Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/297 E. 2021/433 K. 29.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/297 Esas
KARAR NO : 2021/433

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 24/09/2012
KARAR TARİHİ : 29/04/2021

Yukarıda açık kimliği yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili, dava dilekçesinde; ihale ile … Limanı yükleme boşaltma hizmet alanı sözleşmesini yüklendiği, sözleşme uyarınca hizmet verdiği, sözleşmenin 31.12.2005 tarihinde sona erdiği, davalı taraftan yaptığı işten doğan 128.827.52 TL lik hakediş alacağı bulunduğu, iş için verdiği 105.000.00 TL bedelli teminat mektubunun nakde çevrildiği, 96.114.79 TL nin davacıya iade edildiği, 8.885.21 TL buradan alacağı olduğu, yine asgari ücret ve SSK’dan kaynaklanan fiyat farkından kaynaklanan alacağı olduğu bu alacağından fazlası saklı 10.000.00 TL yi istediği belirterek 128.827.53 TL hakediş alacağının fatura tarihlerinden, 8.885.21 TL teminat mektubu alacağının 27.09.2006 tarihinden reeskont faizi ile birlikte, fiyat farkından kaynaklanan fazlası saklı alacağından 10.000.00 TL nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili, cevap dilekçesinde; 128.827,53 TL tutarındaki hakedişin haklı sebeplerle davacıya ödenmediği, davacının iş sahasını süresinde terketmemesi sebebiyle tespit edilen komisyon marifetiyle belirlendiği üzere 139.707.31 TL alacakları olduğu, bunun fatura edildiği, davacının hakedişi ile fiyat farkı hakedişi de olmak üzere 133.951.97 TL’lik hakediş alacağından mahsup edildiği, davacının fiyat farkı olarak işçilik farkını istediği, fiyat farkı hakedişleri yapıldığı, işçilikten kaynaklanan fiyat farkı alacağının bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE;
Dava, alacak davası olup, Mahkememizin 03/12/2013 tarih ve … Esas, … karar sayılı kararı ile; davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiş, Yargıtay … Hukuk Dairesinin 28/05/2015 tarih, … Esas, … Karar sayılı bozma ilamı ile “…Dava, hizmet alım sözleşmesine dayalı hak ediş bedeli, teminat mektubu alacağı ve işçilik fiyat farkı alacağının tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece, dava konusu alacak kalemlerinin miktarına ilişkin olarak alınan bilirkişi raporuna taraf vekillerinin itirazı üzerine alınan ek rapor hükme esas alınmış ise de, ek raporda 1 Ocak 2006 günü limanda tatil nedeniyle çalışma yapılmadığına, limanda günlük çalışma saatinin 18 saat değil 24 saat olduğuna, işçilik fiyat farkı alacağının sözleşme hükümleri çerçevesinde doğduğuna ilişkin hususlar başta olmak üzere davacı vekilinin, yine iki gemiye yapılan yükleme miktarı başta olmak üzere davalı vekilinin itirazları yeterince karşılanmadığı gibi gibi, değerlendirilen bir kısım itiraz noktaları üzerinde denetim yapılamamakta olup, bildirilen görüş hüküm kurmaya ve bu hükmü denetlemeye elverişli nitelikte değildir.
O halde,mahkemece, yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda içinde kaptan bir bilirkişinin de bulunduğu başka uzman bilirkişi kuruluna inceleme yaptırılması,hükme esas ek raporu değerlendiren, tartışan, taraf vekillerinin 11.01.2010 ve 25.01.2010 tarihli ek rapora yönelik itiraz noktaları üzerinde yeterince duran ve denetime elverişli olan yeni bir rapor alınması, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, iddia ve savunma noktalarını yeterince aydınlatmayan ve denetime elverişli bulunmayan ek rapora dayalı yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır…” gerekçesi ile bozulmuştur.
Mahkememizin .. Esas sayılı dosyasına kaydı yapılan dosyanın yapılan yargılaması sonunda bozmaya uyulmuştur.
Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda mali müşavir, gümrük bilirkişisi ve kaptan bilirkişiden oluşan bilirkişi heyetinden alınan 12/06/2018 tarihli heyet raporunun sonuç kısmına göre; “…davacı … Denizcilik liman … Aş tarafından … Limanını sözleşme hükümlerine göre iş sonunda boşaltılmaması nedeni ile davalı … Sanayi AŞ’nin çalışmasına engel olduğu, davalı İdarenin gelir kaybı bedelinin masraflarla birlikte toplam 120.340,74-TL olduğu ve davacı şirketin bu gelir kaybı tutarından sorumlu olacağı, hukuki değerlendirmenin taktiri sayın Mahkemeye ait olmak üzere davacı … Den. Liman …. AŞ tarafından Asgari Ücret ve SSK prim alt sınırından kaynaklanan fiyat farkı talebinde bulunamayacağı, davacı şirketin ödenmeyen üç adet faturadan kaynaklanan 128.828,52-TL hakkedişi ile paraya çevrilen 8.885,21-TL tutarındaki teminat mektubundan kaynaklanan 137.712,73-TL tutarında alacağı bulunduğu, buna göre davacı … Denizcilik Liman Aş’nin 15/12/2016 dava tarihi itibariyle davalı … San AŞ’den 17.371,99-TL asıl alacağı bulunduğu, davacı şirketin 17.371,99-TL asıl alacağı için 3095 sayılı Kanuni Faiz Oranına göre, 1.306,47-TL faiz alacağı bulunduğu, davacı şirketin 17.371,99-TL asıl alacağı için reeskont faizi oranına göre 2.067,80-TL faiz alacağı bulunduğu…” şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür.
Aynı bilirkişi heyetinden alınan 03/04/2019 tarihli heyet raporunun sonuç kısmına göre; “… 12/06/2018 tarihli kök bilirkişi raporlarında yer alan hususlarda herhangi bir değişiklik olmamakla birlikte yine bahse konu kök bilirkişi raporunda 01 Ocak tarihinde çalışma olup olmadığı hususuna ilave olarak … İşletmeleri AŞ … Liman Şefliğinin 14/01/2010 tarihli yazısında “01 Ocak tatil günlerinde çalışıldığına dair bir kayda rastlanılmamış” denildiği, ayrıca … Liman Başkanlığınan 14/01/2010 tarihli 49 sayılı yazısında ise “2007 yılında … Liman İşletmeciliği AŞ’ye ait … gemi yanaşma iskelesinde çalışmanın olmadığı liman yetkililerince tarafımıza sözlü olarak bildirilmiştir” denildiği anlaşılmıştır… ” şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür.
Tarafların rapora itirazları doğrultusunda aynı nitelikteki bilirkişiden oluşan yeni bir heyete dosya tevdi edilmiş, yeni bilirkişi heyetinden alınan 04/09/2019 tarihli heyet raporunun sonuç kısmına göre; “..Raporumuz içinde açıklanan nedenlerle davacı yanca talep edilen asgari ücret ve diğer işçilik maliyetleri fiyat farkına dair talepte bulunamayacağı kanaatine varılmıştır. Davalı yanca davacı adına düzenlenen …, … ve … nolu toplam tutarı 136.371,84.-TL olan 3 adet faturanın davacı yanca kabul edilmeyerek İzmir …. Noteri 20.02.2006 tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davalı tarafa iade edildiği, Davacı yanca kabulünde olmayan işbu 3 adet faturanın davalı yan cari hesabına kayıtlarının yapılmamasından dolayı muhasebe kayıtlarına göre aksi ispatlanmadıkça dava tarihi itibari ile davacı yanın davalıdan 128.827,52.-TL alacaklı olduğu, Davalı yanca 105.000.-TL’lik kesin teminat mektubunun nakite çevrilerek 96.114,79.-TL’Lik kısmının iade edildi iade edilmeyen 8.885,21.-TL’lik kısmı için davacı yanın alacaklı olduğu, Davalı yan muhasebe kayıtlarına göre aksi ispatlanmadıkça dava tarihi itibari ile davacı yanın davalıdan borç/alacak bakiyesinin olmadığı, cari hesabının sıfır olduğu, Davacı … Denizcilik Liman İşlet.Nak.Tur.İnş. ve Tic. A.Ş.’nin liman sahasını sözleşmede belirtilen 31.12.2005 tarihinde 24:00 itibarı ile boşaltmadığı için davalı tarafından gelir kaybının olduğu, liman içindeki ekipmanların boşaltılması için araç ve işçilik vb. harcamalar yaptığı ve liman içinde davacı yana ait araç ve ekipmanların işgal ettiği süre için kira bedelinin oluştuğu heyetimizce tespit edilmiş olup, (hesaplama detayları rapor içinde ayrıntılı olarak açıklanmıştır) davalı idarenin 69.547,63 TL gelir kaybının olduğu, ve davacı şirketin bu gelir kaybı tutarından sorumlu olacağı kanaatine varılmış olup, davacı yanın hakkediş alacağından ve teminatından mahsup edilen 136.371,84.-TL’nin yersiz olduğu, davalı yanın gelir kayıplarından dolayı 69.547,63.-TL talep edebileceği bu tutarı davacı yan hesaplarına tahakkuk ettirdiğinde davacı yanın davalıdan 66.824,21.-TL alacağı olacağı olduğu, Davacı yanın 66.824,21.-TL asıl alacak için reeskont faiz oranına göre talep edebileceği 11.645,13.-TL faiz alacağı olduğu….” şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür.
2.Bilirkişi heyetinden alınan 23/03/2020 tarihli ek raporun sonuç kısmına göre; “…Buna göre davalı yanca Aralık/2015 dönemine ait olan 4.208,88.-TL tutarındaki elektirk faturası davacının alacağından 26.01.2006 tarihinde mahsup edilmiştir.(yani davalı yanca Aralık/2015 dönemine ait elektrİk faturası tahsil edilmiştir.)..” şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür.
1-Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacının liman sahasını süresinde boşaltmamış olması nedeniyle davalının zararının oluşup oluşmadığı, oluşmuş ise bunun miktarının belirlenmesi ve davacının hak ediş alacaklarında yapılan kesinti, teminat mektubunun nakde çevrilen kısmı ve işçilik fiyat farkı alacağı bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
2-Mahkememizce Yargıtay bozma ilamı öncesi verilen karar 1 ocak 2016 günü liman sahasında yükleme yapılıp yapılmadığının net olarak tespit edilmemesi ve hükme esas alınan bilirkişi raporunda tarafların itirazlarının değerlendirilmemiş olması bozma nedeni olarak gösterilmiştir.
3-Dava konusu alacağın hesaplanmasına ilişkin olarak ihtilaflı konular 1 Ocak 2006 tarihinde liman sahasında çalışma olup olmadığı, günlük çalışma saatinin 18 veya 24 saat olup olmadığı, işçilik ücretlerinde meydana gelen artış nedeniyle davacının alacaklı olup olmadığı olarak göze çarpmaktadır.
4-Taraflar arasındaki sözleşmenin değerlendirilmesinden sözleşmenin 15.1. Ve 15.2. Maddelerinde fiyat farkı uygulamasının yalnızca akaryakıt, elektrik ve sözleşmeye konu işlerin yapımında kullanılan demirbaşların amortismanı ile ilgili olarak dikkate alınacağı, diğer kalemlere ilişkin fiyat artışlarının uygulanacak formülde 0 olarak yer alacağı belirtildiğinden personel çalıştırılmasına ilişkin olarak fiyat farkı alacağı talep edilemeyeceği değerlendirilmiştir.
5-Mahkememizce … Liman Başkanlığı’na ve … Gümrük Müdürlüğü’ne 1 Ocak 2006 günü çalışma yapılıp yapılmadığı, çalışma yapılması planlanmış ise buna ilişkin personel görevlendirmesi, çalışma talebine ilişkin yazı ve benzeri kayıtların gönderilmesi istenilmiş ise de davalı idare tarafından 1 Ocak 2006 günü liman sahasında çalışma yapıldığına veya yapılması planlandığına dair kanıtlayıcı bir belge sunulamamıştır. Bu nedenle davalıya ait liman sahasında 1 Ocak 2006 günü çalışma yapılmadığı değerlendirilmek suretiyle zarar hesabı yapılmıştır.
5-Liman sahasının süresinde boşaltılmamış olması nedeniyle davalının uğrayacağı zararın hesaplanması hususunda 04/09/2019 tarihli bilirkişi raporu ile yapılan hesaplamanın daha ayrıntılı ve denetlenebilir olduğu değerlendirilmiş, heyet tarafından yapılan hesaplama mahkememizce de benimsenmiştir. Raporun sonuç bölümüne göre davalı zararının 69.547,63TL olduğu belirtilmiştir. Davacıdan yapılan 136.371,84TL’lik mahsuptan 69.547,63TL’lik zarar hesabı düşüldüğünde davalı hesabından fazladan mahsup edilen 66.824,21TL bulunduğu tespit edilmiştir.
6-Bilirkişi raporlarına karşı her iki tarafça itirazlarda bulunulmakla birlikte 23/03/2020 tarihli bilirkişi raporunda gelir kaybı, konteynır kira bedeli, elektrik faturası alacağı yönünden itirazları karşılar mahiyette açıklama yapıldığı gözetilerek yeniden rapor aldırılmamıştır.
7-Tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesinden, taraflar arasındaki temel uyuşmazlığın davacının ihale ile işletmesini üstlendiği liman sahasını işletme döneminin sona ermesinden sonra süresinde boşaltmaması nedeniyle davalı tarafça geç boşaltmadan kaynaklanan zararın hakediş alacaklarından mahsubunun yerinde olup olmadığı noktasında toplandığı, davacının süresinde liman sahasını boşaltmaması nedeniyle davalı tarafça yapılan zarar hesaında 01/01/2006 tarihinin iş günü olarak hesaplandığı fakat dava sırasında bu tarihte liman sahasında salt davacının liman sahasını boşaltmaması nedeniyle çalışma yapılamadığını kanıtlar bir delil sunulmadığı, Liman Başkanlığı’na ve Gümrük Müdürlüğü’ne yazılan müzekkerelere belirtilen resmi tatil gününde liman sahasında çalışma yapılmasını gerektirecek bir talep veya görevlendirmeyi gösterir cevap sunulmadığı, bu haliyle 01/01/2006 günü davacının liman sahasını boşaltmamasının davalıyı tek başına zarara uğratmadığının değerlendirildiği, işçilik ücretleri yönünden yapılan değerlendirmede taraflar arasında imzalanan 07/11/2003 tarihli sözleşmede yalnızca belirli kalemler yönünden fiyat farkı verileceğinin düzenlendiği, bu kalemler arasında işçilikten doğan masrafların yer almadığı bu nedenle fiyat farkı alacağı talebinin yerinde olmadığı değerlendirilmiştir. Netice itibariyle davacının hakediş alacağından ve teminat mektubundan yapılan 66.824,21TL alacağının haksız yere mahsup edildiği bilirkişi hesaplaması ile tespit edilmiş olup, alacağın temerrüt tarihlerinden dava tarihine kadar olan kısmına işletilen reeskont faiz oranına göre dava tarihine kadar 11.645,13TL işlemiş faiz alacağı oluştuğu gözetilerek 04/09/2019 tarihli bilirkişi heyet raporu ile tespit edilen bu tutarlar üzerinden davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile, 66.824,21TL asıl alacak ve 11.645,13TL işlemiş faiz alacağının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, asıl alacağa dava tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine, fazlasına dair istemlerin reddine,
2-Harçlar Yasası gereğince alınması gereken 5.360,24-TL harçtan peşin olarak alınan 1.739,20 -TL harcın mahsubu ile bakiye 3.621,04-TL. Harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davacı yararına takdir edilen 11.001,01-TL. vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca reddedilen miktar üzerinden davalı yararına takdir edilen 8.860,43-TL. vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 1.739,20-TL. harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından sarf edilen bozma öncesi 12,20TL başvuru harcı, 900,00TL bilirkişi ücreti ve 59,50TL posta-tebligat ücreti olmak üzere toplam 971,70TL ve bozma sonrası 3.150,00TL bilirkişi ücreti, 213,00TL posta ve tebligat ücreti toplam 3.363,00TL yargılama gideri toplamı 4.434,70‬-TL. yargılama giderinin davanın ret ve kabul oranına göre hesaplanan 2.477,26-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyenin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafça sarf edilen 150,00TL posta ve tebligat ücretinin davanın kabul ve ret oranına göre hesaplanan 83,79TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiyenin davalı üzerinde bırakılmasına,
8-Fazla yatırılan gider avansının, karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafların yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize bir dilekçe verilmesi veya tutanağa geçirilmek kaydıyla mahkememiz zabıt katibine beyanda bulunmak ve bu beyanın mahkememiz Hakimi tarafından onaylanması sureti ile temyiz kanun yoluna gidilebileceği, yasal süre içinde temyiz kanun yoluna başvurulmadığı taktirde kararımızın kesinleşeceği, yasal sürede temyiz kanun yoluna gidilmesi halinde dosyanın ilgili Yargıtay Hukuk Dairesi’ne temyiz konusunda karar verilmek üzere gönderileceği açıklanmak sureti ile açık yargılama sonunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 29/04/2021

Katip …
e -imzalıdır

Hakim …
e -imzalıdır

BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur”