Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/475 E. 2021/846 K. 19.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/475 Esas
KARAR NO : 2021/846

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/08/2020
KARAR TARİHİ : 19/10/2021

Yukarıda açık kimliği yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında ticari alım-satım ilişkisi bulunduğunu, müvekkili şirketin bu ilişkiden kaynaklanan alacağı bulunduğunu, İş bu alacağın tahsili için Kemalpaşa İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, Davalı borçlunun, sadece tahsili geciktirmek, borcu ödememek ve icra takibini sürüncemede bırakmak için kötü niyetle takibe itiraz ettiğini, Covid-19 salgın hastalığı nedeniyle dava açma süresi 13.03.2020 tarihinden 16.06.2020 tarihine kadar durdurulmuş olup, bu aradaki süre dava açma süresine eklendiğinden huzurdaki dava süresi içerisinde açıldığını, sonuç olarak; haksız, mesnetsiz ve kötü niyetli olarak yapılan itirazın iptali gerekmektedir. borçlunun haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olan bu itirazının iptali ile takibin devamına ve alacağın %20’ sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın 09/07/2019 tarihinde arabuluculuğa başvurmaları üzerine itirazı öğrendiklerine yönelik ikrarı da göz önünde tutulduğunda itirazın iptali davasının, hak düşürücü süre olan 1 yıllık dava açma süresi içinde açılmadığını, bu nedenle süresinde açılmayan işbu davanın usulden reddinin gerektiğini, müvekkili ile davacı şirket arasında ticari alım – satımdan kaynaklı ilişki bulunduğunu, her iki şirket arasında yapılan alım ve satımlara ilişkin cari hesap kayıtları tutulduğunu, davacı şirketçe, bu ilişkiden kaynaklı olarak bir borç bulunduğu ve bu borcun ödenmemesi sebebiyle icra takibi başlatıldığı iddia edildiğini, ancak ne var ki, borcun tahsili amacıyla yapılan takibin, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davanın öncelikle Davacı tarafça dava açma süresi içinde açılmayan davanın usulden reddine, davacı tarafça açılan hukuki dayanaktan yoksun işbu davanın reddine, davacı alacaklının takibinde haksız ve kötü niyetli olduğunun tespiti halinde reddolunan meblanın %20’den az olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Kemalpaşa İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası, ticari defter ve kayıtlar, bilirkişi raporu delil olarak değerlendirilmiştir.
Davacının davalıdan icra takip tarihi itibariyle alacaklı olup olmadığının tespiti için yapılan bilirkişi inelemesi sonucunda düzenlenen bilirkişi raporunun sonuç kısmına göre;
“İncelemesi yapılan davalının 2016-2017-2018-2019 yıllarına ait yevmiye defterlerin 213 sayılı VUK. 221. ve 222.maddeleri uyarınca ve 6102 sayılı TTK’nun 64/3. maddesi uyarınca noter açılış onaylarının süresinde yaptırıldığı, 6100 sayılı H.M.K 222. Maddesine göre delil vasfı değerlendirmesinin takdiri Sayın Mahkeme’nizde olmak üzere; 6102 sayılı T.T.K 64/3. maddesi uyarınca yapılması gereken kapanış tasdikinin 2016-2017-2019 yılı yevmiye defterleri için süresinde yaptırıldığı, 2018 yılı yevmiye defteri kapanış onayının yaptırılmadığı, ticari defterlerin birbirini doğruladığı ve usulüne uygun tutulduğu,
Davalı Ticari Defter kayıtlarında;
Davacının davalıya düzenlediği faturaların davalı ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, davalının davacıya 2017 yılında yaptığı 106.000,01 TL tutarlı araç satışına ilişkin satış faturasının da davalı ticari defter kayıtlarında yer aldığı, araç satış fatura kaydından sonra davalı ticari defterlerinde, davalının davacıdan 68.641,14 TL alacaklı duruma geçtiği, 2018 yılında taraflar arasında alışverişin devam ettiği ancak davacının davalıya 28.03.2018 tarihinde araç satış bedeline karşılık 106.000,00 TL tutarında … na ait 7161371 seri numaralı 03.04.2018 vadeli keşide ettiği çekin davalı kayıtlarında yer almadığı ve davacıya ait cari hesaba kaydedilmediği, bu çekin davalı şirket yetkilisi …’e ödenmesi dolayısıyla davacının cari hesabına kaydedilmesi gerekeceği, bilirkişiliğimce davalı defterlerinde 10.05.2018 tarihinde görülen ve son bakiye olan 65.066,37 TL bakiyeden bu çekin düşülmesi ile (106.000,00 -65.066,37 = ) 40.993,63 TL davacı alacağının kalacağı, takibin asıl alacağının 27.258,54 TL üzerinden başlatıldığı
Davacı ticari defter kayıtlarında;
Davacının davalıdan 08.12.2017 tarihi itibariyle 24.281,72 TL alacaklı olduğu, 27.12.2017 tarihinde davalının davacıya 106.000,01 TL bedelle araç sattığı ve ve bu araç faturasının kayıtlara alınması ile bu defa davalının davacıdan 81.718,29 TL alacaklı duruma geçtiği, 2018 yılında taraflar arasındaki alış verişin devam ettiği, 28.03.2018 tarihinde davacının davalıya araç bedeline karşılık 106.000,00 TL tutarında davalı adına … na ait … seri numaralı 03.04.2018 vadeli çek keşide ettiği, bu çekin 03.04.2018 tarihinde davacının … hesabından …’e ödendiği, bu ödemeden sonra davacının davalıdan 27.258,54 TL alacaklı olduğu,
Kemalpaşa 2.noterliği 9570 yevmiye numaralı “araç satış sözleşmesi”nde … yetkilisi bölümünde … adının yazılı olduğu ve 106.000,00 TL tutarlı çekin de aynı kişi tarafından tahsil edildiği, davacının … banka ekstresinde ve ticari defterlerinde yapılan incelemede 03.04.2018 tarihinde (çekin tahsili ile aynı tarihte) hesaba 104.000,00 TL para girişinin olduğu, bu para girişine ait banka dekontu incelendiğinde, paranın … tarafından dava dışı “… BESİCİLİK LTD.ŞTİ. ADINA ÖDENMİŞTİR” açıklaması ile yatırıldığı,
Takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 27.258,54 TL tutarında alacaklı olduğu, takibin asıl alacağının da bu tutar üzerinden başlatıldığı, işlemiş faize ilişkin dosya kapsamında yapılan incelemede davacının davalıya ihtarname göndermediği görülmüş olup takdiri sayın mahkemenizdedir …” şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
1-Dava, İİK 67.maddesi uyarınca açılmış itirazın iptali davasıdır.
2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık açık hesap olarak sürdürülen ticari ilişkide davacının davalıdan faturalara dayalı olarak alacaklı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Davalı tarafça her ne kadar davanın süresinde açılmadığı ileri sürülmüş ise de icra takibine itiraz dilekçesinin davacı alacaklıya tebliğ edildiğine dair bir kayıt bulunmadığından açılan davanın süresinde açılmış olduğu değerlendirilmiştir.
3-Mahkememizce tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde SMMM bilirkişi vasıtasıyla inceleme yaptırılmış, dosyaya sunulan 02.02.2021 tarihli bilirkişi raporunda;
“Kemalpaşa ….noterliği …. yevmiye numaralı “araç satış sözleşmesi”nde … yetkilisi bölümünde … adının yazılı olduğu ve 106.000,00 TL tutarlı çekin de aynı kişi tarafından tahsil edildiği, davacının … banka ekstresinde ve ticari defterlerinde yapılan incelemede 03.04.2018 tarihinde (çekin tahsili ile aynı tarihte) hesaba 104.000,00 TL para girişinin olduğu, bu para girişine ait banka dekontu incelendiğinde, paranın … tarafından dava dışı “… BESİCİLİK LTD.ŞTİ. ADINA ÖDENMİŞTİR” açıklaması ile yatırıldığı,
Takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 27.258,54 TL tutarında alacaklı olduğu, takibin asıl alacağının da bu tutar üzerinden başlatıldığı, işlemiş faize ilişkin dosya kapsamında yapılan incelemede davacının davalıya ihtarname göndermediği görülmüş olup takdiri sayın mahkemenizdedir …” şeklinde kanaat bildirildiği görülmüştür.
4-Mahkememizce bilirkişi raporu ile dosyaya sunulan ticari defterlerde yer alan karşılıklı kayıtların incelenmesi neticesinde, davacı tarafça düzenlenen faturaların davalı ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, ayrıca davalı tarafça davacı şirkete araç satışı yapıldığı, satış bedeli olan 106.000,00-TL olduğu ve davalı ticari defterlerine işlendiği, araç satışı ile birlikte davalı şirketin açık hesapta alacaklı duruma geçtiği, sonrasında ise davacı tarafça 106.000,00-TL tutarlı …’e ait ….. çek nolu çekin davalı şirkete verildiği, bu itibarla davacı şirketin açık hesap ilişkisinde alacaklı duruma geçtiği görülmüştür.
5-Davalı tarafça davalı şirkete verildiği ileri sürülen çekin alınmadığı, çekin teslim edildiği ve ödendiği anlaşılan …’in şirket yetkilisi olmadığı ileri sürülmüş ise de Uyap üzerinden yapılan kontrolde Mersis’te kayıtlı şirket yetkilileri arasında …’in de bulunduğu görülmüştür. Bu nedende uyuşmazlık konusu 106.000,00-TL bedelli çekin davacı şirket tarafından davalıya tevdi edildiği ve çek bedelinin davalı şirkete ödendiği kabul edilmiştir.
6-Davalının ticari defter ve kayıtlarına göre dava konusu çek bedelinin de dahil edilmesi sonrası davacı lehine 40.993,63-TL tutarlı alacak bakiyesi oluşmaktadır. Açıklanan nedenlerle davalı ticari defterleriyle davacı alacağı doğrulandığından davanın kabulü gerektiği yönünde vicdani kanaat oluşmuştur.
7-Davacı tarafça takipte işlemiş faiz talebinde bulunulmuş ise de davalının takipten önce temerrüde düşürülmediği anlaşılmaktadır. Takip konusu alacağın kesin vadeye bağlı olmadığı da gözetildiğinde işlemiş faiz yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
8-Takibe konu alacak fatura ve açık hesap ilişkisine dayanmaktadır. Bu nedenle davalı tarafın sorumlu olduğu miktarı tespit edebilmesi mümkündür. Alacak likit nitelikte olduğundan kabul edilen miktarın %20’si oranında inkar tazminatına hükmedilmiştir. Reddedilen işlemiş faiz alacağı yönünden davacının kötü niyetli hareket ettiği kanıtlanamadığından haksız icra tazminatına hükmedilmemiştir.
9-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13. Fıkrası uyarınca arabuluculuk ücreti yargılama giderlerinden olup, İzmir Arabuluculuk Bürosu’nun 13.09.2019 tarihli sarf kararı ile 1.320,00TL arabuluculuk ücretinin hazine tarafından karşılandığı anlaşıldığından bu tutarın davalı üzerine yükletilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE, davalı tarafça Kemalpaşa İcra Dairesi’nin … Esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazının asıl alacak yönünden iptali ile takibin 27.258,54-TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi uygulanmasına, fazlasına ilişkin taleplerin reddine,
2-Alacak likit nitelikte görüldüğünden hükmedilen alacak miktarının %20’si oranında hesaplanan 5.351,71-TL inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 1.862,03-TL harçtan peşin olarak alınan 381,76-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.480,27-TL. harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davacı yararına takdir edilen 4.088,78-TL. vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca reddedilen miktar üzerinden davalı yararına takdir edilen 4.080,00-TL. vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 381,76-TL. harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından başvuru harcı, posta ücreti ve bilirkişi ücreti olarak sarf edilen toplam 589,90-TL. yargılama giderinin, davanın ret ve kabul oranına göre 508,72-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyenin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Fazla yatırılan gider avansının, karar kesinleştiğinde istek halinde yatırana iadesine,
9-Dava şartı arabuluculuk kapsamında hazine tarafından karşılandığı anlaşılan 1.320,00TL arabuluculuk ücretinin davanın kabul ve ret oranında hesaplanan 1.138,34-TL’sinin davalıdan, 181,66‬-TL’sinin davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydına, bu hususta harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
Dair davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafların yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize bir dilekçe verilmesi veya tutanağa geçirilmek kaydıyla mahkememiz zabıt katibine beyanda bulunmak ve bu beyanın mahkememiz Hakimi tarafından onaylanması sureti ile istinaf kanun yoluna gidilebileceği, yasal süre içinde istinaf kanun yoluna başvurulmadığı taktirde kararımızın kesinleşeceği, yasal sürede istinaf kanun yoluna gidilmesi halinde dosyanın ilgili İzmir Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi’ne istinaf konusunda karar verilmek üzere gönderileceği açıklanmak sureti ile açık yargılama sonunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. . 19/10/2021
Katip …
e-imza
¸

Hakim …
e-imza