Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/859 E. 2021/481 K. 01.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/859 Esas
KARAR NO : 2021/481

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/07/2018
KARAR TARİHİ : 01/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİ :Davacı vekilinin mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; Davacının İzmir’de yer alan ticari merkezinde Giyim Konfeksiyon işi ile iştigal etmekte olduğunu, Davalının 08.07.2017 tarih ve … fatura numaralı 13.802,40.-TL, 10.08.2017 tarih ve … fatura numaralı 3.952,80.-TL, 21.08.2017 tarih ve … fatura numaralı 486,00.-TL, 28.09.2017 tarih ve … fatura numaralı 1.782,00.-TL miktarındaki toplam 20.022,40.-TL olan fatura/mal bedelinin ödenmemiş olduğunu, İzmir … İcra Müdürlüğü … Esas dosyası ile icra takibinde bulunulmuş olduğunu, davalının, yetkiye ve takibe itiraz etmiş olduğunu, HMK’nun 10.maddesine göre ifa yeri alacaklının ikametgahı olduğunu bu nevi davalara alacaklının ikametgahı mahkemesinde bakılabileceğini,İzmir icra dairelerinin TBK 89/1 ve HMK 10 maddesi gereği özel yetkili olduğunu, taraflar arasında akdin yapıldığı yer İzmir olup İİK 50/1 cümle son gereği akdin yapıldığı yer olan izmir icra dairelerinin de özel yetkili olduğunu, Taraflar arasında ticari alım-satım devam ederken davalının dava dilekçesi ekinde sunulan faturalara konu borcunu ödememiş olduğunu, Davalı-borçlunun tacir kişi ve takibe dayanak belge fatura/cari hesap olduğunu, açıklanan nedenlerle, İzmir … İcra Müdürlüğü … Esas sayılı icra dosyasının davalı borçlu tarafından yapılan yetkiye ve asıl alacak ile faizlere yönelik itirazın iptaline, davalı-borçlunun alacak miktarının %20’si oranında icra-inkar tazminatı ödemesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle ; İcra takibinin başlatıldığı İzmir İcra Müdürlüğü ve itirazin iptali davasının açıldığı İzmir Mahkemeleri’nin yetkisiz olduğunu, Giyim işi ile uğraşan davalı-borçlunun davacı-alacaklıdan çeşitli tarihlerde mal satın almış olduğunu, Davalı-borçlu tarafından davacı-alacaklıdan satın alınan malların bedelinin davacı-alacaklıya peşin ödenmiş olduğunu,iş bu faturaların hepsinin kapalı faturalar olduğunu, Davalı-borçlunun herhangi bir borcu bulunmadığını, kabul etmemekle birlikte, davacı-alacaklının faiz talebinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, açıklanan nedenlerle haksız ve huhuka aykırı davanın reddine, haksız ve kötü niyetli olarak davalı aleyhine icra takibi başlatan davacının takibe konu miktarın %20’sinden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesi talep etmiştir.
GEREKÇE: Taraflar arasındaki uyuşmazlık ön inceleme duruşmasında; “Davacı ile davalı tarafın; icra takibine ve davaya konu fatura içeriklerinin ve fatura bedellerinde ve ayrıca faturaya konu malların davalıya teslim edildiği hususunda herhangi bir tartışma olmamakla sözkonusu faturaların kapalı fatura mı açık fatura mı olduğu .” şeklinde belirlenmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları kapsamında ileri sürmüş oldukları delilleri mahkememizce toplanmıştır.
Mahkememizce aldırılan 01/07/2020 tarihli bilirkişi raporunda ; Davacı şirketin 2017 ve 2018 yıllarına ait ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK 64/3. Maddesine göre noterden açılış onaylarının, 2017-2018 yıllarına ait yevmiye defterlerinin kapanış onayının yaptırılmış olduğu, Takdiri Sayın Mahkeme’nize ait olmak üzere; davacı şirketin ticari defterlerinin 6100 sayılı H.M.K 222. Maddesine göre delil vasfına sahip olma niteliğinde olduğu, Davacının ticari defterleri incelendiğinde takip ve dava konusu yapılan faturaların ticari defterlerinde kayıtlı olduğu ve cevap dilekçesinden anlaşıldığı üzere iş bu fatura ve fatura muhteviyatı malların davalı yanın kabulünde olduğu anlaşılmakta olup, 27.09.2017 tarihinde … nolu tahsilat makbuzuyla yapılan 2.000,00-TL’lik tahsilatın davalı yana ait cari hesap bakiyesinden mahsup edildiği böylece, davacı yanın incelenen ticari defter kayıtlarına göre , aksi ispat edilmedikçe, takip ve dava tarihi itibari ile davacı yanın davalıdan 18.023,20.-TL alacaklı olduğu, Davacının davalıdan 1.633,95.-TL işlemiş faiz talep ettiği, ancak davalıyı temerrüde düşürdüğüne dair noter ihtarnamesi ya da sözleşme benzeri tevsik edici bir belge sunmaması sebebi ile işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Davacı taraf savunmasında fatura bedellerinin ödendiğini ileri sürdüğünden ödeme iddiasının ispatı için kendisine imkan tanınmıştır. Davalı tarafa verilen süreye rağmen davalı ödeme savunmasını yazılı delil ile ispat edememiştir. Her ne kadar davalı tarafından 4.990,00- TL ve 2.000,00-TL ‘lik makbuzlar sunulmuş ise de makbuzlarda ödeme/ havale yapan ile ödeme bedellerini alan şahsın davada taraf olmaması bu konuda davacı tarafa yemin teklifinde bulunulmuş olması ve davacının 23/02/2021 tarihli oturumda yemin eda ederek 4.990,00-TL ve 2.000,00-TL’lik ödemeleri almadığına dair yemin etmiş olması ve yemin delilinin kesin delil olması nedeniyle söz konusu ödemelerin davacıya yapılmadığını kabul etmek gerekmiştir. Her ne kadar davalı söz konusu ödemeleri oğlu tarafından davacının kardeşinin hesabına yapıldığını ve kardeşinin de davacı ile birlikte çalıştığını ileri sürmüş ise de ; buna ilişkin iddia ve savunmaların ödeme yapılan şahsa yönelik olarak sebepsiz zenginleşme ilkeleri ışığında ileri sürülmesine yasal bir engel bulunmamakla davamızın konusu değildir.
Tarafların ticari defter ve kayıtlarının fatura bedelleri açısından örtüşmesi nedeniyle bu hususta bir tartışma yoktur davalı ödeme savunmasını ispat edememiş davacı taraf ise tahsil etmiş olduğu miktar yönünden de takip başlatmış olması nedeniyle bu miktar açısından kötü niyetli kabul edilerek aleyhine belirtilen miktar açısından kötü niyet tazminatına hükmedilmiştir.
Bilirkişi raporu ve dosya içerisinde yer alan bilgi ve belgeler bir bütün olarak değerlendirildiğinde aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile ;
Davalının İzmir … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından yapılan icra takibine itirazının kısmen iptali ile, takibin 18.023,20-TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa %9,75 oranını geçmemek üzere avans faizi işletilmesine,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
2- İİK madde 67 gereğince hüküm altına alınan alacağın %20 ‘si oranında hesaplanan 3.604,64-TL İcra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-İİK ‘nun madde 67 gereğince %20 oranında hesaplanan 399,84- TL kötü niyet tazminatının davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Karar tarihinde Yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken 1.231,16-TL harçtan peşin alınan 261,56-TL nin mahsubu ile 969,40-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari ücret tarifesi uyarınca 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Reddedilen miktar üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari ücret tarifesi uyarınca hesaplanan 3.633,15-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 500,00-TL Bilirkişi ücreti, 124,40-TL posta ve tebligat ücreti ile ilk dava açılış gideri olan 302,66-TL olmak üzere toplam 927,06-TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre takdiren 771,53-TL davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 01/06/2021

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza