Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/575 E. 2021/356 K. 06.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/510 Esas
KARAR NO : 2021/371

DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ : 11/09/2020
KARAR TARİHİ : 08/04/2021

Yukarıda açık kimliği yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili, dava dilekçesinde; dava konusu alacağı müvekkiline temlik eden dava dışı diğer müvekkili …’ın sürücüsü olduğu … plakalı araç ile … plakalı araçlar 21.01.2020 tarihinde maddi hasarlı trafik kazasına karıştığını, kazanın meydana gelmesinde davalı … şirketine sigortalı olan … plakalı araç sürücüsünün “kavşaklarda geçiş önceliğine uymamak” kusurunu ifa suretiyle tam kusurlu olduğunu, ayrıca kaza sonrası dava konusu araçtaki hasar bedelinin tespiti maksadıyla İzmir … Sulh Hukuk Mahkemesinin .. D. İş sayılı dosyası ile delil tespiti talep edildiğini ve anılan dosyada Makine Mühendisi bilirkişinin düzenlemiş olduğu raporda, müvekkiline ait araçta 212.800,00-TL tutarında hasar olduğunun tespit edildiğini, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik; Müvekkiline ait araçta oluşan hasar bedeline mahsuben 10.000,00-TL. maddi tazminatın 21.02.2020 başvuru tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili, ıslah dilekçesi ile; Fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla dava konusu araçta oluşan hasar bedeline mahsuben 170.000,00-TL maddi tazminatın 21/02/2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, İzmir …Sulh Hukuk Mahkemesinin … D. İş sayılı dosyasında sarfedilen toplam 1.698,50 TL delil tespit gideri ve vekalet ücretinin yargılama gideri olarak davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, cevap dilekçesinde; dava dilekçesinde aleyhe olan hususları kabul etmediklerini, bu kazanın meydana gelmesinde müvekkili şirket nezdinde sigortalı … plakalı aracın herhangi bir kusurunun bulunmadığını, dava konusu kazaya karıştığı ifade edilen … plakalı aracın müvekkili şirket tarafından … no.lu zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, kesinlikle kabul anlamına gelmemekle birlikte; mahkemece müvekkili şirketin sorumluluğu bulunduğuna kanaat getirilmesi halinde teminat limiti ile sorumluluklarının bulunduğunu, öncelikle davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü hususları kabul etmediklerini, dava konusu alacağın zamanaşımına uğradığını, yetkili mahkemenin İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, yetkisizlik kararı verilmesini talep ettiklerini, bahsi geçen kazaya ilişkin olarak davacı tarafından müvekkili şirkete herhangi bir başvuru yapılmadığını, davanın usulden reddinin gerektiğini, davanın husumet yönünden reddinin gerektiğini, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Trafik kaza tutanağı, araç ruhsatları, sigorta poliçesi, hasar dosyası, fatura suretleri, bilirkişi raporu delil olarak değerlendirilmiştir.
Bilirkişi heyetinden alınan raporun sonuç kısmına göre; “…Davalı … poliçeli … plaka sayılı aracı kullanan dava dışı sürücü Mehmet GENÇ kazanın oluşumuna etken olduğu,
… plaka sayılı aracı kullanan davacı tarafın dava dışı sürücüsü …’ın sürücünün kazanın oluşumuna etken olmadığı, görüş ve kanaatine varılmıştır.
… plaka sayılı … marka 2018 model (Benzinli) otomobilde, maddi hasarlı trafik kazası nedeniyle;
Meydana gelen hasar onarım bedelinin 212.800,00 TL. riziko tarihi itibarıyla (21.01.2020) araç rayiç değerinin 200.000,00 TL. mertebesinde olduğu ve toplam hasar onarım bedelinin ekonomik onarım limitlerini aştığı görüş ve kanaatiyle tamirinin ekonomik olmadığı, aracın model yılı da dikkate alınarak riziko tarihi itibarıyla sovtaj değeri takdiren 30.000,00 TL. olarak belirlenmiş ve gerçek zarar 200.000,00 TL. – 30.000,00 TL. = 170.000,00 TL. olarak hesaplanmıştır.
Davalı … A.Ş. kazada kusurlu olan … plakalı aracın … numaralı poliçesi kapsamında, düzenleme tarihi itibarıyla İMMS teminatlı KZMM Sigortasını (36.000,00 TL + 250.000,00 TL = 286.000,00 TL) poliçe limiti ile tanzim eden şirket olup, … plaka sayılı araçta meydana gelen zararı sigortalısının kusuru oranında, (somut olayda %100) sigortacısının sorumluluk riski ve K.T.K 85/1 ve 91 kapsamında müteselsilen sorumlu ve ödemekle yükümlüdür.
Nihai kararın takdiri Sn. Mahkemeye ait olmakla olayın 21.02.2020 tarihinde ihbar edilmiş olduğu, ihbardan itibaren 8 işgününün hitamı olan 05.03.2020 tarihinden itibaren davalı … şirketinin temerrüde düşeceği ve yasal faiz ödemek zorunda olduğu..” şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE;
1-Dava, dava dışı temlik eden …’a ait … plaka sayılı araç ile davalı şirketin ZMMS ve İMMS sigortacısı olduğu … plaka sayılı araç arasında 21/01/2020 tarihinde meydana gelen kaza nedeniyle uğranılan zararın giderilmesi talepli tazminat davasıdır.
2-Davalı … tarafından sigortalı araç sürücüsünün kusurunun bulunmadığı, davanın yetkisiz mahkemede açıldığı, dava şartı eksikliği bulunduğu ileri sürülerek davanın reddi talep edilmiştir. Dava konusu trafik kazası İzmir ili Balçova ilçesinde meydana gelmiş olup mahkememiz yetki sınırları dahilinde meydana geldiğinden yetki itirazı kabul edilmemiştir.
3-Trafik kazaları sonucu uğranan zararın tazmini hususunda temel dayanak haksız fiil sorumluluğudur.
4-2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun;
91/1. maddesinde, “İşletenlerin, bu kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”;
85/1. maddesinde, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.”;
85/son maddesinde ise, “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiştir.
Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları A-3. maddesinde: “Sigortacı, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, üçüncü şahısların ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre sigortalıya düşen hukuki sorumluluk çerçevesinde bu Genel Şartlarda içeriği belirlenmiş tazminatlara ilişkin talepleri, kaza tarihi itibariyle geçerli zorunlu sigorta limitleri dahilinde karşılamakla yükümlüdür. Sigortanın kapsamı üçüncü şahısların, sigortalının Karayolları Trafik Kanunu çerçevesindeki sorumluluk riski kapsamında, sigortalıdan talep edebilecekleri tazminat talepleri ile sınırlıdır. ” düzenlemesi ile sorumluluk sınırları gösterilmiştir.
5-Yukarıda açıklanan ve alıntılanan hükümler doğrultusunda Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası’nın; motorlu bir aracın işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır.
6-Sigortacının sorumluluğu, yukarıda izah edilen sorumluluk esasları dahilinde işletilen aracın işleteninin veya işletenin kusurundan sorumlu olduğu sürücünün kusurlarından kaynaklanan zararlarla sınırlıdır. Bu noktada aracın işleteninin veya sürücüsünün kusur durumunun incelenmesi gerekmektedir.
7-Haksız fiil sorumluluğu, “Haksız Fiilden Doğan Borç İlişkileri” başlığı altında, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 49. ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir.
49. maddesi “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.”
50. maddesi, “Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır.”
8-Haksız fiil, bir kimsenin hukuka aykırı ve kusurlu bir davranışı ile başka bir kimsenin zarara uğramasına yol açmasıdır. Yargısal içtihatlar ve doktrine göre haksız fiilin unsurları;-Fiil, davranış,
-Fiilin hukuka aykırı olması
-Zararın meydana gelmesi,
-Kusur,
-Fiil ve zarar arasında illiyet bağı bulunması, olarak sıralanmaktadır.
Yine TBK’nın 50. maddesi ile “Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır.” hükmü düzenlemesi uyarınca zarar gören zararı ile zarar verenin kusurlu olduğunu ispatla mükellef kılınmıştır.
9-Sorumluluğun meydana gelişinde tarafların öncelikle kusur durumlarının belirlenmesi gerekmektedir. Tarafların kusur durumlarına ilişkin yapılan bilirkişi incelemesinde “.. Davalı … poliçeli … plaka sayılı aracı kullanan dava dışı sürücü … kazanın oluşumuna etken olduğu,
… plaka sayılı aracı kullanan davacı tarafın dava dışı sürücüsü …’ın sürücünün kazanın oluşumuna etken olmadığı, görüş ve kanaatine varılmıştır.” belirtilmiştir.
Mahkememizce yapılan değerlendirmede kaza tespit tutanağında yer alan her iki araç sürücüsünün anlatımına göre davalı … şirketinin sigortalısı araç sürücüsünün ara-tali yoldan çıkış yaptığı sırada davacının temlik alacaklısı olduğu aracın geçiş önceliğine riayet etmediği, kazanın oluşumunda bu şekilde asli ve tam kusurlu olarak kazanın gerçekleşmesine neden olduğu, davacının temlik alacaklısı olduğu araç sürücüsünün ise bir kusurunun bulunmadığı değerlendirilmiştir.
10-Kusur durumlarının tespiti sonrasında ise haksız fiil tazminatının şartlarından olan zarar yönünden yapılan incelemede düzenlenen bilirkişi raporunda “… plaka sayılı … marka 2018 model (Benzinli) otomobilde, maddi hasarlı trafik kazası nedeniyle;
Meydana gelen hasar onarım bedelinin 212.800,00 TL. riziko tarihi itibarıyla (21.01.2020) araç rayiç değerinin 200.000,00 TL. mertebesinde olduğu ve toplam hasar onarım bedelinin ekonomik onarım limitlerini aştığı görüş ve kanaatiyle tamirinin ekonomik olmadığı, aracın model yılı da dikkate alınarak riziko tarihi itibarıyla sovtaj değeri takdiren 30.000,00 TL. olarak belirlenmiş ve gerçek zarar 200.000,00 TL. – 30.000,00 TL. = 170.000,00 TL. olarak hesaplanmıştır.
Davalı … A.Ş. kazada kusurlu olan … plakalı aracın … numaralı poliçesi kapsamında, düzenleme tarihi itibarıyla İMMS teminatlı KZMM Sigortasını (36.000,00 TL + 250.000,00 TL = 286.000,00 TL) poliçe limiti ile tanzim eden şirket olup, … plaka sayılı araçta meydana gelen zararı sigortalısının kusuru oranında, (somut olayda %100) sigortacısının sorumluluk riski ve K.T.K 85/1 ve 91 kapsamında müteselsilen sorumlu ve ödemekle yükümlüdür.
Nihai kararın takdiri Sn. Mahkemeye ait olmakla olayın 21.02.2020 tarihinde ihbar edilmiş olduğu, ihbardan itibaren 8 işgününün hitamı olan 05.03.2020 tarihinden itibaren davalı … şirketinin temerrüde düşeceği ve yasal faiz ödemek zorunda olduğu..” belirtilmiştir.
Bilirkişi raporunun incelenmesinde tespit edilen hasarın ve sovtaj değeri verilerin denetime açık bir şekilde ortaya konularak rapor düzenlendiği, benzer nitelikteki kazalarda da yakın hasar değerlerinin ortaya çıktığı gözetilerek hüküm kurmaya elverişli olduğu değerlendirilmiş ve rapor ile tespit edilen hasar değerinin davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Davacı vekili tarafından dava dilekçesi ekinde örneği bulunan mail gönderiminde davalı … şirketine 21/02/2020 tarihinde hasar bedeli talebinde bulunulduğu, 8 iş günü yasal sürenin sona ermesinden sonra 05/03/2020 tarihinde temerrüt gerçekleştiği gözetilerek alacak miktarına bu tarihten itibaren zarar gören ve zarar veren her iki aracın ruhsat kaydının hususi olduğu gözetilerek yasal faiz işletilmiştir.
11-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13. Fıkrası uyarınca arabuluculuk ücreti yargılama giderlerinden olup, İzmir Arabuluculuk Bürosu’nun 21/08/2020 tarihli sarf kararı ile 1.320,00TL arabuluculuk ücretinin hazine tarafından karşılandığı anlaşıldığından bu tutarın davanın kabul ve ret oranına göre taraflar üzerine yükletilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE, 170.000,00TL maddi tazminatın poliçe limitlerini geçmemek üzere davalıdan alınarak davacıya verilmesine, tazminata 05/03/2020 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine,
2-Delil tespiti masraflarının yargılama giderleri kapsamında değerlendirilmesine,
3-Harçlar Yasası gereğince alınması gereken 11.612,70-TL harçtan peşin olarak alınan 170,78-TL ile ıslah harcı olarak alınan 2.733,00.-TL harcın mahsubu ile bakiye 8.708,92-TL. harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davacı yararına takdir edilen 20.100,00-TL. vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 170,78-TL. ile ıslah harcı olarak yatırılan 2.733,00-TL toplamı 2.903,78‬-TL. harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 1.000,00TL bilirkişi ücreti, 56,50TL posta ve tebligat ücreti, 54,40TL başvuru ücreti toplamı 1.110,90-TL yargılama gideri ile 755,20TL delil tespiti gideri ve 755,00TL delil tespiti vekalet ücretinden ibaret toplam 2.621,10TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Fazla yatırılan gider avansının, karar kesinleştiğinde istek halinde yatırana iadesine,
8-Dava şartı arabuluculuk kapsamında hazine tarafından karşılandığı anlaşılan 1.320,00TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydına, bu hususta harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafların yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize bir dilekçe verilmesi veya tutanağa geçirilmek kaydıyla mahkememiz zabıt katibine beyanda bulunmak ve bu beyanın mahkememiz Hakimi tarafından onaylanması sureti ile istinaf kanun yoluna gidilebileceği, yasal süre içinde istinaf kanun yoluna başvurulmadığı taktirde kararımızın kesinleşeceği, yasal sürede istinaf kanun yoluna gidilmesi halinde dosyanın ilgili İzmir Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi’ne istinaf konusunda karar verilmek üzere gönderileceği açıklanmak sureti ile açık yargılama sonunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/04/2021

Katip …
e -imzalıdır

Hakim…
e -imzalıdır

BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur”