Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/2 E. 2023/624 K. 13.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/2 Esas
KARAR NO : 2023/624
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 04/01/2016
KARAR TARİHİ : 13/07/2023
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 22.09.2015 tarihinde meydana gelen ve … idaresindeki … plakalı araç ile … idaresindeki … plakalı araçların karıştığı trafik kazasında … plakalı araçta yolcu olarak bulunan …’ın yaralanarak malul kaldığını, bu aracın ZMMS poliçesinin … Sigorta tarafından yapıldığını ileri sürmek ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 1000 TL daimi ve geçici işgücü kaybı bedeli, bakıcı ve bakım gideri, tedavi gideri tazminatı ile 60.000 TL manevi tazminatın tahsili isteminde bulunmuştur.
Davalı …, cevap dilekçesinde, özetle; kusur oranı ve zarar miktarı yönünden bilirkişi incelemesi yapılması, davacının müterafık kusurunun dikkate alınması, davacının bedensel zararının miktarı için adli tıptan rapor alınması,öğretmen olan davacının kazanç kaybına uğramadığı, manevi tazminat talebinin fahiş olduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. cevap dilekçesinde özetle; dava konusu kazanın oluşunda sigortalı araç sürücüsünün kusurlu olmadığını, sorumluluklarının işletenin kusuru oranında olduğunu, kusur konusunda adli tıptan rapor alınmasını, davacının bedensel zararının Adli Tıp Kurumu … İhtisas Dairesi’nden alınacak rapor ile belirlenmesini, davacıya ödeme yapılıp yapılmadığının SGK.na sorulmasını, geçici iş göremezlik zararının poliçe teminatı kapsamında olmadığını, müterafik kusurun tazminattan düşülmesini, davacının yasal faiz talep edebileceği beyan edilerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılardan …ı usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap vermemiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı 22/09/2015 tarihli trafik kazasında … plakalı araçta yolcu olup, davalı … … plakalı aracın işleteni, … aracın sürücüsü, … şirketi ise aynı aracın aracın zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesini düzenleyenidir.
Davalı … Anonim Şirketi’ nin sorumluluğu değerlendirildiğinde;
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1.maddesine göre “işletenlerin, bu kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”. Kaza tarihi itibari ile yürürlükte olan Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A.3 maddesinde de “sigortacı poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre sigortalıya düşen hukuki sorumluluk çerçevesinde genel şartlarda içeriği belirlenmiş tazminatlara ilişkin talepleri kaza tarihi itibariyle geçerli zorunlu sigorta teminat limitleri dahilinde karşılamakla yükümlüdür.” şeklinde sigorta şirketin sorumluluğunun kapsamı ifade edilmiştir. Bu düzenlemelerden anlaşılacağı üzere Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası motorlu bir aracın kara yolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır.
6098 Sayılı TBK’nun 54. maddesinde çalışma gücünün azalmasından veya yitirilmesinden doğan kayıplar ile kazanç kaybı, bedensel zararlar kapsamında sayılmış olup, geçici iş göremezlik zararları da bu kapsamdadır. Sürücü ve işletenin, zarar görenin geçici iş göremezlik zararlarından sorumlu olması nedeniyle, aracın sigortalı olması halinde 2918 Sayılı Yasanın 90. maddesi gereğince (sigortanın sorumluluğu TBK hükümlerine göre belirleneceğinden ve geçici iş göremezlik zararları da 2918 Sayılı Kanunun 92. Maddesinde sigorta teminatı dışında tutulmadığından) davalıdan talep edilebilir. Diğer yandan geçici iş göremezlik zararı tedavi gideri olmadığı gibi SGK’nun sorumluluğunu düzenleyen, 2918 Sayılı Yasanın 98. maddesinde geçici iş göremezlik zararlarının SGK’nun sorumluluğunda olduğuna ilişkin düzenleme de yer almamaktadır.
Nitekim, Yargıtay … Hukuk Dairesi tarafından geçici iş göremezlik zararları tedavi gideri kapsamında görülmediği gibi, Yargıtay … H.D.’nin … E. – … K. Sayılı ve 24.12.2019 tarihli kararında, “6111 sayılı Yasa ile getirilen düzenlemede; trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmî ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedellerinin karşılanacağı belirtilmiş olup, geçici iş göremezlik ödemeleri yasa kapsamı içerisinde bulunmamaktadır.” denilerek, Yargıtay … Hukuk Dairesinin içtihatlarından farklı bir değerlendirme yoluna gidilmemiştir.
Geçici iş göremezlik zararlarının, TBK’nun 54. maddesi kapsamındaki zararlardan olması ve araç işletenin sorumluluğunda bulunması, kaza tarihinde yasanın 92. maddesinde açıkça sigorta teminat dışında sayılmaması nedeniyle geçici iş göremezlik zararları davalının sorumluluğundadır. Genel Şartlarda sigorta primine esas alınan bu zararların SGK sorumluluğunda olduğu belirtilmiş ise de, 2918 Sayılı Yasanın 98. maddesine aykırı şekilde SGK’nın sorumluluğunda olduğunun düzenlenmesi, davalının geçici iş göremezlik zararlarından sorumlu olmadığı sonucunu doğurmaz. Genel şartlar ile sorumluluğu kanun ile belirlenen SGK’nın, aktarılan prim sebebiyle geçici iş göremezlik ödemesinden de sorumlu olacağına ilişkin düzenleme, SGK yönünden bağlayıcı olmadığından, zarar görene karşı da ileri sürülemez. Bu nedenle davalının geçici iş göremezlik tazminatından sorumlu olduğuna kanaat getirilmiştir. Kazaya karışan … plakalı araç 18.09.2015-2016 tarihleri arasında zorunlu mali sorumluluk trafik sigortası ile davalı … şirketine, sigortalıdır. Kaza 22/09/2015 tarihinde meydana gelmiş olup, risk periyodu içerisinde olduğundan davacıların talep ettiği maddi tazminat kalemlerinden davalı araç sürücüsünün kusuru oranında sigorta şirketi sorumlu olacaktır.
Davalı … ile …’ ın sorumlulukları incelendiğinde;
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85/1 maddesinde, “bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yararlanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, araç işletenin bu zarardan sorumlu olacağı”, aynı yasanın 85/son maddesinde ise, “ işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiş, yaşanan trafik kazasında davalı … … plakalı aracın işleteni ve diğer davalı … aracın sürücüsüdür. Araç sürücüsü kendi kusurundan sorumlu olacak olup (TBK madde 49), işleten, sürücünün kusuru oranında yukarıda değinilen maddeye göre dava dilekçesi ile talep edilen maddi ve manevi zarar kalemlerinden sorumlu olacaklardır.
TBK’ nın 50. maddesi uyarınca davacı zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır. Bu sebeple davacı bilirkişi deliline dayanmış olup mahkememizce ATK’ dan ve aktüerya bilirkişiden kusur, maluliyet ve maddi zarar bedelinin belirlenmesi için raporlar aldırılmıştır.
Bilirkişi heyetinden alınan 11/07/2018 tarihli bilirkişi raporunun sonuç kısmına göre; “A-22.09.2015 tarihli trafiık kazasının meydana gelmesinde … plakalı araç sürücüsü Davalı sürücü …I’ nın 100 (yüzde yüz) oranında, asli ve tam kusurlu olduğu;
B- … plakalı araç sürücüsü dava dışı …’ in Kusursuz olduğu:
C- Davacı yolcu …’ın olay esnasında kazanın oluşumu üzerinde etken kusur niteliğinde bir davranışı olmadığından Kusursuz olduğu.
D-22.09.2015 günü trafik kazasında yaralanarak %9,1 oranında beden gücü kaybına uğrayan ve iyileşme süresi (4) ay olan davacının — sürekli iş gücü kaybı tazminatının 55.908,51.-TL olarak hesaplandığı,
E- Hesaplanan tazminattan … plakalı aracın sürücüsü davalı …ı ile işleteni …’in 22.09.2015 kaza tarihinden ZMS sigortacısı davalı … Sigorta A.Ş.nin dava tarihinden itibaren yasal temerrüt faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır.” şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür.
Bilirkişi heyetinden alınan 15/03/2019 tarihli bilirkişi ek raporunun sonuç kısmına göre; “A- 22.09.2015 tarihli trafik kazasının meydana gelmesinde … plakalı araç sürücüsü Davalı sürücü …I’ nın %100 (yüzde yüz) oranında, asli ve tam kusurlu olduğu;
B- … plakalı araç sürücüsü dava dışı …’ in Kusursuz olduğu;
C- Davacı yolcu …’ın olay esnasında kazanın oluşumu üzerinde etken kusur niteliğinde bir davranışı olmadığından Kusursuz olduğu.
D-22.09.2015 günü trafik kazasında yaralanarak b 9,1 oranında beden gücü kaybına uğrayan ve iyileşme süresi (4) ay olan davacının :
Geçici iş gücü kaybı tazminatının 1.325,08.-TL
Sürekli iş gücü kaybı tazminatının 71.337,21.-TL olarak hesaplandığı,
E- Hesaplanan tazminattan … plakalı aracın sürücüsü davalı …ı ile işleteni …’in 22.09.2015 kaza tarihinden ZMS sigortacısı davalı … Sigorta A.Ş.nin dava tarihinden itibaren yasal temerrüt faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır.” şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür.
Kusura yönelik sunulan rapor dosya arasında yer alan kaza tespit tutanağı ile uyumlu olup, ayrıntılı hazırlandığından mahkememizce hükme esas alınmıştır.
Dokuz Eylül Üniversitesi Adli Tıp Anabilimdalı’ndan alınan 10/01/2018 tarihli adli tıp raporunun sonuç kısmına göre;
“a)Hastanın olayın olduğu tarihteki yaşı değerlendirmeye alındığında (26 yaş) meslekte kazanma gücünde azalma oranının %9,1 olduğu,
b)Hastanın sekerlerin belirlendiği yaşı dikkate alındığında (27 yaş) meslekte kazanma gücünün azalma oranının %9,1 olduğu,
c)Mandibulada (alt çene kemiği) gelişen ve ameliyat edilmesine neden olarak kırık sonucu meydana gelen geçici iş göremezlik süresinin 120 gün olduğu tıbbi kanaatine varılmıştır.” şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür.
Bilirkişi …’dan alınan 23/08/2019 tarihli bilirkişi raporunun sonuç kısmına göre; “Davacının, teminat limiti dâhilinde davalı … Sigorta şirketinden ve diğer davalılardan talep edebileceği geçici iş göremezlik tazminat tutarı 1.633,72 TL olarak tespit edilmiştir.
Davacının “Borçlar Kanunu ve Tazminat Hukuku ilkelerine” göre talep edebileceği sürekli iş göremezlik tazminat tutarı 185.320,40 TL olarak tespit edilmiştir. Tespit olunan bu tazminat tutarından “01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren ZMMS Poliçesi Genel Şartları çerçevesindeki hesaplama Yöntemi” dikkate alınarak hesaplanan ve teminat limiti dâhilinde davalı … Sigorta şirketinin diğer davalılar ile birlikte sorumlu olduğu tutar 149.694,31 TL olarak tespit edilmiştir. Bu tutarı aşan 35.626,09 TL tazminat tutarından davalı sigorta şirketi dışındaki davalıların 2918 sayılı yasanın 90.maddesi yorumlanarak ayrıca sorumlu olup olmayacağının nihai takdiri sayın mahkemeye aittir.” şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür.
Davacı vekili 13/09/2019 tarihli bedel arttırım dilekçesi ile 1.633,72 TL geçici, 185.320,40 TL kalıcı işgöremezlik tazminatının tahsili talep etmiştir.
Ege Üniversitesi Adli Tıp Anabilimdalı’ndan alınan 22/06/2020 tarihli adli tıp raporunun sonuç kısmına göre; “1-Bu bulgulara dayanılarak 04/01/1989 doğumlu …’ta 22/09/2015 tarihli trafik kazasına bağlı yaralanmaları nedeniyle oluşan sakatlık oranı, olay tarihi ve poliçe başlangıç tarihi göz önüne alındığında, yürürlükte olan “Engellilik Ölçütü Sınıflandırması ve Engellilere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik”den faydalanarak hesaplandığına;
Kulak Burun Boğaz
D-Yüz Sınıf 1:Yüzdeki anormallik daha çok cilt yapısındaki bozukluklar ve dış görünümde sınırlı Edinsel nedenlerle fiziksel görünüm bozan burun eğriliği
Sonuç olarak şahsın trafik kazasına bağlı sakatlık oranı %2 olarak bulunmuştur.
2- Mevcut istirahat raporları göz önüne alındığında tıbbi iyileşme süresinin 122 gün olarak kabulünün uygun olacağı mütalaasına varılmıştır.
3- Dokuz Eylül Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalının 10/01/2018 tarih 2017/750 protokol nolu Medikolegal Değerlendirme Raporunda şahısta trafik kazası sonucunda çiğneme ve konuşmayı güçleştiren kemik kırığı sekeli nedeniyle maluliyet oranının %9.1 saptandığı görülmüştür. Tarafımızca yapılan muayenesinde şahısta santral ve lateral kesici dişler arasında oklüzyonda minimal bir kısıtlık olduğu görülmüş ancak evrak incelemesi esnasında hastanın kaza sonrasında oklüsyonunda değişiklik olmadığını beyan ettiği görülmüştür. Bu nedenle oklüzyon kusuru ile trafik kazası arasında illiyet kurulamamıştır. İlliyet kurulsa bile saptanan oklüzyon kusurunun çiğneme fonksiyonlarını etkileyecek düzeyde olmadığı kanaatine varılmıştır. Ayrıca tarafımızca yapılan değerlendirmede olay tarihinde yürürlükte olan yönetmeliğe göre değerlendirme yapılmıştır. Açıklanan bu sebepler nedeniyle (farklı yönetmelik ve farklı arıza seçimi) iki rapor arasında oran farkı meydana gelmiştir.” şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür.
İstanbul Adli Tıp Kurumu … İhtisas Dairesi’den alınan 19/02/2021 tarihli bilirkişi raporunun sonuç kısmına göre; “Mevcut tıbbi belgelere göre;
… ve … kızı 04.01.1989 doğumlu …’ın 22.09.2015 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanmasının, 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve öğretmen olduğu bildirilmekle meslek grup numarası Grup 24 kabul olunarak
Gr 24 IV (9……………0) A %3
E cetveline göre % 2.2 (yüzdeikinoktaiki) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı,
İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 4 (dört) aya kadar uzayabileceği oy birliği ile mütalaa olunur.”şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür.
Bilirkişi …’dan alınan 05/02/2022 tarihli bilirkişi raporunun sonuç kısmına göre; “Yukarıda yer alan açıklamalarımız birlikte değerlendirildiğinde;
2022 yılı verileri ile yapılan hesaplama sonucunda:
1.Davacının %2,2 iş göremezlik durumu nedeni ile 104.662,62 TL kalıcı sakatlık tazminatı,
2.İyileşme evresi ek ders ücretinden kaynaklı kazanç kayıpları olarak da 1.868,00 TL maddi tazminat hesaplandığı;
Toplam davacı zararının 106.530,62 TL olduğu, davalı araç sahibi ve sürücüsünün bu zararın tamamından kaza tarihinden itibaren,
Davalı Sigorta Şirketinin ise 104.662,62 TL kalıcı iş göremezlik zararlarından dosya kapsamına göre dava tarihinden itibaren sorumlu oldukları,
Kaza tarihi olan 22.09.2015 ten başlayarak 4 ay süre ile çalışmadığı anlaşılan davacının devlet memuru/öğretmen olması nedeni ile maaşlarını almaya devam ettiği ve geçici iş göremezlik evresi zararı bulunmadığı; Hukuki durumun ve delillerin taktiri Mahkemenize ait olmak üzere
Saygı ile sunulur.” şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür.
Bilirkişi …’dan alınan 23/11/2022 tarihli bilirkişi raporunun sonuç kısmına göre; “Yukarıda yer alan açıklamalarımız birlikte değerlendirildiğinde;
Davacı tarafından ibraz edilen 2022 yılı birinci ve ikinci dönemi ücret bordrolarında yer alan gerçek kazanç verileri ile yapılan hesaplama sonucunda:
1.Davacının %2,2 iş göremezlik durumu nedeni ile 105.791,08 TL kalıcı sakatlık tazminatı,
2.İyileşme evresi ek ders ücretinden kaynaklı kazanç kayıpları olarak da 1.868,00 TL maddi tazminat hesaplandığı;
Toplam davacı zararının 107.659,08 TL olduğu, davalı araç sahibi ve sürücüsünün bu zararın tamamından kaza tarihinden itibaren,
Davalı Sigorta Şirketinin ise kalıcı iş göremezlik zararlarından dosya kapsamına göre dava tarihinden itibaren sorumlu oldukları,
Kaza tarihi olan 22.09.2015 ten başlayarak 4 ay süre ile çalışmadığı anlaşılan davacının devlet memuru/öğretmen olması nedeni ile maaşlarını almaya devam ettiği ve geçici iş göremezlik evresi zararı bulunmadığı;
Bu nedenle ek ders ücretlerinden kaynaklı olarak hesaplanan 1.868,00 TL kazanç kaybı zararlarından ise ZMMS poliçe Genel Şartlarının A.6/k maddesi gereği teminat kapsamı dışında kaldığı; bu zarardan sadece davalı araç sahip ve sürücüsünün sorumlu oldukları kanaatine varıldığı;
Hukuki durumun ve delillerin taktiri Mahkemenize ait olmak üzere saygı ile sunulur.” şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür.
Mahkememizce aldırılan maluliyet ve iyileşme sürelerine yönelik raporlar kaza tarihinde yürürlükte bulunan yönetmeliğe göre hazırlanmadığından 20/12/2022 tarihli celse de: ” Mahkememizde açılan dava 2016 yılında ikame edilmiş olup, 3 ayrı maluliyet ve iyileşme süresine yönelik raporlar aldırılmıştır. Ancak alınan raporlarda maluliyete yönelik uygulanan yönetmeliklerin hiç biri kaza tarihinde yürürlükte bulunan yönetmeliğe uygun hazırlanmadığından ve bu durum mahkemelerce resen nazara alınması gerektiğinden ayrıca davacı vekili dava dilekçesinde bakıcı gideri de talep etmiş olmasına rağmen bu hususta da bir inceleme yapılmadığı görülmekle;Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin … Esas, … karar sayılı ilamı dikkate alındığında 01/06/2015-20/02/2019 tarihleri arası Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik hükümleri yürürlükte bulunduğundan davacı asilin ,Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmeliğe göre maluliyet oranı, iyileşme süresi ve bakıcıya muhtaç olacağı sürenin (tam zamanlı/yarı zamanlı/süreli) yeninden belirlenmesi için dosyanın tekrar ATK’ ya gönderilmesine,” şeklinde ara karar kurulmuş ve ara karar gereği hazırlanan İstanbul Adli Tıp Kurumu … İhtisas Dairesi’den alınan 27/01/2023 tarihli raporunun sonuç kısmına göre; “Mevcut tıbbi belgelere göre;
… ve … kızı 04.01.1989 doğumlu …’ın 22.09.2015 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanmasının, 30.03.2013 tarih, 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre değerlendirildiğinde;
D Yüz Sınıf 1 %2
1. Kişinin tüm vücut engellilik oranının % 2(yüzdeiki ) olduğu,
2. İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 4 (dört) aya kadar uzayabileceği,
3. İyileşme (iş göremezlik) süresi içerisinde veya sonrasında başka birisinin sürekli bakımına muhtaç durumda olmadığı oy birliği ile mütalaa olunur.” şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür.
Tarafların kusur oranları, davacının maluliyeti ve iyileşme süresi ile bakıcıya muhtaç olacağı süreye yönelik raporlar aldırılmış olduğundan maddi zarar kalemlerinin hesaplanması için 20/12/2022 tarihli celse de: ” Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin … Esas, … karar sayılı ilamı dikkate alınarak “Davacı öğretmen olup kaza tarihine en yakın tarihteki güncel son 4 aya dair hizmet bordrolarının getirtilmesi çıplak ücret yanında davacının aldığı ek ders ücreti ve devamlılık arzeden diğer ödemeler de gözetilerek tazminatın hesaplanması önceki ödemelerin güncellenerek belirlenen tutarın tazminattan indirilmek suretiyle ek rapor alınarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde sadece SGK hizmet dökümündeki çıplak ücret esas alınarak eksik inceleme ile karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulmasına karar vermek gerekmiştir. “
-Davacı asile 2023 yılına ilişkin güncel ücretine yönelik SGK hizmet dökümünün celbinin istenmesine,
-SGK dökümü geldikten sonra son ücret ve yukarıda belirtilen ek derslere ilişkin bedel nazara alınarak; maluliyet ve iyileşme süresinde değişiklik olduğu takdirde duruşma gün ve saati beklenmeksizin aktüerya bilirkişisinden ve tedavi giderlerine yönelik 2918 sayılı sayılı Yasanın 98. Maddesi kapsamında kalan ve kalmayan giderin ayrı ayrı talepte dikkate alınarak hesaplanması için doktor bilirkişinden ek rapor alınmasına, doktor bilirkişiye 750,00 TL ücret taktirine, dosyada var olan 556,05 gider avansının bir kısmı mahsup edilereke (başka iş ve işlemlerden kullanılması gereken masraflar olduğundan) eksik kalan 450,00TL bilirkişi ücretini karşılaması için davacı vekiline 1 nolu ara karar sonucu rapor sunulduktan ve tarafına tebliğ edildikten sonra 2 hafta kesin mehil verilmesine, kesin mehile rağmen bilirkişi gideri yatırılmadığı taktirde bilirkişi deliline dayanmaktan vazgeçmiş sayılarak dosyanın mevcut delil durumuna göre karar verileceğinin davacı tarafa ihtarına ( ihtarat yapıldı), rapor ibraz edildiğinde taraflara tebliğine,” şeklinde ara karar kurulmuş ve ara karar gereği hazırlanan 29/05/2023 tarihli bilirkişi ek raporunun sonuç kısmına göre; “Yukarıda yer alan açıklamalarımız birlikte değerlendirildiğinde;
2023 yılı verileri ile 962 özür oranı üzerinden yapılan hesaplama sonucunda:
1. Davacı için 166.576,91 TL kalıcı sakatlık tazminatı,
2. İyileşme evresi ek ders ücretinden kaynaklı kazanç kayıpları olarak da 1.868,00 TL maddi tazminat hesaplandığı;
Toplam davacı zararının 168.444,91 TL olduğu, davalı araç sahibi ve sürücüsünün bu zararın tamamından kaza tarihinden itibaren,
Davalı Sigorta Şirketinin ise 166.576,91 TL kalıcı iş göremezlik zararlarından dosya kapsamına göre dava tarihinden itibaren sorumlu oldukları,
Kaza tarihi olan 22.09.2015 ten başlayarak 4 ay süre ile çalışmadığı anlaşılan davacının devlet memuru/öğretmen olması nedeni ile maaşlarını almaya devam ettiği ve geçici iş göremezlik evresi zararı bulunmadığı;
Bu nedenle ek ders ücretlerinden kaynaklı olarak hesaplanan 1.868,00 TL kazanç kaybı zararlarından ise ZMMS poliçe Genel Şartlarının A.6/k maddesi gereği teminat kapsamı dışında kaldığı; bu zarardan sadece davalı araç sahip ve sürücüsünün sorumlu oldukları kanaatine varıldığı;
Hukuki durumun ve delillerin taktiri Mahkemenize ait olmak üzere Saygı ile sunulur.” şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür.
Bilirkişi tarafından bakiye ömrün belirlenmesinde TRH 2010 tablosu (Bknz. Yargıtay … Hukuk Dairesi’ nin 14.01.2021 tarih ve … Esas … Karar sayılı İlamı) ile hesaplamalarda progresif rant yönteminin kullanılması ile bilinmeyen (işleyecek) devredeki gelirlerin her yıl için % 10 artırılıp % 10 iskonto edilmesi suretiyle (Bknz. Yargıtay … Hukuk Dairesi’ nin 14/01/2021 tarih ve … Esas … Karar sayılı ilamı) asgari ücretin üzerinde ve mahkememiz ara kararını karşılar nitelikte hesaplama yapıldığından rapor hükme esas alınmıştır.
Tüm bu nedenler ile, 22/09/2015 tarihli trafik kazasında davalı sürücü …’ ın tam kusurlu bulunduğu, kusurlu eylem sonucu davacının %2 oranında malul kaldığı ve iyileşme süresinin 4 ay olduğu ayrıca başka birinin bakımına muhtaç olmadığı, davalı işleten ve … A.Ş.’ de sürücünün kusurlu eylemi sonucu oluşan zarar kalemlerinden sorumlu olacağından mahkememizce aldırılan 29/05/2023 tarihli aktüerya bilirkişisi ek raporuna göre, ek ders ücretlerinden kaynaklı 1.868,00 TL kazanç kaybı ile 166.576,91 TL kalıcı işgöremezlik zararının bulunduğu anlaşılmakla maddi tazminat davasının 13/09/2019 tarihli bedel arttırım dilekçesi de nazara alınarak kısmen kabulüne, kabul edilen maddi tazminat kalemine davalı … şirketi dava tarihinde temerrüte düştüğünden dava tarihinden, sürücü ve işleten yönünden ise kaza tarihinde temerrüt gerçekleşeceğinden kaza tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesi gerekerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. Her ne kadar davalı işleten vekili davacının emniyet kemerinin takılı olmadığını bu nedenle müterafik kusur indiriminin uygulanması gerektiğini savunmuş ise de, aracın kullanım amacı nazara alındığında arka koltukta oturan davacının emniyet kemeri takma zorunluluğu bulunmadığından indirim yapılmasına gerek görülmemiştir( Yargıtay … H.D. …E. , …K.).
6098 sayılı TBK’ nın 56. maddesi uyarınca hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. Kural olarak manevi tazminat yalnız olay sırasında duyulan değil, bütün hayat boyu duyulup ve çekilecek elem ve ızdıraba karşılık olarak takdir edilen bir karşılıktır. Bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durum araştırma raporu, kaza tarihi, kusur durumu, maluliyet oranı, iyileşme süresi ve kaza tarihinde ki paranın alım gücü, göz önüne alınarak manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Maddi Tazminat yönünden davanın KISMEN KABULÜNE;
-1.633,72 TL geçici işgörmezlik zararı ile 166.576,91 TL kalıcı işgöremezlik tazminatı toplamı 168.210,63 TL’nin davalılardan … A.Ş. ‘ den (poliçe limiti ile sınırlı sorumlu olmak üzere) dava tarihi olan 04/01/2016 tarihinden, diğer davalılardan ise kaza tarihi olan 22/09/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Manevi Tazminat yönünden davanın KISMEN KABULÜNE;
I-8.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 22/09/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılardan … ile …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
3-Maddi tazminat yönünden alınması gereken 11.490,46 TL karar ve ilam harcının yatan 848,35 TL peşin harç ve ıslah harcından mahsubu ile eksik kalan 10.642,11 TL’ nin tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak Hazine’ye irat kaydına,
4-Manevi tazminat yönünden alınması gereken 546,48 TL karar ve ilam harcının davalılardan … ile …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak Hazine’ye irat kaydına,
5-Yargılama sırasında davacı tarafından yatırılan ve harcanan 848,35 TL peşin harç, 29,20 TL başvurma harcının tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
6- Davacı tarafından yatırılan ve harcanan 1.006,70 TL posta ve diğer giderler, 1.900,00 TL bilirkişi masrafı, 1.070,00 TL ATK fatura bedeli ile 141,99 TL ulaşım gideri olmak üzere toplam 4.118,69 TL’nin kabul ret oranına göre hesap edilen 2.938,83-TL’nin 2.805,40.-TL’sinin tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen, bakiye kalan 133,43.-TL’nin ise davalılardan … ile …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan A.A.Ü.T. uyarınca kabul edilen maddi tazminat miktarı üzerinden hesap ve takdir edilen 26.231,59 TL vekâlet ücretinin tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
8-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan A.A.Ü.T. uyarınca kabul edilen manevi tazminat miktarı üzerinden hesap ve takdir edilen 8.000,00 TL vekâlet ücretinin davalılardan … ile …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
9-Davalılar … A.Ş. Ve … kendilerini vekil ile temsil ettirmiş olduklarından A.A.Ü.T. uyarınca reddedilen maddi tazminat miktarı üzerinden hesap ve takdir edilen 9.200,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak isim ve unvanı belirtilen davalılara ödenmesine,
10-Davalı … vekil ile temsil ettirmiş olduklarından A.A.Ü.T. uyarınca reddedilen manevi tazminat miktarı üzerinden hesap ve takdir edilen 8.000,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak ismi belirtilen davalıya ödenmesine,
11-Yargılama sonucunda ve re’sen yapılacak gider olmadığı takdirde, gerekirse re’sen yapılacak gider de mahsup edilmek ve 6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince yatırılan avansın kullanılmayan kısmının yatırana iadesine,
Dair, davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesine hitaben mahkememize verilecek istinaf dilekçesi ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 13/07/2023
Katip …
E-imzalıdır.
Hakim …
E-imzalıdır.

BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur”