Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/526 E. 2021/779 K. 05.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/526 Esas
KARAR NO : 2021/779

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/11/2019
KARAR TARİHİ : 05/10/2021

Yukarıda açık kimliği yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; davacı Bankanın Pasaport Şubesi nezdinde imzalanan 20.03.017 tarihli Genel Kredi Sözleşmesine istinaden … lehine davalı …’ün kefaletiyle … no.lu Kredi kullandırıldığını, kredi borcu ödenmediğinden kredi hesabı kat edilerek ihtarname keşide edildiğini, ihtar sonrası İzmir… İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası üzerinden icra takibine geçildiğini, davaların borca ve ferilerine itirazları üzerine takibin durduğnu, Davalı-borçluların itirazlarının iptali ile takibin toplam 175.304.13-TL ve asıl alacağa %36.18 oranlarında temerrüt faiz ve ferileri ile devamına, %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalılara dava dilekçesinin tebliğ edildiği, ancak davaya cevap vermedikleri görülmüştür.
DELİLLER: İzmir ….İcra Dairesi’nin ….E sayılı dosyası, kredi sözleşmesi, banka kayıtları, bilirkişi raporu delil olarak değerlendirilmiştir.
Bilirkişiden alınan 24/05/2021 havale tarihli rapora göre; “…Sayın Mahkemenin ara kararı çerçevesinde yapılan incelemelerin ayrıntıları yukarıda açıklanmış olup, Davacı bankanın dosyaya sunulu kayıt ve belgeleri üzerinde yapılan incelemelere göre;
Davacı banka ile davalı … arasında 20.03.2017 düzenleme tarihli Genel Kredi Sözleşmesi imzalanmış, sözleşmeyi davalı … 400.000.-TL kefalet limitli olarak müteselsil kefil sıfatı ile imzalamıştır..
Sözleşmeye istinaden davalı asıl borçluya taksitli ticari kredi kullandırılmış, kredi ödemelerindeki aksamalar üzerine kredi hesapları kat edilerek davalılara ihtarname keşide edilmiş takip sonrası temerrüde düşmüşlerdir.
İhtar sonrası davalılar aleyhine İzmir … İcra Müdürlüğünün …. E. sayılı dosyasında ilamsız icra takibine başlanmış,davalılar borca, faiz ve ferilerine itiraz ederek takibi durdurmuştur.
Açılan iş bu itirazın iptali davası çerçevesinde yapılan hesaplamalar sonucunda:
08.11.2018 Takip Tarihi itibariyle
166.484.14-TL Asıl alacak
8.247.89-TL Kat tarihine kadar işleyen akdi faiz
418.29-TL Kat sonrası işlemiş akdi faiz
20.91-TL Faizin % 5 gider vergisi
153,81-TL Masraf
175.325.04-TL Toplam
Banka alacağı tespit edilmiştir.
Davacı Banka takipte 166.484.14-TL Asıl alacak, 8.247.89-TL Kat tarihine kadar işlemiş faiz, 2.645.26-TL İşlemiş temerrüt faizi, 132.27-TL Vergi, 153.81-TL Masraf olmak üzere toplam: 177.663.37-TL talebini,
Dava Dilekçesinde: 166.484.14-TL Asıl alacak, 8.247.89-TL Kat tarihine kadar işlemiş faiz, 418.29-TL İşlemiş akdi faiz, 153.81-TL Masraf olmak üzere toplam: 175.304.13-TL olarak talep etmiştir.
Davacı banka, kat sonrası işlemiş akdi faize ilişkin % 5 gider vergisi talep etmediğinden talebi ile bağlı kalınmıştır.
166.484.14-TL Asıl alacak
8.247.89-TL Kat öncesi İşlemiş akdi faiz
418.29-TL Kat sonrası işleyen akdi faiz
153,81-TL Masraf
175.304.13-TL Toplam
Banka alacağından davalı …’ün asıl borçlu sıfatıyla, davalı …’ün tahsilinde tekerrür olmamak kaydı ile müteselsil kefil sıfatıyla sorumlu olduğu değerlendirilmiştir.
Davacı bankanın takip tarihinden itibaren 166.484.14-TL asıl alacağa sözleşme hükmü gereği yıllık % 36.18 oranında temerrüt faizi ve faizlerin %5 gider vergisini uygulama ve talep yetkisinin bulunduğu, …” Şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE;
1-Dava İİK 67. Maddesi uyarınca açılmış itirazın iptali davasıdır.
2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık davalı … ile davacı banka arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesi nedeniyle davalı …’ün asıl borçlu, diğer davalı …’ün ise müteselsil kefil olarak borçlu bulunup bulunmadıkları, borçlu iseler borç miktarının tespiti noktasında toplandığı belirlenmiştir.
3-Dosyaya sunulan kredi sözleşmesi ve kefalet sözleşmesinin incelenmesi neticesinde; davacı banka ile davalı … arasında 20/03/2017 tarihli 400.000,00-TL tutarlı genel kredi sözleşmesi imzalandığı, sözleşme ekleri arasında davalı …’ün 400.000,00-TL üst limitli müteselsil kefil olarak kefalet sözleşmesini imzaladığı, icra dosyasında bulunan nüfus cüzdanı örneğinde davalının bekar olduğunun görüldüğü, bu itibarla eş rızasının aranmayacağı,taraflar arasında kredi ve kefalet sözleşmelerinin geçerli bir şekilde oluşturulduğu görülmüştür.
4-Dosya taraflar arasındaki borç durumunun tespiti için bankacılık alanında uzman bilirkişiye tevdi edilmiş, düzenlenen 24/05/2021 tarihli rapora göre “Davacı banka, kat sonrası işlemiş akdi faize ilişkin % 5 gider vergisi talep etmediğinden talebi ile bağlı kalınmıştır.
166.484.14-TL Asıl alacak
8.247.89-TL Kat öncesi İşlemiş akdi faiz
418.29-TL Kat sonrası işleyen akdi faiz
153,81-TL Masraf
175.304.13-TL Toplam
Banka alacağından davalı …’ün asıl borçlu sıfatıyla, davalı …’ün tahsilinde tekerrür olmamak kaydı ile müteselsil kefil sıfatıyla sorumlu olduğu değerlendirilmiştir.
Davacı bankanın takip tarihinden itibaren 166.484.14-TL asıl alacağa sözleşme hükmü gereği yıllık % 36.18 oranında temerrüt faizi ve faizlerin %5 gider vergisini uygulama ve talep yetkisinin bulunduğu,” şeklinde görüş bildirildiği görülmüştür.
5-Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, davalılar tarafından yapılan hesaplamaya bir itiraz bulunmadığı görülmüştür. Mahkememizce resen gözetilecek bir hata veya eksiklik de bulunmadığı gözetilerek bilirkişi raporu ile tespit edilen miktarlar üzerinden davanın kabulüne, talep gibi takibin kısmen iptaline karar verilmiştir.
6-Dava konusu alacak kredi geri ödemesine ilişkin olup davalılar tarafından yapmış oldukları ödemeler ve bakiye borcun tespit edilebileceği gözetilerek alacak likit nitelikte görülmüş, bu nedenle hükmedilen miktarın %20’si oranında inkar tazminatına hükmedilmiştir.
7- 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13. Fıkrası uyarınca arabuluculuk ücreti yargılama giderlerinden olup, İzmir Arabuluculuk Bürosu’nun 11/02/2020 tarihli sarf kararı ile 1.320,00TL arabuluculuk ücretinin hazine tarafından karşılandığı anlaşıldığından bu tutarın davalılar üzerine yükletilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE;
Davalıların İzmir 2.İcra Dairesi’nin 2018/13971 esas sayılı icra takibine yapmış olduğu itirazların KISMEN İPTALİ İLE; İcra takibinin tahsilde tekerrür olmamak üzere 166.484,14-TL asıl alacak, 8.247,89-TL kat öncesi işlemiş faiz, 418,29-TL kat sonrası işlemiş faiz ve 153,81-TL masraf olmak üzere tahsilde toplam 175.304,13-TL alacak üzerinden devamına,
2-Alacağın likit olduğu değerlendirilmekle kabul edilen tutarın %20’si oranında hesaplanan 35.060,83-TL inkar tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 11.975,02-TL harçtan peşin olarak alınan 2.105,44-TL harcın mahsubu ile bakiye 9.869,58‬-TL. harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davacı yararına takdir edilen 20.603,89-TL. vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 2.105,44-TL. harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça başvuru harcı, posta-tebligat ücreti ve bilirkişi ücreti olarak sarf edilen toplam 705,40-TL yargılama giderinin, davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp davacıya verilmesine,
7-Fazla yatırılan gider avansının, karar kesinleştiğinde istek halinde yatırana iadesine,
9-Dava şartı arabuluculuk kapsamında hazine tarafından karşılandığı anlaşılan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek hazineye gelir kaydına, bu hususta harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafların yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize bir dilekçe verilmesi veya tutanağa geçirilmek kaydıyla mahkememiz zabıt katibine beyanda bulunmak ve bu beyanın mahkememiz Hakimi tarafından onaylanması sureti ile istinaf kanun yoluna gidilebileceği, yasal süre içinde istinaf kanun yoluna başvurulmadığı taktirde kararımızın kesinleşeceği, yasal sürede istinaf kanun yoluna gidilmesi halinde dosyanın ilgili İzmir Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi’ne istinaf konusunda karar verilmek üzere gönderileceği açıklanmak sureti ile açık yargılama sonunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 05/10/2021

Katip …
e-imza
¸

Hakim ..
e-imza¸