Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1435 E. 2022/270 K. 12.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/1435 Esas
KARAR NO : 2022/270

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 28/11/2018
KARAR TARİHİ : 12/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA :Davacı vekilinin mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; 11/10/2018 tarihinde sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı motosikleti ile Haşim İşcan istikametinden gelerek Mustafa Kemal Caddesi trafik ışıklı kavşağına geldiğinde kavşak içine tersten yolun karşı şeridinden gelen istikamete geçerek yolun karşısına 243 sokak istikametine geçmek isterken motosikletin sol yan arka kısmına, Sakarya Caddesi istikametinden gelerek Mustafa Kemal Caddesi üzerinden Bornova Hükümet Konağı Meydanı istikametine seyir halinde olan …… plakalı aracın ön kısımlarının çarpışması sonucu yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, meydana gelen trafik kazası sonucunda … plakalı araçta sürücü konumunda bulunan müvekkil ağır derecede yaralandığını, Fazlaya ilişkin hak ve alacakları saklı kalmak kaydı ile müvekkili için 100 TL kalıcı iş göremezlik tazminatı, 100 TL geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 200 TL maddi tazminatın başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden kusuru oranında tahsili ile müvekkile ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalı vekilinin mahkememize verdiği cevap dilekçesinde özetle;Müvekkil şirket aleyhine açılmış bulunan davanın, dava şartı olan müvekkil şirkete başvuru şartını yerine getirmediğini bu nedenle işbu davanın usulden reddini, müvekkil şirketin dava açılmasına sebebiyet vermediği için yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE : Taraflar arasındaki uyuşmazlık ön inceleme duruşmasında; “Davacı ile davalı tarafın yaşanan trafik kazasında tarafların kusur oranı bu kaza nedeniyle davacının geçici ve kalıcı maluliyetinin oluşup oluşmadığı, oluşmuş ise oran ve süresi, davalının bu zarardan sorumlu olup olmadığı, sorumlu ise miktarı hususlarında uyuşamadıkları görüldü.” şeklinde belirlenmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları kapsamında ileri sürmüş oldukları delilleri mahkememizce toplanmıştır.
Tarafların kusur oranına ilişkin düzenlenen 15/04/2019 tarihli bilirkişi raporunda ; Davacı sürücü …’ nün %50 (yüzde elli) oranında Asli derecede kusurlu olduğu; Davacı sürücü … kaza esnasında koruyucu tertibat olan kaskının Trafik kazası tespit tutanağında takılı olmadığı işaretlenmiş olduğundan MÜTERAFİK kusurunun belirlenmesi sayın mahkemenizin takdirlerinde olduğu, Davalı sigorta poliçeli aracın sürücüsü olan dava dışı ……..’ ın %50 (yüzde elli) oranında Asli derecede kusurlu olduğu şeklinde görüş ve kanaatini bildirilmiştir.
Mahkememiz 19/09/2019 tarihli celsesi ara kararı gereğince davacının dava konusu kaza nedeniyle uğramış olduğu geçici ve sürekli iş göremezlik oranının belirlenmesi için dosyanın Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığına gönderilmiştir.
Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Adli Sağlık Kurulunca hazırlanan 20/12/2019 tarihli raporda; Bu bulgulara dayanılarak tarafınızca da belirtileri ve olay tarihinde yürürlükte olan “Engellilik Ölçütü Sınıflandırması ve Engellilere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik”e (Resmi Gazete, Mart 2013, 28603 Sayı) göre değerlendirme yapıldığında; …’de 11.10.2018 tarihindeki trafik kazasına bağlı yaralanmaları nedeniyle kalıcı fonksiyon kaybı meydane gelmediği, dolayısıyla sakatlık oranının %0 (sıfır) olduğu kanaatine varılmıştır. Mahkeme dosyası içerisinde yer alan istirahat raporları göz önünde bulundurulduğunda tıbbi iyileşme süresinin 23 (yirmi Üç) gün olarak kabulünün uygun olacağı mütalaasına varılmıştır. ” şeklinde görüş ve kanaatlerini bildirmişlerdir.
Mahkememiz 04/02/2020 tarihli celsesi ara kararı uyarınca davacının geçici ve sürekli iş göremezlik oranının belirlenmesi için dosyanın İstanbul ATK 3. İhtisas Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir.
İstanbul Adli Tıp Kurumu 23/06/2021 tarihli raporunda ; Kamil ve Feruzan oğlu, 16/12/1973 doğumlu …’nün 11/10/2018 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğu, sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı,
İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 1 (bir) aya kadar uzayabileceği şeklinde görüş ve kanaatlerini bildirmişlerdir.
Mahkememiz 14/09/2021 tarihli celse ara kararı uyarınca davacının SGK Hizmet Dökümüne göre fiilen çalışamadığı günler ile ATK raporunda belirtilen tıbbi iyileşme süresi dikkate alınarak özellikle SGK Hizmet dökümüne göre davacının çalışamadığı gün sayısı ATK raporlarında belirtilen süreden daha az ise buna göre fiilen çalışamadığı günler ile ATK raporunda belirtilen tıbbi iyileşme süresine göre terditli olarak hesaplama yapılarak davacının geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatının hesaplanması için dosya bilirkişiye tevdii edilmiştir.
Mahkememizce aldırılan 10/01/2022 tarihli bilirkişi raporunda; 11.10.2018 tarihinde yaralanan …….’ın; Adli Tıp Kurumu tarafından belirlenen 23 gün geçici iş göremezlik süresinin kabulü halinde bakiye geçici iş göremezlik zararının 296,91 TL olacağı Sosyal Güvenlik Kurumu hizmet cetvelinden tespit edilen 20 gün geçici iş göremezlik süresinin kabulü bakiye geçici iş göremezlik zararının 195,44 TL olacağı, Davacının sürekli maluliyetten kaynaklı bir zararının bulunmadığı şeklinde görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Dosya içeresinde yer alan bilgi ve belgelere göre davaya konu kazanın meydana gelmesinde tarafların eşit oranda kusurlu olduğu kaza anında davacının koruyucu tartibat olan motosiklet kaskını takmamış olması da dikkate alınarak zararın meydana gelmesinde müterafik kusurun bulunduğu sonuç ve kanaatine varılarak geçici iş göremezliğe ilişkin tazminat miktarından %20 oranında indirim yapılmıştır. Davacı tarafta %20 oranında müterafik kusuru benimseyerek bedel arttırım dilekçesi sunmuş olup, davacının geçici iş göremezliğe ilişkin tazminat talebinin kabulüne daimi iş göremezliğinin bulunmadığı anlaşıldığından daimi iş göremezliğe ilişkin tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Denetime elverişli ve dosya kapsamı ile uyumlu dosya içerisinde yer alan bilirkişi raporlarındaki tespit ve değerlendirmeler Mahkememizce de benimsenerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen kabul kısmen reddi ile;
Davacının daimi işgöremezliğe ilişkin maddi tazminat talebinin reddine,
Davacının geçici iş göremezliğe ilişkin tazminat talebinin kabulü ile 156,34-TL geçici iş göremezlik tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya İlişkin istemin reddine,
2-Karar tarihinde Yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken 80,70-TL harçtan peşin alınan 35,90-TL nin mahsubu ile bakiye 44,88-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari ücret tarifesi uyarınca 156,34-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Reddedilen miktar üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari ücret tarifesi uyarınca hesaplanan 100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 830,00-TL Bilirkişi ücreti, 820,00-TL ATK fatura bedeli, 359,12-TL posta ve tebligat ücreti ile, 77,00-TL ilk başvuru harcı olmak üzere toplam 2.086,12‬-TL harcın kabul ve red oranına göre takdiren 1.043,06‬-TL davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair Davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda HMK 341 maddesi gereğince miktar itibariyle kesin olarak verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı 12/04/2022

Katip….
e-imza
¸

Hakim ….
e-imza
¸