Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/299 E. 2023/250 K. 21.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/299 Esas
KARAR NO : 2023/250

DAVA : İtirazın İptali (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/03/2017
KARAR TARİHİ : 21/03/2023

BİRLEŞEN
NAZİLLİ 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’ NİN (ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ SIFATIYLA) 2018/24 ESAS SAYILI DAVA DOSYASI

ESAS NO : 2018/24 Esas
KARAR NO : 2018/448

DAVA : Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/01/2018
KARAR TARİHİ : 04/10/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı şirketin …. markalı kaynak suyu üretimi ve satışı yapmakta olduğunu, Borçlu …’in davacı şirket ile bayilik sözleşmesi imzalamaış olduğunu, Cari hesap ilişkisi içinde davalının borçlarının birikmiş olduğunu, defalarca istenmiş olmasına rağmen ödeyememiş olduğunu, icra takibi başlatılmış olduğunu, icra takibine itiraz edilmiş olduğunu ve hiçbir hukuki dayanağı olmayan şekilde araç kira bedeli talep edilmiş olduğunu, Yukarıda açıklanan sebeplerle, borçlunun haksız ve yersiz itirazının, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydı ile faturalardan kaynaklanan cari hesap bakiye alacağı bakımından şimdilik 37.427,69.-TL için iptali ile takibin devamına ve % 20 inkar tazminatı ödenmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Taraflarca yapılan anlaşma uyarınca mülkiyeti davalı yana ait … model …. plakalı 26.000,00.-TL bedelli aracı davacı tarafın devir alacağına ve söz konusu araç bedelinin de bakiye borçtan düşeceğine ilişkin olarak anlaşılmış olduğunu, trafik cezasına ilişkin belgede adı geçen …cisimli şahsın halen davacı tarafın sigortalı çalışanı olup, bu hususun dahi aracın davalının elinde bulunduğunu göstermekte olduğunu, davacı tarafın davalı şirkete ait aracı 10 aydır kullanmakta olduğunu, devir işlemini yapmak için kendilerinin aramış olmasına rağmen devri almadıkları gibi aracı da iade etmemekte olduğunu, bu nedenle takas mahsubu talebinin olduğunu, arz ve resen tespit edilecek nedenlerle; davacı tarafından açılan haksız ve hukuka aykırı işbu davanın reddine, karşı davalarının kabulü ile …. model … plakalı aracın davacıya devri ile takas mahsup taleplerinin kabulüne, devrin kabulünün mümkün olmaması halinde 10 aydır davacı tarafından aracın kullanılması nedeniyle hesap edilecek aylık 7.000TL kira bedeli+vergi ve trafik cezası bedellerinin hesap edilerek borçtan takas mahsup taleplerinin kabulüne karar verilmesini arz ve talep etmişlerdir
Birleşen dosyada davacı vekili dava dilekçesinde özetle;, müvekkili ile davalı taraf arasında su satımına ilişkin bayilik sözleşmesi düzenlendiğini, müvekkili ile davalı taraf bu ticareti yürütürken , verilen bu bedellerine mahsup edilmek üzere davacıya ait …. model su dağıtımında kullanılan …. plakalı aracın davalıya 26.000,00 TL ‘sı bedelle satılması hususunda anlaştıklarını, müvekkil tarafından araçın davalıya temmuz 2016 tarihinde teslim edildiğini, müvekkil bu meblağı davacıya ödeyeceği su bedelinden mahsup ettiğini, davalı taraf aracın devrini almadığını, davalı tarafın aracı kullandığını, davalı tarafın aracı kullanmadıkları şeklinde cevap verdiklerini , ancak davalı tarafın aracı kullandıkları , aracın plakasına kesilen hgs cezaları, mobese kayıtları , trafik cezaları aracın davalı tarafça kullandıklarını gösterdiğini, davalı taraf 11.000 TL tutarındaki iskontolu su bedelini ve üzerine almadığı ama aylardır kullandığı (kendisine fiili olarak satılan ) … plakalı araç meblağına mahsup edilerek kendisine ödenmeyen 26.000 TL ye karşılık İzmir … İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı takip dosyası ile icra takibi başlattıklarını, müvekkil tarafından icra takibine itiraz edildiğini ve takibin durduğunu, davalının duran icra takibinin devam etmesini sağlamak izin İzmir …. Asliye Ticaret Mahkemesinde … esas sayılı numarası ile itirazın iptali davası açtığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 182.812,67 TL ‘sinin ve müvekkilin ek araç ihtiyacından doğan maddi mağduriyetinin ve trafik cezası , kaza, değer kaybı vs ile 2018 yılı yeni motorlu taşıtlar vergisi, zorunlu mali mesuliyet sigortası ocak 2018 sen sonra işleyecek araç kullanım bedelleri de eklenmek suretiyle davalı tarafından tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen dosyada davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davanın İzmir …. Asliye Ticaret Mahkemesinin …. esas sayılı dosyası ile birleştirilmesi talep ettiklerini, davacının kamyonunun …. model olduğu, müvekkiline satılmak istendiği 2016 yılında 21 yaşında olduğu ve ekonomik ömrünü tamamladığını, müvekkil şirketin bu araca ihtiyacının olmadığını, davacının iskontolu su bedeli alacağı olmadığını belirterek haksız ve dayanaksız yasal olmayan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Bilirkişiden alınan 17/09/2021 tarihli bilirkişi raporunun sonuç kısmına göre;
“Mahkeme dosyası ve içindeki belgeler ile tarafların ticari defter kayıtlarının ve dayanağı belgelerin tetkiki sonucunda ve raporumuz içinde açıklanan nedenlerle, Davalı …’e ait ticari defter inclemesini yapan SMMM Rüştü Şahin tarafından düzenlenen Bilirkişi Raporunda, “davalı …’in 2016 ve 2017 yılı yasal defterleri 213 Sayılı VUK’nun 220-226 md. İle 6102 sayılı TTK’nun 64-67 md. Gereğince açılış tasdiklerini yasal süresinde ve usulüne uygun olarak yaptırılmış olduğu görülmüştür. Ancak 2016 yılı yevmiye ve envanter defterinde herhangi bir kayıt bulunmadığı, yevmiye defterinde olması gereken kayıtlarının sehven olsa gerek defteri kebir olarak onaylatılan yasal deftere kaydedilmiş olduğu, yevmiye defter kayıtlarını içeren defteri kebirin 117.sayfada bodrum ….Noterliğinin 30.06.2017 tarih … yevmiye numarası ile yıl sonu noter kapanış tasdikinin yaptırılmış olduğu görülmüştür. Bu haliyle yani yevmiye ve envanter defterlerinde kayıt olmaması, defteri kebirde yevmiye defter kayıtlarının olması nedeniyle davalı …’e ait 2016 yılı yasal defterlerinin sahibi lehine delil mahiyeti taşıyıp taşımayacağının nihai takdiri sayın mahkemenize aittir. 2017 yılı yevmiye defteri TTK’nun 64.maddesi gereği yasal süresinde ve usulüne uygun olarak Bodrum … Noterliğinin 29.06.2018 tarih …. yevmiye numarası ile 147.sayfada yıl sonu noter kapanış tasdikinin yaptırılmış olduğu, 2017 yılı defteri kebir ve envanter defterinde herhangi bir kayıt bulunmadığı görülmüş olup, takdir sayın mahkemenize aittir.” Şeklinde ifade edilmiştir. Davacı davacı şirketin 2016 ve 2017 yılı ticari defterlerinin 6100 sayılı H.M.K 222. Maddesine göre delil vasfına sahip olma niteliğinde olduğu, Tarafların ticari defter kayıtlarının karşılıklı incelenmesinde cari hesap kayıtlarında fark olduğu tespit edilmiş olup, iş bu farklar raporumun tespit ve değerlendirme bölümünde açıklanmıştır. Buna göre; tarafların kayıtlarının davacı yanın davalı … adına düzenlediği 130.502,20.-TL’lik fatura toplamı hususunda uyumlu olduğu, 24.073,83.-TL’lik toplam faturaların kabul edilip edilmeyeceğinin takdiri Sayın mahkemenize ait olup, kabul edildiği takdirde davalı adına toplam 154.576,03.-TL’lik fatura düzenlendiği karşılında 117.149,22.-TL tahsilat kaydı yapıldığı, böylece tarafların ticari defter kayıtlarına göre aksi ispat edilmedikçe, davacı şirketin davalı …’den takip ve dava tarihi itibari ile (154.576,03- 117.149,22)= 37.426,81.-TL cari hesap alacağı olduğu kanaatine varılmıştır. Davalı yan tarafından damacana dolum bedeli olarak davacı şirket adına düzenlenen ve davacı yan ticari defterlerinde kayıtlı olmayan 24.11.2016 tarihli 79460 ve 79461 nolu 5.174,91.-TL ve 5.027,76.-TL tutarlı olmak üzere toplam (5.174,91+5.027,76)= 10.202,67.-TL tutarındaki faturalar ile araç kira bedeli ve trafik cezası açıklamalı toplam tutarı 63.200,00.-TL olan 4 adet faturanın kabul edilip edilemeyeceğinin hukuki yorumu Sayın Mahkemenize aittir. Sayın Mahkemenizce iş bu faturalar kabul edildiği takdirde 10.202,67.-TL ve 63.200,00.-TL’nin davacı yanın alacağından mahsup edilmesi gerekeceği kanaatine varılmıştır. Davacının davalıdan 1.299,05.-TL işlemiş faiz talep ettiği, ancak davalıyı temerrüde düşürdüğüne dair noter ihtarnamesi ya da sözleşme benzeri tevsik edici bir belgenin dava dosyasına sunulmadığı tespit edilmiş olup, işlemiş faiz talebinin yerinde olup olmadığı hakkındaki hukuki yorum Sayın Mahkemenize ait olduğu, Sonuç ve kanaatine varılmıştır.’ şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür. Bilirkişi heyetinden alınan 26/07/2022 harihli bilirkişi raporunun sonuç kısmına göre; ”Tarafımıza teslim edilen dosya kapsamında yapılan incelemeler neticesinde; Davacı şirketin davalıdan takip tarihi itibariyle 37.427,69 TL alacağı bulunduğu, Davalının takas savunmasını ispat yükünün davalda olduğu, Davalı tarafın aracın devrini yapması halinde, 26.000 TEL’nin borçtan mahsubunun gerekeceği, Aksi halde bu tutarın indirilmesinin mümkün olmadığı, Aracın devri yapılırsa, ecrimisil ödenmesine gerek olmadığı, davalının devri yapmaktan kaçınması halinde ise, davacının iadeden kaçınması haklı olacağından ecrimisile yine gerek olmayacağı, Her iki ihtimalde de ceza, MTV ve sigorta masraflarından davacı şirketin sorumlu olmasının gerektiği, Araca gelen hasarın borçtan mahsubu, ancak aracın davalıya iadesi halinde mümkün olabileceği, İskonto uygulanmasına ilişkin talebin mevcut delil durumumna göre Kanıtlanamadığı yönündeki görüşlerimizi konunun hukuki ve nihai takdiri Sayın Mahkemeye ait olmak üzere saygıyla arz ederiz.” şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür. Makine Mühendisi Bilirkişiden alınan 27/12/2022 tarihli bilirkişi raporunun sonuç kısmına göre; 17.08.2016 tarihinde meydana gelen kazada …. plaka sayılı araçta değer kaybı meydana gelemeyeceği kanaatine, …. plaka sayılı aracın brandasında herhangi sorun görülmediği, sağlam ve kullanılır vaziyette olabileceği kanaatine, 2016 yılında aracın aylık kiralama bedeli ortalama 3.000,00 TL, 2017 yılında aracın aylık kiralama bedeli ortalama 3.500,00 TL ve 2018 yılında aracın aylık kiralama bedeli ortalama 4.000,00 TL olabileceği kanaatine, Hususundaki görüş, tespit ve kanaatimi içeren raporumun,hukuki değerlendirmesi ve nihai kararı Sayın Mahkemenize ait olmak üzere arz ederim.” şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür. Asıl dava, bayilik sözleşmesinden kaynaklanan cari hesap alacağının tahsili için başlatılan icra takibine karşı yapılan itirazın asıl alacak üzerinden iptali istemine ilişkindir. Davaya konu İzmir …. İcra Müdürlüğü’ nün …. Esas sayılı takip dosyasında davacı tarafından davalı aleyhine cari hesap bakiye bedeli dayanak gösterilerek toplam 38.726,74 TL’ nin talep edildiği, ödeme emrinin borçlu/davalıya tebliğ edildiği, borçlunun süresinde yaptığı itiraz üzerine takibin durduğu görülmüştür.
Dava, 1 yıllık hakdüşürücü süre içerisinde açıldığından işin esasına geçilmiştir.
Taraflar arasında bayilik sözleşmesi olduğu, davalının davacı şirketin ürünlerini aldığı ihtilaflı değildir. İhtilaflı olan hususlar davalıya teslim edilen ürünlere karşılık ödemenin yapılıp yapılmadığı, borca karşılık …. plakalı aracın davalı tarafından davacıya devrinin gerçekleşip gerçekleşmediği, devir veya teslim gerçekleşmiş ise aracın kiralama bedeli, vergi borcu, trafik cezası ve sigorta bedellerinin mahsubunu gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır.
Davalı taraf …. plakalı aracın öncelikle davacıya devrini talep etmiş ise de, davacının karşı iddia ve savunmaları değerlendirildiğinde devrin mümkün olmadığı anlaşıldığından diğer kalemler yönünden takas/mahsup defi incelenecektir.
İncelenen
Asıl dosyada Davalı birleşen davada davacı defterlerine göre, Talimat mahkemesi (Bodrum …. AHM) aracılığıyla Bilirkişiden alınan 09/01/2020 tarihli bilirkişi raporunun sonuç kısmına göre; “Hukuki yön ve kanıtların değerlendirilmesi Sayın Hâkimliğinize ait olmak üzere; Davalı birleşen dava davacısı …”e ait ihtilafın doğduğu 2016 ve 2017 yılı yasal defter kayıtları ile dosyalar kapsamı incelenmiştir. Yapılan incelemeler ve yukarıda açıklanmaya çalışılan hususlar dahilinde; Davacı birleşen dava davalısı …. Ltd.Şti. davalı birleşen dava davacısı …’den 30.11,2016 takip tarihi itibariyle 5.553,39TL alacaklı olduğu, Faturalarda iskonto adı altında olmayan ama “19 lt. bedelsiz damacana dolumu” uygulamasının var olduğu, öteden beri var olan bedelsiz damacana dolumu içerikli en son faturanın 11.09.2016 tarihli olduğu, bedelsiz damacana dolumu uygulamasının her faturada değil bazı faturalarda yer aldığı ancak 19lt bedelsiz damacana dolum miktarının neye göre tespit ve hesap edildiğinin bilirkişiliğimce anlaşılamadığı, Yukarıda 2/a,b,c,d maddelerinde izah etmeye çalıştığım hususlar dahilinde birleşen dava olan Nazilli … ASHM nin …. E.-… K.sayılı dava dosyası davacısı …’in talepleri yönünden nihai takdirin Sayın mahkemenize ait olduğu, Tarafların inkâr/kötüniyet tazminatı yargılama masrafları ile vekalet ücreti taleplerinin ve diğer benzeri taleplerinin Sayın Mahkemenizin takdirleri içinde kaldığı, sonuç ve kanaatine varılmıştır.” şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür.
Asıl dosyada Davacı birleşen davada davalı ticari defterlerine göre, Talimat mahkemesi (Nazilli … AHM) aracılığıyla Bilirkişiden alınan 16/07/2020 tarihli bilirkişi raporunun sonuç kısmına göre; “Değerlendirme ve takdiri Sayın Mahkemenize ait olmak üzere; … İçecek Su Gıda Nak. San. İç ve Dış Tic. Ltd. Şti’nin …’den 37.426.81TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir. … İçecek Su Gıda Nak. San.İç ve Dış Tic. Ltd. Şti’nin …’e kestiği faturalarda iskontolu kesilen herhangi bir faturanın olmadığı tespit edilmiştir. …’in, … İçecek Su Gıda Nak. San. İç ve Dış Tic. Ltd. Şti’ne … Plakalı araç İle ilgili araç kiralama faturası veya araç ile ilgili kesilen başka bir faturanın olmadığı tespit edilmiştir.” şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür. Asıl davanın takibe konu edilen alacak kalemi değerlendirildiğinde; davalı taraf takibe konu edilen asıl alacak bedeline cevap dilekçesinde açıkça itiraz etmediğinden aksine … plakalı aracın iş bu borç kalemine mahsuben alacaklı/davacıya verildiğini savunduğundan ve incelenen ticari defterlere göre iskontonun uygulanmasını gerektirir taraflar arasında sözleşmenin bulunmadığı buna yönelik delilin dosyaya sunulmadığı bu hali ile davacının cari hesaptan kaynaklanan 37.427,69 TL alacağının bulunduğu sabittir. Bu nedenle davalının mahsuba konu ettiği kalemlerin incelenmesi ihtilafı aydınlatacaktır.
Mahsuba konu edilen, … plakalı aracın kiralama bedeli incelendiğinde; aracın 14/07/2016 tarihinde davacıya teslim edildiği (2.cd., 14/07/2016 ve 01/03/2018 tarihli dilekçe) ihtilaflı değildir. Davalı, aracın devrinin 37.427,69 TL’ den düşüleceğini bakiye borç içinde davacının iskontolu su teslim edeceğini, davacı taraf ise aracın 26.000,00 TL bedelle devri hususunda anlaşmanın sağlandığını devir gerçekleşmediği içinde mahsup işleminin yapılmadığını belirtmiştir. Ayrıca davacı araçta haciz bulunduğunu K2 belgesi olmadığını devrin gerçekleşmediğini de savunmuştur. … plakalı aracın celp edilen malik kaydına göre haczinin bulunduğu ve K2 belgesinin olmadığı görülmüştür. Davacı taraf aşamalardaki beyanlarında aracın “K2” belgesi bulunmadığından trafiğe çıkartılmadığını savunmuş ise de; dosya içeriğinde yer alan ve yetki belgesi bulunmadığı için yazılan ceza tutanağının tarihinin teslim tarihinden sonraki bir tarih olan 06/08/2016 olması, akabinde tanık olarak dinlenen …’ in 17/08/2016 tarihinde aynı araç ile kaza yapması, dinlenen tanıklardan … ile …’ ın beyanlarına göre söz konusu aracın 1,5-2 ay, …’ in beyanına göre ise 7-8 ay kullanıldığı belirtildiğinden davacının aracın kullanılmadığına yönelik savunmasına itibar edilmemiştir. Bu nedenle her ne kadar sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre herkes aldığını vermekle yükümlü ise de, davalının maliki olduğu aracın kullanıma yönelik tasarruf hakkının davacıda bulunduğu teslime ilişkin taraflar tacir olduğundan TTK’ nın 18/3. maddesi uyarınca geçerli şekil şartlarına haiz ihtarın davalı tarafa yapılmadığı görüldüğünden 14/07/2016 tarihinden dava tarihine kadar olan araç kiralama bedellerinin ve trafik cezası bedelinin davacının alacak kaleminden mahsubuna karar vermek gerekmiştir.
Birleşen dava yönünden ise, asıl dava dosyasında mahsuba konu edilen kalemler daha sonra açılan ve mahkememiz doyası ile birleştirilen dava dosyasında da talep edilmiş olup iş bu kalemler asıl dava dosyasında ki alacak kalemlerinden mahsup edildiğinden davacının 14/07/2016 tarihinden dava tarihine kadar olan araç kiralama bedelleri ve trafik cezası bedeline ilişkin talebinin hukuki yararı bulunmadığı, mahkememizce aldırılan son makine bilirkişisinin raporuna göre dava konusu araçta değer kaybının olmadığı gibi brandaların zarar görmediğinin tespit edildiği, aracın kullanım hakkı birleşen davada davalıya bırakılmış ise de, araç kira bedellerinin tahsilinin talebi karşısında birleşen davanın davacısı tarafından benzer özellikli aracın kiralanması sonucu iş bu araç için MTV ile sigorta bedelinin kendisi tarafından ödenmeyeceği açık olduğundan iş bu kalemlere yönelik talebin reddine, asıl dosyanın açıldığı tarihten birleşen davanın açıldığı tarihe kadar olan kiralama ücretinin tahsilinde davacı taraf haklı ise de, cevap dilekçesinde ileri sürülen mahsuba konu 63 adet paletin birleşen dava davacısına 9.292,50 TL ye teslim edildiği ” Emanet Senedi” ile sabit olduğundan birleşen davaya yönelik kullanım ücreti taleplerinin reddine, her dava açıldığı tarih itibariyle değerlendirileceğinden dava tarihinden sonraki kiralama ücretleri talebi hakkında araştırma yapılmasına gerek görülmeyerek birleşen dava hakkında aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
HÜKÜM:
ASIL DAVA YÖNÜNDEN
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile; İzmir …. İcra Müdürlüğü’ nün … Esas sayılı takip dosyasında davalı/borçlunun yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 35.463,84 TL asıl alacak üzerinden devamına,
2-Davalının sorumlu olduğu miktar üzerinden %20 icra inkar tazminatı olan 7.092,76- TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 2.422,53 TL karar ve ilam harcının yatan 445,55 TL peşin harçtan mahsubu ile eksik kalan 1.976,98 TL’ nin davalıdan alınarak Hazine’ ye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan ve mahsup edilen 445,55 TL ve 31,40 TL başvurma harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Yargılama sırasında davacı tarafından yatırılan ve harcanan 1.101,30 TL posta ve diğer giderler ile 1.300,00 TL bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 2.401,30 TL yargılama giderinin kabul red oranı nazara alınarak 2.275,30 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan A.A.Ü.T. uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesap ve takdir edilen 9.200,00 TL vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
7-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan A.A.Ü.T. Uyarınca reddedilen miktar üzerinden hesap ve takdir edilen 1.963,85 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
8-Yargılama sonucunda ve re’sen yapılacak gider olmadığı takdirde, gerekirse re’sen yapılacak gider de mahsup edilmek ve 6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince yatırılan avansın kullanılmayan kısmının yatırana iadesine,
BİRLEŞEN Nazilli … Asliye Hukuk Mahkemesi’ nin (Asliye Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) …. Esas sayılı dava dosyası yönünden;
1-Davacının 14/07/2016 tarihinden 20/03/2017 tarihine kadar olan araç kullanım bedeli ve trafik cezası miktarının tahsili talebine yönelik davasının hukuki yarar yokluğundan USULDEN REDDİNE, diğer taleplerin ise esastan REDDİNE,
2-Alınması gereken karar ve ilam harcının (179,90 TL) başlangıçta yatan peşin harçtan mahsubuna, artan harcın davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yatırılan ve harcanan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan AAÜT uyarınca usulden reddedilen miktar üzerinden hesap ve takdir edilen 9.200,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan AAÜT uyarınca esastan reddedilen miktar üzerinden hesap ve takdir edilen 9.200,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Yargılama sonucunda ve re’sen yapılacak gider olmadığı takdirde, gerekirse re’sen yapılacak gider de mahsup edilmek ve 6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince yatırılan avansın kullanılmayan kısmının yatırana iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı diğer davalının yokluğunda tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesine hitaben mahkememize verilecek istinaf dilekçesi ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/03/2023

Katip …
E-imzalıdır.

Hakim …
E-imzalıdır.