Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/246 E. 2021/921 K. 02.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/246 Esas
KARAR NO : 2021/921

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/05/2020
KARAR TARİHİ : 02/11/2021

Yukarıda açık kimliği yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin Torbalı İçesi sınırlarında Tıbbi İlaç Malzemesi Üretimi yaptığını, Torbalı Belediye Meclisinin, 27/10/2010 tarih ve … sayılı R.G.de yayınlanarak yürürlüğe giren “Atık Su Alt Yapı ve Evsel Katı Atık Bertaraf Tesisleri Tarifelerinin Belirlenmesine Uygulanacak Usul ve Esaslara İlişkin Yönetmeliğinin” hükümleri gereğince her sene ilçe sınırları içinde alınacak katı atık bedellerini belirlediğini, 2018 yılı döneminde tahsil edilecek katı atık bedellerinin 20.10.2017 tarihli ve … sayılı Torbalı Belediye Meclisi kararı ile belirlendiğini, buna göre müvekkili şirketin içinde olduğu fabrikalar için, 2018 yılı katı atık bedelinin 262,82 TL olarak belirlendiğini, Torbalı Belediye Meclisi kararının iptali için müvekkili şirket tarafından dava açıldığını ve İzmir … İdare Mahkemesinin …/… E. …/…K. Sayılı ve 23.11.2018 tarihli kararı ile Hukuk ve Yasalara aykırı Torbalı Belediye Meclis kararının iptal edildiğini, Belediyenin istinaf başvurusu reddedilerek kararın kesinleştiğini, İzmir Bölge idare Mahk. … İdari Dava Dairesi 26.09.2019 T.li kararı). Yasa ye KHK’ler gereği, uğranılan zararın giderilmesi için dava açmadan önce İdareye başvuru zorunluluğunun olduğunu, bu nedenle, … 16.10.2019 tarihli dilekçe ile yazılı olarak başvurulduğunu ve iptal edilen Torbalı Belediye Meclis Kararına istinaden müvekkili şirketten … aracılığıyla tahsil edilen Katı Atık bedellerinin faizi ile müvekkili şirketin hesabına ödenmesinin talep edildiğini, ancak 21.10.2019 tarihli yazı ile “mahkemeye başvurun” denildiğini ve taleplerinin reddedildiğini, Her sene ekim ayında yapılan Torbalı Belediye Meclis Toplantıları ile karar tarihinden sonraki aylar ve bir sene sonra tahakkuk ettirilecek katı atık bedelleri belirlendiğini, davalı…’nun tahsil ettiği su faturalarına Torbalı Belediye Meclisi kararında belirlenen bedel Katı Atık Bedeli olarak yansıtılmakta olduğunu, Katı atık bedelinin kaynağı ve dayanağının ilgili ilçe belediye meclisinin (davada …) almış olduğu Belediye Meclis Kararı olduğunu, bu nedenle, öncelikle Torbalı Belediye Meclisinin katı atık bedeli tahakkunun dayanağı olan 20.10.2017 tarihli ve … sayılı Belediye Meclis Kararının İptalinin istendiğini, iptal kararı veren İzmir … İdare Mahkemesi’nin …/… E. …/…K. sayılı kararı ile Belediye Meclisi kararının katı atık bedeline ilişkin kısmını iptal edildiğini, davalı tarafın istinaf yoluna başvurduğunu, istinaf talebinin reddedildiğini, bu kararın kesinleşmesini müteakip, taraflarından yargıyı meşgul etmemek adına ve Yasa/KHK gereği Belediyeye ödeme yapılması için başvurulduğunu, ancak tahakkuk ve tahsil edilen katı atık bedelinin haksız olmasına ve dayanak kararın iptal edilmesine rağmen Belediye… aracılığıyla tahsil edip hesabına aldığı bu bedelin ödenmesi talebinin reddedildiğini, Davalı… ile abonelik Sözleşmesi Müvekkillerden …A.Ş.ne adına iken Nisan 2018’den itibaren … A.Ş.ne geçtiğini, katı atık bedellerini Kasım ve Aralık/2017, Ocak -Şubat-Mart /2018 aylarında … A.Ş. tarafından ödendiğini, Kasım ve Aralık ayında bir önceki yıl Belediye Meclis kararı ile belirlenen 228,99 TL. (228,99 TL.x2); yeni yılda geçerli olan dönemden itibaren 262,82 TL. (262,82 x3 ay) katı atık bedeli ödendiğini, … A.Ş. tarafından toplamda 1.246,44 TL. asıl alacak katı atık bedeli ödemesi yapıldığını, Nisan/2018’de aynı yerde faaliyet gösteren … A.Ş. abonelik sözleşmesini devraldığını, Nisan-Mayıs-Haziran-Temmuz- Ağustos-Eylül-Ekim/2018 ayları arası 7 ay (262,82 TL.X7) toplam 1.839,74 TL. … tarafından katı atık bedeli ödendiğini, bu nedenlerle fazlaya ilişkin haklarını saklı kalmak kaydıyla müvekkili … Tıbbi Malzeme ve Üretim A.Ş.nin ödemiş olduğu 1.246,44-TL. katı atık bedeli ile … A.Ş.nin ödemiş olduğu 1.839,74 TL. katı atık bedeli olmak üzere toplam 3.086,32 TL.’nin davalıdan alınmasına, ödenen bu miktarlara ödeme tarihinden itibaren ticari avans faizi işletilerek mahkemece hesaplanacak olan işlemiş faizin de davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, cevap dilekçesinde özetle; Davalı İdarenin katı atık ve katı atık bertaraf bedellerinin tahsilinde sadece aracılık yaptığını, 2872 sayılı Kanunun 11.maddesi ve 4856 sayılı Kanunun 9.maddesine dayanılarak hazırlanan “Atıksu Altyapı ve Evsel Katı Atık Bertaraf Tesisleri Tarifelerinin Belirlenmesinde Uyulacak Usul ve Esaslara İlişkin Yönetmelik” katı atık ve katı atık bertaraf bedellerinin faturalandırılmasının düzenli aralıklarla müstakilen su faturaları üzerinden yapılmasını 22.maddesi ile belirleştiğini, Söz konusu yönetmeliğin “faturalandırma” başlığını taşıyan 22.maddesi; atıksu ve evsel katı atık hizmetlerine ait ücretlendirme yapılan hizmetin karşılığı olarak müstakilen, düzenli olarak su faturaları üzerinden yapılır. Belirtilen yasal düzenleme karşısında davanın İdareleri açısından husumet nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, 23/07/2004 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 5216 Sayılı Büyükşehir Belediye Yasası ile İzmir Büyükşehir Belediyesi sınırları içerisinde su ve kanalizasyon hizmetlerini yürütme yetkisinin İdarelerine verildiğini, Yazıbaşı İlk Kademe Belediyesi ile İdareleri arasında 21.07.2006 tarihinde devir protokolü imzalandığını, su ve kanalizasyon hizmetlerinin… tarafından yürütülmeye başlandığını, Yazıbaşı İlk Kademe Belediyesi tarafından İdarelerine … Mah., … Cad. No:… adresine “… Tıbbi Malzeme Endüstri ve Tic. A.Ş.” adına … (İlçe Aktarım Abone No:…) nolu sanayi tarifeli aboneliğin aktarıldığını, “… Tıbbi Malzeme Endüstri ve Tic. A.Ş.” adına …nolu aboneliğe 10.05.2018 tarihinde … Anonim Şirketi adına isim değişikliği işleminin yapıldığını, Abonenin Çevre ve Orman Bakanlığının 27.10.2010 tarih ve … sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren “Atıksu Altyapı ve Evsel Katı Atık Bertaraf Tesisleri Tarifelerinin Belirlenmesinde Uyulacak Usul ve Esaslara İlişkin Yönetmelik” kapsamında İdareleri tarafından tahsil edilmesi belirtilen katı atık toplama bedeline itiraz ettiğini ve tahsil edilen katı atık toplama bedellerinin iadesini istediğini, bahse konu yönetmelik kapsamında ilgili İlçe Belediyeleri tarafından tüm abonelere ait katı atık tipleri belirlenerek ve her tipe ait tarifeler oluşturularak İdarelerine tahakkuk ve tahsil edilmek üzere gönderildiğini, Çevre ve Orman Bakanlığınca hazırlanan 27.10.2010 tarih ve … sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren Atıksu Altyapı ve Evsel Katı Atık Bertaraf Tesisleri Tarifelerinin Belirlenmesinde Uygulanacak Usul ve Esaslara İlişkin Yönetmelik kapsamında abonelerden 01.12.2011 tarihinden itibaren katı atık toplama bedeli ve 01.01.2012 tarihinden itibaren katı atık bertaraf bedeli tahakkuk ettirilmekte olduğunu, Atıksu Altyapı ve Evsel Katı Atık Bertaraf Tesisleri Tarifelerinin Belirlenmesinde Uygulanacak Usul ve Esaslara İlişkin Yönetmelik, Çevre Kanununun 11.maddesine dayanılarak hazırlandığını, 2872 sayılı Çevre Kanunu ‘nun 11.maddesinde; “… Büyükşehir Belediyeleri ve Belediyeler evse! katı atık bertaraf tesislerini kurmak, kurdurmak, işletmek veya işlettirmekle yükümlüdür. Bu hizmetten yararlanan ve/veya yararlanacaklar, sorumlu yönetimlerin yapacağı yatırım, işletme, bakım, onarım ve ıslah harcamalarına katılmakla yükümlüdürler. Bu hizmetten yararlananlardan, belediye meclisince belirlenecek tarifeye göre katı atık toplama, taşıma ve bertaraf ücreti alınır. Bu fıkra uyarınca tahsil edilen ücretler, katı atıkla ilgili hizmetler dışında kullanılamaz…” düzenlemesinin açıkça katı atık ve katı atık bertaraf bedellerinin alınmasını öngördüğünü, Davalı İdarece aboneliklere tahakkuk ettirilen katı atık bedellerinin belirlenmesi görevinin ilgili yönetmeliğin 8.maddesi belediyelere, katı atık bertaraf bedelinin belirlenmesi görevi ise Büyükşehir Belediyelerine verilmiş olduğunu, katı atık toplama bedeli tarifelerinin aynı yönetmeliğin 18.maddesine istinaden Torbalı Belediye Meclisince, katı atık bertaraf bedeli tarifeleri ise İzmir Büyükşehir Belediye Meclisince oluşturulduğunu, Davalı İdarenin görevinin yönetmeliğin 22. maddesinde “‘Atıksu ve Evsel Katı Atık hizmetlerine ait ücretlendirme yapılan hizmetin karşılığı olarak müstakilen düzenli aralıklarla su faturaları üzerinden yapılır” düzenlemesi uyarınca Torbalı Belediye Meclisince abone bazında belirlenen ve davalı İdareye gönderilen katı atık toplama bedellerini tahakkuk ettirip, tahsilatını yapmak ve gelirini … aktardığını, aynı şekilde İzmir Büyükşehir Belediyesince belirlenen katı atık bertaraf bedellerini tahakkuk ettirip, tahsil edilerek gelirinin İzmir Büyükşehir Belediyesine aktarılmakta olduğunu, ilgili Yönetmelik kapsamında. …ndan gelen Katı Atık Tipi ve Tarifesinin İdareye ilgili Belediyenin belirlediği şekilde tahakkuk ettirildiğini ve tahsilatı yapılan katı atık toplama bedellerinin, İdarece … aktarılması nedeniyle, tahsil edilen katı atık toplama bedellerinin iadesinin sadece Torbalı Belediyesinden yapılması gerektiğini, bu nedenle davanın Torbalı Belediye Başkanlığı’na ihbar edilmesini talep ettiklerini, Davacı vekili tarafından dava dilekçesinde her ne kadar İzmir … İdare Mahkemesi’nin …/… E. sayılı dosyasıyla, Torbalı Belediye Meclisi’nin 15.10.2015 gün ve …sayılı fabrika, fabrika depoları, soğuk hava depo ve tesisleri için katı atık ücreti tarifesi belirlenmesine ilişkin yekinin İzmir Büyükşehir Belediyesince belirlenmesi gerektiğinden yetki yönünden yerinde görülmeyen kararının iptaline karar verildiğini ve söz konusu karar gereğince katı atık ücretlerinin iadesinin gerektiğini beyan ettiğini, ancak dayanak idare mahkemesi kararının tarafının idareleri olmadığı gibi iptal kararı verilinceye kadar geçerli meclis kararı gereğince taraflarından tahsil edilen ve ilgili belediyeye aktarılan katı atık bedellerinden İdarelerinin sorumlu olmadığınını, Dava dilekçesinde 2017 ve 2018 yıllarına ait ödenen katı atık toplama bedellerinin iadesinin talep edildiğini ancak 2017 yılına ait katı atık toplama bedelinin İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 07.02.2020 Tarih Ve …/…Sayılı kararına istinaden iadesinin yapıldığını beyan ederek; İdareleri aleyhine açılan davanın öncelikle yetki ve husumet itirazları nazara alınarak reddine, davanın esas yönünden de reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Torbalı Belediye Meclisi kararı, İzmir … İdare Mahkemesinin …/… Esas, …/…Karar sayılı kararı, İzmir Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin 26/09/2019 tarihli kararı, belediye başvuru dilekçesi, Belediye cevabı, 2017 dönemine ilişkin Belediye meclis kararı, bilirkişi raporları delil olarak değerlendirilmiştir.
Bilirkişiden alınan 20/05/2021 tarihli bilirkişi raporunun sonuç kısmına göre; “…Davacı … A.Ş. nin dava dilekçesinde istemde bulunduğu Kasım ve Aralık/2017 dönemine Katı atık bedellerine ilişkin olarak … A.Ş.tarafından… Aleyhine açılan davanın yargılaması sonucunda; İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 23.12.2019 Tarih Ve ../… E. – …/…K. Sayılı dosyasında karar verildiğinden dolayı Kasım ve Aralık/2017 dönemi Katı atık bedelleri hesaplamaya dahil edilmemiştir.
a-) … Anonim Şirketi Toplam 788,46-TL, dava tarihi itibariyle 157,39-TL işlemiş faiz, olmak üzere toplam 945,85.-TL
b-) … Anonim Şirketi; Toplam 1.839,74-TL, dava tarihi itibariyle 278,83-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 2.118,57.-TL olduğu …” şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür.
Bilirkişi raporuna itiraz üzerine bilirkişide alınan ek rapora göre; “… Mahkemenin 15.06.2021 tarihli ara kararı, tarafların talep ve itirazlarının değerlendirilmesi sonucunda;
Takdiri mahkemeye ait olmak üzere 2. Seçenekli olarak hesaplama yapılmıştır.
1. Seçenek; Davacının istemi gibi … A.Ş. ve … A.Ş tarafından ödenen ve iadesi talep edilen fatura alacaklarının (11-12/2017 ve 1-11/2018 dönemi) 3.086,18.-TL olduğu, 21.10.2019 tarihinden 20.05.2020 dava tarihinde kadar ticari avans faizinin 273,43.-TL olduğu, toplam fatura ve faiz alacağının (3.086,18 +273,43) 3.359,61.-TL olduğu,
2. Seçenek; … A.Ş. ve … A.Ş tarafından ödenen ve iadesi talep edilen fatura alacaklarının (1-11/2018 dönemi) 2.628,20.-TL olduğu, 21.10.2019 tarihinden 20.05.2020 dava tarihinde kadar ticari avans faizinin 232,85.-TL olduğu, toplam fatura ve faiz alacağının (2.620,20 + 232,85) 2.861 05.-TL olduğu görüşüne…” şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
1-Dava, sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak davasıdır.
2-Taraflara arasındaki uyuşmazlık davacılar tarafından davalı idareye ödenen katı atık toplama bedellerinin, ilgili tarifenin İzmir … İdare Mahkemesi’nin …/… Esas…/… Karar sayılı 23/11/2018 tarihli kararı ile iptali sonrası davacıya iadesinin gerekip gerekmediği, iade edilmesi gereken miktarın ve işletilmesi gereken faiz miktarı ile türü noktasında toplanmaktadır.
3-Davacı tarafından ödenen katı atık toplama bedelleri Torbalı Belediye Meclisi tarafından belirlenen tarife hükümlerine göre tahakkuk ettirildiği anlaşılmaktadır. Tahakkuka esas tarifenin davacı yönünden yürürlükte olan maddelerinin İzmir … İdare Mahkemesi kararı ile iptaline karar verilmiş, karar İzmir Bölge İdare Mahkemesi …İdari Dava Dairesi’nin …/… E. …/… K. Sayılı 26/09/2019 tarihli kararı ile kesinleşmiştir.
4-İzmir … İdare Mahkemesi kararında tarifenin yetki yönünden iptal ediliğine vurgu yapılmıştır. Bu durumda tarifenin başından itibaren sonuç doğurmayacağı, yapılan tahsilatların ilgilisine iadesi gerektiği yönünde vicdani kanaat oluşmuştur.
5-Mahkememizce yapılan incelemede davacı tarafın dava dilekçesi ekine 10 adet fatura ve ödeme makbuzu eklediği görülmüştür. Fatura içeriklerinde katı atık toplama bedellerinin ayrı bir sütun halinde gösterildiği, tahsilatın diğer fatura içeriği ile birlikte yapıldığı anlaşılmaktadır.
6-Davalı tarafça iadesi talep edilen 11/2017 ve 12/2017 dönemlerine ait faturalarla ilgili olarak İzmir …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …/… Esas …/…Karar sayılı kararında iade kararı verildiği, bu faturalarla ilgili yeniden dava açılamayacağı ileri sürülmüştür.
Mahkememizce İzmir .. .Asliye Ticaret Mahkemesi’nin hükme esas alınan bilirkişi raporu incelenmiş, ilgili raporda tahakkuk dönemleri 18/10/2017-16/11/2017 aralığı olan son ödeme tarihi 04/12/2017 ve tahakkuk dönemi 16/11/2017-19/12/2017 aralığı olan ödeme tarihi 05/01/2018 olan 2 adet faturanın bilirkişi raporunda değerlendirildiği ve mahkemece hükme esas alınan bu rapor doğrultusunda 2 fatura içeriğinde bulunan katı atık toplama bedellerinin davacıya iadesine karar verildiği anlaşılmıştır. Mahkememiz dava dosyasında dava konusu edilen faturaların incelenmesinde dava dilekçesi ekinde yer alan ilk 2 faturanın ve ödeme makbuzlarının İzmir …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …/… Esas sayılı dava dosyasına konu edilen yukarıda ayrıntıları belirtilen ödemelerle aynı olduğu görülmüştür. Bu nedenle 2 fatura içeriği yönünden kesin hüküm bulunduğundan kesin hükme yönelik dava şartı yokluğu nedeniyle davanın kısmen reddine karar verilmiştir.
7-Davacı tarafça ödenen bedellere ödeme tarihinden itibaren ticari avans faizi yürütülmesi talep edilmiştir.
Sebepsiz zenginleşme hangi yolla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı, geri verme borcu altındadır.
Temerrüt (gecikme) faizi ise ; borçlunun, para borcunu zamanında ödememesi ve temerrüde düşmesi üzerine kanun gereği kendiliğinden işlemeye başlayan ve temerrüdün devamı müddetince varlığını sürdüren, alacaklının zararın varlığını, miktarını ve borçlunun kusurunu ispat zorunda kalmaksızın borçlunun ödemesi gereken, miktarı yasalarla belirlenmiş asgari bir tazminat türü olarak tanımlanabilir (Nami Barlas, Para Borçlarının İfasında Borçlunun Temerrüdü ve Temerrüt Açısından Düzenlenen Genel Sonuçlar, İst.1992, s.127 vd.).
Muaccel bir borcun borçlusu, alacaklının ihtarıyla temerrüde düşer. Borcun ifa edileceği gün, birlikte belirlenmiş (kesin vade bulunması) veya sözleşmede saklı tutulan bir hakka dayanarak taraflardan biri usulüne uygun bir bildirimde bulunmak suretiyle belirlemişse, bu günün geçmesiyle; haksız fiilde fiilin işlendiği, sebepsiz zenginleşmede ise zenginleşmenin gerçekleştiği tarihte borçlu temerrüde düşmüş olur. Ancak sebepsiz zenginleşenin iyiniyetli olduğu hâllerde temerrüt için bildirim şarttır. (TBK 117. madde) Kesin vade olmadığı gibi temerrüde düşüren ihtarname de çekilmeden icra takibi yapılmış ise takip tarihinde temerrüt gerçekleşir. (11.12.1957 tarih 17/29 sayılı İçihadı Birleştirme Kararı) Temerrüde esas icra takibi de bulunmuyorsa dava tarihinde temerrüt gerçekleşir.
Somut olayda davalı idarenin idare mahkemesinin tarife hükmünü iptal kararını kesinleşmesine kadar geçen sürede iyi niyetli olduğunun kabulü gerekir.(Bkz. Yargıtay 3.Hukuk Dairesi’nin 2017/16464 Esas 2019/2521 Karar sayılı 25/03/2019 tarihli ilamı) Dava konusu idare mahkemesi kararı 26/09/2019 tarihinde kesinleşmiş ise de dosyaya sunulan ve davacı tarafça davalı idareye hitaben ödenen bedelin faizi ile birlikte iadesi talepli dilekçede idareye açıkça 15 günlük ödeme süresi verildiği, idare tarafından ise 21/10/2019 tarihli cevap ile ödeme yapılmayacağının bildirildiği, bu nedenle 21/10/2019 tarihi itibariyle faiz işletilmesi gerektiği değerlendirilmiştir.
8-Yukarıda açıklanan nedenlerle, 2 adet fatura içeriğinde yer alan katı atık toplama bedelleriyle ilgili kesin hüküm bulunduğundan dava şartı yokluğundan reddine, diğer 8 adet fatura içeriğinde yer alan katı atık toplama bedelleriyle ilgili olarak tahakkuka esas tarifenin yetki yönünden iptal edilmiş olması nedeniyle tahsil edilen bedellerin davacıya iadesi gerektiği değerlendirilmekle, ödemelerin iade edilmeyeceğinin beyan edildiği tarih itibariyle işletilecek ticari avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile, davacı tarafından davalıya ödenmiş olan 2.628,20-TL asıl alacağın davalıdan alınarak davacılara yapmış oldukları ödeme miktarlarına göre verilmesine, alacak miktarına 21/09/2019 tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine, fazlasına dair istemin kesin hüküm dava şartı yokluğu nedeniyle reddine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 179,53-TL harçtan peşin olarak alınan 54,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 125,13-TL. harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davacı yararına takdir edilen 2.628,20-TL. vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 7/2. maddesi uyarınca reddedilen miktar üzerinden davalı yararına takdir edilen 68,70-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 54,40-TL. harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan toplam 564,9‬0-TL. yargılama giderinin, davanın ret ve kabul oranına göre 481,07-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyenin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yargılama gideri olarak yapılan 100,00-TL’nin davanın ret ve kabul oranına göre 14,00-TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiyenin davalı üzerinde bırakılmasına,
8- Fazla yatırılan gider avansının, karar kesinleştiğinde istek halinde yatırana iadesine,
9-Dava şartı arabuluculuk kapsamında hazine tarafından karşılandığı anlaşılan 1.320,00TL arabuluculuk ücretinin davanın kabul ve ret oranında hesaplanan 1.124,11-TL’sinin davalıdan, 195,89-TL’sinin davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydına, bu hususta harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı , dava değerinin 6100 Sayılı HMK’nın 341/2. Maddesinde gösterilen İstinaf kanun yolu başvuru sınırının altında kalması nedeniyle kesin nitelikte olduğu ve kanun yoluna başvurulamayacağı açıklanmak sureti ile açık yargılama sonunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 02/11/2021

Katip …
(e-imzalıdır)

Hakim …
(e-imzalıdır)

BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur”