Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/610 E. 2021/1130 K. 16.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/610 Esas
KARAR NO : 2021/1130

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 15/10/2020
KARAR TARİHİ : 16/12/2021

Yukarıda açık kimliği yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile dava dışı sigortalı…İşletme A.Ş ile başlama tarihi 30.11.2017/ bitiş tarihi 30.11.2020 olan 1096 gün süreli ….. poliçe numaralı sözleşme bulunduğunu, Sigortalı işletmenin,TC Karayolları Genel Müdürlüğü ile Nisan 2017 tarihli sözleşme ile Proje; Menemen -Aliağa Çandarlı Otoyolu Yapımı işini üstlendiğini, sigortalı işletme ile davalı şirket arasında 14.07.2017 tarihinde Menemen-Aliağa-Çandarlı otoyolu projesi için özel güvenlik hizmetleri sözleşmesi imzalandığını, proje alanının güvenliğinden davalı şirket sorumlu oluğunu, 21.06.2019 tarihinde otoyol çalışma sahasının sorumluluk alanında kontroller sırasında otoyol yonca bağlantı yolu olan yerdeki ışıklandırma direklerini besleyen bakır kabloların ve yolun üst tarafında olan menhollerin içersin de bulunan bakır kabloların çalınması (hırsızlık) sonucu hasar meydana geldiğini, yetkili kişilerce Jandarmaya şikayette bulunulduğunu, böylece Menemen-Aliağa-Çandarlı Otoyolu inşaatı kapsamında, … elektrik firmasıca çekilen elektrik kablolarının kimliği belirsiz şahıslarca kesilerek yerinden çalındığının belirlendiğini, takiben düzenlenen … tarafından düzenlenen ekspertiz raporu ile sözleşmeler, hasar miktarları, faturalar , fotoğraflar , RÜCU DURUMU ( … Güvenlik Hiz.Ltd.ŞTİ arasında “Menemen-Aliağa-Çandarlı otoyolu projesi için güvenlik Hizmetleri Sözleşmesi bulunduğundan … firması güvenlikten sorumludur. Hırsızlık hasarı güvenliği sağlamakla yükümlü Davalı … firmasına rücu edebileceği ) ve hasar miktarının 27.695,55 TL olduğunun ekspertiz raporu ile belirlendiğini, müvekkili şirket tarafından sigortalısına ekspertiz raporu ışığında yapılan değerlendirme neticesinde, 06.02.2020 tarihinde 27.695,55-TL hasar tazminatı ödendiğini, hasar tazminatlarını ödeyen müvekkili şirketin, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1472. maddesi gereği sigortalısının haklarına halef olduğundan,27.695,550-TL tutarındaki tazminat bedelinin (işlemiş faizi ile birlikte ) davalı şirketten tahsili için iadeli taahhütlü dilekçe ile 12.02.2020 tarihinde talep etmiş ise de davalı şirket tarafından kabul edilmediğini, bunun üzerine 27.695,55-TL tutarındaki tazminat bedelinin (işlemiş faizi ile birlikte 28.590,15-TL’nin) davalılardan tahsili için İzmir …İcra Müdürlüğünün …….Sayılı dosyası marifetiyle icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, davalının itirazının haksız olduğunu, borca itirazın iptali ile yapılan takibin devamına, davalının %20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesini karar ve talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, cevap dilekçesinde özetle; müvekkili ile davacı yanın sigortalısı dava dışı ……. Yapım Adi Ortaklığı arasında imzalanan güvenlik hizmet sözleşmesi gereğince sözleşmede belirtilen şantiye sahalarının güvenliği üstlenildiğini, müvekkil şirketin üstlenmiş olduğu güvenlik hizmetini yerine getirdiği alan 85 km’lik geniş bir alan olup bu alan içerisinde pek çok taşeron şirket iş gördüğünü, sonrasında çalışma için kullanılan malzemeler çalışılan alanda bırakıldığını, ancak takdir olunacağı üzere bu kadar geniş bir alanın güvenliği ve çeşitli makina ve malzemelerin gözetimini sağlamak için taşeron şirketlerin de üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmesi gerektiğini, ancak müvekkili şirketin dava dışı adi ortaklığa uyarı mahiyetinde gönderdiği yazı ekinde yer alan fotoğraflardan da görüleceği üzere Taşeron … Elektrik firması işçilerinin kablo döşemek için kazılan kanalları açık bıraktığını, elektrik kablolarının üstünü kapatmadığını, bir kısım elektrik kablolarını logar içerisinde bıraktıklarını, büyük elektrik bobinlerini korumasız şekilde çalışma sahasının ortasında bıraktıklarını, taşeron şirketin bahse konu sorumsuz ve savruk tutumu bir nevi hırsızlara davetiye çıkardığını, bu durumun müvekkili şirketçe dava dışı adi ortaklığa yazılı olarak fotoğraflarla da desteklenek bildirildiğini, kusuru bulunmayan müvekkilihe sorumluluk yüklenemeyeceğini, müvekkili şirketin …Adi Yapım Ortaklığı ile yapılan sözleşme gereği yükümlüklerini yerine getirmiş olup, ilgili alanda belirli aralıklar ile devriye gezdiklerini güvenlik hizmeti sağlanan alan 85 km’lik geniş bir alan olduğunu, güvenliğin sağlanması için her ne kadar kusursuz şekilde davranılmış olsa da müvekkilinin güvenlik şirketinin yerinde bir başka güvenlik hizmeti veren şirket olsa da aynı sonucun önlemeyeceği hayatın olağan akışı gereği açık olduğunu, talep edilen zarar miktarı ve zararın kaynağının belirsiz olduğunu, müvekkili ile sigortalı arasındaki sözleşmede kusursuz sorumluluk hükümleri bulunmadığı gibi, ödeme yapılan taşeron firmalar sözleşmenin tarafı da olmadığını, müvekkilinin kusurunu ve sorumluluğunu kabul anlamına gelmemek kaydıyla, müvekkili ile dava dışı …Yapım Adi Ortaklığı arasında imzalanan güvenlik hizmet sözleşmesinin tarafı İKA Adi ortaklığı olduğunu, sözleşmenin tarafının … elektrik olmadığını, haksız ve hukuka aykırı olarak açılan davanın reddine, davacı aleyhine, müvekkil lehine %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: İzmir …..İcra Müdürlüğü’nün …… E sayılı dosyası, sigorta bilgileri, bilirkişi raporu delil olarak değerlendirilmiştir.

Bilirkişi heyetinden alınan raporun sonuç kısmına göre; “…Mevcut dosyadaki bilgiler kapsamında olayın meydana geldiği SAAT belli değildir. Kolluğa müracata bakıldığında; … Elektrik İnşaat San.A.Ş. yetkilisi Kaan Atila’nın Menemen İlce Jandarma Komutanlığına 21.06.2019 günü saat 18.45 te müracaat ederek “..21.06.2019 günü otoyol çalışma sahasındaki sorumluluk alanımızı kontrole gittiğimde..” beyanına atfen … Özel Güvenlik Hizmetleri Ltd.Şti. Özel Güvenlik Görevlilerinin; olayın meydana gelmesinin öncesi, sırası ve sonrasında herhangi bir tespit ve farkındalıkları olmadığı anlaşılmaktadır.
Olayın oluşuna göre fail veya faillerin; yukarıda belirtildiği üzere olay yerine 1370 metre uzunluğunda ve yaklaşık 500 kg. kablo ve iletkenin taşınabileceği bir araçla gelerek aletli müdahalede bulunarak kabloları kestikleri, bir bölüm toprağı kabloları almak için eştikleri ve sonrasında kapattıkları, kesilen kabloları araca yükledikleri, olayın meydana geldiği yaklaşık 1 (BİR) saatlik bu süreçte herhangi müdahaleye maruz kalmadıkları anlaşılmaktadır.
Yukarıda izah edilen hususlar göz önüne alındığında sözleşmede belirtildiği üzere “deneyim sahibi olduğunu, kalifiye, lisanslı, donanımlı ve organize olduğunu, yeterli finansmana sahip olduğunu ve yasal gereklilikleri ve uygulamaları bildiğini ve bu nedenle İşler’i işbu sözleşmeye ve İşler’in amacına uygun olarak ve Şirketin kabul edeceği şekilde ve işbu sözleşmede belirtilen şart ve koşullara uygun olarak sağlayacağını ve yükümlülükleri icra edeceğini kabul, beyan ve taahhüt eden” Davalı … ÖZEL GÜVENLİK HİZMETLERİ LTD.ŞTİ görevlilerin olayın meydana gelmesi öncesi, sırası ve sonrasında gözetleme, kontrol ve devriye görevlerini etkin ve yeterli yerine getiremedikleri, yaklaşık bir saatlik bir zaman diliminde 1370 metre uzunluğunda, yaklaşık 500 kg ağırlığında kabloların kesilmek ve toprağın eşilmesi sureti ile çalınması ve tahliye edilmesini, failleri ve nakliyede kullanılan şüpheli aracı fark edemedikleri ve bu bağlamda kusurlu oldukları, başkaca kişi ve şeylere atfı kabil bir kusur bulunmadığı, hırsızlık nedeni ile oluşan zarar bedelinin malzeme, işçilik, nakliye vb tüm giderler dahil olmak üzere 42.695,55 TL nin olay anındaki rayiç bedeller ile uygun olduğu netice ve kanaatine varılmıştır..” şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
1-Dava sigortacı tarafından sigorta poliçesi kapsamında dava dışı sigortalıya ödenen sigorta bedelinin davalıdan rücuen tahsili talepli itirazın iptali davasıdır.
2-Davacı, dava dışı…İşletme A.Ş.’nin otoyol proje inşaatında meydana gelebilecek risklere karşı 30.11.2017-30.11.2020 tarihlaeri arasında geçerli sigorta poliçesi düzenlemiş olup poliçe geçerlilik süresi içerisinde 21.06.2019 tarihinde otoyol inşaat alanı içerisinde meydana gelen malzeme hırsızlığı nedeniyle dava dışı sigortalıya 27.695,55-TL tutarında ödeme yapıldığı, davalının otoyolun güvenliğinden sorumlu olduğunu, hırsızlık olayının gerçekleşmesinde davalının kusurunun etkili olduğunu ileri sürerek ödenen zarar bedelinin davalıdan rücuen tahsili hususunda başlatılan icra takibine itirazın iptalini talep etmiştir.
3-Davalı tarafça cevap dilekçesi ve yargılama aşamalarında iş alanının genişliği ve davalı ile dava dışı sigortalı arasında imzalanan sözleşme ile belirlenen iş durumuna göre davalı şirketin edimini gereği gibi yerine getirdiğini, davalının olayın gerçekleşmesinde kusuru bulunmadığını, zarar miktarının kaynağının belirsiz olduğunu, ödeme yapılan taşeron şirketlerin güvenlik hizmet sözleşmesinin tarafı olmadığını bu nedenle rücu koşullarının oluşmadığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
4-Dosyaya sunulan bilgi ve belgelerin incelenmesinde;
-Davacı sigorta şirketi ile dava dışı…İşletme A.Ş. Arasında 30.11.2017 başlangıç ve 30.11.2020 bitiş tarihli, 53943957 poliçe nolu “İnşaat Tüm Riskler Sigorta Poliçesi” düzenlendiği, İnşaat Sigortası Genel Şartları’na göre teminat kapsamının “inşaat süresinde bu poliçede gösterilen istisnalar dışında kalan, önceden bilinmeyen ve ani bir sebeple herhangi bir ziya ve hasara uğraması” olduğu, poliçe ile inşaatta meydana gelebilecek tüm zararların teminat altına alınıp yalnızca poliçe ve genel şartlarda istisna gösterilen zararların teminat dışında tutulmuş olduğu, davacı ile sigortalı arasında imzalanan poliçenin 13.sayfasında “Üçüncü Şahıslara Karşı Sorumluluk Sigortası Klozu” ile üçüncü şahıslara ait mal veya kıymetlerin zarara uğraması halinde de poliçe teminatının geçerli olacağının hükme bağlandığı, poliçede yapım evresinde hırsızlık olayı sonucu zarara uğramanın teminat dışı tutulmamış olduğu,
-21.06.2019 tarihinde dava dışı sigortalıya ait otoyol bağlantısı yonca kavşağında hırsızlık olayı meydana geldiği, yol elektrik bağlantılarını sağlayan bakır kabloların çalınmış olduğu, bu hususta kolluk birimine şikayette bulunulduğu, Mememen Cumhuriyet Başsavcılığı’nın….. CBS sayılı soruşturma dosyası ile soruşturma açıldığı, 21.06.2019 tarihli Olay Yeri Görgü Tespit Tutanağı ile kolluk birimi tarafından olay yerindeki hırsızlık eylemine ilişkin inceleme yapılarak tespitte bulunulduğu, kolluk birimleri tarafından yapılan araştırmada suç faillerinin tespit edilemediği,
-Davacı sigorta şirketi tarafından yaptırılan ekspertiz çalışmasında zararın 27.695,55-TL olarak tespit edildiği, bu miktarın 06.02.2020 tarihinde dava dışı…İşletme A.Ş. Hesabına gönderilmiş olduğu,
-Dava dışı sigortalı ile davalı arasında “Menemen-Aliağa-Çandarlı Otoyolu Projesi İçin Güvenlik Hizmetleri Sözleşmesi” imzalandığı, sözleşmenin 5.15. Maddesinde davalı yüklenicinin kusurundan kaynaklanan zararın tazmini hususunda düzenleme bulunduğu,
görülmüştür.
-Davacı sigorta şirketi tarafından
5-Somut olayda hırsızlık eylemi nedeniyle dava dışı sigortalıya ait şantiyede bir kısım kabloların çalınması nedeniyle zarar oluştuğu hususu her iki tarafın da kabulünde olup uyuşmazlık zararın oluşmasında davalı güvenlik şirketinin kusurunun bulunup bulunmadığı ve zararın miktarı noktalarında toplanmaktadır.
6-Mahkememizce dosya 1 güvenlik hizmetleri, 1 elektrik mühendisi ve 1 yol inşaatı konusunda uzman bilirkişiden oluşan heyete tevdi edilerek hırsızlık olayının gerçekleşmesindeki kusur durumlarına ve zararın miktarına ilişkin rapor alınmıştır.
Dosyaya sunulan 19.10.2021 tarihli bilirkişi raporunda;
-dava konusu hırsızlık olayının gerçekleştirilmesinin olay yerine gelinmesi, kabloların sökülmesi ve ayrılması şeklinde yaklaşık 1 saatlik bir zaman diliminde gerçekleştirilebileceği, eylemin gerçekleştirilmesi için ulaşım aracı kullanımının zorunlu olduğu,
-zararın malzeme ve kablo kazısı işçiliği dahil 42.695,55-TL olabileceği,
-davalı güvenlik şirketinin yaklaşık 1 saat sürebilecek hırsızlık olayı boyunca devriye vasıtasıyla ulaşım aracı kullanılarak gerçekleştirilen hırsızlık olayını farkedememiş olmasında kusurlu olduğu,
Yönünde görüş bildirilmiştir.
7-Bilindiği üzere kusurun oran ve ağırlığının takdiri münhasıran hakimin yetkisindedir. Bilirkişi tarafından yapılan işlem uzmanlık gerektiren bir konuda ilgilerin yükümlülüklerinin tespitini sağlamaktan ibaret olup zararın gerçekleşmesinde hangi tarafın kusurunun daha ağır nitelikte olduğu ve tazminat ağırlığının belirlenmesindeki kusur dağılımının takdiri hâkim tarafından yapılması gerekmektedir.
Mahkememizce dosya kapsamı ve olayın gerçekleşme şekli birlikte değerlendirildiğinde, dava konusu otoyol şantiyesi her ne kadar geniş bir alana yayılmış olsa da inşaat halinde olması nedeniyle taşıt trafiğine kapalı olduğu, bu nedenle şantiye içerisindeki hareketliliğin kolaylıkla fark edilebileceği, projenin toplam alanı düşünüldüğünde ortalama 1 saat aralığında yapılacak devriye sırasında dava konusu hırsızlık eyleminin fark edilebileceği, zira bilirkişi raporunda belirtildiği üzere olay yerine gelinmesi, hırsızlık için kazı yapılması ve kabloların sökülmesi ve ayrılma dahil yaklaşık 1saatlik bir zaman diliminin gerekli olduğu, 1 saat boyunca davalı güvenlik şirketi çalışanlarının olay yerinden devriye amaçlı olarak hiç geçmemiş olmasının veya devriye yapılmış olsa dahi araçla gerçekleştirilebileceği belirtilen hırsızlık olayını tespit ederek müdahalede bulunmamış olmaları hizmet kusuru olarak değerlendirilmiş olup, dava dışı iş sahibi veya üçüncü kişilerin dosyaya yansıyan bir kusurlarının bulunmadığı gözetilerek zararın tümünden davalı güvenlik şirketinin sorumlu olacağı değerlendirilmiştir.
Dosyaya sunulan zarar tespitinde toplam zarar miktarı 42.695,55-TL olarak tespit edilmiş olup bu hususta taraflarca esaslı bir itirazda bulunulmamış, davacı şirketin yapmış olduğu zarar ödemesinin bu miktarın oldukça altında kaldığı gözetilerek zarar miktarı yönünden bilirkişi raporu hükme esas alınmıştır.
Davalı tarafça yargılama sırasında alt yüklenici şirketler tarafından şantiye sahasında bir kısım kabloların açıkta bırakıldığına, buna ilişkin gerekli tespit ve uyarıların iş sahibine bildirildiğine bu nedenle davalının sorumluluğunun bulunmadığına dair itirazlar ileri sürülmüş ise de dava konusu hırsızlık olayı sırasında açıkta bırakılan kablolardan ziyade montajı tamamlanmış kabloların hırsızlığa konu olduğu gözetildiğinde daha önceki ihmallere ilişkin tespitlerin davalı kusurunu ortadan kaldırmayacağı değerlendirilmiştir.
9-Davalının kusura dayalı olarak zarardan sorumlu olup olmadığının belirlenmesi yargılamayı gerektirdiğinden alacağın likit nitelikte olmadığı değerlendirilmiş, icra inkar tazminatına hükmedilmemiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE, davalının İzmir …….İcra Dairesi’nin ……Esas sayılı icra takibine yapmış olduğu itirazının iptaline, takibin itiraz öncesi koşullarda devamına, asıl alacak miktarına takip tarihinden itibaren yasal faizden az olmamak üzere T.C Merkez Bankasının kısa vadeli kredilere uyguladığı avans faizi oranında faiz işletilmesine,
2-Alacak likit nitelikte olmadığından inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 1.952,99-TL harçtan peşin olarak alınan 345,30-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.607,69-TL. harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davacı yararına takdir edilen 5.100,00-TL. vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 345,30-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından başvuru harcı, posta ücreti ve bilirkişi ücreti olarak sarf edilen toplam 1.471,9‬0-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Artan gider avansının, karar kesinleştiğinde ve resen yatırana iadesine,
8-Dava şartı arabuluculuk kapsamında hazine tarafından karşılandığı anlaşılan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydına, bu hususta harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
Dair davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafların yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize bir dilekçe verilmesi veya tutanağa geçirilmek kaydıyla mahkememiz zabıt katibine beyanda bulunmak ve bu beyanın mahkememiz Hakimi tarafından onaylanması sureti ile istinaf kanun yoluna gidilebileceği, yasal süre içinde istinaf kanun yoluna başvurulmadığı taktirde kararımızın kesinleşeceği, yasal sürede istinaf kanun yoluna gidilmesi halinde dosyanın ilgili İzmir Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi’ne istinaf konusunda karar verilmek üzere gönderileceği açıklanmak sureti ile açık yargılama sonunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 16/12/2021

Katip ….
e-imza
¸

Hakim ….
e-imza
¸