Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/340 E. 2022/614 K. 27.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/340 Esas
KARAR NO : 2022/614

DAVA : İtirazın İptali (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/07/2019
KARAR TARİHİ : 27/09/2022

Yukarıda açık kimliği yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; Müvekkili … A.Ş ile davalı Bornova Sigorta Acenteliği arasında acentelik sözleşmesi bulunduğunu, Euro Sigortanın, ünvan değişikliği ile … olduğunu İş bu sözleşme gereği
davalı Bornova Sigorta müvekkilin acenteliğini yaptığını, taraflar arasındaki acentelik ilişkisi sebebiyle cari hesap ilişkisi de bulunduğu. 20.04.2016 tarih ve…… yevmiye numaralı ihtarname ile müvekkili şirketin davalı ile mevcut olan acentelik
ilişkisinden olan cari hesap ilişkisini kestiğini, aynı ihtarname ile davalıya borç miktarını ve hesabın kat edildiğini bildirdiğini ,İş bu ihtarnameye rağmen davalı tarafça cari ilişkiden kaynaklanan borcun ödenmediğini, bu sebeple davalı borçlu aleyhine İzmir 4. İcra Müdürlüğü’nün …… sayılı icra takibi yapıldığını, Davalı borçlu buna rağmen alacağın tahsilini geciktirmek amacıyla haksız ve kötüniyetli olarak icra takibine itiraz ettiğini, Davalının itirazının haksız olduğunu, açıklanan sebeplerle davalı borçlunun haksız ve kötüniyetli itirazının iptali ile takibin devamına, davalı borçlunun %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davacı şirket ile acentelik sözleşmesinin başından sonuna kadar kapalı hesap çalıştığını, Açık hesap çalışmadığını, Poliçeler kesildikten sonra tahsil edilen primin tamamının davacı şirket hesabına kredi kartı ile ödendiğini, Davacı şirketin kesilen poliçe karşılığı primin tamamını müvekkili şirketten tahsil ettikten sonra takip eden ayın başında müvekkili şirkete komisyonunu ödediğini, hazine müsteşarlığı Euro Sigorta AŞ’nin faaliyetini durduruncaya kadar bu uygulama değişmeden devam ettiğini, Acentelik sözleşmesinin başından sonuna kadar işleyişin bu şekilde olduğunu, İcra takibinde cari hesaptan bahsedildiğini ancak cari hesabın dayanağı belgelerin dosyaya eklenmediğini, müvekkili şirketin alacağı komisyon oranının dahi mevzuata göre belirlendiği dönemde davacının cari hesaptan ne kastettiğini ve cari hesabın nasıl
oluştuğunu bilmediklerini açıklanan nedenlerle davanın reddine, kötü niyetli davacı tarafın asıl alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: İzmir 4. İcra Müdürlüğü’nün……. E sayılı dosyası, ticari defter ve kayıtlar, bilirkişi raporu delil olarak değerlendirilmiştir.
Mahkememizce yazılan talimat doğrultusunda İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesinin …..Tal sayılı dosyasından alınan raporun sonuç kısmına göre; “.Takip tarihindeki talep edilen asıl alacağın 1.939,85 TL olarak belirtilmesine karşılık, bizzat davacı kayıtlarında
bu tutarın 746,86 TL olarak görüldüğü,
Bu çerçevede;
a) Davacı kayıtlarına göre; Davacının takip tarihi olan 05.10.2017 tarihi itibarı ile asıl alacak tutarının 746,86 TL olduğu,
c) Davacının faiz talep etme hakkının bulunup bulunmadığının takdirinin Sayın Mahkemede olduğu, takdir bu
yönde ise dava tarihi itibarı ile hak edilen faiz tutarının 96,72 TL olduğu,
d lillerin değerlendirilmesi ve nihai takdiri ile hukuki tavsif 6100 sayılı HMK’nın 266/c.2 hükmü gereği tamamen
Sayın Mahkemeye ait olduğu,
d) Tarafların icra inkâr ve diğer tüm taleplerinin değerlendirilmesinin Sayın Mahkemenin takdiri olduğu…” şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür.
Mahkememizce alınan 05/09/2022 tarihli bilirkişi raporuna göre; “…Davacı taraf sunmuş olduğu cari ekstreye göre davalı taraftan 05.10.2017 takip tarihi
itibarı ile kendi kayıtlarına göre 746,86.-TL alacaklı gözükmektedir. Buna karşın
takipte ise davacının, 1.939,85.-TL talep ettiği görülmektedir. Ancak davacı tarafın sunduğu cari hesabın ortaya koyduğu 746,86.-TL alacağın aksine, iptal edilen poliçeler
dolayısıyla 1.939,85.-TL alacaklı olduğuna dair dosyada muteber belge gözükmemekte
olup, bu husus sayın Mahkemenin taktirindedir…” şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
1-Dava İİK 67.Maddesi uyarınca açılmış itirazın iptali davasıdır.
2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık acente sözleşmesi kapsamında davacı ile davalı arasında, davacı … adına düzenlenen poliçeler nedeniyle davalı acenteye fazladan ödeme yapılıp yapılmadığı noktasında toplanmaktadır.
3-Tarafların iddia ve savunmaları ile dosya kapsamının incelenmesinde, davalı acentenin poliçe düzenlenmesi sırasında sigortalılardan poliçe bedelini tahsil etmediği, tahsilatın doğrudan davacı … tarafından gerçekleştirildiği, davacıya düzenlenen poliçe üzerinden acentelik komisyonu ödendiği anlaşılmaktadır. Bu hususta taraflar arasında bir ihtilaf bulunmamakta olup uyuşmazlık iptal edilen poliçeler nedeniyle davacı … şirketinin sigortalılara iade ettiği paralarla ilgili olarak daha önce yapılan tahsilat üzerinden kendisine acentelik komisyonu ödenen acentenin, bu parayı iade etmesinin gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır.
4-Taraflar arasında imzalanan ve dosyaya sunulan acentelik sözleşmesinin 13/1. Maddesinde “komisyonların geri alımı” maddesi düzenlenmiş olup, buna göre davacı şirketin bir sigorta ücretini her ne sebeple olursa olsun tamamen veya kısmen sigortalıya iade ettiği takdirde acente iade edilen bu ücrete isabet eden komisyonu davacı şirkete iade edeceği kararlaştırılmıştır.
Buna göre taraflar arasında süregelen cari hesap ilişkisinde davacı … şirketinin iptal edilen poliçelerden dolayı sigortalılara ödemiş olduğu tutarlara isabet eden acentelik komisyonunu davacı şirkete iade etmesi gerektiği değerlendirilmiştir.
5-Dosyada davacı şirketin iptal edilen poliçeler nedeniyle iade talebinde bulunabileceği miktarın belirlenmesi hususunda bilirkişi görevlendirmesi yapılmış olup, 13/04/2021 tarihli bilirkişi raporuna göre davacı şirketin 746,86-TL asıl alacak ve 96,72-TL işlemiş faiz talebinde bulunabileceği yönünde görüş bildirilmiştir.
6-Taraf itirazları ve dosya kapsamı birlikte dikkate alınarak dosyanın yeniden farklı bir bilirkişi heyetine tevdiine karar verilmiş, dosyaya sunulan 01/09/2022 tarihli bilirkişi raporunda davacının 746,86-TL asıl alacak talebinde bulunabileceği yönünde görüş bildirilmiştir.
7-Her iki taraf vekilince rapora karşı itirazlar ileri sürülmüş ise de, düzenlenen raporların davacı ticari defter ve kayıtları itibariyle iptal edilen poliçelerden kaynaklanan alacak hesabı dikkate alınarak düzenlendiği, davacı şirketin bu miktarın daha üzerinde orana isabet eden bir poliçe bedeli iadesinde bulunduğuna dair delil gösteremediği, davalı acente açısından ise iptal edilen poliçelere isabet eden acentelik komisyonlarının davacı şirkete ödendiği ispat edilemediğinden rapora karşı itirazların reddine karar verilmiştir.
8-Davalı tarafça takip öncesi temerrüt oluşmadığı savunulmuş ise de, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 20.maddesi uyarınca adres değişikliklerinin sigorta şirketine bildirileceği, aksi durumda bilinen son adresine yapılan tebligatın acenteye yapılmış sayılacağının düzenlendiği, davalı acentenin 19/11/2014 tarihli adres değişikliği bildirimi ile sigorta şirketine adresini “…Mahallesi … Sokak No:……Daire:14 K:1 …İZMİR” olarak bildirdiği, takip öncesi davalıya keşide edilen Beyoğlu 48.Noterliği’nin 20/04/2016 tarih ve ….yevmiye sayılı ihtarnamesinin belirtilen bu adrese gönderilmiş olduğu, her ne kadar bu adreste davalı acenteye tebligat yapılamamış ise de acentenin sözleşme kapsamında adres değişikliğini davacı şirkete bildirmekle mükellef olduğu ve bildirim yapılmaması halinde bilinen son adrese yapılacak tebligatın da davalıya yapılmış sayılacağı düzenlendiğinden takip öncesi işlemiş faiz talebinde bulunulabileceği değerlendirilmiştir.
9-Ayrıntıları yukarıda açıklandığı üzere davacı tarafın ticari defter ve kayıtları itibariyle sigortalıların iptal edilen poliçelerinden dolayı iade edilen bedellere isabet eden acentecilik komisyonu miktarının 746,86-TL olarak belirlendiği, takip öncesi işlemiş faizin 96,72-TL olacağı tespit edilmiş olup, sözleşme kapsamında davalı acentenin iptal edilen poliçelerden dolayı uhdesinde kalan komisyon miktarını iade etmesi gerektiği, bu hususta başlatılan takipte tespit edilen miktarlar üzerinden itirazın iptali gerektiği değerlendirildiğinden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
10-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13. Fıkrası uyarınca arabuluculuk ücreti yargılama giderlerinden olup, İzmir Arabuluculuk Bürosu’nun sarf kararı ile 1.320,00TL arabuluculuk ücretinin hazine tarafından karşılandığı anlaşıldığından bu tutarın davanın kabul ve ret oranına göre taraflar üzerine yükletilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE, davalının İzmir 4.İcra Dairesi’nin …. Esas sayılı icra takip dosyasına yapmış olduğu itirazının kısmen iptali ile takibin 746,86-TL asıl alacak ve 96,72-TL işlemiş üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, fazlasına dair istemin reddine,
2-Alacak likit nitelikte görülmekle hüküm altına alınan dava değerinin %20’si oranında hesaplanan 168,72-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Reddedilen kısım yönünden kötü niyet tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına,
4-Harçlar Yasası gereğince alınması gereken 80,70-TL harçtan peşin olarak alınan 44,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 36,30-TL. harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davacı yararına takdir edilen 843,58-TL. vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca reddedilen miktar üzerinden davalı yararına takdir edilen 1.339,25-TL. vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 44,40-TL. harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafça sarf edilen 44,40-TL başvuru harcı, 136,50-TL posta ve tebligat ücreti, 1.400,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.580,90-TL yargılama giderinin, davanın ret ve kabul oranına göre 610,95-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyenin davacı üzerinde bırakılmasına,
9-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve resen ilgili taraflara iadesine,
10-Dava şartı arabuluculuk kapsamında hazine tarafından karşılandığı anlaşılan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davanın kabul ve ret oranında hesaplanan 510,12-TL’sinin davalıdan, 809,88-TL’sinin davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydına, bu hususta harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafların yokluğunda, dava değerinin 6100 Sayılı HMK’nın 341/2. Maddesinde gösterilen İstinaf kanun yolu başvuru sınırının altında kalması nedeniyle kesin nitelikte olduğu ve kanun yoluna başvurulamayacağı açıklanmak sureti ile açık yargılama sonunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 27/09/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır