Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/379 E. 2021/297 K. 25.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/379 Esas
KARAR NO : 2021/297

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/07/2020
KARAR TARİHİ : 25/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA :Davacı vekilinin mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin hazır gıda üretimi ve satışı yapmakta olup müvekkili ile davalı taraf arasında bir ticari ilişkinin mevcut olduğunu, davalı tarafça müvekkilinden sair zamanlarda bulyon, çorba, puding, çeşni gibi ürünlerin satın alındığını, müvekkili şirketin de davalı şahsın işletmesinden zaman zaman çeşitli ürünler satın aldıklarını ve taraflar arasında bir cari hesap açıldığını, cari hesap dökümünden de görüleceği üzere davalı tarafın müvekkiline bakiye 16.082,87-TL borcunun bulunduğunu ve borcun halen ödenmediğini, bunun üzerine İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile takip başlattıklarını davalı tarafın borca itiraz ettiğini ve takibin durduğunu belirterek; davanın kabulü ile davalının itirazının iptaline, takibin devamına, davalının takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalının cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür.
GEREKÇE : Taraflar arasındaki uyuşmazlık; taraflar arasındaki ticari alım satımdan kaynaklı olarak davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı hususlarında toplanmıştır.
Mahkememizce davalının kayıtlı olduğu vergi dairesi müdürlüğüne müzekkere yazılmış olup, gelen cevabi yazıda davalının tacir olmadığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne yazılan müzekkere cevabında davalının sicil kaydının bulunmadığı anlaşılmıştır.
Asliye Ticaret Mahkemeleri, 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5. Maddesi gereğince ticari davalara bakmakla görevlidir.
Ticarî davalar, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4/1. maddesinde sayılmış olup, buna göre, “Her iki tarafın da ticarî işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın aynı maddenin a), b), c), d), e) ve f) bentlerinde sayılan davalar” ticari dava olarak adlandırılmıştır.
TTK’nun 4. maddesine göre; tarafların tacir olup olmadıklarına ve dava konusu edilen işin ticarî nitelikte olup olmadığına bakılmaksızın ticarî dava olarak sayılan dava türleri mutlak ticarî davalar, tarafları tacir olan ve tarafların ticarî işletmesi ile ilgili olan uyuşmazlıklar nispi ticari davalardır.
Bir davanın nispi ticari dava sayılabilmesi için; uyuşmazlığın her iki tarafının tacir olması ve uyuşmazlığın her iki tarafın ticarî işletmesi ile ilgili olması gerekli ve zorunludur.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5. maddesini değiştiren 6335 sayılı Kanun ile Asliye Hukuk Mahkemeleri ile Asliye Ticaret Mahkemeleri arasındaki ilişki, iş bölümü ilişkisi olmaktan çıkarılıp, görev ilişkisi haline getirilmiştir. Görev ilişkisi mahkemece re’sen davanın her aşamasında nazara alınan ve kamu düzeninden sayılan bir dava şartıdır.
Somut uyuşmazlıkta davalının tacir olmadığı, taraflardan birinin tacir, diğerinin tacir olmaması ve davanın mutlak ticari dava olmaması nedeniyle davaya bakmakta genel mahkemeler görevli olduğundan mahkememizin görevsiz olduğu anlaşılmakla aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin 23/07/2020 tarihli tensip tutanağının 20. Maddesinde vermiş olduğu ihtiyati haciz kararının KALDIRILMASINA,
2-Davacının davalıya karşı açmış olduğu itirazın iptali davasında HMK.114/1-c,115/2 mad gereği göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden REDDİNE,
3-HMK’nun 20.maddesi uyarınca bu karara karşı süresi içerisinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmesi halinde kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulması halinde bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde kararı veren mahkememize başvurularak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesinin talep edilmesi halinde dava dosyasının görevli İzmir Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine,
4- Bu karara karşı süresi içerisinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmesi halinde kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulması halinde bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden 2 hafta içinde kararı veren mahkememize başvurularak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesinin talep edilmemesi halinde Mahkememize davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğine,
5-Harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinin görevli Mahkemede nazara alınmasına,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı
.25/03/2021

Katip …
✍e-imzalıdır

Hakim …
✍e-imzalıdır

BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur”