Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/333 E. 2021/827 K. 14.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/333 Esas
KARAR NO : 2021/827

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/07/2020
KARAR TARİHİ : 14/10/2021

Yukarıda açık kimliği yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili, dava dilekçesinde; davalı…… Sigorta A.Ş. tarafından sigortalı, işleteni ve sürücüsünün ….olduğu … plakalı araç ile dava dışı …’a ait … plakalı aracın 21.08.2019 tarihinde karıştığı maddi hasarlı trafik kazası sonucu … Sigorta tarafından ….nolu hasar dosyası açılmış olup … plakalı araç tam kusurlu bulunduğunu, ….ait … plakalı araçta …… Sigorta tarafından atanmış 12.09.2019 tarihli eksper raporuna göre 4.699,00 TL hasar bedeli, tespit edilmiş ve ….a ödenmiştir. (Ek-l: 12.09.2019 tarihli rapor) Ancak hasara göre bedeli hakkaniyete uygun bulmayan hak sahibi … HATMER üzerinden yeni bir eksper tayin etmiş ve 28.09.2019 tarihli hasar bedeli eksper raporuna göre 15.711,00-TL hasar bedeli, 03.10.2019 tarihli değer ve kazanç kaybı raporuna göre de 1.560,00 TL değer kaybı, 2.360,00 TL kazanç kaybı bedeli tespit edildiğini, bunlara ek olarak 635,75-TL ekspertiz ücreti (her iki raporun bedeli) olmak üzere (daha önce ödenen hasar bedeli düşüldüğünde) toplam 15.567,75 TL alacak meydana geldiğinin tespit edildiğini, kazadan doğan tüm alacaklar …’dan temlikname ile müvekkili …tarafından temlik alındığını, müvekkilinin ilgili sigorta şirketine tespit edilen bedellerin ödenmesi adına ihtarname ile başvurmuş olsa da herhangi bir ödeme yapılmadığını, 15 günlük süre sonunda borcun temerrüde düştüğünü, davalıların müteselsil sorumluluğunun bulunduğunu, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik; 100,00-TL değer kaybı bedeli, 100,00-TL hasar bedeli ve makbuza dayalı toplam 635,75-TL ekspertiz ücretlerinin hasarın meydana geldiği tarihten itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalılar ve sigorta şirketinden müteselsilen, Belirlenebilir hale geldiği zaman arttırılmak üzere fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydı ile şimdilik 100,00-TL kazanç kaybı bedelinin ise yine hasarın meydana geldiği tarihten itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalı araç işleten/sürücüden tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili, ıslah dilekçesi ile; 935,75-TL olarak açılan dava esas değerinin toplam 15.148,46-TL’ye ıslahına kabulüne, ıslah yolu ile arttırdığımız miktarlar sonucu; 11.012,71-TL hasar bedeli, 2.000,00-TL değer kaybı bedeli, 635,75-TL eksper ücreti ile birlikte toplam 13.648,46-TL bakiye bedelin davalı sigorta şirketinden 27.10.2019 ihbar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizle birlikte ve davalı işleten/sürücüden hasarın meydana geldiği 21.08.2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizle birlikte tahsiline, 1.500,00-TL ikame araç bedelinin davalı işleten/sürücüden hasarın meydana geldiği tarihten itibaren işleyecek yasal faizle birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı … Sigorta vekili, cevap dilekçesinde; davayı kabul anlamına gelmemek kaydı ile müvekkili şirketin hak kaybına uğramaması açısından davaya konu kazaya karışan … plaka sayılı aracın müvekkili şirket nezdinde 44508936 numaralı Trafik Sigorta Poliçesi ile 19.10.2018-2019 tarihleri arasında sigortalı olduğunu, müvekkili şirketin Karayolları Trafik Kanunun Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi gereğince dava konusu zararlara ilişkin olarak sorumluluğu poliçe limiti (36.000 TL) ile sınırlı olup sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve zarar nispetinde olduğunu,
Poliçeye müstenit sorumluluklarının poliçe limitiyle sınırlı olmakla beraber; masraf, vekâlet ücreti sorumluluklarının da bu miktara isabet eden oranlarda olacağını, müvekkilİ şirkete yapılan başvuru üzerine davacıya ait aracın anlaşmalı serviste onarıldığını ve onarım nedeniyle anlaşmalı servise 4.699,99-TL ödeme yapıldığını, araç onarım ile teslim edildiğinden davacının maddi hasar yönünden zararının bulunmadığını, ayrıca temlik edenin, onarım nedeniyle müvekkilini ibra ettiğini, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Trafik kaza tutanağı, araç ruhsatları, sigorta poliçesi, hasar dosyası, fatura suretleri, bilirkişi raporu delil olarak değerlendirilmiştir.
Tarafların kusur durumları ile davacı aracında oluşan hasar ve değer kaybının tespit edilmesi için bilirkişi heyetinden alınan raporun sonuç kısmına göre; “… Davalı sürücü … 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 52/b maddesini ihlal ettiğinden dolayı kazanın oluşumuna tamamen hatası ile etken olduğu,
…..plaka sayılı araç park halinde olup, meydana gelen kazaya etken faktörü ve kural ihlali olmadığı, görüş ve kanaatine varılmıştır.
Davalı sigorta şirketi tarafından 17.09.2019 tarihinde 4.699,99 TL. araç hasar onarım bedeli ödenmiş olmakla 15.712,70 – 4.699,99 TL. = 11.012,71 TL. bakiye hasar onarım bedelinden, 2.000,00 TL. değer kaybı bedelinden 635,75 TL. ekspertiz hizmet bedeli olmak üzere 13.648,46 bakiye zarar bedelinden sorumlu olduğu hesaplanmıştır.
1.500,00 TL olarak hesaplanan araç kiralama bedelinden diğer davalı …’in olay tarihinden itibaren, Sn. Mahkeme aksi kanaatte ise İzmir Büyükşehir Belediyesi 2019 yılı ulaşım ücret tarifesi 3,26 TL. olup, 10 gün x 2 x 3,26 TL = 65,20 TL. olarak hesaplanan ulaşım ücret bedelinden sorumlu olduğu…” belirtmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
1-Dava, dava dışı temlik eden …’a ait … plaka sayılı araç ile davalı sigorta şirketinin KZMSS sigortacısı, diğer davalı …’e ait ve kendi idaresindeki … plaka sayılı araç arasında meydana gelen trafik kazası neticesinde …’a ait araçta meydana gelen hasarın onarım bedelinin, değer kaybının ve araç yoksunluğu bedelinin davalılardan tazmini talepli maddi tazminat davasıdır. Davacı, kazaya ilişkin hakları araç sahibi …’dan temlik almıştır. Dava tarihi itibariyle sigorta alacaklarında temlik yasağı bulunmadığından davacının aktif husumet ehliyetinin bulunduğu değerlendirilmiştir.
2-Davalı sigorta şirketi cevap dilekçesinde yetki itirazında bulunmuş ve sair hususlardan dolayı davanın reddini talep etmiştir. Diğer davalı cevap dilekçesi sunmamıştır. Davalı sigorta şirketi tarafından yetki itirazında bulunulmuş ise de dava konusu kazanın İzmir ili Konak ilçesinde meydana gelmiş olması nedeniyle yetki itirazı kabul edilmemiştir.
3-Trafik kazaları sonucu uğranan zararın tazmini hususunda temel dayanak haksız fiil sorumluluğudur.
4-2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun;
91/1. maddesinde, “İşletenlerin, bu kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”;
85/1. maddesinde, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.”;
85/son maddesinde ise, “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiştir.
Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları A-3. maddesinde: “Sigortacı, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, üçüncü şahısların ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre sigortalıya düşen hukuki sorumluluk çerçevesinde bu Genel Şartlarda içeriği belirlenmiş tazminatlara ilişkin talepleri, kaza tarihi itibariyle geçerli zorunlu sigorta limitleri dahilinde karşılamakla yükümlüdür. Sigortanın kapsamı üçüncü şahısların, sigortalının Karayolları Trafik Kanunu çerçevesindeki sorumluluk riski kapsamında, sigortalıdan talep edebilecekleri tazminat talepleri ile sınırlıdır. ” düzenlemesi ile sorumluluk sınırları gösterilmiştir.
5-Yukarıda açıklanan ve alıntılanan hükümler doğrultusunda Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası’nın; motorlu bir aracın işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır.
6-Sigortacının sorumluluğu, yukarıda izah edilen sorumluluk esasları dahilinde işletilen aracın işleteninin veya işletenin kusurundan sorumlu olduğu sürücünün kusurlarından kaynaklanan zararlarla sınırlıdır. Bu noktada aracın işleteninin veya sürücüsünün kusur durumunun incelenmesi gerekmektedir.
7-Haksız fiil sorumluluğu, “Haksız Fiilden Doğan Borç İlişkileri” başlığı altında, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 49. ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir.
49. maddesi “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.”
50. maddesi, “Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır.”
8-Haksız fiil, bir kimsenin hukuka aykırı ve kusurlu bir davranışı ile başka bir kimsenin zarara uğramasına yol açmasıdır. Yargısal içtihatlar ve doktrine göre haksız fiilin unsurları;-Fiil, davranış,
-Fiilin hukuka aykırı olması
-Zararın meydana gelmesi,
-Kusur,
-Fiil ve zarar arasında illiyet bağı bulunması, olarak sıralanmaktadır.
Yine TBK’nın 50. maddesi ile “Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır.” hükmü düzenlemesi uyarınca zarar gören zararı ile zarar verenin kusurlu olduğunu ispatla mükellef kılınmıştır.
9-Sorumluluğun meydana gelişinde tarafların öncelikle kusur durumlarının belirlenmesi gerekmektedir. Tarafların kusur durumlarına ilişkin yapılan bilirkişi incelemesinde dosyaya sunulan 09.04.2021 tarihli raporun kusura ilişkin bölümünde “… Davalı sürücü … 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 52/b maddesini ihlal ettiğinden dolayı kazanın oluşumuna tamamen hatası ile etken olduğu,
……. plaka sayılı araç park halinde olup, meydana gelen kazaya etken faktörü ve kural ihlali olmadığı, görüş ve kanaatine varılmıştır.” şeklinde görüş belirtilmiştir. Mahkememizce yapılan değerlendirmede kaza tespit tutanağında davalı araç sürücüsünün kullanımındaki aracın park halinde olan davacının temlik alacaklısı olduğu … plaka sayılı araca çarptığı, kazanın oluşumunda davalı araç sürücüsünün asli ve tam kusurlu olduğu değerlendirilerek hasar ve zararın tamamından davalı tarafın sorumlu olduğu değerlendirilmiştir.
10-Kusur durumlarının tespiti sonrasında ise haksız fiil tazminatının şartlarından olan zarar yönünden yapılan incelemede “… Davalı sürücü … 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 52/b maddesini ihlal ettiğinden dolayı kazanın oluşumuna tamamen hatası ile etken olduğu,
….. plaka sayılı araç park halinde olup, meydana gelen kazaya etken faktörü ve kural ihlali olmadığı, görüş ve kanaatine varılmıştır.
Davalı sigorta şirketi tarafından 17.09.2019 tarihinde 4.699,99 TL. araç hasar onarım bedeli ödenmiş olmakla 15.712,70 – 4.699,99 TL. = 11.012,71 TL. bakiye hasar onarım bedelinden, 2.000,00 TL. değer kaybı bedelinden 635,75 TL. ekspertiz hizmet bedeli olmak üzere 13.648,46 bakiye zarar bedelinden sorumlu olduğu hesaplanmıştır.
1.500,00 TL olarak hesaplanan araç kiralama bedelinden diğer davalı …’in olay tarihinden itibaren, Sn. Mahkeme aksi kanaatte ise İzmir Büyükşehir Belediyesi 2019 yılı ulaşım ücret tarifesi 3,26 TL. olup, 10 gün x 2 x 3,26 TL = 65,20 TL. olarak hesaplanan ulaşım ücret bedelinden sorumlu olduğu…” şeklinde görüş belirtilmiştir.
Bilirkişi raporunun incelenmesinde tespit edilen hasar, değer kaybı bedelinin ve araç yoksunluğu zararının benzer araç kazalarında ortaya çıkan zarar verileriyle uyumlu olduğu, verilerin denetime açık bir şekilde ortaya konularak rapor düzenlendiği, davalı taraflarca rapora karşı herhangi bir itiraz sunulmadığı gözetilerek hüküm kurmaya elverişli olduğu değerlendirilmiş ve rapor ile tespit edilen bakiye hasar bedeli, değer kaybı ve araç yoksunluğ bedelinin davalılardan tazminine karar verilmiştir.
11-Davacı tarafça davalı sigorta şirketine hasar ve değer kaybı ödemesi için yazılı başvuru yapıldığı, yazılı başvurunun davalı şirkete 14.10.2019 tarihinde tebliğ edildiği, 8 iş günü sonrasında temerrüt oluştuğu gözetilerek 25.10.2019 tarihinden itibaren, davalı araç sürücüsü ve maliki yönünden ise haksız fiil tarihinden itibaren faiz işletilmiştir. Davacının temlik alacaklısı olduğu araca zarar veren davalı aracının ruhsat kaydının hususi olduğu anlaşıldığından faiz türü olarak yasal faiz belirlenmiştir.
12-Davacı tarafça dava öncesi araçta bulunan hasar ve değer kaybının tespiti için ayrı ayrı ekspertiz raporu alındığı görülmüştür. Davanın niteliği gereği sigorta şirketlerine zorunlu başvuru şartı bulunduğundan davacının talepte bulunacağı hasar ve değer kaybıyla ilgili zarar uzmanlık raporu aldırması hal ve şartlara uygun olarak değerlendirilmiştir. Bununla birlikte her iki raporun birlikte alınması halinde daha az ücret ödenebilecekken iki farklı rapor düzenlenmesi de tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırıcı nitelikte görüldüğünden TBK’nın 52/1. Maddesi uyarınca ödenecek toplam ekspertiz raporu ücretinden takdiren %20 oranında indirim uygulanarak yargılama giderlerine dahil edilmiştir.
13-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13. Fıkrası uyarınca arabuluculuk ücreti yargılama giderlerinden olup, İzmir Arabuluculuk Bürosu’nun 01/06/2020 tarihli sarf kararı ile 1.360,00TL arabuluculuk ücretinin hazine tarafından karşılandığı anlaşıldığından bu tutarın davalı üzerine yükletilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile 11.012,71-TL hasar onarım bedeli ve 2.000,00-TL değer kaybı bedelinin davalılardan müştereken ve müteselsilen, 1.500,00TL araç mahrumiyeti nedeniyle uğranılan zarardan kaynaklanan maddi tazminatın yalnızca davalı …’ten alınarak davacıya verilmesine, tazminat miktarlarına davalı sigorta şirketi yönünden 25/10/2019, davalı … yönünden 11/08/2019 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine,
2-Ekspertiz ücreti talebinin yargılama giderlerine dahil edilerek hüküm altına alınmasına,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 991,36-TL harçtan peşin olarak alınan 54,40-TL ile ıslah harcı olarak alınan 260,00-TL harcın mahsubu ile bakiye 676,96-TL. harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına, (davalı sigorta şirketinin sorumluluğu 574,00-TL ile sınırlıdır)
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davacı yararına takdir edilen 4.080,00-TL. vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 54,40-TL. ile ıslah harcı olarak yatırılan 260,00-TL toplamı 314,40-TL. harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından başvuru harcı, posta ücreti ve bilirkişi ücreti olarak sarf edilen toplam 1.076,5‬0-TL. yargılama gideri ile yargılama gideri kapsamına alınan 635,75-TL ekspertiz ücretinin takdiren %20’i indirim yapılarak hesaplanan 508,60-TL’si ile toplamı 1.585,10‬-TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
7-Fazla yatırılan gider avansının, karar kesinleştiğinde istek halinde yatırana iadesine,
8-Dava şartı arabuluculuk kapsamında hazine tarafından karşılandığı anlaşılan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek hazineye gelir kaydına, bu hususta harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafların yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize bir dilekçe verilmesi veya tutanağa geçirilmek kaydıyla mahkememiz zabıt katibine beyanda bulunmak ve bu beyanın mahkememiz Hakimi tarafından onaylanması sureti ile istinaf kanun yoluna gidilebileceği, yasal süre içinde istinaf kanun yoluna başvurulmadığı taktirde kararımızın kesinleşeceği, yasal sürede istinaf kanun yoluna gidilmesi halinde dosyanın ilgili İzmir Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi’ne istinaf konusunda karar verilmek üzere gönderileceği açıklanmak sureti ile açık yargılama sonunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 14/10/2021

Katip …
e-imza
¸

Hakim …
e-imza
¸