Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/573 E. 2021/533 K. 15.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/573 Esas
KARAR NO : 2021/533

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/10/2020
KARAR TARİHİ : 15/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekilinin mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; 02.10.2018 günü meydana gelen trafik kazasında, … plakalı araç sürücüsü …, İzmir … … Mahallesi … Caddesi üzerinde seyir halinde iken, cadde üzerinde yaya olarak bekleyen müvekkil …’e çarparak yaralanmasına neden olduğunu öncelikle kazaya sebebiyet veren davalının çalıştığı firma ve firmanın / iş yeri aracının bağlı bulunduğu sigorta şirketlerinin tespiti ile davaya dahil edilmelerini talep ettiğini, 1000 TL maddi, 1000 TL manevi tazminatın fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydı ile, davalılardan alınarak davacıya verilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı … vekilinin mahkememize verdiği cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilin kullanmakta olduğu … plakalı aracın …na… ait ticari araç olduğu, mal/eşya taşıma işleri için kullanıldığını, davalı müvekkil …ın firmada şoför olarak çalıştığını, mesai saatleri içerisinde malların taşınması işini yaptıklarını, olay günü de müvekkilin davalı kurallara uygun olarak trafikte seyir halinde iken, tedbirsiz bir şekilde bir anda trafiğe çıkan davacıyı fark etmediğini ve çarptığını, davacının talep etmiş olduğu maddi ve manevi tazminat miktarlarının fahiş ve haksız olduğunu, açıklanan nedenlerle, müvekkiline karşı açılan iş bu dava haksız olduğunu, davanın reddine yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Davacı vekili, dava dilekçesinde üç tane davalı gösterdiği halde iki tanesinin ünvan ve adresini bildirmediği HMK. Md. 119 gereğince verilen süreye rağmen iki davalının isim ve adresini bildirmediği, ayrıca dava şartı olan zorunlu arabuluculuk son tutanak aslını sunması için verilen kesin süreye rağmen arabuluculuk son tutanak aslını sunmadığı anlaşıldığından dava dilekçesinin 2 ve 3 nolu sırasında ünvan ve ismi belirtilmeyen somutlaştırılmamış meçhul davalılar açısından davanın HMK md.119/2 gereğince açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Asliye Ticaret Mahkemeleri, 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5. Maddesi gereğince ticari davalara bakmakla görevlidir.
Ticarî davalar, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4/1. maddesinde sayılmış olup, buna göre, “Her iki tarafın da ticarî işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın aynı maddenin a), b), c), d), e) ve f) bentlerinde sayılan davalar” ticari dava olarak adlandırılmıştır.
TTK’nun 4. maddesine göre; tarafların tacir olup olmadıklarına ve dava konusu edilen işin ticarî nitelikte olup olmadığına bakılmaksızın ticarî dava olarak sayılan dava türleri mutlak ticarî davalar, tarafları tacir olan ve tarafların ticarî işletmesi ile ilgili olan uyuşmazlıklar nispi ticari davalardır. Bir davanın nispi ticari dava sayılabilmesi için; uyuşmazlığın her iki tarafının tacir olması ve uyuşmazlığın her iki tarafın ticarî işletmesi ile ilgili olması gerekli ve zorunludur.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5. maddesini değiştiren 6335 sayılı Kanun ile Asliye Hukuk Mahkemeleri ile Asliye Ticaret Mahkemeleri arasındaki ilişki, iş bölümü ilişkisi olmaktan çıkarılıp, görev ilişkisi haline getirilmiştir. Görev ilişkisi mahkemece re’sen davanın her aşamasında nazara alınan ve kamu düzeninden sayılan bir dava şartıdır. Ancak, 6335 sayılı Yasa’nın 38. maddesi uyarınca 6102 sayılı TTK’na eklenen geçici 9. madde ile bu kanunun göreve ilişkin hükümlerinin, bu kanunun yürürlüğe girdiği 01.07.2012 tarihinden önce açılan davalarda uygulanmayacağı, bu davaların açıldıkları tarihte yürürlükte bulunan kanun hükümlerine tabi olduğu belirtilmiştir.
Somut olayda: Dava dilekçesinde Birinci sırada yer alan Davalı …’ın kazaya karışan araçlardan birinin araç sürücüsü olduğu ve tarafların tacir olmadığının anlaşılmış olması sebebiyle, haksız fiilden kaynaklı olarak davalı …’a karşı açılmış bulunan davada mahkememizin görevli olmadığı Asliye Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğu anlaşılmakla aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Dava dilekçesinin 2 ve 3 nolu sırasında belirtilen unvan ve adresleri tam olarak belirtilmeyen davalılar açısından davanın HMK madde 119/2 gereğince Davanın Açılmamış Sayılmasına ,
2-Davacının davalı …’e karşı açmış olduğu davasında HMK.114/1-c,115/2 madddesi gereği göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden REDDİNE,
3-HMK’nun 20.maddesi uyarınca bu karara karşı süresi içerisinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmesi halinde kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulması halinde bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde kararı veren mahkememize başvurularak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesinin talep edilmesi halinde dava dosyasının görevli İzmir Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine,
4-Bu karara karşı süresi içerisinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmesi halinde kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulması halinde bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden 2 hafta içinde kararı veren mahkememize başvurularak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesinin talep edilmemesi halinde Mahkememize davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğine
5-Harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinin görevli Mahkemede nazara alınmasına,
Dair davacı ve davalı … vekilinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı 15/06/2021

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza