ikinci kez takipsiz bırakıldığı anlaşıldığından HMK 150 ve 320/4 md gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verilip aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-Alınması gereken karar ve ilam harcının (179,90 TL) başlangıçta yatan peşin harçtan mahsubuna, artan harcın davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yatırılan ve harcanan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan AAÜT madde 7 uyarınca hesap ve takdir edilen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-6325 sayılı HUAK uyarınca, suçüstü ödeneğinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davacıdan alınarak Hazine’ ye irat kaydına,
6-Yargılama sonucunda ve re’sen yapılacak gider olmadığı takdirde, gerekirse re’sen yapılacak gider de mahsup edilmek ve 6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince yatırılan avansın kullanılmayan kısmının yatırana iadesine,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı davacının yokluğunda tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesine hitaben mahkememize verilecek istinaf dilekçesi ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 13/04/2023

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı