Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/920 E. 2021/839 K. 19.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/920 Esas
KARAR NO : 2021/839

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/08/2017
KARAR TARİHİ : 19/10/2021
YAZIM TARİHİ : 27/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA :Davacı vekilinin mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; Davacı şirket ile davalı şirket arasında ilk olarak 01.08.2015 tarihinde … akdedilmiş olduğunu, 31.12.2016 tarihinde ikinci bir sözleşme olarak … FESİH BEYANI olarak bir fesih sözleşmesi akdedilmiş olduğunu, İşbu sözleşmenin 1.maddesi ile bir önceki sözleşme konusu işletmeler üzerindeki tüm işletmecilik faaliyetleri karşılıklı olarak sona erdirildiğinin kabul edilmiş olduğunu, sözleşmenin 3.maddesinde davacı şirket tarafından kullanılan tüm malzeme, ekipman ve aygıtların davalıya teslim ve iade edileceğinin kabul edildiğini ve davacı şirket tarafından Beykoz …Noterliği … yevmiye numaralı ve 20.03.2017 tarihli ihtarnamenin keşide edilerek, sözleşme konusu tüm malzeme, ekipman ve aygıtların iade alınmasını ihtar etmiş Olduğunu, Davalının, davacının ihtarnamesine cevap olarak İzmir ….Noterliği’nin …. yevmiye ve 28.03.2017 tarihli ihtarnamesi ile malzeme, ekipman ve aygıtların adresine iadesinin talep edilmiş olduğunu, bunun üzerine davacı şirketin 04.04.2017 tarıhinde tüm malzeme, ekıpman ve aygıtları davalı adresine teslim etmiş olduğunu, Taraflar arasındaki … FESİH BEYANI sözleşmesinin 6.maddesine göre davalının 40.000,00-TL olan depozito hedelini en geç 31 07 2017 tarihinde ödenmesi gerektiğini, 01.08.2017 tarihinde İstanbul Anadolu …..İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibine geçilmiş olduğunu, davalının işbu dosyaya 08.08.2016 tarihinde yetki ve borç itirazında bulunmuş olduğunu, dosyanın yetkili yer icrası İzmir…İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına taşınmış olduğunu, davalının işbu dosyadan gönderilen ödeme emrinin tebellüğ etmesi ile İ /.Ü8.2Ü17 tarihinde borca itiraz etmiş olduğunu, İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından açılmış takibe ilişkin itirazın iptaline, yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı icra-ınkar tazminatına, takibin devamına, yargılama giderleri ve vekaletin davalı aleyhine yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
SAVUNMA : Davalı tarafların mahkememize verdiği cevap dilekçesinde özetle ; Davacı şirket ile davalı şirket arasında Ü1.08.2015 tarihinde Merchandısıng Danışmanlık ve Hizmet Sözleşmesi akdedilmiş olduğunu, İşbu sözleşmenin konusunun Kocaeli ve İstanbul sınırları içindeki…. Bankacılık Üssü ve …. Çayırova Bankacılık Üssü’ndeki şubelerde belirtilen konular altında, davalı şirket …markasına iat ürünler, sebze meyve satışı, ürünlerin tanıtımı, satışı arttırıcı kampanyalar, nerfarmans yönetimi gihi sözleşmenin S ve devamı maddelerinde davacı şirket tarafından distribütörlük işinin yürütülmesi hakkında hüküm kurulmuş olduğunu, 31.12.2016 tarihli tarafların karşılık beyanlarını içerir şekilde fesih sözleşmesinin akdedilmiş olduğunu, bunun sebebinin ise davalı şirketin …. Bankasının Çayırova Bankacılık Üssünden gerekçesiz ve aniden tek taraflı olarak çıkartılmasının sebep olduğunu,Davacı şirketin davalı şirket aleyhine programlı olarak kötüleyici söylemlerde bulunduğu, davalı şirketin işi geliştirmediğini, davacı şirketin distribütörlük sözleşmesi değil de sanki işletmeyi devir almış gibi bir algı yarattığı ve davalı şirketin açılacak ihaleye çağrılmaması için çabaladığının öğrenilmiş olduğunu, Davacı şirket ile davalı şirket arasında akdedilen hizmet sözleşmesi tetkik edildiğinde … Bankasının davacı şirketi muhatap alarak ihaleye davet etmesinin, davacı şirketin davalı şirketten bağımsız olarak çalışma yaptığının ve sözleşmeye aykırı davranıldığının ispatı Olduğunu, Davalı şirketin işbu hususları sözleşmeyi fesih ettikten sonra banka yetkilileri ile yaptığı toplantı sonrasında öğrenmiş olduğunu, Davalı şirketindavacışirketin planlı olarak haksız bir rekabet içine girdiğini, esas amacının davalı şirket ile sözleşmeyi fesih ederek YKB Üssündeki işletmeyi kendi adına işletmekte olduğunu, Sözleşmenin 5/1-K ve 5/1-N maddesine göre; davacı şirkete sözleşme ile yüklenen davalı şirketin markasını korumak, haksız rekabetten kaçınmak aksi halde sözleşmede mutabık kalınan cezai bedelleri itirazsız ödemeyi taahhüt etmekte olduğunu, Sözleşmenin 5/2-0 maddesine göre; davacı …’nin sorumluluk ve yükümlülüklerinden herhangi birinin yerine getirmemesi halinde sözleşme fesih edilsin ya da edilmesin en az depozito bedeli (teminat bedeli) kadar tutarı cezai şart olarak ödemeyi kabul etmekte olduğunu,e Madde hükmüne dayanarak davacı tarafın sözleşmeye aykırı davranışları nedeniyle davalı şirketin sözleşmenin 5/2-0 maddesine de uygun olarak depozito bedeline el konulmuş olduğunu, Davacı şirketin fesih sözleşmesinden son bir ay önce kendi pos cihazını kullanarak ticari alışverişi gerçekleştirdiğini, davacı şirketin ciro kaçırdığını, kazanç elde etmiyor gibi gösterdiğini, dışardan gizlice mal alımında bulunduğunun tespit edilmiş olduğunu, Davacı şirketin sosyal medya hesapları üzerinden “…” ünvanı altında kendilerine ait el yapımı içeceklerin davalı şirkete ait işletmede fotoğraflandığı ve kendi markalarını oluşturmaya çalıştıklarının anlaşılmış olduğunu, Davalı şirket yetkililerinin basiretli bir tacir olarak kanunlara ve usule uygun çalışmakta olduğunu, ilk olarak depozito bedelini ödeme hususunda tereddüt yaşamamış olduğunu, ancak davacı şirketin davalı şirket aleyhine yürüttüğü yıpratıcı politikalardan ve sözleşme hükümlerine aykırı haksız rekabet içeren eylemler nedeniyle zarara uğramış olduğunu, Davacı yanca davalı şirkete teslim edilen bütün makinelerin ve dolapların çalışmadığını hurda olduğunu, Aralık ayında davacı tarafça kendi pos cihazının kullanıldığını, Aralık ayı cirosunun düşük gösterildiğini, taraflar arasında imzalanan hizmet sözleşmesinin 1-E maddesine göre davacının 65 marka primi ödemek zorunda olduğunu, Aralık ayında marka prim bedelinin ödenmediğini, Yukarıda arz ve izah edilen nedenlerle, davalı şirketin sözleşmeden doğan yasal yollara başvuru hakkı saklı kalmak üzere; karşı davalarının kabulü ile 5.000,00.-TL davacı-karşı davalı taraftan tahsiline ilişkin karşı davalarının kabulüne, davacının 01.08.2015 tarihli sözleşme hükümlerini yerine getirmediği, davalı şirketin markasına ciddi zararlar verdiği, Madde hükmüne dayanarak davacı tarafın sözleşmeye aykırı davranışları nedeniyle davalı haksız rekabet içeren eylemler gerçekleştirdiği ve sözleşme hükümlerine göre cezai şart olarak depozito bedelini talep edemeyeceğini, yargılama aşamasında toplanacak deliller neticesinde haksız olarak ikame edilen işbu davanın reddine, dava masrafları ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmişlerdir.
Davacı-karşı davalı vekili karşı davaya verdiği cevap dilekçesinde özetle;müvekkil ile davalı karşı davacı taraf arasında imzalanan sözleşmeye uygun olarak tüm ödemelerin davalı karşı davacı tarafa yapıldığını, sözleşmede yer alan mal alımını davalı karşı davacı taraftan sağlandığını, buna ilişkin sunulan faturaların bu durumun ispatı olduğunu, Ayrıca YKB tarafından …ye gönderilen hijyen belgelerinde müvekkilinin davalı karşı davalı ile arasındaki sözleşmeye uygun olarak sözleşme kapsamında yer alan ürünlere ilişkin mal alımını davalı karşı davacıdan bahsettiği türden mal alımında ve ya işletme anlamında bir aykırılık söz konusu olsaydı banka tarafından hijyen belgelerinin verilmeyeceğini, müvekkilinin kendi poz vihazını kullanmak zorunda kalması ve durumu da davalı karşı davacı taraf ile yazışmalarında belirtmiş olmasına rağmen davalı karşı davacının dilekçesinde bu durumdan haberi yokmuş gibi beyanda bulunmasının davalı karşı davacı tarafın kötü niyetinin ispatı olduğunu, davalı karşı davacı tarafından iddia ettiği türden aralık 2016 da 493,15-TL marka bedelinin haksız olduğunu, davalı karşı davacının İzmir ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasından açılmış takibe ilişkin itirazın iptali ile %20 ‘den aşağı olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına takibin devamına yargılama giderleri ile vekaletin davalı karşı davacı aleyhine yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir .
Davalı -karşı davacı vekili karşı davaya verdiği cevap dilekçesinde özetle ; Müvekkili şirket ile davacı şirket arasında akdedilen hizmet sözleşmesinin 1 e maddesine göre … bayilere sadece …den satın alacağı sarf ve gıda ürünleri ile meyve ve sebze dağıtımı ve satışı yapabileceğini kendi adına satışını ve tahsilatını yapacak ancak … meyve ve sebze satışları karşılığında ay sonlarında yaptığı satın %5 ‘ni …ye satış primi olarak ödeyecektir anlaşma sağlandığını, davacı taraf Aralık ayında kendi pos cihazını kullandığını ve Aralık 2016 dönemine ait …Gebze Şubesinde 2.497,49 TL ciro yaptığını 2016 yılı satışları incelendiğinde ilk 11 ayın ortalamasının 9.863 TL olup son aralık ayında cironun 2.497,49 TL düşmesi ve davacı şirketin kendi pos cihazını kullandığının tespit edilmesinin muhasebe kayıtlarında oynama yapıldığının ispatı olduğunu, Aralık ayında müvekkil şirkete marka prim bedelinin ödenmediği tespit edileceğini, bu nedenlerle müvekkil şirketin 11 aylık ortalamaya göre son Aralık döneminin cirosunun 9.863 TL olması dikkate alınarak %5 olarak 493,15 TL marka bedelinin davacı karşı davalı şirketten tahsiline karar verilmesini, yargılama aşamasında davacı karşı davalı şirketin muhasebe kayıtları ticari defterleri üzerinde inceleme yapıldığında bu iddialarının ispatlanacağını, sonuç olarak karşı davanın kabulü ile 5.000,00TL ‘nin davacı karşı davalı taraftan tahsiline ilişkin karşı davanın kabulü ile davacının 01/08/2015 tarihli sözleşme hükümlerine aykırı davranarak yükümlülüklerini yerine getirmediğini müvekkil şirktin markasına ciddi zararlar verdiğini, haksız rekabet içeren eylemler gerçekleştiğini ve sözleşme hükümlerine göre cezai şart olarak depozito bedelinin talep edemeyeceğini dava masrafları ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE : Taraflar arasındaki uyuşmazlık ön inceleme duruşmasında; “Davacı ile davalı tarafın taraflar arasındaki sözleşme uyarınca davacının alacaklı olup olmadığı alacaklı ise miktarı davalının davacıdan herhangi bir alacağı olup olmadığı miktarı sözleşme hükümlerine aykırılık bulunup bulunmadığı hangi tarafın sözleşmeye aykırı davrandığı cezai şartın talep edilip edilemeceği.” şeklinde belirlenmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları kapsamında ileri sürmüş oldukları delilleri mahkememizce toplanmıştır.
Mahkememiz 18/04/2019 tarihli celsesi ara kararı uyarınca davacı tarafın bulunduğu İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılarak davacı tarafın ticari defter ve kayıtları üzerinde uyuşmazlık noktası hususunda rapor düzenlenmesinin istenildiği talimat mahkemesi tarafından 01/11/2019 tarihli bilirkişi raporunda; Davacı yana ait incelenen 2015-2016 yılı ticari defterleri üzerinde yapılan tespit, inceleme ve değerlendirmeler neticesinde Davacı yan tarafından incelemeye sunulan 2015-2016 yılı ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK. İlgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğu, Davacı yanın davalı yandan takip tarihi olan 01.08.2017 tarihi itibarıyla 29.653,35 TL alacaklı olduğu, Davacı yanın 29.653.35 TL alacağı | için 3095 sayılı yasaya (Md.2) istinaden icra takip tarihi olan; 01.08.2017 tarihinden 28.06.2018 tarihine kadar 9,75, 29.06.2018 tarihinden 10.10.2019 larihine kadar 19,50 oranında, 11.10.2019 tarihinden itibaren ise 9418.25 oranında avans faiz talep edebileceği görüş ve kanaatini bildirmiştir
Mahkememiz 06/02/2020 tarihli ara kararı ile davalının ticari defter kayıtları üzerinde inceleme yapılmak suretiyle tarafların birbirlerladen alacaklı olup olmadığı davacı karşı davalının haksız rekabette bulunup bulunmadığı tarafların tüm iddia ve savunmaları ile talimat mahkemesinden alınan bilirkişi raporu da değerlendirilerek faiz hesabı yapılmasını ve ayrıca taraflar arasındaki fesih protokolü ve tanık beyanları da dikkate alınarak bilirkişi raporu
alınmasına karar verilmiştir. 13/01/2021 tarihli bilirkişi raporunda : 2015,2016,2017 ve 2018 yıllarına ait yevmiye defterlerinin kapanış onaylarının yasal süresi içerisinde yaptırılmış olduğu görülmüştür. davalı şirketin ticari defterlerinin 6100 sayılı H.M.K 222. Maddesine göre delil vasfına sahip olma niteliğinde olduğu, Takip ve dava konusu yapılan 40.000.-TL tutarındaki depozito bedelinin, davacı yanca davalı-karşı davacı yana ödendiği ticari defter kayıtlarından ve dava dosyasına sunulan cevap dilekçesinde de anlaşılacağı üzere davalı-karşı davacı yanın kabulünde olduğu tespit edilmiş olup, davacı-karsı davalı yanın depozitoyu geri almavı hak edip etmediğinin hukuki yorumunun mahkeme takdirinde olduğu, Davalı-karşı davacı yanın ticari defter kayıtlarına göre; YKB Çayırova Üssü, YKB Levent ve …satışları aylık olarak incelenmş olup; 17.11.2016-31.12.2016 tarihleri arasında YKB Çayırova Üssüne ait satış hesabına satış kaydı yapılmadığı, 18.11.2016-31.12.2016 tarihleri arasında YKB Levent’e ait satış hesabına satış kaydı yapılmadığı, Akbank’a ait satış hesabında ise 2016/Kasım ve Aralık aylarında 10 aylık satış ortalamasının çok altında satış kaydı yapıldığı tespit edilmiş olduğu, Davalı-karşı davacı yanın ticari defter kayıtlarına göre: Kasım/2016 ve Aralık/2016 aylarında “Marka Bedeli” faturası kesilmediği tespit edilmiştir. Marka Bedeli faturalarının her ayın 15-20’si arasında düzenlendiği anlaşılmakta olup, 31.12.2016 tarihli … ….ı’nı imzalanırken 2016/11 ve 12. Aylara ait ”Marka Bedeli” faturasının düzenlenmediğinin taraflarınca bilindiği kanatine varılmış olun.3İ.İZ.ZÜİ6 tarihli … Fesih Beyanı 4. Ve 5. maddelerine ait hukuki yorumun mahkemeye ait olduğu, Tanık …’ın 18.04 2019 tarihinde Sayın Mahkemeniz duruşma salonunda. davalı-karsı davacı tarafın “teslim alınan demirbaşların hurda ve kullanılamaz durumda olduğu, davacı-karşı davalı şirketin haksız rekabette bulunduğuna” dair olan iddialarını destekler nitelikte ifade vermiş olduğu tespit edilmiş olup, nihai kararın ve hukuki yorumun mahkemeye ait olduğu görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Mahkememizce aldırılan 14/01/2021 tarihli heyet raporunda ; Davalı-karşı davacı şirketin 2015,2016,2017 ve 2018 yıllarına ait yevmiye, kebir ve envanter defterlerinin 6102 sayılı TTK 64/3. Maddesine göre noterden açılış onalarının, 2015,2016,2017 ve 2018 yıllarına ait yevmiye defterlerinin kapanış onaylarının yasal süresi içersinde yaptırılmış olduğu görülmüştür. davalı şirketin ticari defterlerinin 6100 sayılı H.M.K 222. Maddesine göre delil vasfına sahip olma niteliğinde olduğu, Takip ve dava konusu yapılan 40.000.-TL tutarındaki depozito bedelinin, davacı yanca davalı-karşı davacı yana ödendiği ticari defter kayıtlarından ve dava dosyasına sunulan cevap dilekçesinde de anlaşılacağı üzere davalı-karşı davacı yanın kabulünde olduğu tespit edilmiş olup, davacı-karşı davalı yanın depozitoyu geri almayı hak edip etmediğinin hukuki yorumunun Sayın Mahkemeniz takdirinde olduğu, Davalı-karşı davacı yanın ticari defter kayıtlarına göre; YKB Çayırova Üssü, YKB Levent ve …satışları aylık olarak incelenmş olup; 17.11.2016-31.12.2016 tarihleri arasında YKB Çayırova Üssüne ait satış hesabına satış kaydı yapılmadığı, 18.11.2016-31.12.2016 tarihleri arasında YKB Levent’e ait satış hesabına satış kaydı yapılmadığı, Akbank’a ait satış hesabında ise 2016/Kasım ve Aralık aylarında 10 aylık satış ortalamasının çok altında satış kaydı yapıldığı tespit edilmiş olduğu, Davalı-karşı davacı yanın ticari defter kayıtlarına göre; Kasım/2016 ve Aralık/2016 aylarında “Marka Bedeli” faturası kesilmediği tespit edilmiştir. Marka Bedeli faturalarının her ayın 15-20’si arasında düzenlendiği anlaşılmakta olup, 31.12.2016 tarihli … Fesih Beyanı’nı imzalanırken 2016/11 ve 12. Aylara ait “Marka Bedeli” faturasının düzenlenmediğinin taraflarınca bilindiği kanatine varılmış olup, 31.12.2016 tarihli … Fesih Beyanı 4. Ve 5 Maddelerine ait hukuki yorumun Sayın Mahkemenize ait olduğu, Tanık …’ın 18.04.2019 tarihinde Sayın Mahkemeniz duruşma salonunda, davalı-karşı davacı tarafin “teslim alınan demirbaşların hurda ve kullanılamaz durumda olduğu, davacı-karşı davalı şirketin haksız rekabette bulunduğuna” dair olan iddialarını destekler nitelikte ifade vermiş olduğu tespit edilmiş olup, nihai kararın ve hukuki yorumun Sayın Mahkemize ait olduğu, Davalı …Gıda vekili tarafından davacının kötülemesi neticesinde mevcut işyerlerinin kaybedildiği, bu işyerlerinden yeni ihalelere girmek maksadıyla …Gıda ürünlerinin faaliyetlerinin kötülendiği, Facebook üzerinden yapılan paylaşımlarda Davacının kendi markasını ön plana çıkardığı iddialarına yer verildiği Bu noktada kusurlu fillerin takdiri Sayın Mahkemeye ait olmakla birlikte; Davalı …Gıda’nın tazminat talepleri açısından zarar görme tehlikesi yeterli olmayıp; bizzat davalı zararının varlığı arandığı Sonuç olarak; Davalı …Gıda’nın kötüleme fiilleri neticesinde bir zarara uğrayıp uğramadığı ve haksız rekabete konu fiiller ile zarar arasında illiyet bağının bulunup bulunmadığı ve davacının bundan bir menfaat sağlayıp sağlamadığının incelenmesi gerektiği sonuç ve kanaatine ulaşılmıştır.
. Kafıdalıne ulaşılmıştır. Davalı …Gıda ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme neticesinde “2017 ticari defter kayıtlarına göre 27.01.2017 tarihli 1117 yevmiye madde numaralı muhasede fişi ile 10.000,00.-TL banka yoluyla ödeme kaydı yapıldığı, 28.02.2017 tarihli 2518 yevmiye madde numaralı muhasede Jişi ile 10.000,00.-TL banka yoluyla ödeme kaydı yapıldığı, 14.04.2017 tarihli 4781 yevmiye madde numaralı muhasede İişi ile 9.653,35.-TL banka yoluyla ödeme kaydı yapıldığı, böylece 01.01.2017 tarihli 1 nolu Açılış Fişi ile 2016 yılından devreden 29.653,35.-TL cari hesap bakiyesinden davalı yanca yapılan ödemeler mahsup edildikten sonra cari hesap bakiyesinin (29.653,35-(10.0004- 10.000–9. 653,35) 5-0- TL olduğu böylece davalı yan ticari defter kayıtların göre 14.04.2017 tarihi itibari ile davacının cari hesap bakiyesinin -0-(sıfır) olduğu, davalının davacıya borçlu/alacaklı olmadığı” Dava dosyasında yer alan 01.11.2019 Tarihli Mehmet Alkan tarafından hazırlanan bilirkişi raporunda da Davacı … şirketin takip tarihinde (01.08.201 7) 29.653,35TL alacaklı olduğu yönünde görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Taraflar arasında 31/12/2016 tarihinde …. DANIŞMANLIK VE HİZMET SÖZLEŞMESİ FESİH BEYANI başlıklı sözleşme imzalandığı hususunda bir tartışma bulunmamaktadır. Davalı karşı davacı fesih sözleşmesinin hata, hile ve tehdite dayalı olarak düzenlendiği iddiasında bulunmamıştır. Fesih sözleşmesinin 5. Maddesinde taraflar arasındaki sözleşmenin yürürlükte bulunduğu döneme ait olarak borç alacak durumu kararlaştırılmış olup ve yine fesih sözleşmesinin 6. Maddesinde depozitonun iadesi hususu kararlaştırılmıştır.
Davalı karşı davacı karşı davasında fesih sözleşmesinden önceki döneme ilişkin alacak talebinde bulunmuştur.
Taraflar arasında düzenlenmiş bulunan fesih sözleşmesi ile taraflar iradelerini ortaya koyarak borç alacak kalemleri hususunda mutakabata varmışlardır. Taraflar arasındaki sözleşme fesih beyanı ile ileriye yönelik olarak fesh edilmiştir. Bu nedenle davalı fesh edilmiş bulunan sözleşmeye dayanarak talepte bulunamayacak ise de karşı davasında ileriye sürmüş olduğu alacağını da ispat edememiştir.
Taraflar fesih sözleşmesi ile 40.000,00-TL depozito bedelinin taraflar arasında 3 ay boyunca yeni bir çalışma modeli hususunda anlaşılamaması halinde takip eden 4 ayı geçmemek koşuluyla kesintisiz iadesi hususunda anlaşmışlardır. Buna göre davacı karşı davalının depozito bedelinin iadesine ilişkin başlatmış olduğu icra takibine davalı karşı davacının itirazının reddine karar vermek gerekmiştir.
Karşı dava yönünden ise ispat edilemeyen davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A- ASIL DAVA YÖNÜNDEN ;
1-Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile ;
Davalının İzmir …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından yapılan icra takibine itirazının kısmen iptali ile, takibin 40.000,00-TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
2- İİK madde 67 gereğince hüküm altına alınan alacağın %20 ‘si oranında hesaplanan 8.000,00-TL İcra inkar tazminatının davalı karşı davacıdan alınarak davacı karşı davalıya verilmesine,
3-Karar tarihinde Yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken 2.732,4‬0-TL harçtan peşin alınan 483,24-TL nin mahsubu ile bakiye 2.249,16‬-TL harcın davalı karşı davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari ücret tarifesi uyarınca 6.000,00-TL vekalet ücretinin davalı karşı davacıdan alınarak davacı karşı davalıya verilmesine,
5-Davacı karşı davalı tarafından yapılan 1.500,00-TL Bilirkişi ücreti, 383,00-TL posta ve tebligat ücreti ile 514,64-TL ilk harç olmak üzere toplam 2.397,64-TL harcın kabul ve red oranına göre takdiren 2.396,95-TL davalı karşı davacıdan alınarak davacı karşı davalıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
B- KARŞI DAVA YÖNÜNDEN
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken 59,30-TL harcın, peşin alınan 31,40-TL’den mahsubu ile eksik kalan 27,90-TL’nin davalı karşı davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari ücret tarifesi uyarınca hesaplanan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalı karşı davacıdan alınarak, davacı karşı davalıya verilmesine,
4-Davalı karşı davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair davacı karşı davalı vekilinin yüzüne karşı, davalı karşı davacı tarafın yokluğunda tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 19/10/2021

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza