Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/731 E. 2021/260 K. 17.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/731 Esas
KARAR NO : 2021/260

DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin), Ticari Şirket (Tasfiyeye İlişkin), Ticari Şirket (Fesih İstemli)
DAVA TARİHİ : 13/06/2018
KARAR TARİHİ : 17/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin), Ticari Şirket (Tasfiyeye İlişkin), Ticari Şirket (Fesih İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili, dava dilekçesi ve duruşmalarda özetle; Davalı … Vet Hiz Mal Tic Ltd Şti’nin İzmir Ticaret Sicil Memurluğunda kayıtlı olduğunu, müvekkili ile davalı …’ın iki ortaklı davalı şirketin ortakları olduğunu, müvekkilinin şirkette %40, davalının ise %60 payının olduğunu, pay çoğunluğu nedeni ile şirketi temsile ve imzaya yetkili müdürü olan davalının eşinden ayrılma sürecinde psikolojisinin bozulduğunu, iş bu durumun bipolar bozukluğa yol açtığını, tedavi gördüğünü ancak buna rağmen şirket çalışanları ve şirket ile iş yapanlara karşı kötü muamelede bulunup alacaklarını ödemediğini, şirketi zarara uğrattığını, müvekkilinin bilgi alma hakkının engellendiğini, kar payı dağıtımını yapmadığını, açıklanan nedenlerle, öncelikle; dava sonuçlanıncaya değin tedbiren davalı şirkete kayyım tayinine. mümkün olmaması halinde; TTK 638/2 fıkrası uyarınca davacının durumlarının teminat altına alınabilmesi için; davacının şirketteki payını azaltıcı işlemler ile şirket mal varlığını azaltıcı işlemler ve şirketi borçlandırıcı kararlar alınabilmesi için, davacılardan birinin imzasını gerekli kılacak şekilde tedbir kararı verilmesine, şirket hisselerinin, davalılara gönderilen ihtarname (08.05.2018) tarihine en yakın tarihteki gerçek değerlerinin tespiti ile bu payların tespit edilen bedelinin davalılarca müvekkile ödenmesi ve bu payların davalara devri suretiyle müvekkillerin TTK 531.maddesi uyarınca şirketten çıkarılmasına tespit edildikten sonra davacı müvekkile ayrılma akçesinin verilerek ortalıktan çıkarılmasını, mümkün olmaması halinde, davalı … Tic Mal Ltd Şirketinin TTK 531.maddesi uyarınca haklı nedenle feshine ve şirketin tasfiyesine, müvekkilin ortaklığa giriş tarihinden itibaren şirket reel karından hissesine düşen kar payı ile diğer alacaklar için talep ve dava haklarını saklı tutulmasına, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi ve duruşmalarda özetle; haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddi gerektiğini, davacı tarafın 12.12.2012 tarihinden beri davalı müvekkil şirketin %40 hissesine sahip olduğunu ancak şirket ortağı olarak değil de sigortalı bir çalışan gibi çalıştığını iddia ettiğini, davacı tarafın bu iddialarının gerçek dışı olduğunu, davacı tarafın dilekçelerinde belirtmiş olduğu gibi müvekkili …’ın yaşamış olduğu bir takım psikolojik rahatsızlıkları nedeniyle şirketin faaliyet konularında kendisine yardımcı olması amacıyla davacıyı kendi şirketine hiçbir bedel alınmaksızın ortak ettiğini, şirketin faaliyet konusu olan veterinerlik hizmetleri ile genelde davacının ilgilendiğini ve dolayısıyla şirkete hasta yakınları tarafından yapılan ödemelerin davacının eline geçtiğini, iddia edilenin aksine bu hususta şirket yetkilisi olan …’a şirket kazancı konusunda hiçbir bilgi ve kar payı vermeyenin bizzat davacının kendisi olduğunu, davalı müvekkilin kendi sağlığı ile uğraşırken şirket kazancını kendi uhdesinde tutabilmesinin hayatın olağan akışına da aykırı olduğunu, davacı tarafın bir diğer asılsız iddiasının ise anestezi defteri ve diğer defter ve belgelerin davalı tarafın uhdesinde bulundurduğu hususu olduğunu, iddia edilenin tam aksine söz konusu defter ve belgeler davacının sorumluluğunda olan defter ve belgeler olup; davacı taraf özellikle anestezi defterini düzenli ve yasalara uygun olarak tutmadığı, narkotik giriş kayıtlarının hiç yapılmadığı, reçetelerin eksik olarak bulunduğu için müvekkil şirkete Tarım İl Müdürlüğünce idari yaptırım uygulandığını ve para cezası kesildiğini, dolayısı ile şirketin davacının sorumluluklarını yerine getirmemesi sebebiyle zarara uğradığını, davacının 07.05.2018 tarihinden beri şirkete ait kliniğe uğramamasının sebebi ise davacının ‘…’ adı altında ayrı bir veteriner kliniği açmış olması olduğunu, davacı taraf şirket çalışanı … isimli şahısla birlikte ayrı bir veteriner kliniği açma amacıyla aynı tarihte şirketten kendi iradeleri ile ayrıldıklarını, ayrılırken kliniği tüm hasta kayıtlarını, hasta yakınlarının bilgilerini beraberinde götürdüklerini, davalı şirket aleyhine hasta yakınlarını arayarak kendi kliniklerine çağırdıklarını ve dolayısı ile şirketi zarara uğratma amacı güttüklerini, açıklanan nedenlerle, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddi ile yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
DELİLLER :Davacı iddiasını ispata yönelik olarak; davalıların elinde bulunan ticari defter ve kayıtları, mizan ve her türlü banka kayıtları, davalı şirketin ticaret sicil ve vergi kayıtları, davalı şirketin 3. kişi ile yaptığı yazışmalar, bilirkişi incelemesi, tanık, yemin ve her türlü maddi ve hukuki delil, SMMM … elinde bulunan her türlü evrak, Manisa Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi’nin … nolu dosyası ve davalıya ilişkin kayıtlar, davalı şirketin banka hesapları, tanık ve ikamesi mümkün her türlü delile dayandığı görülmüştür.
Davalı vekili savunmasını ve iddialarını ispat yönünde; Ticari defterler, Perakende satış yeri denetim formu, Veteriner Hekimler odası kayıtları, Tarım İl Müdürlüğü kayıtları, müvekkile ait sağlık raporları, banka hesapları, bilirkişi incelemesi, tanık beyanı, yemin sair yasal delile dayandığı görülmüştür.
Davacı Tanığı … Mahkememizde Alınan Beyanında; “Benim tarafların ticari faaliyetleri ile ilgili herhangi bir bilgim yoktur. Bundan bir buçuk, iki yıl kadar önce benim köpeğim hastalanmıştı. Kliniğe götürdüm, muayene odasında beklerken paravanın arkasında bir bağırışma duydum. “Sen bunu nasıl yaparsın” gibisinden sözler duydum. Küfür ve hakaret duymadım. Paravan açılınca .. Bey çıktı. Bende köpeğimi muayene etmesi için … Hanıma götürdüm. … Hanım ağlamaklıydı. Kendisine ağlamaklı halini sorduğumda, “… Beyin bir misafiri geldi. Ben kendisine neden hoşgeldin demedim diye bana kızdı” şeklinde beyanda bulunduğu görülmüştür.
Davacı Tanığı … Mahkememizde Alınan Beyanında; “Ben davacı … ve …’ı tanırım. Benim davacılar ile ticari ilişkim vardı. 2018 yılının mayıs yada haziran aylarında yapmış olduğumuz ticari faaliyetten dolayı kliniğe uğramıştım. Klinikte kapının önünde beklerken bir münakaşa duydum. … bey, .. Hanıma köpeklerin ve kedilerin isimlerini tek tek bileceksiniz. Siz gerizekalı mısınız. Hiçbir boku bilmiyorsunuz. Bu işi beceremeyeceksizin 60 bin TL vereyim. S….ktr git. Dedi. Daha sonraki ziyaretlerde de … hanımın mutsuz olduğunu ve ağladığını biliyorum. ” şeklinde beyanda bulunduğu görülmüştür.
Davalı Tanığı … Mahkememizde Alınan Beyanında; “Ben şirketin 2000 yılından beri dışardan kayıtlarını tutan mali müşaviriyim. 2018 yılının Mayıs ayına kadar geriye doğru üç yıl süre boyunca şirket ile ilgili muhattap olduğum kişi … Hanımdı. Bir seferinde … Bey ben … Hanımı bedelsiz olarak ortak yaptım demişti. Hisse devir işlemlerini de ben yapmıştım. … Hanımın hisse devri ile ilgili bedel ödediğine şahit olmadım. Dedi. Soruldu; şirket hiç kar payı dağıtmadı, şirketin 2018 yılının haziran ayına kadar toplam 190.000,00 TL karı vardır. … Hanımın o tarihe kadar şirketten çekmiş olduğu para 92.000,00 TL’dir şirket kar payı dağıtmış olsaydı alacağı 72.000,00 TL olurdu” şeklinde beyanda bulunduğu görülmüştür.
Davalı Tanığı … Mahkememizde Alınan Beyanında; “Ben önce davalı şirkette staja başladım. Stajım bittikten sonra da bir süre yarı zamanlı olarak 2018 yılı Temmuz’una kadar çalıştım. … Hanımda 2018 Mayıs ayında biranda çekip gitti. … Hanım … Bey rahatsız olduğu zamanlarda beni ve diğer çalışanları ezdi. Genelde öğlene doğru gelirdi 4 kişinin yapacağı işi 3 kişi yapıyordu. Saat 3 – 4 ‘de giderdi. Bazen iş yerinde tartışma olsa da hakarete ve küçük düşürmeye varmıyordu. Dedi. Soruldu; … hanımın bizi rahatsız eden davranışlarını … beye 3 -4 defa ilettim fakat … Bey bize değil … hanıma inandı. Kliniğe gelen ilaç kayıtlarını … Hanım tutardı. Alım satıma gidene kadar da o bakardı. … bey 2018 yılı Ocak ayında kliniğe döndü çünkü iyileşmiştir. Kliniğin iyi gitmediğini farkedince müdahale etti, … Bey gelinceye kadar muayenelerden aldığımız paraları … hanıma teslim ederdik. O da banka hesabına yatırırdı. Kendi hesabı mı şirket hesabı mı onu bilmiyorum. Soruldu; … Hanım ayrıldıktan sonra yeni klinik açtı, davalı şirketin müşterilerinin tamamını neredeyse aldı. Davalı …’ın talebi üzerine soruldu; klinikte uzun süre Kozmetik ürünleri, kültablası, … eşi .., çalışan … tarafından satıldı. Ayrıca, …’un eşi … sürekli kliğine gelir giderdi. Klinikte benim yanımda ikinci el araba alım satımı yaptığına şahit oldum.” şeklinde beyanda bulunduğu görülmüştür.
İzmir … Sulh Hukuk mahkemesine yazılan müzekkere cevabına ekli olarak gönderilen … esas, … karar sayılı dava dosyasının tetkikinde; davacı … vekili tarafından 15/12/2017 tarihinde …’ın vesayet altına alınması istemiyle açılan davanın yapılan yargılaması sonucu dosyaya temin edilen rapor ve delillere göre kısıtlamayı gerektirecek neden bulunmadığından davanın reddine karar verildiği, iş bu davada tanık olarak beyanına başvurulun davacı …’un davalı … ‘ın yanında 2004 yılında çalışmaya başladığını, 2009 yılında ayrıldığını, 2010 yılında ise % 10 pay ile ortaklığı başladığını ve bu ortaklığın % 40 paya ulaştığını, 08/05/2018 tarihine kadar çalışmasının sürdüğünü, bu tarihten sonra kendi kliniğini açtığını, kliniğin açılmasından sonra kendisi hakkında asılsız yere şikayetlerde bulunduğu şeklinde beyanlarda bulunduğu görülmüştür.
Ticaret Sicil gazetesindeki ilanlara göre İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğü … sicil nosu ile kayıtlı bulunan “…. Veterinerlik Hizmetleri San.ve Tic.Ltd.Şti.nin” tek ortaklı olarak … tarafından kurulduğu ve kuruluşun 11/07/2018 tarihli ticaret sicil gazetesinde ilan edildiği görülmüştür.
Uyuşmazlığın çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden, davanın açıldığı tarihten geriye doğru şirket kayıtlarının tetkiki ile şirketin son dönemlerinde müşteri potansiyeli ve işleyişinde aksaklık ve gelirlerinde azalma olup olmadığı var ise iş bu durumun neden kaynaklandığı özellikle davacının 07/05/2018 tarihinden sonra şirketten ayrılıp rakip işletme işlettiği iddiası da dikkate alınarak iş bu tarihten sonra şirket müşteri sayısında azalma olup olmadığı, iş bu tarihten önceki dönemlerde davacının şirket faaliyetlerinde bulunup bulunmadığı, bu kapsamda şirket bilgilerine ulaşma imkanı olup olmadığı, şirketin kar payı dağıtımında bulunup bulunmadığı, iş bu hususta genel kurul kararı alınıp alınmadığı, genel kurulda gündeme gelip gelmediği, gelmiş ise ne gibi kararlar alındığı, kar payı dağıtımına ilişkin genel kurul kararı var ise iş bu kararın yerine getirilip getirilmediği, hususlarında tarafları iddia ve savunmaları dikkate alınarak davalı yöneticinin şirketin yönetiminde ihmali ve kusuru olup olmadığı, ile davacı tarafın şirketten çıkma hakkının haklı bulunduğu takdirde duruşma gününe en yakın tarih itibariyle şirketteki payına göre ödenmesi gereken çıkma payı miktarını gösterir dosya kapsamına uygun denetime ve hüküm kurmaya elverişli rapor aldırılması hususunda dava dosyasının SMMM bilirkişi … ve Veteriner Hekim …’dan oluşan bilirkişi heyetine tevdi edildiği, bilirkişi heyeti tarafından dosyaya sunulan 14/01/2021 tarihli raporda özetle; Davalı … Ltd.Şti Yasal defterleri üzerinde yapılan incelemeler ile;2016-2017-2018-2019-2020 yıllarına ait yasal defterlerin 6102 sayılı TTK’nun 64/3.maddesi uyarınca ve VUK. 221. ve 222. Maddeleri noter açılış onaylarının yasal süresinde yaptırıldığının tespit edildiğini, 2016-2017-2018-2019-2019 yılına ait yevmiye defterlerinin 6102 sayılı T.T.K 64/3. maddesi uyarınca bir sonraki yılın altıncı ayının sonuna kadar yapılması gereken noter kapanış tasdikinin yasal süresi içinde yaptırıldığının tespit edildiğini, İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğü bilgilerine göre 2012 yılında yapılan hisse devri ile … Ltd.Şti’nin son ortaklık yapısının 120 hisse adedi 6.000,00-TL hisse bedeli ve %60 hisse oranı ile …’ın, 80 hisse adedi 4.000,00-TL hisse bedeli ve %40 hisse oranı ile …’un hissesinin bulunduğu, davacı …’un ortaklığa girdiği 2012 yılından itibaren; Şirketin sadece 2018 yılında zarar ettiğinin görüldüğünü, davacı ortağın şirket ile ilişkisini kestiği 2018 yılı sonrasında şirketin faaliyeti ile 2019 yılında 33.524,64-TL ve 30.09.2020 itibariyle 62.251,89 TL kâr elde edilmiş durumda olup, bu verilere göre davalı şirket ortağı … tarafından şirketin kötü yönetildiği yönünde bir emaraye rastlanmadığını, davacı …’un davalı şirket ortaklığından çıkarılması için yasal şartların oluşup oluşmadığı konusunda takdir ve değerlendirme Sayın Mahkeme’ye ait olmak üzere; ortaklıktan çıkarılması kanaatine varılmasına göre Çıkma Payı Hesaplamasının yapıldığını, şirket sermayesinin 10.000,00-TL, toplam hisse adedinin 200, 30/09/2020 tarihi itibarı ile; öz varlık toplamı kaydi değerin 281.679,12-TL, rayiç değerin 320.231,29-TL, özvarlığa göre 1 hisse değerinin kaydi değerinin 1.408,40-TL, rayiç değerinin 1.601,16-TL, Ortak …’ın 120 Payının kaydi değerinin 169.007,47-TL, rayiç değerinin 192.138,77-TL, ortak …’un 80 Payının kaydi değerinin 112.671,65-TL, rayiç değerinin 128.092,52-TL olduğunu, yapılan hesaplamadan görüleceği üzere; Şirketin Rayiç Değere Göre Özvarlık toplamı 320.231,29 TL içinde Ortaklardan Davacı …’un 80 pay karşılığı 128.092,52 TL olarak belirlendiğini, Özvarlık toplamı içinde dağıtılmamış önceki yıllar karlarının da dahil durumda olduğunu, mahkemece davacı …’un ortaklıktan çıkarılması kanaatine varması durumunda ödenecek çıkma payı tutarının 128.092,52 TL kadar olacağı ancak …’un Davalı Şirkete (Ortaklardan Alacaklar hesabında kayıtlı olan) 90.894,50 TL borçlu olduğu göz önüne alınarak, bu borcun çıkma payından mahsup edilmesi gerektiğini rapor ve beyan ettikleri görülmüştür.
DEĞERLENDİRME :Dava; haklı nedenle limited şirket ortaklığının feshi, olmadığı taktirde ortaklıktan çıkma ve çıkma karşılığı çıkma payı verilmesi istemine ilişkin olduğu, yapılan yargılama, toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamından anlaşılacağı üzere, TTK.nun 636/3.maddesinde, haklı sebeplerin varlığından her ortak mahkemeden şirketin feshini isteyebileceği, yine TTK.nun 638/2.maddesinde de her ortak haklı sebeplerin varlığından şirketten çıkmaya karar verilmesi için dava açabileceği düzenlenmiş olup. Haklı sebep, kanunda tanımlanmamış, doktrinde ve yerleşik içtihatlarda. Haklı sebebin varlığının somut olayın özelliğine göre hakimin taktir edeceği, haklı sebebin şirketin devam etmesini çekilmez bir hale getiren, veya şirket ilişkisini sona erdirmeyi gerektiren herhangi bir olgu, objektif veya subjektif bir neden olabileceği , yine şirketin feshini isteyen ortağın, davalı ortağa nazaran daha fazla kusurlu olması halinde, iş bu halin haklı neden oluşturmayacağı ve bu ortağın, şirketin feshini ve tasfiyesini isteyemeyeceği, kabul görmüş olup, iş bu kabule göre tarafların iddia, savunma ve dosyaya temin edilen kanıtlar ve bilirkişi heyeti rapor içeriğine göre yapılan değerlendirme sonucunda;
Her ne kadar davacı tarafa davalı şirket yöneticisi olan davalı …’ın şirket yönetiminde bulunduğu sırada yaşadığı psikolojik sorunları nedeniyle şirketi kötü yönettiği iddia edilmiş ise de yapılan bilirkişi incelemesinde davalı şirketin, davacının rakip firma açtığı 2018 yılı dışında zarar etmediği, yine davacının rakip firma kurulmak ve davalı şirketten ayrılma tarihine kadar bulunduğu pozisyon itibarı ile şirket kayıt ve belgelerine her zaman ulaşma imkanı bulunduğu, bu kapsamda davacının bilgi edinme hakkının engellendiğine dair dosyaya somut kanıt sunulamadığı, davalının ortaklığın devamı müddetince davacıya yönelik haksız ve kötü muamelede bulunduğuna dair davacı tanıklarının tam olarak vakıf olamadıkları, yoruma dayalı beyanları dışında ortaklığın feshi veya ortaklıktan çıkmayı gerektirir haklı neden bulunmadığı, aksine davacının, davalı şirket ile aynı faaliyet alanında yakın mevkide rakip işyeri açtığı, davacı, davalı tanık beyanları ve sicil kayıtları ile sabit olup mahkememizce yapılan yargılama sonucu davacı ile davalı arasında geçimsizlik bulunduğu kanaatine varılmış ise de, taraflar arasındaki iş bu geçimsizliğin oluşumunda davacının davalı ortağa nazaran daha fazla kusurlu olduğu, iş bu nedenle davacının haklı nedenle ortaklığın feshi ve ortaklıktan çıkma isteminde bulunamayacağı kanaatine varılmakla davacının, davalı şirket aleyhine açmış olduğu davanın esastan reddine. Haklı nedenle ortaklığın feshi ve ortaklıktan çıkma istemine ilişkin davanın ortaklık aleyhine açılması gerektiğinden davalı Ltd.şirket yerine, davalı ortak … aleyhine açılan davanın husumet (pasif) yokluğundan reddi gerektiği kanaatine varılmakla aşağıda yazılı hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi HMK 294/4 mad. gereğince bir ay içinde açıklandığı üzere;
Davalı … Hizmetleri Ve Malzeme Tic Ltd Şti aleyhine açılan davanın esastan reddine,
Davalı … aleyhine açılan davanın husumet (pasif) yokluğundan usulden reddine,
Davacı tarafça peşin yatırılan 35,90-TL harcın mahsubu ile bakiye 23,40-TL red harcının davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına
Avukatlık asgari ücret tarifesine göre hesap edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … Veterinerlik Hizmetleri Ve Malzeme Tic. Ltd.ne verilmesine,
Avukatlık asgari ücret tarifesinin 3/2.maddesine göre hesap edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’a verilmesine,
Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Davacı tarafça peşin yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.17/03/2021

Başkan …
e -imzalıdır

Üye …
e -imzalıdır

Üye …
e -imzalıdır

Katip …
e -imzalıdır