Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/185 E. 2023/257 K. 22.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/185 Esas
KARAR NO : 2023/257

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/05/2019
KARAR TARİHİ : 22/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili, dava dilekçesi ve duruşmalarda özetle; müvekkil …’nın, 13.03.2017 tarihinde davalı …’dan 50.000,00-TL borç para aldığını, müvekkilin, davalıdan aldığı para karşılığında İzmir 5. İcra Müdürlüğü’nün …E. sayılı dosyasına konu 17.01.2019 tarihli, … seri numaralı 59.500,00.-TL tutarlı çeki verdiğini, davalı ile müvekkil olay tarihinden 1 ay içinde söz konusu çek bedelinin ödenerek çekin müvekkile iadesi konusunda anlaştığını, taraflar arasında belirlenen 1 ay geçtikten sonra müvekkilin henüz borcunu ödeyemeyeceğini söylemesi üzerine davalı 50.000,00.-TL’lik alacağı için yeni bir çek istediğini, müvekkil de eski tanıdığı olan davalıya aynı borç karşılığı olarak, vade tarihini uzatma amacı ile İzmir 5. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasına konu 30.01.2019 günlü, 6958852 seri numaralı, 59.500,00.-TL tutarlı çeki keşide ettiğini, tekrar belirlenen 1 ay geçtiğinde içinde bulunduğu maddi zorluk ve asıl alınan borç tutarından fazla olarak belirlenen meblağı da ödeyememesi sebepleriyle ve davalının talebi üzerine bu kez aynı borç karşılığı olarak 15/02/2019 keşide tarihli … çek nolu çek ile 59.500,00.-TL çek ile 30.02.2019 tarihli … çek nolu çek ile 59.500,00-TL çek ile borçlandırıldığını, 15.02.2019 tarihli çek İzmir 27. İcra Müdürlüğü’nün … E. nolu dosyası ile 30.02.2019 tarihli çek ise İzmir 27. İcra Müdürlüğü’nün … E. nolu dosyası ile davalı yanca takibe konulduğunu, davalı 2018 yılının eylül ayında müvekkilin babasına giderek “Oğlunun bana 100.000,00.-TL borcu var, elimde de 4 adet çeki var, parayı ödemezsen sıkıntı olur” dediğini, çekleri geri verme şartı ile davalının 50.000,00.-TL’ye faiz işleterek 100.000,00.-TL’ye ulaştığını iddia ettiği alacağına karşılık ekte sunulu 100.000,00.-TL bedelli, 30.03.2019 vade tarihli bononun, bu kez müvekkil ve babası tarafından tanzim edilerek davalıya verildiğini, müvekkil ve babası, ilgili bononun vadesi gelmeden davalı ile iddia ettiği 100.000,00-TL borcun karşılığı olarak kendisine araba verilmesi hususunda anlaştıklarını, müvekkilin davalıya olan borcuna karşılık davalının eşi olan dava dışı … adına kayıtlı … plakalı araç satımı gerçekleştirildiğini, aracın davalıya teslim edildiğini, ilgili aracın müvekkil adına kayıtlı iken 08.02.2018 tarihinde …. Kalıp. San. İç ve Dış Tic.Ltd.Şti.’ye satıldığını, sonrasında müvekkile geri satılacak iken müvekkilin talebi ile … adına devredilen araç olduğunu, …. Kalı. San. İç ve Dış Tic.Ltd.Şti. firmasının yetkilisi …’un tüm bu yaşananlara bizzat şahit olduğunu, müvekkil araç satışını gerçekleştirdikten sonra davalıdan evraklarını talep ettiğini, davalı tarafça evrakların verilmeyerek, müvekkilinin oyalandığını, sonrasında arka arkaya hakkında açılan icra takipleri ile büyük bir mağduriyet yaşamaya başladığını, davalı en son olarak 100.000,00.-TL’lik bonoyu da İzmir 27. İcra Müdürlüğü’nün … E. nolu icra dosyası ile takibe koyduğunu, gelinen son durumda asıl borç tutarının 50.000,00-TL iken, borçlandırılan meblağın 300.000,00.-TL’yi aşmış bulunduğunu, ayrıca bir de davalıya 2006 model BMW marka otomobil satıldığını, dilekçe ekinde sundukları dekont örneği ile davalının müvekkile ait EMS Metal isimli şirkete “mal bedeli” başlığıyla yalnızca 50.000,00-TL ödeme yaptığının açık olduğunu, müvekkile ait şirket defterleri incelendiğinde davalının müvekkile teslim ettiği herhangi bir mal bulunmadığının anlaşılacağını, kesilen fatura olmadığı gibi davalının müvekkil şirketten mal alabileceği bir ticari işin de mevcut olmadığını, üstelik davalının ekonomik gelir durumu araştırıldığında 300.000,00-TL’yi aşkın miktarda borç para verebilecek durumda olmadığının da ortaya çıkacağını, davalının borçlu sıfatına haiz olduğu pek çok icra dosyası olduğunu şifahen bildiklerini, ayrıca davalı hakkında tefecilik suçlaması ile İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … Sor. Numaralı dosyası ile şikâyette bulunulduğunu, soruşturmanın halen devam ettiğini, taraflarınca dava açılmadan önce ticari arabuluculuk başvurusu yapıldığını, arabuluculuk sürecinin tamamlandığını, ancak taraflar arasında anlaşma sağlanamadığını, ekte anlaşma sağlanamadığına ilişkin tutanağı sunduklarını, açıklanan nedenlerle; fazlaya ilişkin hak ve alacakları saklı kalmak kaydı ile; öncelikle dava konusu çeklerin konu edildiği İzmir 5. İcra Müdürlüğü’nün …E. sayılı, İzmir 5. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı, İzmir 27. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı ve İzmir 27. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ve İzmir 27. İcra Müdürlüğü’nün … E. nolu icra dosyası ile başlatılan takiplerin teminatsız olarak tedbiren durdurulmasına, müvekkilin İzmir 5. İcra Müdürlüğü’nün …E. sayılı, İzmir 5. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı, İzmir 27. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı ve İzmir 27. İcra Müdürlüğü’nün … E., İzmir 27. İcra Müdürlüğü’nün … E. nolu dosyalarında borçlu olmadığının tespitine, davalı aleyhine müvekkilin uğradığı zarara karşılık takip konusu yapılan alacakların toplamının yüzde yirmisinden az olmamak üzere tazminata hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi ve duruşmalarda özetle; davacı yanın iddialarının kabulü mümkün olmadığı gibi hayatın olağan akışına da aykırı olduğunu, davacının şirket sahibi olup tacir olduğunu, dolayısı ile vade yenilemek ve uzatmak için bu çekleri verdiğini iddia ettiğine göre, bu durumda vadesi geçen diğer çeklerini alması yahut bu çekleri alamayacak durumda ise en azından da bir ibraname alması gerektiğini, davacının bu iddiasına göre dahi eylemin tefecilik olmadığının açıkça ortada olduğunu, zira davacının beyanına göre, 13/03/2017 tarihinde 50.000,00-TL borç para verildiğinde, 17/01/2019 tarihli 59.500,00-TL lik çek verildiğini, 2 yıl sonrasına ödenecek bir para için yasal faizin dahi altında bir rakam üstüne konularak tek çek alınması eyleminin tefecilik olmadığını da gösterdiğini, davacının iddiası vade uzatmak amacı ile çek ve senetlerin verildiğini, ancak önceki çeklerin geri alınmadığı, önceki çeklerin bedelsiz kaldığına yönelik bedelsizlik iddiası olduğunu, davacı yan senede karşı olan bu bedelsizlik iddiasını ancak ve ancak yazılı delil ile kanıtlayabileceğini, bunun dışında ispat çabalarına muvafakatlerinin olmadığını, davacı yanın, kendisinin müvekkile olan borcuna karşılık 17/10/2018 tarihinde İzmir 1.Noterliğinin … y nolu sözleşmesi ile müvekkilin eşi … adına satışının yapıldığını, satıcı firma yetkilisinin duruma şahit olduğunu iddia etmiş ise de bu iddiayı da kabul etmediklerini, kaldı ki davacının bu beyanının kendi anlatımı ile çeliştiğini, davacının müvekkilden 13/03/2017 tarihinde aldığını iddia ettiği borç paraya karşılık 17/01/2019 tarihli 59.500,00 TL bedelli çeki verdiğini iddia etmiş iken çekin vadesinden önce çek bedelinden yüksek fiyatlı bir aracı borcuna karşılık verdiği iddiasının da hayatın olağan akışına uygun düşmeyeceğini, satım sözleşmesine konu aracın satıcısı davacı olmadığı gibi alıcısının da müvekkil olmadığını, kaldı ki satım sözleşmesinde de belirtildiği gibi araç bedelinin nakden ödenerek alındığını, davacının resmi satım sözleşmesinin aksini de ancak yazılı delil ile kanıtlayabileceğini, davacının bir yandan müvekkilin borcuna karşılık 17/01/2019 tarihli 59.500,00 TL lik çeki verdiğini, bu çekin ödenmemesi üzerine vade uzatmak amacı ile diğer senet ve çekleri verdiğini iddia etmiş iken diğer yandan iddiası üzerine çekin ödeme gününden önce bu borcuna karşılık iddia ettiği aracı 2018 yılının 10.ayında vermiş olsa idi o zaman neden ilk çek ödenmeyince vade uzatmak için akabinde bu çeki ödeyemediğinden diğer çek ve senetleri verdiğini, davacının bu iddiası da hem kendi içinde çelişkili hem de hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, davacının iddiası bedelsizlik iddiası olup bu iddianın yazılı delil dışında kanıtlanabilmesinin mümkün olmadığını, müvekkilin başka kişilere de kar elde etmek amacı ile borç para verdiği iddia edilmiş ise de bu hususun kabulünün mümkün olmadığını, davacı yan müvekkile iftira atarak borçtan kurtulmayı amaçladığını, davacı aleyhine iftiradan suç duyurusunda bulunma haklarının saklı olduğunu, esasen davacının ilk günden bu yana niyetinin müvekkilden aldığı paraları ödememek olup bu nedenle sürekli oyaladığını, davacının sair beyanlarını da kabul etmediklerini, müvekkilin davacıya muhtelif tarih ve miktarlarda borç paralar verdiğini, bu paraları vermesinin nedeninin de uzun yıllardır aile dostu olmaları ve davacının zor günlerinde bu nedenle de yanında olmak istemesinden dolayı olduğunu, bu paraların büyük kısmının müvekkil tarafından davacıya banka aracılığı ile gönderilmiş olup temin edebildikleri dekontların ekte ibraz edildiğini, yazılı ispat şartı olduğundan, ispat yükü taraflarına ait olmamakla birlikte gerekli olmasa da bankadan hesap hareketleri istendiğinde müvekkilin davacıya hangi tarihlerde ve ne miktarlarda para gönderdiğinin de ortaya çıkacağını, bir kısmının ise elden verildiğini, bu nedenle davacının sadece 50.000,00 TL aldığına yönelik iddiasının da banka kayıtları ile çürütülmüş olduğunu, açıklanan nedenlerle; davanın reddi ile % 20 den az olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesine, masraf ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
DELİLLER :Davacı iddiasını ispata yönelik olarak; İzmir 5. İcra Müdürlüğü’nün …E. sayılı dosyası, İzmir 5. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası, İzmir 27. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası, İzmir 27. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası, İzmir 27. İcra Müdürlüğü’nün … E. nolu icra dosyası, davalı tarafından müvekkile yapılan para transferine ilişkin banka dekontu, İzmir 1. Noterliğinin 17.10.2018 tarih ve … yevmiye no’lu araç satış sözleşmesi, Kemalpaşa 3. Noterliğinin 08.02.2018 tarihli, … yevmiye no’lu araç satış sözleşmesi, müvekkile ait işletmeye ait ticari defterler, davalının ekonomik durum araştırması, davalı aleyhine başlatılan icra takip dosyaları, davalıya ve dava dışı davalı eşi …’a ait nüfus kayıt örneği, tanık beyanları, varsa davalının müvekkil hakkında yapmış olduğu çekin karşılığını bulundurmama suçuna ilişkin icra ceza şikayet dosyaları, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının … Sor. Nolu dosyası, bilirkişi incelemesi ve sair delillere dayandığı görülmüştür.
Davalı vekili savunmasını ve iddialarını ispat yönünde; icra dosyaları, gerektiğinde tanık, yemin, banka kayıtları, ve diğer tarafın delillerine karşı sunulacak delillere dayandığı görülmüştür.
Celp ve tetkikine karar verilen İzmir 27. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı … vekili tarafından borçlu … aleyhine 19/02/2019 tarihinde 15/02/2019 tarih ve 59.500,00-TL bedelli çeke dayalı olarak toplam 63.339,81-TL üzerinden takip başlatıldığı, 10 örnek ödeme emrinin borçluya 28/02/2019 tarihinde tebliğ edildiği, iş bu takip dosyası ile yine İzmir 27. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasının birleştiği, dosya içerisinde bulunan birleşen … Esas sayılı takip dosyasının tetkikinde; alacaklı … vekili tarafından borçlu … aleyhine 04/03/2019 tarihinde 28/02/2019 tarih ve 59.500,00-TL bedelli çeke dayalı olarak toplam 63.546,07- -TL üzerinden takip başlatıldığı, 10 örnek ödeme emrinin borçluya 11/03/2019 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür.
Celp ve tetkikine karar verilen İzmir 27. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; alacaklı … vekili tarafından borçlular Murat Sadıklı ve … aleyhine 03/04/2019 tarihinde 30/03/2019 tarih ve 100.000,00-TL bedelli senede dayalı olarak toplam 100.469,31-TL üzerinden takip başlatıldığı, 10 örnek ödeme emrinin borçlu Murat Sadıklı’ya 05/04/2019 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür.
Celp ve tetkikine karar verilen İzmir 5. İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı … vekili tarafından borçlu … aleyhine TEB bankasının … seri numaralı 15/01/2019 keşide tarihli, 17/01/2019 ibraz tarihli 15/01/2019 faiz başlangıç tarihli 59.500,00-TL bedelli çeke dayalı olarak toplam 65.851,01-TL üzerinden takip başlatıldığı, 10 örnek ödeme emrinin borçluya 19/02/2019 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür.
Celp ve incelenen İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … soruşturma sayılı dosyasının tetkikinde; müşteki …’nın, şüpheli …’ın 2017 tarihinde tefecilik yapmak suretiyle kendisine faizli borç para verdiği, borcu ödemesine karşılık, kendisine verilen çek ve bonoları iade etmediği iddiası ile şikayette bulunduğu, soruşturma neticesinde İzmir CBS nin 24/03/2020 tarihli kararı ile şüphelinin tefecilik yapmak suçunu işlediğine dair yeterli delil elde edilemediğinden, kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği görülmüştür.
Neticesi beklenen İzmir 22. Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dava dosyasının celp ve tetkikinde; İzmir CBS nin 13/10/2020 tarihli iddianamesi ile, sanık …’ın 17/01/2019 tarihinde bedelsiz senedi kullanma suçu işledi iddiası ile hakkında kamu davası açıldığı, yapılan yargılama sonucu mahkemenin İstinaf mahkemesi denetiminden geçerek 31/10/2022 tarihinde kesinleşen 15/02/2022 tarih … Esas 2022/105 karar sayılı ilamı ile sanığın atılı suçu işlediğine dair yeterli delil bulunamadığından beraatine karar verildiği görülmüştür.
DEĞERLENDİRME :Dava; kambiyo senedinden dolayı borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkin olduğu, yapılan yargılama, toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamından anlaşılacağı üzere,
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın, davacı tarafından keşide edilerek, davalıya verilen çek ve bonoların bedelsiz kalıp kalmadığı, bu kapsamda davacının, kambiyo senetlerinden dolayı davalıya borçlu olup olmadığı noktasında toplanmıştır.
Davacı taraf, dava dilekçesinde ve duruşmalarda özetle, davacının, davalıdan 50.000,00-TL boç para aldığını, buna karşılık çek verdiğini, ancak çekin karşılığını vadesinde ödenememesi nedeniyle müteakiben, dava konusu kambiyo senetlerinin aşamalı olarak düzenlenerek, davalıya verildiğini, bilahare, davacı borcunun, davacı adına kayıtlı olan ve davalının eşine teslim edilen … plaka sayılı aracın, davacı tarafından, dava dışı …. Kalıp. San. İç ve Dış Tic.Ltd.Şti. Ne noter satışı ile satışı yapılmak sureti ile ödendiğini, ancak davalı tarafın, davacı tarafça aşamalı olarak davalıya teslim edilen dava konusu kambiyo senetlerini iade etmediği, davalının tefeci olduğunu, kambiyo senetlerinden dolayı, davalıya borçlu olmadığının tespitini talep etmiş ise de, davacının düzenlediği ve imzası inkar edilmeyen kayıtsız şartsız borç ikrarına haiz kambiyo senedi bedellerinin ödendiğini yazılı belge ile kanıtlaması gerektiği halde, davacının soyut iddiaları dışında, dava konusu kambiyo senedi bedellerinin ödendiğine dair herhangi bir belge sunamadığı, davalının tefeci olduğuna dair yapılan şikayet sonucu İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’nca müsnet suçtan Kovuşturmaya yer olmadığı kararı verildiği, bedelsiz kalan kambiyo senedini kullanma suçundan dolayı açılan kamu davasında ise davalının beraatine karar verildiği, davalının davaya ve takibe konu kambiyo senetlerinin aynı zamanda tacir olan davacıya verdiği siparişler karşılığı ve banka ile elden verdiği borç para karşılığı düzenlendiği ve kambiyo senedine bağlı borçların ödenmemesi nedeniyle kambiyo senetlerinin takibe konu edildiğine dair beyan ve iddialarının ispatına dair sunduğu banka dekontları ve fatura içeriklerine göre, aynı zamanda tacir olan davacının, TTK nun 18/2 maddesi uyarınca, ticaretine ait bütün faaliyetlerinde, basiretli bir adamı gibi hareket etmesi gerektiği, bu kapsamda ifa maksadıyla verilen kambiyo senetlerinin bedellerinin ödenmesi halinde, bedeli ödenen kambiyo senedini geri almaması ve bu suretle, birden fazla kambiyo senedi düzenlemesi ve davalıya vermesi hayatın olağan akışına aykırı olduğu gibi, davalı tarafın sunduğu fatura ve banka dekontları içeriğine göre, dava konusu kambiyo senetlerinin, taraflar arasındaki borç ilişkilerine dayalı olarak düzenlendiği, suç ürünü mahiyetinde olmadıkları, kayıtsız şartsız borç ikrarına haiz kambiyo senedi bedellerinin ödendiğinin davacı tarafça da yazılı belge ile kanıtlanamadığı anlaşılmakla, davanın reddine karar verilerek aşağıda yazılı hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi HMK 294/4 mad. gereğince bir ay içinde açıklandığı üzere;
Davanın REDDİNE,
Şartları oluşmadığından davalı yararına kötü niyet tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına,
Davacı tarafça peşin yatırılan 5.772,20-TL harçtan 179,90-TL maktu karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 5.592,30-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Avukatlık asgari ücret tarifesine göre hesap edilen 50.320,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Davacı tarafça peşin yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Ticari hukuk uyuşmazlıklarında dava şartı olan arabuluculuk görüşmeleri kapsamında, arabulucuya ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.22/03/2023

Başkan …
e-imza
Üye …
e-imza
Üye …
e-imza
Katip …
e-imza