Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/230 E. 2022/574 K. 13.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/230 Esas
KARAR NO : 2022/574

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/05/2019
KARAR TARİHİ : 13/09/2022

Yukarıda açık kimliği yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; Müvekkilin, ………’ta mandalina üreticisi olduğunu, davalı …… Ltd., bölge’de toptan
mandalina alımı yaptığını ve 2018 Şubat ayı içerisinde müvekkilden brüt 120.940 Kg.
tutarında mandalina alımı gerçekleştirdiğini, buna göre 5.916 Kg. palet ve 5.281 Kg. kasa darası düşüldüğünde net 109.743 Kg. mandalina davalı tarafından teslim alındığını, taraflar Şubat 2018 tarihinde yapmış oldukları anlaşma gereğince; mal alışverişini şu esaslar halinde yapılmasını, kararlaştırdıklarını, davalının, davacının mandalinalarını kilosu 2 TL’den olmak
üzere alma konusunda karşılıklı mutabakata vardıklarını ve %25’ine tekabül eden 60.000.-TL’yi peşin
vermeyi geri kalan bedeli de iki eşit parçaya bölerek çeklerle ödemeyi taahhüt ettiklerini ancak davalının bu anlaşma şartlarına uymayarak elden peşin ilk nakliyatta 1.000.-TL ve müvekkilin hesabına
da 50.000.-TL yatırıp; geri kalan ödemeleri hiçbir şekilde yerine getirmeyerek Sözleşme şartlarını
ihlal ettiğini, Selçuk Noterliğinin ………. tarih ve …….. yevmiye nolu ihtarnamelerini keşide ettiklerini, ihtarname gereğince davalı Şirkete verilen 3
günlük ödeme süresi içinde ödeme yapılmadığı gibi; cevabi ihtarname çekilerek; 51.000.-TL dışında
hiçbir borcunun olmadığını ifade ettiğini, Müvekkil ve Davalı Şirket yetkililerinin ihtarname safhasına gelmeden önceki görüşmelerinde;
davalı Şirketin, çektiği malın 28.482 kg. nın çürük çıktığını ifade ettiği ve mal bedelini ödemekten imtina ettiğini, ancak bahsedilen 28.482 kg. nın çürük çıktığı iddiası hayatın olağan akışına aykırı
olup kabul edilmesinin mümkün olmadığını, bu nedenlerle davalı tarafın müvekkile ödemekle yükümlü olduğu
168.486 TL alacağın davalı şirketin yazılı olarak
ihtarname ile temerrüde uğratıldığı 09/04/2018 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte tahsiline
karar verilmesi yönünde davamızın kabulüne karar verilmesini, yargılama giderlerinin vekalet
ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, cevap dilekçesinde özetle; davacının mandalina üreticisi olduğunu ve müvekkile daralar
düşüldükten sonra 109.743 Kg. mandalina sattığını iddia ettiğini, bu iddiasının delili olarak da
kantar fişlerini sunduğunu, söz konusu kantar fişleri üzerinde ağırlık bilgileri bulunmakta ise de bu mandalinaların müvekkile satıldığını ve teslim edildiğini göstermediğini, müvekkil bu miktarda mandalina almadığını, ihracatçı firma olan müvekkilin ihraca uygun 51.000 TL tutarında mandalina satın ve teslim alıp, bedelini de ödediğini, yine davacı kg. 2 TL.’den sattığını mandalina bedelini müvekkilin %25’ini peşin, geri kalanını ise 2
eşit taksitte ödeyecek iken toplam 1.000 TL.’sı elden nakit ve akabinde banka kanalı ile de 50.000
TL daha ödeyerek toplam 51.000 TL. ödeme yaptığını ancak bakiye bedeli ödemediğini iddia
ettiğini, gerçekte Davacının sadece üretici
değil, ayrıca mandalina alıp satan tacir olduğunu, davacının sahip olduğu tacir sıfatı nedeni ile basiretli tacir olarak hareket etmek zorunda olduğunu, davacının, dava dilekçesinde sözünü iddia ettiği ihtarname ile de benzer iddiada bulunmuş ve bu
ihtarına cevap verilerek müvekkilce bedelini ödedikleri dışında mandalina satın ve teslim almadığı
usulüne uygun olarak cevabi ihtarname ile kendisine bildirilmiş olduğunu,
ihracatçı firma olan müvekkil
ihraca uygun 51.000 TL. tutarında mandalina satın ve teslim aldığını, bu malların bir kısmının istediği
vasıfta olmadığını ve beklenenden fazla miktarda çürük mandalina olduğunu görerek durumu
davacıya bildirdiğini ve çürük olan kısmının bedelinin düşülmesini istediğini ancak, davacının bu çürüklerin
bedellerini de talep ettiğini, bunun üzerine müvekkilinde davacıdan başkaca mal almadığını, bu nedenlerle haksız davanın reddine ve fazlaya ilişkin tüm
haklar saklı kalmak kaydı ile yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerine yüklenilmesine
karar verilmesini talep etmiştir,
DELİLLER: Kantar fişleri, banka dekontu, muhtelif tutanaklar, Selçuk Noterliğinin 02/04/2018 tarih ve ……… yevmiye nolu tebliğ şerhli ihtarnamesi, İzmir…… Noterliğinin 06/04/2018 tarih, ……….yevmiye nolu cevabi ihtarnamesi, tanık beyanları, bilirkişi, fiyat araştırmaları ve mandalina satımlarına ilişkin teamüllerin araştırılması, cari hesap ekstrası, delil olarak değerlendirilmiştir.
Bilirkişi heyetinden alınan 09/06/2022 tarihli bilirkişi raporunun sonuç kısmına göre; “…Davacı ile Davalı taraflar arasında ticari bir ilişkinin mevcut olduğu, davacı ve davalı taraf arasında imzalanmış olan Ticari Bir sözleşmenin dava dosyası içeriğinde bulunmadığı, davacı …’un yasal defterlerinin bulunamadığı, davalı… Tarım Nak. Hiz. San. Ve Tic. Ltd. Şti.’nin 2018 yılı yasal defterlerinin lehine delil teşkil edemeyecek vaziyette olduğu, dava açılış dilekçesinin ekinde bulunan Selçuk Bedeliye Başkanlığı Mevye ve Sebze Soğuk Hava Deposunun 12 adet kantar fişleri üzerinden yapılan tespitlerde; 120.940,00.-Kgr mal sevkiyatına ilişkin Kantar Fişlerinin düzenlenmiş olduğu görülmüştür. Ancak kantar fişlerinin üzerinde Teslim Alan ve Teslim eden Adı Soyadı ve
İmzasının/İmzalarının bulunmadığı tespit edilmiştir.
Dava dilekçesinin ekinde bulunan Davacı … tarafından sunulmuş olan cari hesap ekstreleri üzerinde yapılan incelemede; Davacı……Ltd. Şti. tarafından düzenlenmiş
olduğuna ilişkin Ünvan, Kaşe, İmza, Kanuni Temsilci yada çalışan bilgisi ve imzası tespit
edilememiştir.
Davalı ……………Ltd. Şti. firmasının Resmi defterlerinde yapılan incelemede 06.02.2018
Evrak/Banka Ekstresi tarihli olarak; 10.02.2018 Tarih/45 nolu fiş kaydında 50.000,00.-TL + 28.02.2018 Tarih/62 nolu fiş Kaydında 50.000,00.-TL olmak üzere = 100.000,00.-TL Davacı … ’a yapılan ödeme kaydı oluşturulmuş olduğu tespit edilmiştir. Ancak tarafımca yapılan
incelemelerde resmi defterlerde kayıtlı olan ödemelerin ödeme dekontları tarafıma sunulamamıştır.
Davacı tarafından sayın mahkemeye sunulan Dava açılış dilekçesinde; “Davalının kendilerine elden
peşin ilk nakliyatta 1.000.-TL ve müvekkilin hesabına da 50.000.-TL yatırıp” şeklinde beyanda
bulunarak Toplam 51.000,00.-TL davalıdan tahsilat yapmış olduklarını beyan etmiş oldukları
görülmüş olup,
Davalı……Ltd. Şti. tarafından sayın mahkemeye sunulan cevap dilekçesinde de “Davacıya
51.000 TL.’sı ödemeye ilişkin kısmı doğru” şeklinde beyanda bulunmuş olduğu tespit edilmiştir. Bu minvalde Yukarıda Yapılan inceleme ve tespitler doğrultusunda;
Davacının Dava dilekçesindeki iddiası olan “2018 Şubat ayı içerisinde müvekkilimizden brüt
120.940 Kg. tutarında mandalina alımı gerçekleştirmiştir. (EK-1: Kantar fişleri) Buna göre
5.916 Kg. palet ve 5.281 Kg. kasa darası düşüldüğünde net 109.743 Kg. mandalina Davalı
tarafından teslim alınmıştır.” şeklindeki iddiasına ilişkin olarak dava dosyası içerisinde bulunan belgeler üzerinde yapılan incelemelerde 109.743,00 KGR miktarlı Mandalin’in Davacı … tarafından
davalı… Tarım Nak. Hiz. San. Ve Tic. Ltd. Şti. firmasına teslim edildiğine ilişkin
belge tespit edilememiş olup, nihai takdir sayın mahkemenindir …” şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
1-Dava satış sözleşmesinden kaynaklanan alacak davasıdır.
2-Taraflar arasında sözlü olarak mandalina satımı hususunda anlaşma yapıldığı her iki tarafın da kabulünde olup, davalı alıcıya davacının teslim ettiği mandalina miktarı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Davacının tacir olduğuna dair dosya kapsamında bir delil bulunmamakta ise de İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17.Hukuk Dairesi’nin …….. Esas …….. Karar sayılı ilamı ile görevli mahkemenini Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu değerlendirilerek dosyanın mahkememize tevzi edilmiş olduğu anlaşıldığından görev hususunda ayrıca bir değerlendirme yapılmamıştır.
3-Davacı taraf dava dilekçesi ve yargılama aşamalarında davalıya KG fiyatı 2,00-TL’den toplam 109.743 KG mandalina teslim edildiğini, ancak yalnızca 51.000,00-TL ödeme yapıldığını, bakiye 168.486,00-TL alacağın ödenmediğini ileri sürmüştür.
Davalı ise cevap dilekçesinde ve yargılama aşamalarında davacının iddialarını inkar etmiş ve alınan tüm mandalinaların ücretinin ödendiğini savunmuştur.
4-Davacı ile davalı arasında yazılı bir sözleşme bulunmadığı gibi davacının davalıya teslim edildiğini ileri sürdüğü 109.743KG mandalinanın teslimine dair davalı şirketi bağlar nitelikte sevk irsaliyesi, teslim tutanağı veya yazılı başkaca bir delil bulunmadığı görülmüştür.
Davacı tarafça mal teslimi hususunda tanık dinletilmesi talep edilmiş ise de satış sözleşmesini oluşturan malların teslimi bir hukuki işlem niteliğinde olduğundan ve miktarın tanıkla ispat sınırı üzerinde kaldığı gözetilerek tanık dinletme talepleri kabul edilmemiştir.
5-Davacı taraf sözleşmenin ifa edileceği İzmir ili Selçuk ilçesinde üretici ile alıcılar arasında yazılı sözleşme yapılmaması ve alış verişim sözlü olarak gerçekleştirildiği yönünde yerel örf ve adet bulunduğu savunulmuştur.
Mahkememizce yerel örf ve adetin araştırılması için Selçuk Ziraat Odası, Selçuk Çiftçi Mallarını Koruma Başkanlığı, Selçuk Ticaret Odası ve Selçuk İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü’ne müzekkere yazılmış, gelen müzekkere cevaplarına göre bu yönde bir ticari-örfi teamül bulunmadığını, alıcı ve satıcının kendi inisiyatiflerine göre zaman zaman yazılı sözleşme yapabildiği gibi güven ilişkisine bağlı olarak alışverişin sözlü olarak da gerçekleştirildiği yönünde cevaplar sunulduğu görülmüştür.
Gerek gelen yazı cevapları gerekse tarım üreticileri ile alıcılar arasında arasında alım satımların sıklıkla sözleşme veya kambiyo senetlerine konu edildiği hususlarının yargı kararlarına konu olduğu hususları gözetildiğinde Selçuk ilçesinde üreticiler ile alıcılar arasındaki alışverişin sözlü olarak gerçekleştirilmesine yönelik bir teamül bulunduğunun ispat edilemediği değerlendirilerek davacının tanık dinletme taleplerinin reddine karar verilmiştir.
6-Davacı tarafça dava konusu mandalinaların soğuk hava deposundan çıkışı sonrası belediye kantarından çıkış fişleri delil olarak sunulmuş ise de fişler üzerinde davalıyı sorumluluk altına alabilecek nitelikte bir imza, yazı ve benzeri kayıt bulunmadığı, bu haliyle kantar ölçüm fişlerinin davalı şirket aleyhinde delil olamayacağı değerlendirilmiştir.
Yine davacı tarafça dava konusu malların davalıya teslimi hususunda tanık dinletilmiş ve tanıklar davacı iddialarını doğrulamış ise de mal teslim olgusunun tanık beyanı ile ispat edilemeyeceği gözetilerek tanık beyanları hükme esas alınmamıştır.
Davacı tarafça mal sevkiyatını yapan taşıyıcılara müzekkere yazılması talep edilmiş ise de taşıyıcıların elinde davalı şirkete teslime dair yazılı bir belge bulunmadığı, taşıyıcı tarafça sunulacak beyanın davalıyı tek başına bağlamayacağı, tanıkla ispat kurallarının bu noktada da geçerli olacağı dikkate alınarak taşıyıcılara müzekkere yazılmamıştır.
7-Yargılama sırasında mahkememizce 09/03/2021 tarihli celsenin 1 nolu ara kararı ile davalının ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılması yönünde ara karar kurulmuş ise de davalı tarafça ticari defterlerin ibraz edilmediği görülmüştür.
8-Davacı vekili davalının ticari defterlerini ibraz etmemesi nedeniyle davacı iddialarının kabul edildiğini ileri sürmüş ise de ticari defterlerin bir taraf lehine delil olabilmesi için kendi ticari defterlerinde kayıtlı olan hususların davalı defterlerinde de kayıtlı olması gerekmektedir. Davacı tarafın ticari defterlerinde kayıtlı olan bir hususunda tek başına kendi lehine delil olabilmesi için davacının usulüne uygun olarak tutulmuş defterlerinde iddia konusuna ilişkin kayıtların bulunması ve davalının ticari defterlerini ibrazdan kaçınmış olması gerekmektedir. Somut olayda davacı tarafın ticari defter tutmadığı anlaşıldığından salt davalının ticari defterlerini ibraz etmemiş olması davacının iddiasını ispatladığı anlamına gelmeyecektir. Bu nedenle yukarıda anılan ara karar doğrultusunda yapılan bilirkişi incelemesinin davacı iddialarını ispata yarayışlı olmadığı değerlendirilmiştir.
9-Davacının tacir olmadığı ve ticari defter de tutmadığı dikkate alınarak davacı vekiline davalının ticari defterlerindeki kayıtların kabul edilip edilmeyeceği hususunda 6100 sayılı HMK’nın 222/5. Maddesinde yer alan düzenleme doğrultusunda süre verilmiş, verilen süre içerisinde sunulan beyan dilekçesi ile davacı tarafın davalının ticari defter ve kayıtların da yer alan kayıtları kabul edeceğini beyan ettiği görülmüştür.
10-6100 sayılı HMK’nın 222/5. Maddesi “Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır.” şeklinde düzenlenmiştir.
Davacı vekilinin beyanı doğrultusunda davalı vekiline ticari defterlerin ibrazı hususunda 2018 yılı defteri kebir, envanter defteri ve yevmiye defterlerinin sunulması için kesin süre verilmiş ve kesin süre içerisinde bir kısım ticari defterlerin bilirkişi incelemesine sunulduğu ancak envanter defterinin incelemeye sunulmadığı görülmüştür.
Davacının incelemeye sunulan yevmiye defteri ve kebir defterinin incelenmesinde davacı adına 2 adet kayıt yer aldığı, 06/02/2018 tarihli 50.000,00-TL tutarlı havalenin yer aldığı 10/02/2018 tarihli işlem ile aynı işleme dair olduğu anlaşılan ve Akbank A.Ş havalesi 06/02/2018 tarihli işlemin ticari defterlerde yer aldığı görülmüştür.
Davalı tarafça envanter defteri sunulmamış olup envanter defterince inceleme yapılamamıştır. Davalının envanter defterini incelemeye sunmadığı sabit olup ibraz tarihi itibariyle saklama yükümlülüğünün sona ermemiş olduğu, davalı tarafça defterin ibraz edilmemesine yönelik kabul edilebilir bir mazeret de bildirilmediği, bu haliyle HMK 222/5. Maddesi uyarınca davacının iddiasını ispat etmiş sayılması gerektiği değerlendirildiğinden davacının 109.743 KG mandalina türü ürünü davalıya teslim etmiş olduğunu ispat ettiği değerlendirilmiştir.
11-Davacı ile davalı arasında ürünün birim fiyatı hususunda bir uyuşmazlık bulunmamakta olup gerek dava öncesi gerekse dava sırasında ürünlerin daha ucuza alındığına yönelik bir savunma getirilmemiştir. Davalının bir kısım mandalinaların ayıplı olduğunu savunduğu görülmüş ise de ayıplı olan mandalinaların soğuk hava deposundan hiç yüklenmediği davacı tarafça ileri sürüldüğü ve davalının ayıp ihbarına dair bir delil de sunmadığı gözetilerek bu husustaki savunmaya itibar edilmemiştir.
12-Davacının 109.743 KG karşılığı 219.486,00-TL tutarlı mal teslimatı yaptığı ispat edildiği ve toplam 51.000,00-TL ödemenin davacı ve davalı kabulünde olduğu, bakiye alacak miktarının 168.486,00-TL olduğu anlaşıldığından davacının bu miktarda alacaklı olduğu kabul edilerek davanın kabulüne karar verilmiştir.
13-Davacı tarafça dava öncesi davalı 02/04/2018 tarihli Selçuk Noterliği ihtarnamesi ile temerrüte düşürüldü, davalıya tebliğden itibaren 3 günlük süre verildiği ve 09/04/2018 tarihinde temerrüt gerçekleştiği anlaşıldığından bu tarihten itibaren faiz işletilmiştir. Faiz türü olarak talep doğrultusunda yasal faiz belirlenmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE; 168.486,00-TL’nin 09/04/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 11.509,57-TL harçtan peşin olarak alınan 2.877,32-TL harcın mahsubu ile bakiye 8.631,95-TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davacı yararına takdir edilen 26.272,90-TL vekalet ücretinin davalıdan davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 2.877,32-TL. harcın davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça 35,90-TL başvuru harcı, 114,60-TL posta ve tebligat ücreti ücreti ile 600,00-TL bilirkişi ücreti olarak sarf edilen toplam 750,5‬-TL yargılama giderinin, davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafça sarf edilen yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
7-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve resen ilgili taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafların yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize bir dilekçe verilmesi veya tutanağa geçirilmek kaydıyla mahkememiz zabıt katibine beyanda bulunmak ve bu beyanın mahkememiz Hakimi tarafından onaylanması sureti ile istinaf kanun yoluna gidilebileceği, yasal süre içinde istinaf kanun yoluna başvurulmadığı taktirde kararımızın kesinleşeceği, yasal sürede istinaf kanun yoluna gidilmesi halinde dosyanın ilgili İzmir Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi’ne istinaf konusunda karar verilmek üzere gönderileceği açıklanmak sureti ile açık yargılama sonunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 13/09/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır