Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/349 E. 2021/975 K. 11.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/349 Esas
KARAR NO : 2021/975

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/07/2020
KARAR TARİHİ : 11/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA :Davacı vekilinin mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; Davalı borçlu şirket tarafından akaryakıt satışı yapan müvekkili şirket tarafından muhtelif
tarihlerde akaryakıt alındığını, müvekkili şirket tarafından davalının aldığı akaryakıta ilişkin olarak 15.08.2019 tarih 4.177,02-TL, 17.08.2019 tarih 11.781,02-TL ve 20.08.2019 tarih 15.349,28-TL’lik üç
adet fatura kesildiğini, bu üç faturanın ilk ikisi davalı şirkete elden son tarihlisi ise posta yolu ile
gönderildiğini, üç adet faturanın 10.000-TL’lik kısmının davalı tarafından ödendiğini, bakiye kalan
kısmının ise defalarca kendilerinden talep edilmesine rağmen ödenmediğini,
bunun üzerine müvekkili tarafından Selçuk İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı
dosyası ile icra takibi başlatıldığını, takibe dayanak üç adet faturadan kaynaklı bakiye alacağın tahsilinin
talep edildiğini, icra dosyasına davalı şirket vekili vasıtası ile itiraz edildiğini, takibin durduğunu. belirtildiği üzere haksız ve kötü niyetle yapılan davalının itirazının iptali ile takibin
devamına, %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin
davalıya tahmiline karar verilmesini talep edilmektedir.
SAVUNMA : Davalı tarafın cevap dilekçesi sunmadığı görüldü.
GEREKÇE : Taraflar arasındaki uyuşmazlık ön inceleme duruşmasında; ” Davacı ile davalı tarafın ; Selçuk İcra Dairesi’nin …… E. Sayılı icra dosyasına dayanak 3 adet faturadan dolayı davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarı hususlarında uyuşamadıkları” şeklinde belirlenmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları kapsamında ileri sürmüş oldukları delilleri mahkememizce toplanmıştır.
Mahkememiz 02/02/2021 tarihli celsesi ara kararı uyarınca dosya bilirkişiye tevdi edilerek davacı tarafın ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılarak uyuşmazlık konusu hakkında rapor düzenlenmesi istenilmiştir.
Bilirkişi 02/03/2021 tarihli raporunda;
davalı ……. Hiz.San.Tic.Ltd.Şti.’nin yasal defterlerinin ibraz
edilmemiş olması sebebi ile yapılan incelemeler icra dosyası uyap çıktısı, dava dosyası ve davacı
şirketin 2019 yılı elektronik yasal defterleri ve muhasebe kayıtları ile sınırlı kalmıştır. Yapılan incelemeler sonucunda işbu raporun inceleme, değerlendirme ve tespitler bölümünde
ayrıntısı ile belirtilen bilgiler ışığında,
davacı …….Tic.Ltd.Şti.’nin 2019 yılı yasal defterlerinin
açılış ve kapanış onaylarının yasal süresi içerisinde yaptırılmış olduğu, muhasebe kayıtlarının usulüne
uygun tutulduğu, yevmiye defteri kayıtları ile kebir defterinin uyumlu olduğu,
işbu raporun Davacı Tarafın Yasal Defter İncelemeleri başlıklı C bölümünde ayrıntısı ile
belirtildiği gibi davacı yasal defterlerine göre davalı T…….r Hiz.San.Tic.
Ltd.Şti.’nin 06.12.2019 icra takip tarihi itibari ile 17.130,30-TL borç bakiyesi bulunduğunun kabul
edilebileceği,
işbu raporun İcra Takibine Konu Faturalar Üzerinde Yapılan İncelemeler başlıklı F ve Tespit
ve Değerlendirmeler başlıklı G bölümlerinde ayrıntısı ile belirtilen tüm hususlar ışığında,
mahkememiz tarafından davacı yasal defterlerinin doğru olduğuna ve 20.08.2019 tarihli
15.349,28-TL’lik fatura muhteviyatı malın davalı tarafından teslim alındığına karar verilmesi
durumunda,
davacı ……Tesisleri Tic.Ltd.Şti.’nin işbu davaya esas Selçuk İcra
Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına istinaden davalı …….
Hiz.San.Tic.Ltd.Şti.’nden 06.12.2019 icra takip tarihi itibari ile 17.130,30-TL tutarında asıl alacak
talep edebileceği,
mahkememiz tarafından davacı yasal defterlerinin doğru olduğuna ancak 20.08.2019
tarihli 15.349,28-TL’lik fatura muhteviyatı malın davalı tarafından teslim alınmadığına karar verilmesi
durumunda,
davacı…….Ltd.Şti.’nin işbu davaya esas Selçuk İcra Müdürlüğü’nün ……Esas sayılı dosyasına istinaden davalı ………
Hiz.San.Tic.Ltd.Şti.’nden 06.12.2019 icra takip tarihi itibari ile 1.781,02-TL tutarında asıl alacak talep
edebileceği görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Davalı tarafın bulunduğu İstanbul Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne talimat yazılmak suretiyle davalının defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılarak uyuşmazlık konusunda rapor düzenlenmesi istenilmiştir. Talimat yolu ile İstanbul 6. ATM’den alınan 24/09/2021 tarihli raporda bilirkişi; 03.09.2021 tarihinde mahkeme kaleminde yapılacak olan incelemede davalı vekili tarafından yerinde inceleme talep edildiği. davalı vekiline 16.09.2021 tarihinde incelemede istenecek belgeler konusunda mail gönderildiği ve 21.09.2021 tarihinde şirket merkezinde öğleden sonra inceleme yapılacağının bildirildiği. © gün inceleme saatinin bildirileceği, 21.09.2021 tarihinde inceleme için yola çıkıldığı ve saat 12:48 de saat 15.30 ila 16:00 arasında inceleme yapılacağının davalı vekiline bildirildiği. davalı vekili tarafından 12:56 da “Müvekkil incelemekten vazgeçti, şehir dışına çıkmış, iptal etmek durumunda kalıyoruz, hazır bulunmadılar diye mahkemeye bildirebilirsiniz” şeklinde mesaj gönderildiğinden davalı defterleri üzerinde inceleme yapılamadığı, dava dosyasında mevcut olan 02.03.2021 tarihli bilirkişi …tarafından düzenlenen bilirkişi raporunda “Davacının kendi yasal defterlerine göre 31.307,32 TL tutarındaki üç adet faturaya istinaden 14.177,02 TL (4.177,02 TL 15.08.2019 tarih …… nolu 4.177,02 TL faturaya karşılık nakit tahsilat, 10.000,00 TL 21.10.2019 tarihli Halk Bankasından yapılan ödeme) tutarında tahsilat kaydı bulunduğu, 06.12.2019 takip tarihi itibariyle 17.130.330 TL asıl alacak talep edebileceği, mahkememiz tarafından davacı yasal defterlerinin doğru olduğuna ancak 20.08.2019 tarihli 15.349,228-TL lik fatura muhteviyatı malin davalı tarafından teslim alınmadığına karar verilmesi durumunda 06.12.2019 takip tarihi itibariyle 1.781,02 TL asıl alacak talep edebileceği.” yazılı olduğu, 20.08.2019 tarih 57679 nolu 15.349.238 TL tutarlı faturanın davalı tarafından BA (Alış) olarak ilgili vergi dairesine bildirim yapılmadığı, dava dosyasında mevcut olan 02.03.2021 tarihli bilirkişi …tarafından düzenlenen bilirkişi raporunun ekinde 20.08.2019 tarih ……. nolu 15.349,28 TL tutarlı fatura düzenlenmesine neden olan perakende satış fişinde …plakasının yazılı olduğu, fakat diğer iki fatura düzenlenmesine neden olan perakende satış fişlerinin üzerinde “……” ibaresinin var olduğu. İcra takibinin davalıya ödeme emrinin bila tarih olarak döndüğü, itiraz dilekçesi tarihi olan 27.12.2019 tarihinin ıttıla tarihi olarak nazara alındığı, davalı borçlunun ise 27.12.2019 tarihinde itiraz dilekçesini verdiği, dolayısıyla davalı borçlu 7 günlük yasal sürede itiraz ettiği, dava dosyasında taraflar arasında yapılmış bir sözleşmenin var olmaması, davacının düzenlediği faturalarda fatura vadesi ile ilgili bir ibarenin bulunmaması, davacı tarafından davalı adına düzenlenmiş ihtarnamenin var olmaması nedenleriyle davacının takip talebindeki faiz talebinin değerlendirilmesinin mahkememize ait olduğu yönünde görüş ve kanaatini bildirmiştir.
İtirazın iptali davasına dayanak Selçuk İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası UYAP üzerinden celp edildiğinde dosya içerisinde ödeme emrinin tebliğine ilişkin herhangi bir kaydın yer almadığı anlaşılmış bunun üzerine Selçuk İcra Dairesi’ne müzekkere yazılarak; icra dosyasından çıkartılan ödeme emrinin tebliğ edilip edilmediği iade edilmiş ise yeniden tebligat yapılıp yapılmadığı sorulmuş icra müdürlüğünün 02/11/2021 tarihli cevabi yazısında ödeme emrine ilişkin tebligatın tebliğ edilmeksizin iade edildiği ve daha sonrasında da yeniden ödeme emrinin tebliğ edilmediği belirtilmiştir.
İcra Müdürlüğü’nün cevabı üzerine ödeme emrinin davalı borçlu şirkete tebliğe çıkarıldığı tebligatın bila tebliğ iade edildiği, tekrar davalı borçlu şirkete tebligat çıkartılmadığı buna rağmen borçlu şirket vekilinin 27/12/2019 tarihli dilekçesi ile borca itiraz ettiği ve bunun üzerine icra dosyasında başkaca işlem yapılmayarak mahkememiz nezdinde itirazın iptali davası açıldığı anlaşılmıştır.
Somut uyuşmazlıkta öncelikle çözümlenmesi gereken husus davalı borçlu şirketin geçerli bir borca itirazının bulunup bulunmadığı, davacı şirketin itirazın iptali davası açmakta hukuki yararının bulunup bulunmadığıdır.
Geçerli bir borca itirazın varlığından bahsedebilmek için öncelikle ödeme emrinin borçluya tebliği gerekmektedir. Yapılan bu tebligatın usulüne uygun olup olmadığının bu açıdan bir önemi olmamakla birlikte borçluya usulüne aykırı ( veya usulüne uygun ) dahi olsa bir tebligat yapılmış olması halinde borçlunun takibi haricen öğrenerek itirazda bulunması durumunda itiraz geçerlilik kazanmış olacaktır. Bu husus Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 11/10/2018 tarih ….esas, …… karar, 19/03/2020 tarih…… esas …. karar, 08/05/2017 tarih ve …….esas……karar sayılı ilamları ile İzmir BAM 21. Hukuk Dairesinin 19/01/2021 tarih ve … esas ……. karar sayılı ilamında ve ayırca Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 06/07/2009 tarih ve ……esas ……. karar sayılı ilamında belirtilmiştir.
Emsal olarak belirtilen yüksek mahkeme kararlarında takip dosyasında ödeme emri tebliğ edilmeden icra dosyasına yapılan itirazın geçersiz olduğu ve bir sonuç doğurmadığı dolayısıyla davacının itirazın iptali davası açmakta hukuki yararı bulunmadığı hususu belirtildiği de dikkate alınarak somut uyuşmazlıkta yukarıda belirtildiği üzere itirazın iptali istenilen icra takibinde davalı borçlu şirkete ödeme emri tebliğ edilmediğinden davalı borçlunun takibi haricen öğrenerek yapmış olduğu itirazın sonuç doğurmayacağı anlaşıldığından davanın hukuki yarar yokluğundan reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
Arabuluculuk görüşmelerine davalı taraf katılmamış olduğundan Arabuluculuk Kanunu md. 18/A fıkra 11 gereğince arabuluculuk giderinin davalı tarafından karşılanmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın hukuki yarar yokluğundan reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken 59,30-TL harcın, peşin alınan 257,34-TL ‘den mahsubu ile 198,04-TL ‘nin davacı tarafa karar kesinleştiğinde iadesine,
3-Arabuluculuk Kanunu Madde 18/A fıkra 11,13,14 gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari ücret tarifesi uyarınca hesaplanan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5- Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair; tarafların yokluğunda tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.11/11/2021

Katip …
✍e-imzalıdır

Hakim …
✍e-imzalıdır