Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/176 E. 2021/351 K. 06.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/176 Esas
KARAR NO : 2021/351

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 09/02/2018
KARAR TARİHİ : 06/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili, mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; müvekkili davacının davalıya sattığı malları teslim ettiği halde mal bedellerinin ödenmediğinden, müvekkilinin davalı aleyhine İzmir …. İcra MD’nün … E sy takip dosyası ile takip yaptığını, borçlunun takibe itiraz ettiğini, bu nedenlerle davalı borçlunun icra takibine yaptığı itirazın iptali ile alacağının faiziyle ödenemesini, borçlunun %20 den aşağı olamamak üzere tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiş olmakla yapılan açık yargılama sonunda;
GEREKÇE: Davalının süresinden sonra sunduğu cevap dilekçesinde; görev, yetki, işbölümü, zamanaşımı, derdestlik, kesin hüküm, husumet gibi ilk itiraz ve def’ilerimizin kabulünü, faturalara konu bir kısım mal teslim edilmediği gibi, sevk irsaliyeleri de bulunmadığını, davacı, gerek sevk irsaliyelerini davalıya vermeyerek, ne miktar malzeme gönderildiğini tespite imkan vermediğinden, gerekse üstlendiği edimi yerine getirmemekten kaynaklanan zararı gidermediğinden taraflar arasında hesap mutabakatı sağlanamadığını,davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İzmir …. İcra MD’nün … E sy takip dosyası, faturalar, B-A ve B-S formları, SGK kayıtları dosya içerisinde mevcuttur.
İzmir …. İcra MD’nün … E sy takip dosyasının incelenmesinde; alacaklısının … Nakliyat Taşımacılık Ltd Şti olduğu, borçlusunun … olduğu, takip konusunun 30/12/2017 cari hesap ekstresi asıl alacağı 65.197,55.-TL ile 273,29.-TL işlemiş faiz toplamı 65.470,84.-TL nin tahsili amacıyla takip yapıldığı, borçlunun borca, fer’ilerine ve icra dairesinin yetkisine itiraz ettiği görüldü.
Yetki itirazı bakımından yapılan değerlendirmede; para alacağı alacaklının ikametgahında ödenmesi gereken alacaklardan olduğundan İzmir ilinde takip yapılabileceğinden ve dava açılabileceğinden davalının icra müdürlüğünün yetkisine yaptığı itirazın reddine karar verilmiş,davalının süresinden sonra sunduğu cevap dilekçesinde belirttiği itiraz ve defilerin ise usulüne uygun olmadığı gibi yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Davalının ve davacının ticari defter ve belgeleri incelenmek sureti ile SMM bilirkişilerden kök ve ek rapor alınmıştır.
Tüm dosya içeriğine göre; tarafların defterlerinin karşılaştırmalı olarak incelenmesinde ve B-A formaları da dikkate alındığında, davacının davalı adına tanzim ettiği 7 adet faturadan üç adedinin davalı defterlerinde kayıtlı olmadığı, dava dışı … Müh. Ltd. Şti adına fatura kesildiği, 30.12.2017 tarihli ve 7.716,32 TL miktarlı olanın da davalı defterlerinde kayıtlı olmadığı, bu faturanın iade edildiğinin savunduğu ancak iade edildiğine dair evrak bulunmadığı, davalı çalışanı olduğu anlaşılan …’in imzası bulunan kantar fişlerine göre, davalının malı teslim aldığı ve bu faturanın davacı defterlerinde kaydının bulunduğu, netice itibari ile, 2017 yılında davacı şirket tarafından davalı taraf adına toplamı 221.715,36 .-TL olan 7 adet fatura düzenlendiği, 2016 yılından ise devreden 11.836,57 TL cari hesap devir bakiyesi bulunduğu, davacının davalıdan 2017 yılında toplam 245.000,00 TL tahsilat yaptığı, dava dışı … Müh. Ltd. Şti adına düzenlenen toplamı 76.346,24.-TL olan 3 adet faturanın takip borçlusu ve davalı …’nun cari hesabından çıkarıldığında davacı şirketin davalıdan bir alacağının bulunmadığının tespit edildiği anlaşılmıştır.
Davacı taraf her ne kadar bilirkişi raporuna karşı itirazlarında, müvekkilinin, davalı …’nun hem şahsi ve hem de şirketi ile ticari ilişkinin aynı hesapta devam ettirildiğini, müvekkili firmanın muhatap aldığı kişinin aynı kişi olduğunu, zira …’nun şirketin de sahibi olduğunu beyan etmiş ise de; davacının davalı ile şahsi bakımdan ticari münasebeti ile davalının şirketi ile olan münasebetinin dava ehliyeti bakımından da hukuki olarak ayrı ehliyete sahip olduğu düşünüldüğünde ve nitekim davacının kestiği 3 adet faturanın da davalının sahibi olduğu dava dışı şirkete kesildiği, davacının davalı ile münasebetinde ayrı ayrı hesap tutması gerekirken aynı cari hesapta tutmasının bu durumu değiştirmeyeceğinden davacının bu davalı açısından alacağı bulunmadığı anlaşıldığından davanın reddine karar vermek gerektiği kanaat ve sonucuna varılmıştır.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davanın reddine,
2-Davalının %20 tazminat talebi yerinde olmadığından reddine,
Harçlar kanunu gereğince 59,30.-TL harç alınmasına, peşin yatan 786,07.-TL harçtan mahsubu ile fazla 726,77.-TL harcın yatırana iadesine,
Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Davalı kendini bir vekille temsil ettirdiğinden avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hesap edilen ve takdir olunan 9.275,68.-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda, tebliğden itibaren 2 haftalık Bölge Adliye Mahkemesinde İstinafa tabii olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 06/04/2021

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza

BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur”