Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/950 E. 2022/673 K. 12.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/950 Esas
KARAR NO : 2022/673

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/08/2018
KARAR TARİHİ : 12/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacılar vekilleri, dava dilekçesi ve duruşmalarda özetle; Müvekkili ……AŞ’nin pilot ortak olduğu, … Yapı İnşaat AŞ-… Havacılık San ve Tic A.Ş.-… Havacılık San ve Tic Ltd.Şti. kurmuş olduğu iş ortaklığının Orman Bakanlığı’nın düzenlemiş olduğu 2017-2021 (dahil) “Genel Maksat Helikopteri Kiralama İşi” ihalesini kazandıklarını, helikopterlere gerekli olan Jet A1 yakıtının tedariki için ortaklık ile davalı şirket arasında “Jet Yakıtı Helikopter Yakıtı Tedarik ve Teslim Hizmetleri Anlaşması” imzalandığını, davalının sözleşmeye aykırı fahiş fatura kesmek suretiyle ortaklığı 630.187,68-TL zarara uğrattığını, anlaşmanın 2.maddesinde; “İş bu anlaşma 04.05.2017’den 30 Ekim 2017 tarihine kadar geçerlidir. Süre sonunda kendiliğinden sona erer” maddesi gereğince sözleşmenin 30 Ekim 2017 tarihi itibariyle sona erdiğini, yine sözleşmenin 3.1 maddesinde “İşbu yakıt sözleşmesine konu yakıt SATICI tarafından Tüpraş Rafineri ve Petrol Dağıtım Şirketleri’nin belirlemiş olduğu litre birim fiyatı üzerinden satın alınmak suretiyle %7 kar + KDV ilave edilerek ALICI’ya satılacaktır” koşulu yer aldığını, sözleşmenin 30 Ekim 2017 tarihinde sona ermesi Üzerine davalı ile mutabakat sağlanması için Pilot ortak tarafın Eyüp 11.Noterliği’nin 22.12.2017 tarih ve……………. yevmiye numaralı ihtarnamesi ile; “Ortaklığa düzenlenen faturaların sözleşmeye uygunluğunun teyidi ve cari hesap mutabakatının sağlanması için davalı tarafından düzenlenen faturalara ilişkin TÜPRAŞ alış faturalarının 25.12.2017 tarihine kadar iletilmesi” yine aynı şekilde davalı tarafından cari işlem akışında fazla alınan 293.191,98 TL’nin ödenmesinin”” talep edildiği, davalının ihtar üzerine İzmir 21.Noterliğinin 28.12.2017 tarih ve ………yevmiye numaralı ihtarnaemsini gönderdiği cevaplarında; “faturaların ticari defterlerine işli olduğunu taraflarına tebliğ edildiğini ifade ederek sözleşmeye göre TÜPRAŞ çıkış fiyatı üzerine %7 Kar+KDV olacağından, asıl olarak talep edilen TÜPRAŞ faturalarını ibraz etmekten kaçındığı gibi ortaklığın alacağı olan 293.191,98-TL ödeme yapmak yükümlülükleri olmadığını” ifade ederek talepleri reddettiği, durumdan şüphelenen müvekkilin TÜPRAŞ’tan ortaklık adına alınan yakıtları talep ettiği TÜPRAŞ’dan şifahi olarak alınan bilgide müşterilerinin davalı şirket olduğu müşteri mahrumiyeti gerekçe ile fatura vermeyi reddettiği, buna ilişkin Eyüp 11.Noterliği’nin 22.12.2017 tarih ve ……… yevmiye numaralı ihtarnamesine de cevap verilmediğini, müvekkil … Yapı İnşaat AŞ tarafından, İş Ortaklığının ortaklarından … Havacılık San Tic AŞ. Hakkında, İstanbul 8.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ……….E.sayılı dava dosyası İle “Ortaklıktan Çıkarılması” talepli dava açıldığını, söz konusu davada davalı şirketin TÜPRAŞ’tan almış olduğu yakıt faturaları mahkeme yoluyla talep edildiği, TÜPRAŞ’ın bu kere faturaları mahkemeye gönderdiği, bu faturaların dilekçenin ekinde mali Müşavirlik Tespit Raporunda mevcut olduğu, ortaklık ile davalı şirket arasında imzalanan sözleşmenin, davalının ortaklığa kesmiş olduğu faturalar ve TÜPRAŞ’tan gelen faturalar üzerinde inceleme yapılması için Mali Müşavir ……….dan “Mali Müşavirlik Tespit Raporu” alındığı, rapor sonucunda davalı SGL’nin; “ortaklığa ekteki Ortaklığa düzenlenen faturaların dökümünden de görüleceği üzere Ortaklık en son 26.10.2017 tarihinde Petrol Ofisinden olmak üzere, 1.342.161 LT jet yakıtını TÜPRAŞ’tan SGL’den, 249.880 LT jet yakıtını Petrol Ofisinden, 1.980 LT jet yakıtını …’den aldığının tespit edildiği, dolayısıyla Ortaklığın SGL’den sözleşme kapsamında almış olduğu yakıt miktarının 1.342.161 LT olduğu, SGL’nin Ortaklığa kesmiş olduğu yakıt faturaları toplamının 3.030.335,76-TL olduğunun görüldüğü, TÜPRAŞ LT birim fiyatı esas alındığında TÜPRAŞ birim fiyatının üzerine %7 eklenmek suretiyle değil, %26 ile %38 oranında değişen oranlarda fiyat eklendiğinin görüldüğünü, bu kapsamda SGL’nin TÜPRAŞ birim fiyatı Üzerine %7+KDV eklemek suretiyle kesmesi gereken fatura toplamının KDV dahil 2.400.148,08 TL olması gerekirken, 3.030.335,76-TL olduğu, dolayısıyla 630.187,68-TL tutarında fazla fatura kestiğinin görüldüğü” sonucuna varıldığı, yani davalı şirketin ortaklıktan sözleşmeye aykırı fahiş fatura kesmek suretiyle ortaklığı 630.187,68 TL zarara uğrattığı fahiş fatura kesmek suretiyle fazla tahsilatlar yaptığı, davalı şirketin sözleşme bitmesine rağmen mutabakat sağlamaktan kaçınarak cari işlem akışında fazla tahsil etmiş olduğu 293.191,98 TL’nı iade etmekten kaçındığı, borcu olmadığını iddia ettiği, yangın operasyonu sırasında 2017 yılı Ağustos ayında davalı şirket ortaklığının carisinde nakti olmasına rağmen helikopterlerin yangına müdahalesi sırasında sözleşmede yer almamasına rağmen 200.000,00-TL’yi nakit olarak tuttuklarını, bu yetkiyi kendilerine ortaklığın ortaklarından … Havacılık Şirketinin verdiğini söyleyerek ödeme yapılmaması: durumunda yakıt vermeyeceği tehdidi ile karşılaşıldığını, pilot ortak müvekkil şirketin yangına müdahale edildiği için operasyona zarar gelmemesi için davalı şirkete tekrar nakit gönderdiğini, 30 Ekim 2017 tarihi itibariyle sözleşmenin sona ermesine rağmen davalı şirketin mutabakata yanaşmadığı gibi ortaklığa iade etmesi gereken operasyon sırasında fazla tahsil etmiş olduğu 293.191,98-TL’yi de ödemekten kaçındığı, ortaklığın alacağının ‘ticari defter ve kayıtlar üzerinde yapılacak inceleme ile ortaya çıkacağı, davalının sözleşmede yer almamasına rağmen ortaklığa komisyon faturası kestiği ve tahsil ettiği, operasyonun bitmesi ile hesaplar üzerinde yapılan incelemelerde ortaklığın direk olarak Petrol Ofisi ve…….’den almış olduğu yakıtlarla ilgili olarak ortaklığa haksız bir şekilde 75.092,72 TL komisyon faturası kestiği ve tahsil ettiğinin tespit edildiği, davalının komisyon alacağına dair herhangi bir sözleşme bulunmadığını, davalının haksız komisyon faturası ile ortaklığı ayrıca 75.092,72 TL zarara uğrattığı, işbu nedenle davanın sözleşmeye aykırı fahiş fatura kesmek suretiyle tahsil ettiği, 630.187,68-TL nin, cari mutabakattan kaçınmak suretiyle fazla tahsil etmiş olduğu 293.191,98 TL ile haksız olarak komisyon faturası kesmek suretiyle tahsil ettiği 75.092,72-TL olmak üzere 998.472,38-TL’nın tahsili için işbu davanın açılması zaruretinin doğduğunu, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla, davanın kabulü ile davalının, ortaklığa 998.472,38-TL ödemesine, yargılama masrafları ve avukatlık vekalet ücretinin davalı şirket üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür.
İş ortaklığını oluşturan davacı adi ortaklardan … Yapı İnşaat AŞ ve … Havacılık Sanayi ve Ticaret AŞ nin 03/01/2020 tarih……yevmiye numaralı Beyoğlu 43. Noterliği’nce düzenlenmiş olan temlikname ile davaya konu alacağı, davacı … AŞ ye temlik ettiği görülmüştür.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi ve duruşmalarda özetle; haksız olarak açılan işbu davanın tamamen yanlış hesaplama ve iddialara dayanmakta olduğunu, davanın “adi ortaklığı” oluşturan şirketler arasındaki iktidar kavgası ve açılmış bulunan ortaklıktan çıkma davasında kullanılmak Üzere açıldığının çok belli olduğunu, şöyle ki; müvekkilinin uzun yıllardır Petrol Dağıtım Lisansına sahip olan, ticari iştigal sahasında saygın ve itibar sahibi bir şirket olduğunu, davacı şirketler ise dava dışı … Havacılık San. Ve Tic. A.Ş. İle birlikte kurulan “… Yapı İnş. A.Ş’- … Havacılık San. Ve Tic. A.Ş- … Havacılık San. Ve Tic. Ltd. Şti. Adi Ortaklığı” nın iki ortağı olduğunu, davaya konu 04.05.2017 tarihli “Jet Yakıtı Helikopter Yakıtı Tedarik Ve Teslim Hizmetleri” sözleşmesinin işbu adi ortaklık ile müvekkil şirket arasında imzalanmış olduğunu, işbu anlaşma iİle müvekkilinin Tüpraş vb. Petrol dağıtım şirketlerinden tedarik ettiği jet yakıtlarını ÖTV’siz olarak adi ortaklığa satma İşini üstlendiğini, zira gerek davacı ortakların gerekse adi ortaklık tarafından doğrudan ÖTV’siz yakıt alımı yapabilmelerinin mümkün olmadığını, TÜPRAŞ’ın ancak sınırlı sayıda ve teminatlı olarak güvenilir firmalara yakıt vermekte olduğunu, yine Vergi Dairesi’nin de ÖTV’siz satışta müvekkili şirketi muhatap kabul etmediğini, vergi sorumlusunun müvekkili şirket olduğunu, alıcı ortaklığın kullandığı yakıtı bilimsel yöntemlerle açıklayıp, artan olursa iade etmekle yükümlü olduğunu, bu konuda vergi dairesi ve EPDK denetimlerin son derece sıkı olduğunun aşikar olduğunu, son dönemde onlarca firmanın petrol dağıtım ruhsatlarının iptal edildiğini, zira kötü niyetli kişilerin ÖTV’siz yakıtı kendileri kullanmak yerine piyasaya sunup, vergi kaçakçılığı yapmakta olduğunu, bu durumda müvekkil şirketin alıcıya yönelik olarak denetim yapmak zorunda olduğunu, aynı şekilde kendisinin de sıkı denetim içinde olduğunu, nitekim adi ortaklığın ortaklığa ait hava araçlarının ayrıntılı bilgi ve tescil belgelerinin, söz konusu hava araçlarının saatte kaç litre yakıt kullandıklarını gösteren belgelerin, söz konusu hava araçlarının kaç saat uçuş yaptıklarını gösteren yakıt formlarının ve tüketim listelerinin, müvekkil şirketten satın alınmasına rağmen kullanılmayan geriye kalan bakiye yakıt miktarlarını gösterir bilgi ve belgelerin, atık yakıt miktarlarını gösterir liste ve evrakların ilgili resmi kurumlarca tasdikli suretlerinin her ay düzenli olarak müvekkile gönderilmesinin gerektiğini, zira müvekkilin bu belgeler eşliğinde her ay satış yaptığı ve fatura kestiği jet yakıtına ilişkin bildirim yapmak zorunda olduğunu, bu bildirimin Vergi Dairesi tarafından EPDK kdyıtlorı ile birebir karşılaştırlarak denetlenmekte olduğunu, herhangi bir uyumsuzluk yada eksiklik görüldüğü anda şirketin vergi bakımından incelemeye alınmakta olduğunu, işbu belgelerin alıcı tarafından müvekkil şirkete zamanında ve eksiksiz olarak ulaştırılmaması halinde Vergi Dairesi tarafından yapılacak incelemede elde ettiği karın çok üstünde vergi cezaları ile karşılaşacağı, üstüne ruhsatı da iptal edileceğinin açık olduğunu, bu minvalde davacıların ortağı olduğu alıcıya yapılan ilk satışlarda harcanan yakıtla ilgili bilimsel veri gelmeyince; alıcı ortaklık ile 200.000-TL. Lik bir bedelin marj olarak müvekkilde kalması konusunda anlaşma yapıldığını, bu anlaşmaya İstinaden müvekkil şirkete alıcı tarafından ödenen bu meblağın alıcı tarafından işbu yükümlülüklerin yerine getirilmemesi nedeniyle, işbu satışlara ilişkin vergi dairesinin yapacağı tüm incelemelerin tamamlanması akabinde herhangi bir cezai işleme maruz kalmaması halinde iade edileceğini, davacıların müvekkil şirketin sözleşmeye aykırı fahiş fatura kesmek suretiyle ortaklığı zarara uğrattığı iddiasının da yukarıda belirtmiş olduğu gibi hesaplama hatasına dayanmakta olduğunu, davacı tarafın bu iddialarına dayanak olarak “mali müşavirlik tespit raporu’nu göstermekte ise de bu raporun tümüyle hatalı bir rapor olduğunu, müvekkilin alıcı ortaklığa kestiği faturaların sözleşmeye uygun faturalar olduğunu, taraflar arasında imzalanan 04.05.2017 tarihli sözleşmenin 11. Maddesi Ücretler, vergiler ve giderler başlığını taşımakta olduğunu, “Alıcı, Tüpraş ve Diğer Dağıtım firmaları tarafından satıcıya yansıtılacak tüm ücret, vergiler ve giderleri karşılayacak olup, satıcı birim fiyatı Tüpraş rafinerileri ve Devlet Havaalanları ile Askeri Meydanlarda diğer dağıtım firmalarının belirlemiş olduğu litre birim fiyatına artı %7 olarak + KDV fiyatlandırması yapacaktır.” Denildiğini, dikkat edilecek olursa bu hükümde satıcının yakıtı aldığı fiyattan değil, dağıtım firmalarının belirleyerek ilan ettiği fiyattan bahsedildiğini, oysa ki davaya delil olarak sunulan mali müşavir raporunda TÜPRAŞ’ın müvekkile kestiği faturadaki rakamlar dikkate alınarak hesaplama yapıldığını, bu yönden yapılan hesaplamanın hatalı olduğunu, bunun dışında alıcının satıcıya yansıtılan tüm vergi, gider ve ücretten sorumlu olduğunun da kararlaştırıldığını, dolayısıyla müvekkili satıcı tarafından alıcıya kesilen faturaların sözleşmeye uygun olup, olmadığı, fahiş olup olmadığı hususları incelenirken bu hususların dikkate alınarak ve o tarihlerdeki dağıtım şirketleri tarafından ilan edilen yakıt fiyatları araştırılarak bu miktarların baz alınması, ayrıca satıcı müvekkile yansıtılan vergi, gider ve ücretlerin de birim fiyata eklenerek bulunan rakama %7 eklenmek suretiyle hesaplama yapılması zorunluluğunun bulunmakta olduğunu, nitekim dosyaya eklenen adi ortaklığın başka petrol dağıtım şirketlerinden aldığı yakıtlara ilişkin faturalar incelendiğinde bunlarda birim fiyata eklenen (ancak ayrı kalemle gösterilen) masraflar bulunduğu (bekleme masrafı, uçağa hizmet bedeli, imtiyaz vb.) ve bunlar dahil edilerek fatura düzenlendiğinin görüldüğünü, müvekkili şirketin bu masraf, vergi ve ücretleri ayrı kalemlerde belirtmemiş, birim fiyata eklemiş olduğunu, ayrıca bir malın KDV’sinin karından değil, bütününden hesaplandığını, bu nedenle müvekkilinin malı birim fiyat+KDV ile aldığına göre; cebinden fiyat+KDV miktarı çıktığına göre malı satarken de bu miktar üzerine %7 eklemek suretiyle kendi satış rakamını bulacağını, bu rakama da %18 KDV eklemek suretiyle faturayı düzenleyeceğini, nasıl ki; bir marketten alışveriş yapıldığında market sahibinin toptan aldığı malçı ödediği rakam üzerine kendi karını koyarak bulduğu rakama %18 KDV ekleyerek perakende satış yapıyorsa burada da aynı mantığın söz konusu olduğunu, ayrıca kabul anlamına gelmemek üzere olası yanlışlıklar nedeniyle bilirkişilerce yapılacak inceleme ve hesaplamalarda fazla KDV tahsilatı yapıldığı tespit olunsa dahi; davacı alıcı ortaklığın herhangi bir zarara uğramış olmayacağı, zira o da ödemiş olduğu KDV’yi beyan ederek iade alacak yada ödemekle yükümlü olduğu KDV bedelinden düşecek olup, zarara uğramasının söz konusu olmadığını, bir başka önemli hususun; davacı ortaklığın dava konusu yaptığı “müvekkil satıcının teslim ettiği mallara ilişkin düzenlediği tüm faturaları” teslim almış olması, itiraz etmeksizin defterine işlemiş ve tüm fatura bedellerini ödemiş olması, aradan 1 seneden fazla geçtikten sonra “faturalar sözleşmeye uygun kesilmemiştir, fahiştir” diyerek alacak davası açmasının ticari hayatın esaslarına uymadığı gibi Ticaret Kanununun emredici hükümlerine de aykırı olduğunu, kaldı ki, sözleşme imzalandıktan ve İlk yakıt teslimleri yapıldıktan sonra yakıt alımıyla birebir ilgilenen ve müvekkil satıcıyla sürekli irtibat halinde olan ortaklardan … Havacılık San. Ve Tic. A.Ş. Yetkilisi ile müvekkil şirket yetkilisinin karşılıklı mutabakatı ile faturaların bu şekilde kesileceği, sözleşmenin bu şekilde uygulanacağı şeklinde mutabakat sağlanmış olduğunu, kabul anlamına gelmemek üzere bir an için davaya konu faturaların sözleşmeye aykırı şekilde kesildiği düşünülse dahi aşağıdaki yasa maddeleri ve Yargıtay kararları gereği sözleşme hükümlerinin fatura içeriği gibi değiştirildiğinin kabulünün gerekmekte olduğunu, sözleşmenin tarafı olan ve davacıların ortağı olduğu adi ortaklığın Ticaret Kanunu anlamında tacir olup, tacirler hakkındaki düzenlemelere tabi olduğunu, yine dava konusunun “Tticari iş” kapsamında olduğunu, TTK md.18/2’ye göre her tacirin, ticaretine ait bütün faaliyetlerinde basiretli bir İş adamı gibi hareket etmesi gerektiğini, Yine TTK md. 21/2’ye göre bir fatura alan kişinin aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu İçeriği kabul etmiş sayılacağını, bu hükümler doğrultusunda aldığı faturaya itiraz etmeyerek defterine kaydeden tarafın, faturada yer alması zorunlu hususlar itibariyle sözleşme şartlarından farklı olan bu faturayı benimsediği, dolayısıyla sözleşme hükümlerinin fatura içeriğindeki şekilde değiştiğinin kabulü gerektiği yönünde Yargıtay kararlarının mevcut olduğunu, sözleşme şartlarından farklı kayıtlar yazılarak gönderilen faturanın, sözleşmenin değiştirilmesine yönelik öneri ve bu faturayı alan tarafın, itiraz etmeyerek defterine kaydetmesinin, irade faaliyetiyle yapılan kabul niteliğinde olduğu açık olduğunu, böylece taraflar arasındaki sözleşmenin, faturadaki kayıtlar doğrultusunda değişmiş olduğu, bu kapsamda davacı tarafın aylar boyunca itiraz etmeyerek bedellerini eksiksiz ödediği ve ticari defterlerine kaydettiği faturaların sözleşmeye aykırı kesildiğinden bahisle alacak davası açmasının hukuka aykırı ve kötüniyetli olduğunu, davacının dava dışı … Havacılık San. Ve Tic. A.Ş.’ye ve ortaklığa karşı açmış olduğu ortaklıktan çıkma davasına gerekçe olarak gösterilmek için açılmış bir dava olduğunu, samimiyetsiz olduğunu, ayrıca davacıların aktif dava ehliyetinin bulunmadığını, dava konusu sözleşmenin tarafının -… Yapı İnş. A.Ş.- … Havacılık San. Ve Tic. A.Ş- … Havacılık San. Ve Tic. Ltd. Şti. Adi Ortaklığı – olup, adi ortaklığın tüzel kişiliği bulunmadığından hak ehliyetinin olmadığını, aktif ve pasif dava ehliyetinin tüm ortaklara ait olduğunu (Miras şirketi gibi), dolayısıyla ortaklar arasında mecburi dava arkadaşlığı olduğunu (HMK md.59,60), bu kapsamda üç ortağı bulunan adi ortaklığın imzaladığı sözleşme kapsamında dava açabilmek için Üç ortağın birden davacı olması gerektiği, davanın yalnızca iki ortak tarafından açıldığı, dilekçe ekinde sunulan İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilen 2018/19 E. sayılı yetki belgesinin ortaklığın işlerinin yürütülmesine ilişkin olduğu, yalnızca Orman Genel Müdürlüğü nezdindeki işlerin yürütülmesi için verilen sınırlı bir yetki olduğu, dava açma yetkisini içermediği, işbu nedenlerle davanın usul ve yasaya aykırı haksız bir dava olduğunu, davanın reddine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
DELİLLER :Davacılar iddiasını ispata yönelik olarak; JEt YAkıtı Helikopter Yakıtı Tedarik ve Teslim Hizmetleri Anlaşması, ihtarnameler, mali müşavirlik tespit raporu, İstanbul 8. ATM nin …… Esas sayılı dosyası, ortaklık ile davalı şirketin ticari defter ve kayıtları ve Tüpraş Petrol Ofisi vs faturalar üzerinde bilirkişi incelemesi, tanık anlatımları, yemin ve sair delillere dayandığı görülmüştür.
Davalı vekili savunmasını ve iddialarını ispat yönünde; ortaklık ile tarafların ticari defter ve kayıtları, bilirkişi incelemesi, tanık beyanları, 04/05/2017 tarihli Jet Yakıtı Helikopter Yakıtı Tedarik ve Teslim Hizmetleri Sözleşmesi, vergi dairesi kayıt ve yazışmaları, Tüpraş, petrol ofisi, opet vb dağıtı şirketlerinin ilan ettikleri birim fiyatlar, ticaret sicil kayıtları, EPDK kayıtları, davacı şirketler ve ortaklığa ilişkin KDV beyannameleri ve KDV iade dosyaları, ihtarnameler, yemin, keşif ve sair delillere dayandığı görülmüştür.
Tarafların dosyaya celbini talep ettiği bilgi ve belgelerin dosyaya teminine müteakiben, uyuşmazlığın çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinde, davacı defter ve kayıtları ile birlikte dava dosyası üzerinde inceleme yapılmak üzere dava dosyasının İstanbul (Çağlayan) Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılarak bilirkişiye tevdi edildiği, genel muhasebe hesap denetim uzmanı mali bilirkişi Orhan Demirci tarafından dosyaya ibraz edilen 31/08/2020 tarihli raporda özetle; tarafların iddia, talep ve savunmaları, sunulan delil ve belgeler, davacı tarafından davacının ortağı olduğu iş adi ortaklığı ait 2017 yılına ait ticari defter ve
dayanağı belgelerin incelenmesi sonucunda, rapor içeriğinde ayrıntıları ile açıklandığı üzere;
davacının ortağı olduğu iş adi ortaklığına ait 2017 yılı ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, davacının ortağı olduğu iş adi ortaklığının ticari defterlerine göre Davalı taraftan Cari hesap bakiyesi olarak 293.191,98 TL alacaklı olduğu, davacının ortağı olduğu iş adi ortaklığının sözleşme hükmüne göre düzenlenen yüksek tutardaki fatura farkının 630.187,68 TL olduğu, davacının ortağı olduğu iş adi ortaklığının ticari defterlerine göre 75.092,72-TL komisyon faturası düzenlediği, sözleşmede ortaklığın doğrudan aldığı yakıtlara ilişkin komisyon alacağına yönelik bir hükmün içerdiğini rapor ve beyan ettiği görülmüştür.
Dava dosyasının mahkememizce resen bilirkişi kurulu isim listesinden belirlenecek olan SMMM bilirkişisi ile nitelikli ticari hesaplamalar konusunda uzman bilirkişiden oluşacak heyete tevdi ile, davalı şirket defter ve kayıtları ile dava dosyası üzerinde inceleme yapılarak, tarafların iddia ve savunmalarını karşılar mahiyette, dosya kapsamına uygun denetime ve hüküm kurmaya elverişli rapor aldırılmasına, karar verildiği, dava dosyasının bilirkişi heyetine tevdi edildiği, SMMM ……ın ve nitelikli ticari hesaplama uzmanı bilirkişi Dr…….’den oluşan bilirkişi heyeti tarafından dosyaya ibraz edilen 06/10/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; uyuşmazlığa konu 04.05.2017 tarihli “Jet Yakıtı Helikopter Yakıtı Tedarik Ve Teslim Hizmetleri” sözleşmesinin 3.1 ve 11. Maddelerinde litre birim fiyatına artı %7 olarak + KDV fiyatlandırmasına aykırı şekilde DAVALI SGL tarafından yapılan fiyatlandırmanın 630.187,72 TL olabileceği ve cari hesap kayıtları dikkate alındığında Davacı İş Ortaklığının Davalı:……’den 293.191,98-TL alacaklı olduğu Sayın Mahkeme tarafından da benimsenmesi halinde; Davacı İş Ortaklığının Davalı ……’den 923.379,66 TL alacaklı olduğunu rapor ve beyan ettiği görülmüştür.
Taraf vekillerinin itirazları da dikkate alınarak, dava dosyasının bilirkişi heyetine tevdi ile, tarafların itirazlarını karşılar mahiyette, dosya kapsamına uygun denetime ve hüküm kurmaya el verişli nitelikte ek rapor aldırılmasına karar verildiği, bilirkişi heyeti tarafından dosyaya ibraz edilen 04/05/2022 tarihli ek raporda özetle; hukukumuzda hakim sözleşme serbesti ilkesi gereğince; komisyon sözleşmesinin şekle tabi olmadığı ve uyuşmazlığa konu sözleşme kapsamında komisyon ilişkisinin düzenlenmemiş olmasının komisyon faturası düzenlenmesine engel teşkil etmeyeceği; Davalı şirket, davacı ortaklığa komisyon ve katkı payı adı altında KDV dahil 75.092,72 TL tutarındaki faturaları düzenlediği ve söz konu faturaların cari hesap alacağının kapsamında kaldığı dikkate alınarak mükerrer ödemeye sebebiyet vermemek adına kök raporda “cari hesap alacağı” kapsamında kalan bedelleri ayrı bir başlık altında değerlendirmeye almadığı, davalının sözleşmenin 11. Maddesi kapsamında “sair masrafların” alıcı tarafından karşılanması gerektiği yönündeki itirazına ilişkin olarak davalı şirketin satışa konu mallar için katlandığı; nakliye, kiralama, şoför ücreti, harç vb herhangi bir maliyete defter kayıtlarında rastlanamamıştır ” sonuç olarak; davacı iş ortaklığının faturalara itiraz edilmesine imkan olmadığı yönündeki savunmalarının nihai takdiri Sayın Mahkemeye ait olmakla birlikte; faturanın kesinleşmiş olmasının faturaya konu olan işin yapıldığını kanıtlamadığı ve işin yapıldığının da kanıtlanması gerektiği görüşünün Sayın Mahkeme tarafından da benimsenmesi halinde “söz konusu uyuşmazlıkta heyet mali incelemeleri neticesinde Sözleşme ile kararlaştırılan satış bedelinin 630.187,72 TL aşıldığı ve 630.187,72 TL bedelli hangi işin / hizmetin verildiğinin davalı satıcı tarafından açıkça ortaya konması gerektiği hususunda ki nihai takdirin mahkemeye ait olduğunu, heyetin kök raporundaki sonuç ve kanaatin geçerliliğini koruduğu; uyuşmazlığa konu 04.05.2017 tarihli “Jet Yakıtı Helikopter Yakıtı Tedarik Ve Teslim Hizmetleri” sözleşmesinin 3.1 ve 11. Maddelerinde litre birim fiyatına artı %7 olarak + KDV fiyatlandırmasına aykırı şekilde davalı SGL tarafından yapılan fiyatlandırmanın 630.187,72 TL olabileceği ve Cari hesap kayıtları dikkate alındığında Davacı İş Ortaklığının Davalı …….’den 293.191,98TL alacaklı olduğu; Sayın Mahkeme tarafından benimsenir ise; Davacı İş Ortaklığının Davalı SGL’den 923.379,66 TL alacaklı olduğunu rapor ve beyan ettiği görülmüştür.
DEĞERLENDİRME :Dava; ticari satış sözleşmesinden doğan alacak istemine ilişkin olduğu, yapılan yargılama, toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamından anlaşılacağı üzere, taraflar arasında jet yakıtı, helikopter yakıtı tedarik ve teslim sözleşmesinden doğan ticari ilişkinin varlığı ve bu ticari ilişki kapsamında, davalı şirket tarafından temlik eden ve temlik alan davacıların oluşturduğu iş ortaklığına satış ve teslimi yapılan yakıt miktarı konusunda uyuşmazlık bulunmadığı, taraflar arasındaki uyuşmazlığın, davalı tarafça düzenlenip, davalı tarafça itiraz edilmeksizin ticari defter ve kayıtlarına işlenen yakıt faturalarının, sözleşmenin 11. Maddesi hükmüne uygun olarak düzenlenip düzenlenmediği, davalının sözleşme kapsamında düzenlenmeyen komisyon alacağı istemine ilişkin fatura bedellerinden, davacıların oluşturduğu iş ortaklığından talep edilip edilemeyeceği, bu kapsamda davacı iş ortaklığı tarafından, davalıya yapılan ödeme miktarın göre, davacı iş ortaklığının, davalıdan alacaklı olup olmadığı noktasında toplanmıştır.
Davacı tarafça, dava dilekçesine ekli olarak sunulan ve davalı tarafça da içeriği ve imzası inkar edilmeyen 04/05/2017 tarihli “Jet Yakıtı, Helikopter Yakıtı Tedarik Ve Teslim Hizmetleri Anlaşması” başlığı altında düzenlenen sözleşmenin 11. maddesinde, “Alıcı, TÜPRAŞ ve diğer dağıtım firmaları tarafından satıcıya yansıtılacak tüm ücret, vergiler ve giderleri karşılayacak olup, satıcı birim fiyatı TÜPRAŞ rafineleri ve devlet havaalanları ile askeri meydanlarda diğer dağıtım firmalarının belirlemiş olduğu litre birim fiyatına + %7 olarak +KDV fiyatlandırması yapacaktır.” sözleşme hükmünün kararlaştırıldığı, mahkememizce gerek davacı ve gerekse de davalı defter ve kayıtları üzerinde bilirkişiler tarafından yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda dosyaya sunulan ve mahkememizce de benimsenen rapor içeriklerine göre, davalı şirketçe düzenlenip, davacıların oluşturduğu iş ortaklığı kayıtlarına geçirilerek, süresinde itiraz edilmeyen yakıt satış faturalarında, davalının sözleşmenin iş bu hükmüne aykırı olarak toplam 630.187,72-TL alacağa fazladan fatura ettiği, her ne kadar davalı tarafça, sözleşmenin 11. Maddesi kapsamında sair masrafların alıcı tarafından karşılanması gerektiği itirazında bulunmuş ise de, davalı şirketin satışa konu mallar için katlandığı; nakliye, kiralama, şoför ücreti, harç vb herhangi bir maliyete defter ve kayıtlarında rastlanmadığı, taraflar arasında akdedilen sözleşme hükmüne aykırı olarak düzenlenen iş bu faturalara süresinde itiraz edilmemiş olması, davacının fatura içeriği ve bedelini kabul etmiş sayılamayacağı, sözleşme hükmüne aykırı fatura bedelinin zaman aşımı süresi içerisinde her zaman karşı taraftan talep edilebileceği kanaatine varılmıştır.
Yine taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında, gerek davacı ve gerekse defter ve kayıtları üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi, rapor içeriklerine göre, davacı iş ortaklığının, davalıdan 293.191,88-TL cari alacağının kayıtlı olduğu, iş bu miktar alacağa ilişkin davacının, davasında haklı olduğu kanaatine varılmıştır.
Her ne kadar davacı tarafça, taraflar arasındaki sözleşmede, komisyon ücreti alacağına ilişkin bir hüküm bulunmadığı halde, davalı tarafça düzenlenen komisyon faturası toplam 75.092,72-TL alacağa ilişkin yapılan ödeme miktarının davalıdan alınmasına karar verilmesini talep etmiş ise de, tarafların dosyaya sunulu yazılı sözleşme haricinde başka bir sözlü veya yazılı sözleşme ile komisyon ücretine dair anlaşmaya varmaları hukuken caiz olup, iş bu kapsamda, davalı tarafça düzenlenip, davacı iş ortaklığı defter ve kayıtlarına kayıt edilerek itiraz yapılmaksızın bedellerin ödenmiş olması, davacı iş ortaklığı ile davalı arasında komisyon ücreti alınacağına dair anlaşmanın varlığına karine teşkil ettiği, iş bu karinenin aksinin davacı tarafça kanıtlanamadığı, iş bu nedenle komisyon ücretine dair fatura bedellerinin davalıdan alınmasına dair talebin ve davacının haklı olmadığı kanaatine varılmıştır.
Yukarıda açıklanan gerekçelere binaen, davacı temlik alacaklısının, davalı tarafça sözleşmeye aykırı düzenlenen faturalardan kaynaklı 630.187,72-TL alacak ile 293.191,88-TL cari hesap alacağı dahil olmak üzere 923.379,70-TL toplam alacağının bulunduğu, her ne kadar davacı vekili tarafından beyan dilekçesinde, dava dilekçesinde talep edilen alacağın ticari reeskont faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkili temlik alacaklısına verilmesini talep etmiş ise de, davacı tarafın dava dilekçesinde talep edilen asıl alacağa faiz uygulanmasına ilişkin herhangi bir talepte bulunulmadığı, davacı tarafın iş bu talebinin usulüne uygun ıslah dilekçesi ile ileri sürmesi gerektiği ancak davacı tarafça tahkikatın bitirilmesine rağmen, herhangi bir ıslah talebinde bulunulmadığı görülmekle davacının davasının kısmen kabulü ile aşağıda yazılı hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi HMK 294/4 mad. gereğince bir ay içinde açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ ile 923.379,70-TL alacağın davalıdan alınarak davacı temlik alacaklısı … Yapı İnşaat AŞ ye verilmesine,
Davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine,
Davacı tarafça peşin yatırılan 17.051,42-TL’nin mahsubu ile 46.024,64-TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafça peşin olarak yatırılan 17.051,42-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Avukatlık asgari ücret tarifesine göre hesap edilen 119.571,77-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Avukatlık asgari ücret tarifesine göre hesap edilen 12.014,82-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı tarafça yapılan 35,90-TL başvuru harcı, 191,00-TL tebligat ve posta gideri, 1.400,00 TL Bilirkişi ücreti dahil olmak üzere toplam 1.626,90-TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre 1.504,54-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
Davacı tarafça peşin yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Davalı tarafça yapılan 97,50-TL tebligat ve posta gideri, 750,00-TL Bilirkişi ücreti dahil olmak üzere toplam 847,50-TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre 63,73-TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafça peşin yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davalıya iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.12/10/2022

Başkan ..
e-imza

Üye ….
e-imza

Üye…
e-imza

Katip ….
e-imza