Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1017 E. 2021/1129 K. 16.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1017 Esas
KARAR NO : 2021/1129

DAVA : Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/09/2018
KARAR TARİHİ : 16/12/2021

Yukarıda açık kimliği yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; davalı firma ile aktedilen 12.05.2018 tarihli sözleşme gereği, davacı firma sözleşmeden doğan ödemeleri olan 150.000,00.-TL kısım ödemeyi eksiksiz olarak yerine getirdiğini, ancak davalı tarafın üstüne düşen imalat ve montaj borcunu yerine getirmediğini, davalı tarafın imalat ve montajını üstlendiği işin yapılması hususunda birçok kere sözlü ve yazılı uyarılmasına rağmen edimi olan işi yerine getirmemesi nedeniyle mevcut sözleşmenin Karşıyaka…. Noterliği 13.07.2018 tarih ve …. yevmiye nolu ihtarname ile fesh edildiğini, sözleşmenin feshi sonucu davacı firma tarafından yapılmış olan 150.000.00-TL miktarlı ödemeler için İzmir …..İcra Müdürlüğü ……. E.sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ancak keşide tarihi ileri bir tarih olan ve henüz ödemesi gerçekleşmemiş olan bedelsiz kalan 30.09.2018 keşide tarihli 30.000,00.-TL meblağlı çek için ise tedbiren ödemenin durdurulması ve davacı yanca borçlu olmadığının tespiti hususunda işbu davanın açılması zaruretinin doğduğunu, davalı tarafın edimini yerine getirmemesi nedeniyle davacı firmanın üstlendiği inşaat projesinin gecikmiş olduğunu, sözleşme gereği taahütlerinin aksamış ayrıca imalatın teslim edilmemesi nedeniyle imalat kalemi maliyeti geçen süre zarfında 50 oranında arttığını, bu nedenlerle fazlaya ilişkin talep ve dava haklarının saklı kalması kaydı ile …… Bankası/Aksoy Şubesi 30.09.2018 keşide tarihli, …….. çek nolu 30.000,00.-TL miktarlı, emre muharrer çeke ilişkin ödemenin tedbiren durdurulmasını ve borçlu olmadıklarının tespitine, sözleşmenin feshi sonrası teslimi gereken işin başka kişiye yaptırılması sonucu artan maliyet miktarına ilişkin olarak şimdilik uğranılan 15.000,00-TL maddi zararın dava tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte tazminine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı şirkete dava dilekçesinin tebliğ edildiği, ancak süresinde cevap dilekçesi sunulmadığı görülmüştür.
DELİLLER:12/05/2018 tarihli sözleşme, dekont suretleri, İzmir…. İcra Müdürlüğü’nün ……E sayılı dosyası, çek suretleri, ihtarname, bilirkişi raporu delil olarak değerlendirilmiştir.
Bilirkişi heyetinden alınan raporun sonuç kısmına göre; “…Mahkeme dosyası ve içindeki belgeler ile tarafların yasal defter kayıtlarının ve dayanağı belgelerin tetkiki sonucunda ve raporumuzun içinde açıklanan nedenlerle,
1) Davacı iş veren ……Ürün. İnş. San. Tic.Ltd.Şti. ile davalı yüklenici ………… San. Tic.Ltd.Şti. arasında “inşaatın pvc doğrama, alüminyum poliüretanlı panjur, alüminyum dükkan doğramalari, alüminyum merdiven korkulukları ve bu doğramaların camlarının” yapımına ilişkin 12.05.2018 tarihli Kdv dahil 205.000.-TL götürü bedelli “İş Sözleşmesi” düzenlenmiştir.
2) Davacı şirketin 2018 yıllına ait Ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK 64/3. Maddesine göre noterden açılış onaylarının, 2018 yılına ait yevmiye defterlerinin kapanış onaylarının yaptırılmış olduğu, Takdiri Sayın Mahkeme’nize ait olmak üzere; davacı şirketin ticari defterlerinin 6100 sayılı H.M.K 222. Maddesi göre delil vasfına sahip olma niteliğinde olduğu,
3) Davalı şirketin 2018 yılına ait Ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK 64/3. Maddesine göre noterden açılış onaylarının, 2018 yılına ait yevmiye defterlerinin kapanış onaylarının yaptırılmış olduğu, Takdiri Sayın Mahkeme’nize ait olmak üzere; davalı şirketin ticari defterlerinin 6100 sayılı H. M.K 222. Maddesi göre delil vasfına sahip olma niteliğinde olduğu, |
4) Davacının ticari defter kayıtlarına göre dava tarihi itibari ile davalıdan 180.000,00.-TL alacaklı olduğu tespit edilmiş olup, aksi ispatlanmadıkça dava tarihi itibari ile davacının davalıya 30.000,00.-TL borcu olmadığı kanaatine varılmıştır.
5) Sözleşmede yapımı kararlaştırılan iş miktarı/boyutu ve davacı tarafından dosyaya sunulan dava dışı yüklenici tarafından yapıldığını iddia ettiği 215.000.-TL bedelli faturanın açıklama kısmında işin birim miktarı/boyutu hakkında detaylı bilgi bulunmamaktadır. Dolaysıyla sözleşmede yapılması kararlaştırılan iş bedeli ile dava dışı yüklenici tarafından yapıldığı idda edilen iş bedelinin kıyaslaması yapılamamıştır.
6) Dosya kapsamında yapılacak işin miktarına ilişkin belge ve bilgi olmadığından dolayı davacı tarafından davalının yapmadığı ancak sözleşme konusu işi dava dışı yükleniciye 215.000.-TL bedelle yaptırdığını iddia ettiği işlerden dolayı zarara uğrayıp uğramadığına ilişkin değerlendirme yapılamamıştır…” şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür.
Bilirkişiden alınan ek rapora göre; “…1) Davacı iş veren …… Ürün. İnş. San. Tic.Ltd.Şti. ile davalı yüklenici …… Cam Kompozit San. Tic.Ltd.Şti. arasında 12.05.2018 tarihli, 205.000.- TL götürü bedelli “İş Sözleşmesi” düzenlenmiştir. Sözleşme davacı iş veren tarafından Karşıyaka …..Noterliği 13.07.2018 tarih ve ……. yevmiye nolu | ihtarnamesi ile fesh edilmiştir.
2) Sözleşmenin düzenelediği 12.05.2018 tarihi ile sözleşmenin fesh edildiği 13.07.2018 tarihi arasında sözleşmede yer alan ürünlerin fiyatlarında yerel serbest fiyasa rayiçlerine göre değişim olduğu tespit edilmiş olup, buna göre sözleşme tarihindeki ürün bedeli Tüik Üfe katsayıları ile sözleşmenin feshi tarihine uyarlandığında;
(372,06/354,85) x 205.000-TL = 214.942.-TL bulunur.
Davacının zararının hesabı;
214.942.-TL – 205.000.-TL =9.942.-TL hesap edilmiştir…” şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE;
1-Dava bedelsiz kalan çekin iadesi davasıdır.
2-Davacı ile davalı arasındaki uyuşmazlık davacı tarafça davalıya 12.05.2018 tarihli sözleşme kapsamında davalı yüklenicinin edimini yerine getirmemesi nedeniyle bedelsiz kalan çekin iadesi ve yine davalının edimini yerine getirmemiş olması nedeniyle davacının uğramış olduğu zararın tazmini gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır.
3-Davacı ile davalı şirket arasında 12.05.2018 tarihli sözleşme imzalandığı görülmüştür. Her ne kadar davalı tarafça sözleşme altındaki imzanın davalı şirket yetkilisine ait olmadığı ileri sürülmüş ise de dosyaya sunulan bilgi ve belgelerden davalı şirket tarafından dava konusu çekin teslim alındığı ve faktoring şirketine ciro edildiğinin sabit olduğu, 23.05.2018 tarihli taksitli kredi kartı pos cihazı işlemine dair fişin dosyaya sunulduğu, sunulan deliller itibariyle davalı şirket tarafından sözleşmenin benimsenerek ödemelerin alındığı, davalı tarafça cevap süresi içerisinde sözleşmenin inkarına ilişkin herhangi bir iddia ve delil de sunulmadığı gözetilerek taraflar arasında eser sözleşmesinin bulunduğu değerlendirilmiştir. Zira TBK’nın 46.maddesi uyarınca yetkisiz temsilcinin yapmış olduğu işlem açık veya örtülü olarak yetkili kimse tarafından onanması halinde temsil olunanı bağlayacaktır. Somut olayda davalı şirketin pos cihazından alınan kredi kartı ödemesi, teslim alınan 2 adet çek ve diğer dosya kapsamı değerlendirildiğinde davalı tarafça sözleşmenin örtülü olarak onandığı değerlendirilmiştir.
4-Eser sözleşmesinde kural olarak yüklenici edimini yerine getirdiğini, iş sahibi ise ödemeyi ispat etmek zorundadır.
5-Davalı tarafça cevap dilekçesi ve yargılama aşamalarında eser sözleşmesi kapsamında yüklenici olarak edimini ifa ettiğine dair herhangi bir delil veya savunma ileri sürmemiştir. Bu nedenle dava konusu sözleşme kapsamında davalı yüklenicinin edimlerini yerine getirmediği sabit kabul edilmiştir.
6-Davacı tarafça Karşıyaka…Noterliği’nin 13/07/2018 tarihli ihtarnamesi ile davalıya sözleşme kapsamındaki edimini ifa etmek üzere 10 günlük süre verilmiş, ihtarnamenin davalıya 13.08.2018 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür. Dosyaya davalı tarafça bu tarihten sonra da sözleşme konusunun davacıya teslim edildiğine ilişkin bir delil bulunmamakta olup sözleşmenin 23.08.2018 tarihi itibariyle davacı tarafından haklı nedenle feshedildiği kabul edilmiştir.
7-6098 sayılı TBK’nın 112.maddesi uyarınca “Borç hiç veya gereği gibi ifa edilmezse borçlu, kendisine hiçbir kusurun yüklenemeyeceğini ispat etmedikçe, alacaklının bundan doğan zararını gidermekle yükümlüdür.”
Somut olayda davalı tarafça edimin ifa edilmemesine yönelik herhangi bir gerekçe gösterilmediği gibi ifa edildiğine yönelik de ispat sağlanmamıştır. Bu nedenle davacının sözleşme kapsamında davalıya yapmış olduğu ödemelerin iadesi ve sözleşmenin ifa edilmemesi nedeniyle uğranılan zararın tazmini gerekmektedir.
8-Davacı tarafça dava konusu edilen……Bankası Aksoy Şubesi’ne ait keşidecisi davacı şirket olan, 30/09/2018 keşide tarihli ……. çek nolu 30.000,00TL bedelli çek davalı şirket tarafından dava dışı …….A.Ş.’ye ciro edilmiş olup çek hamini tarafından İzmir ……İcra Dairesi’nin …….esas sayılı takip dosyasına konu edildiği, takip sırasında davacı şirket tarafından 40.000,00-TL ödeme(26.10.2018 tarihli dekont) yapılarak çek bedelinin ve takip masraflarının ödenmiş olduğu görülmüştür.
Mahkememizce yapılan değerlendirmede davalının edimini yerine getirmediğini bildiği halde bedelsiz kalan çeki ciro ile üçüncü kişiye tevdi ederek davacının zararına neden olduğu, davalının bu eyleminden dolayı davacının zararının çek için ödenen toplam miktar kadar olduğu gözetilerek ödeme tarihi 26.10.2018 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tazminine karar verilmiştir.
9-Davacı tarafın bir diğer talebi dava konusu sözleşmenin ifa edilmemesi nedeniyle sözleşmeye konu imalatın daha sonraki bir tarihte daha yüksek bedelle yapılmasından kaynaklanan zararın tazmini noktasındadır. Dosyada alınan bilirkişi raporunda davacı tarafından sözleşmeye konu imalatların davalı tarafça yerine getirilmemiş olması nedeniyle 9.942,00-TL zararın bulunduğu tespit edilmiştir.
Taraflarca bu hususta somut bir itiraz gerekçesi gösterilmemiş olup sözleşme bedeline Üfe oranında artırım uygulanmak suretiyle davacının zararı tespit edilerek bu miktar üzerinden zararın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tazminine karar verilmiştir.
10-Davalı tarafça yargılama sırasında usulsüz tebligat itirazında bulunulmuş ise de dava dilekçesinin daimi çalışanı sıfatıyla Gülay Sevinç’ tebliğ edildiği, davalı beyanına göre Gülay Sevinç’in şirket çalışanı değil davalı şirket yetkilisinin eşi olduğu, bu tarihte davalının cezaevinde bulunduğu ileri sürülmüştür.
Usulsüz tebligatta tebligatın öğrenildiği tarih itibariyle eski halin iadesi talebiyle süresinde yapılamayan işlem yerine getirilmelidir.
Davalı tarafça 07.06.2019 tarihinde davadan haberdar olunduğu ve usulsüz tebligat iddiasında bulunulduğu fakat bu tarih itibariyle herhangi bir cevap dilekçesi veya delil bildirilmediği görülmüştür. Bu nedenle usulüne uygun eski hale getirme talebinde bulunulmadığı gözetilerek yargılamaya devam olunmuştur.
11-Ayrıntılı gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere, davalı tarafça eser sözleşmesi kapsamında edimin ifa edilmediği gibi iş sahibinden alınan ödeme ve çeklerin de iade edilmediği, davacı iş sahibinin noter ihtarnamesi ile sözleşmeden haklı nedenle döndüğü, davalı yüklenicinin sözleşmenin ifa edilmemesi nedeniyle davacının uğramış olduğu zararı tazmin borcu altında olduğu, bu kapsamda davalı tarafa verilen çek karşılığı ödenen 40.000,00-TL ve 9.942,00-TL iş bedeli artışından kaynaklanan zararın davalıdan tazmini gerektiği yönünde vicdani kanaat oluştuğundan davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE;
1-Davacının …Bankası Aksoy Şubesi’ne ait keşidecisi davacı şirket olan, 30/09/2018 keşide tarihli …… çek nolu 30.000,00TL bedelli çek yönünden borçlu olmadığının tespiti ile dava sürecinde ödendiği anlaşıldığından çek bedeli olan 40.000,00-TL’nin 26/10/2018 tarihinden itibaren işletilecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Davacının zarardan kaynaklanan tazminat talebinin kısmen kabulü ile 9.942,00-TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Fazlasına dair istemlerin reddine,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 3.411,54-TL harçtan peşin olarak alınan 768,49-TL harcın mahsubu ile bakiye 2.643,05-TL. harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davacı yararına takdir edilen 7.292,46-TL. vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca reddedilen miktar üzerinden davalı yararına takdir edilen 5.100,00-TL. vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 768,49-TL. harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından bilirkişi ücreti, başvuru harcı ve posta ücreti olarak sarf edilen toplam 1.442,2‬0-TL. yargılama giderinin, davanın ret ve kabul oranına göre 1.309,57-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyenin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Fazla yatırılan gider avansının, karar kesinleştiğinde istek halinde yatırana iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafların yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize bir dilekçe verilmesi veya tutanağa geçirilmek kaydıyla mahkememiz zabıt katibine beyanda bulunmak ve bu beyanın mahkememiz Hakimi tarafından onaylanması sureti ile istinaf kanun yoluna gidilebileceği, yasal süre içinde istinaf kanun yoluna başvurulmadığı taktirde kararımızın kesinleşeceği, yasal sürede istinaf kanun yoluna gidilmesi halinde dosyanın ilgili İzmir Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi’ne istinaf konusunda karar verilmek üzere gönderileceği açıklanmak sureti ile açık yargılama sonunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 16/12/2021

Katip …
e-imza
¸

Hakim …
e-imza
¸