Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/479 E. 2021/725 K. 23.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/479. Esas
KARAR NO : 2021/725

DAVA : Sigorta (Kaza Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 27/06/2014
KARAR TARİHİ : 23/09/2021

Yukarıda açık kimliği yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili, dava dilekçesinde; müvekkili …’nın, … plaka sayılı, … marka, 2006 model aracın maliki olduğunu, davalılardan … ise … plaka sayılı aracın maliki olduğu davalılardan … ise … nolu poliçe ile…. plaka sayılı aracın zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olduğunu, diğer davalı … ise … plaka sayılı aracın kendi beyanına göre hasara neden olan sürücüsü olduğunu, müvekkiline ait araç yarı kaldırım yarı yola park halinde iken … plaka sayılı aracın müvekkilinin sol yan aynasına ve sol ön tekerleğine çarpması ve aracını taktırması sonucu aracın sol ön yanı sonrasında da aracın sürüklenmesi üzerine kaldırımdaki ağaca çarpması ile ön tarafının hasarlandığını, kazanın ihbar edilmesi tespite ne rağmen sigorta şirketi tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığı gibi diğer davalılar tarafından müvekkilinin hasarının karşılanmadığını, bunun üzerine hasar tespitinin yaptırıldığını, söz konusu tespite rağmen gerek sigorta şirketinin gerekse diğer davalıların müvekkiline ödeme yapmadığını, bu nedenlerle müvekkilinin aracının hasara uğramasına nazaran aradan geçen zaman zarfında gerçek kişi davalıların araçtaki hasarı ödememe maksadıyla kısıtlı hareket etmeleri zararın sigortacının temin ettiği teminattan daha fazla olması ve sonrasında mahkemece verilecek hükmün müvekkili tarafından korunabilmesi maksadıyla kazaya neden olan ve davalılardan … adına olan aracın halen bu davalı adına olması durumunda tedbir konulmasını, müvekkilinin maliki olduğu aracın uğradığı hasar nedeniyle şimdilik 20.000,00 TL, aracın hasara uğraması maddi değerinde azalmaya neden olduğundan şimdilik 3.000,00 TL değer kaybının davalılardan müştereken ve müteselsilen davalılardan Osman ve Nilgün yönünden kaza tarihi olan 10/04/2014 tarihinden itibaren, yasal faizi ile diğer davalı …Ş. nden ise ihbar tarihine nazaran temerrüde düştüğü 15/04/2014 tarihinden itibaren yasal faizi ve poliçe limiti ile sorumlu olmak üzere hüküm altına alınmasını talep ve dava ettiği,
Davacı vekili, ıslah dilekçesi ile; bakiye hasar bedeli yönünden davalı sigortacı ve diğer taraflar yönünden fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak sigortacı davalı … Aş yönünden 15/04/2015 tarihinden diğer davalılar yönünden ise sorumluluğun haksız fiile dayanması nedeniyle kaza tarihi olan 10/04/2014 tarihinden faiz başlamak üzere tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen 20,000,00 TL nin hüküm altına alınmasının istendiğini, ıslah yolu ile davalı … Aş yönünden 20,000,00-TL olan taleplerini 6,800,00-TL daha arttırarak 26,800,00-TL diğer davalılarla müştereken ve müteselsilen olmak üzere ve davalı … Sigorta Aş yönünden 10/04/2015 tarihinden itibaren yasal faizi ile diğer davalılardan 15/04/2015 tarihinden itibaren yasal faizi ile ıslah ettiklerini, diğer davalılar yönünden 20,000,00-TL olan talebimizi 30,000,00-TL daha arttırarak ıslah yolu ile 50,000,00-TL’ye ye 15/04/2015 tarihinden itibaren yasal faizi ile ıslah ettiklerini, (toplam hasar bedeli 50,000,00 tl olmakla sigortacı davalı bu bedelin poliçe limitine nazaran 26,800,00 tl sinden diger davalılarla birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olup bu hususunda kararda yer alması ) davalılar … … yönünden 1,500,00-TL olan ikame araç bedelini 2,500,00-TL olarak dava tarihinden itibaren yasal faizi ile müştereken ve müteselsilen sorumlu olmak üzere ıslah ettiklerini beyan etmişlerdir.
CEVAP: Davalı … vekili 31.07.2014 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; kazaya ilişkin ceza dosyasının incelenmesine ve bekletici mesele yapılmasını, kazanın oluş şeklini ve maddi vakıalar dikkate alarak doğru ve isabetli bir değerlendirme yapabilecek nitelikte uzman bilirkişi kurulundan meydana gelen hasarların uyumlu olup olmadığı gerçek hasar miktarı ve kusura ilişkin rapor aldırılmasın!, tazminat talebinin reddini, davalı … şirketinin’ de tazminat ödemeyi reddetmiş ise ne sebeple reddettiğinin ve bu güne kadar neden tazminat ödemediğinin açıklattırılmasınm istenilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …’in 31.07.2014 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; araç sürücüsünün oğlu olduğunu, oğlunun adını bilmediği tanımadığı insanlar tarafından darp edildiğini, tutulan Kaza Tespit Tutanağının gerçeği yansıtmadığını, kişiler tarafından gerçeğe aykırı olarak polis memurları yanıltılarak tutulduğu, davayı kabul etmediğini, bu kazaya inanmadığını, kişilerden oğlunun şikayetçi olduğunu, davanın reddine karar verilmesini talep ettiği,
Davalı …Ş. vekili’ nin 31.07.2014 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; davacı taraf 10/04/2014 tarihinde meydana geldiği ve kazaya karıştığı iddia edilen … plaka sayılı aracın müvekkili şirket nezdinde ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğunu, kabul anlamına gelmemekle birlikte söz konusu poliçeye göre teminatının maddi hasarlarda araç başına azami 26.800,00 TL ile sınırlı olduğunu, müvekkili şirketin poliçelerden kaynaklanan sorumluluğu azami teminat limiti dahilinde gerçek zarar ve sigortalı araç sürücüsünün kusur oranı ile sınırlı ve ancak gerçek hasarlar dahilinde geçerli olduğu, hasarın belirtilen şekilde gerçekleşmemesi ve söz konusu zararın davaya konu olayda gerçekleşmemesi nedeni ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
1-Mahkememizin Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin bozma ilamı öncesinde …tarih ve …. Esas ve …. Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiş, hükmün temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 18/04/2019 tarih ve …Esas …sayılı Karar sayılı bozma ilamı ile “…Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporu denetime elverişli olmadığı gibi yeterli de değildir. Raporda; kaza ile hasarın uyumlu olup olmadığı hususlarına değinilmemiş, yalnızca davacı aracındaki hasarın miktarı yönünde rapor tanzim edilmiştir. Davalılar aşamalardaki savunmalarında, davacıya ait aracın markası ve modeli ve çarpma noktaları dikkate alındığında hasarın bu denli büyük olamayacağını, böyle bir kazada davalı aracının da ağır hasar görmesi gerektiğini ancak davalıya ait araçta ağır hasar olmadığını savunmuş, mahkemece anılan savunmalar üzerinde durulmayarak sadece davacıya ait araçtaki hasarın miktarı yönünden rapor alınarak karar verilmiştir.
Bilirkişi raporu araç hasarı yönünden de eksik olup karar vermeye elverişli değildir. Raporda, davacıya ait 2006 model .. marka aracın değişmesi gereken parça bedelinin 36.00,00 TL, işçilik bedelinin 6.480,00 TL olduğu, buna göre toplam hasar bedelinin 42.480,00 TL olduğu, aracın piyasa rayicinin 80.000,00 TL olduğu, onarım bedelinin aracın rayiç bedeline yaklaştığı belirtilerek aracın pert-total edilmesinin uygun olduğu belirtilmiş ve sovtajın 30.000,00 TL olduğu belirtilerek davacının zararının 50.000,00 TL olduğu bildirilmiştir. Araçta oluşan hasar miktarı ve aracın piyasa rayici dikkate alındığında davacıya ait aracın pert-total kabul edilmesi dosya kapsamına uygun düşmemektedir.
Eksik inceleme ile hüküm kurulamaz. Buna göre mahkemece, tarafların tanıklarının beyanları alınarak, 3 kişilik makine mühendisi bilirkişi kurulundan her iki aracın da incelenerek kaza ile hasarın uyumlu olup olmadığı, söz konusu kaza nedeni ile davacının aracında oluşabilecek hasarın niteliği, şekli ve boyutlarının değerlendirildiği, davacıya ait aracın 2. el piyasa rayici ve ikame araç bedeli konusunda denetlenebilir ve daha somut bilgilere yer verildiği, davacıya ait aracın pert-total kabul edilmesinin uygun olup olmadığının ve davalıların savunmalarının tartışıldığı denetlenebilir rapor alınarak sonucuna göre karar verilmek üzere hükmün bozulmasına dair karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar … ve … vekili ile davalı …Ş. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA,..” gerekçesi ile bozulmuştur.
Mahkememizin … Esas sayılı dosyasına kaydı yapılan dosyanın yapılan yargılaması sonunda bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir.
İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesinin …. Talimat sayılı dosyasından aldırılan bilirkişi raporuna göre; “… Davacıya ait … plakalı araçtaki tüm görülen hasarın tutanakla ve kazanın meydana gelişiyle uyumsuz olduğu, Davacıya ait araçtaki gerçek hasar miktarının KDV dahil 2.227,84 TL olduğu, Aracın tamirinin ekonomik olduğu ve pert total sayılmasının gerekmediği, Araçta bir değer kaybı oluşmadığı… ” şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür.
Rapora itiraz üzerine Ankara …. Asliye Ticaret Mahkemesinin…Talimat sayılı dosyasından alınan bilirkişi raporuna göre; “… 1- Davacıya ait … plakalı araçta oluşan hasarın davaya konu trafik kazası ile uyumlu olmadığı, araca pert-total işlemi uygulanamayacağı, araç mahrumiyet zararının doğmadığı, ayna değişimi nedeniyle aracın değer kaybına uğramayacağı,
2- Davaya konu trafik kazası sonucunda … plakalı aracın sol dış dikiz aynasının hasar gördüğü davacının kaza nedeniyle uğradığı zararın KDV dahil 2.227,84 TL olduğu … ” şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür.
BOZMA SONRASI GEREKÇE;
1-Taraflar arasındaki uyuşmazlık dava konusu kaza neticesinde davacıya ait araçta gerçekleşen hasarın davalı araç sürücüsünün eylemi neticesinde gerçekleşip gerçekleşmediği, kaza ile davacıya ait araçta meydana gelen hasar arasında uyumsuzluk bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
2-Bozma öncesi her ne kadar mahkememizce davanın kabulüne karar verilmiş ise de Yargıtay 17.Hukuk Dairesi’nce kaza ile araçlar arasındaki hasarlar arasındaki uyumsuzluğun, oluşabilecek hasarın miktarının değerlendirildiği bir heyet raporu alınması gerektiği görüşüyle bozma kararı verilmiştir.
3-Bozma sonrası öncelikle İstanbul 18.Asliye Ticaret Mahkemesi aracılığı ile İTÜ öğretim üyelerinden oluşan bilirkişi heyetinden alınan 15/05/2020 tarihli bilirkişi raporunda yapılan irdelemede davacıya ait araçta meydana gelen hasarın davalıya ait araçta meydana gelen göçme şeklindeki hasara dayalı olarak oluşamayacağı belirtilmiş, raporun sonuç bölümünde ise “… Davacıya ait … plakalı araçtaki tüm görülen hasarın tutanakla ve kazanın meydana gelişiyle uyumsuz olduğu, Davacıya ait araçtaki gerçek hasar miktarının KDV dahil 2.227,84 TL olduğu, Aracın tamirinin ekonomik olduğu ve pert total sayılmasının gerekmediği, Araçta bir değer kaybı oluşmadığı… ” şeklinde kanaat bildirilmiştir.
4-Davacı tarafın itirazları doğrultusunda dosya ikinci kez rapor aldırılmak üzere Ankara 11.Asliye Ticaret Mahkemesi’ne talimat yazılmış, talimat mahkemesince 3 adet makine mühendisi, 1 fizik mühendisi ve 1 trafik uzmanı bilirkişiden oluşan heyetten oluşan bilirkişi heyetinden rapor aldırılmış, raporda kazanın tüm boyutlarıyla irdelendiği ve kaza ile oluşan hasar arasında uyumsuzluk bulunduğu yönünde kanaat bildirildiği, raporun sonuç bölümünde “1- Davacıya ait … plakalı araçta oluşan hasarın davaya konu trafik kazası ile uyumlu olmadığı, araca pert-total işlemi uygulanamayacağı, araç mahrumiyet zararının doğmadığı, ayna değişimi nedeniyle aracın değer kaybına uğramayacağı,
2- Davaya konu trafik kazası sonucunda … plakalı aracın sol dış dikiz aynasının hasar gördüğü davacının kaza nedeniyle uğradığı zararın KDV dahil 2.227,84 TL olduğu … ” şeklinde görüş bildirildiği görülmüştür.
5-Davacı tarafça dosyaya uzman raporu sunulmuş ve yerinde keşif incelemesi talep edilmiştir.
Davacı tarafça dava dilekçesinde keşif deliline dayanılmamıştır. Her ne kadar mahkeme tarafından dosyanın aydınlatılması amacıyla resen keşif kararı verilmesi mümkün ise de dava konusu kazanın aydınlatılmasında kaza mahallinden ziyade araçlar üzerindeki çarpma noktalarında oluşan hasarların önem arz ettiği, davacıya ait ve davalıya ait aracın bilirkişi heyetlerince detaylı olarak incelendiği, araçların üzerlerinde oluşan hasarların boyutları, konumları itibariyle davalıya ait araçtaki göçme şeklindeki çarpma yerinin davacıya ait araçta oluşan hasara neden olamayacağının 2 farklı heyet raporu ile sabit olduğu, kaza mahallinin görülmesinin, fren mesafesi çarpma noktası vs. Gibi unsurların kaza-hasar uyumsuzluğunun esaslı noktası olmadığı, kaza ile ilgili temel değerlenirmenin araçlar üzerindeki hasarlar olduğu hususları gözetilerek keşif yapılmaksızın birbirlerini doğrulayan 2 heyet raporu karara esas alınmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile, 2.227,84TL hasara dayalı maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, tazminat miktarına davalılar … ve …’den haksız fiil tarihi 10/04/2014’ten itibaren, diğer davalı …Ş. Yönünden 09/05/2014 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, hasara dayalı maddi tazminat yönünden fazlasına dair istemin ve değer kaybı talebinin reddine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 152,18-TL harcın peşin olarak alınan 421,45-TL ile ıslah harcı olarak alınan 529,40-TL toplamı 950,85‬-TL harçtan mahsubu ile fazla yatırılan 798,67‬-TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde yatırana iadesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davacı yararına takdir edilen 2.227,84..-TL. vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp davacıya verilmesine,
4 Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davalılar yararına takdir edilen 2.227,84..-TL. vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
5-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 152,18-TL. harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan toplam 5.573,10-TL. yargılama giderinin, davanın ret ve kabul oranına göre taktiren 156,00TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, bakiyenin davacı üzerinde bırakılmasına,
7- Fazla yatırılan gider avansının, karar kesinleştiğinde istek halinde yatırana iadesine,
Dair davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafların yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize bir dilekçe verilmesi veya tutanağa geçirilmek kaydıyla mahkememiz zabıt katibine beyanda bulunmak ve bu beyanın mahkememiz Hakimi tarafından onaylanması sureti ile temyiz kanun yoluna gidilebileceği, yasal süre içinde temyiz kanun yoluna başvurulmadığı taktirde kararımızın kesinleşeceği, yasal sürede temyiz kanun yoluna gidilmesi halinde dosyanın ilgili Yargıtay Hukuk Dairesi’ne temyiz konusunda karar verilmek üzere gönderileceği açıklanmak sureti ile açık yargılama sonunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 23/09/2021

Katip …
e-imza
¸

Hakim …
e-imza
¸