Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/1476 Esas
KARAR NO : 2021/1169
DAVA : Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan), Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/12/2016
BİRLEŞEN İZMİR 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN
ESAS NO : 2017/17 Esas
KARAR NO : 2017/28
DAVA : Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/01/2017
KARAR TARİHİ : 28/12/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILMA TARİHİ : 14/01/2022
Yukarıda açık kimliği yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; Davacı şirketin kullanım dışı olan metal ve metal dışı bir çok ürünün tekrar üretim süreçlerine kazandırılması amacıyla geri dönüşüm faaliyeti gösterdiğini, taraflar arasında 08.03.2016 tarihinde Satış Danışmanlık Sözleşmesi imzalandığını, 12.04.2016 tarihinde Reklam ve Medya Danışmanlık Sözleşmesi ile 26.04.2016 tarihli ek sözleşmeler imzalandığını, iş bu sözleşmeler ile … İzmir İnşaat Projesi ile ilgili tüm medya hizmetleri medya planlama, reklam materyallerinin hazırlanması, lansman organizasyonları, fuar tanıtımları, etkinlik sponsorları ve medya satın alma işlerini yapmayı taahhüt ettiğini, karşılığında davacı tarafından sözleşme maddelerine istinaden toplam bedeli 9.440.000.TL olan 47 adet çekin keşide edilerek davalı tarafa verildiğini, davalı tarafından bugüne kadar sözleşme hükümlerinin yerine getirilmediğini, bahse konu sözleşmeleri tek taraflı olarak feshetmiş olup fiilen şirket çalışmalarını durdurduğunu ve mal kaçırma yoluna girdiğini, iş bu dosya kapsamında 30.11.2016 tarihli 236.000.TL bedelli …. seri nolu Halkbankası Pınarbaşı şubesi çeki bakımından dava açıldığını, davalı tarafından sözleşme gereği yapılması gereken işlerin yapılmadığı gibi onay alınmamış ve davacı bilgisinde olmayan gerçeğe aykırı faturalarla sanki medya satın alma yapılmış gibi işlem yapıldığının gözlemlendiğini, … mail adresine SAM reklam adlı firmadan … reklam şirketine kesilen 01.06.2016 tarih ve …. seri nolu 3.288.788,62.TL bedelli fatura gönderildiğini, davacı şirketin onay verdiği bir medya satın alma olmadığı gibi faturada hangi hizmetin ne zaman hangi mecrada ne kadar süre ile verildiği konusunda bir açıklama olmadığını, yine sözleşmeye aykırı olarak 20.07.2016 tarihli 8.732.000.TL bedelli e-fatura gönderildiğini, söz konusu hususta faturaların sözleşmeye aykırı olduğundan Bornova 5.Noterliğinin 20.06.2016 tarih ve 15768 yevmiye nolu ihtarnamesi ile Bornova …Noterliğinin 22.07.2016 tarihli …. yevmiye nolu ihtarnamesinin davalı tarafa gönderildiği, davalı yan tarafından da İzmir ….Noterliğinin 18.07.2016 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile 22.07.2016 tarih ve …. yevmiye nolu ihtarnameleri ile haksız ve yasal olmayan taleplerde bulunularak reklam ve tanıtım taahhütlerinin durdurulduğunun ihtar edildiğini, diğer yandan davacının davalı yandan sözleşmeler gereği beklediği hizmeti alamadığı gibi avans olarak verilen çeklerden 25.05.2016 tarihli, 25.07.2016 tarihli Denizbank çekleri ile 30.05.2016 tarih, 25.07.2016. tarih ve 05.08.2016 tarihli Halkbanka ait toplamda 5 adet çek hakkında toplamda 880.000.TL lik çek bedellerini tahsil ettiğini, dava konusu çeklerden …….. Pınarbaşı şubesine ait 30.11.2016 tarihli… seri nolu 236.000.TL bedelli çek bakımından davalılar kapsamında muhtemel ihtiyati haciz başvuruları ve icra takibinin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararına verilmesine, dava konusu çekin iptaline, davacının borçlu olmadığının tespitine, kötüniyetle hareket ederek davacının ticari hayatına ve itibarına zarar veren davalının % 20 den aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen Mahkememizin …….Esas sayılı dosyasında, dava dilekçesinde özetle; Birleştirme talep ettikleri Mahkememizin ……….. Esas sayılı dosyasının davalısı … Reklam Gıda ve İnş. San Tic. LTd. Şti ile inşaat projesi kapsamında iş yapmak istediğini ve bu konuda sözleşmeler imzalandığını, sözleşmeler uyarınca iş bu davalının başlatılan … İzmir İnşaat Projesinin işlerini yapmayı taahhüt ettiğini, karşılığında ise müvekkilinin çekler keşide ettiğini ve birleştirme talep ettikleri dosyadaki davalı olan … Reklam Gıda İnş. .. LTd. ŞTi’ne teslim ettiklerini, işbu şirketin sözleşmeyi haksız yere tek taraflı olarak fesih etmesi üzerine çeklerin bedelsiz kaldığını, 30/11/2016 tarihli, …. çek no.lu, 236.000,00-TL çek yönünden Mahkememizin …… Esas sayılı dosyası ile menfi tespit davası açıldığını, diğer çekler ile ilgili tüm hukuki ve yasal başvuru haklarını kullanacaklarını, dava konusu çekten dolayı müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti ile çeklerin iadesine, davalının %20 kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini karar ve talep etmiştir.
Davacı vekilinin 13/03/2018 tarihli ıslah dilekçesinde özetle; aslı dava ve birleşene dava yönünden davamızın ıslahına ve çekteki tahrifat nedeniyle yetkili hamil olmayan ve icra takibi açma hakkı bulunmayan birleşen 2. asliye ticaret mah. 2017/17 e. sayılı dosya davalısı … Bankası yönünden davamızın kabulüne; mahkemenizin 2016/1476 E. sayılı dosya davalısı … ile diğer davalı yönünden çekin bedelsiz olması, bu iki davalı arasında mal, hizmet ve borç olmaması ve davalıların kötü niyeti nedeniyle davanın kabulüne, fazlaya ilişkin haklarımızın saklı kalması şartıyla müvekkil şirket tarafından haksız olarak ana para ve fer’ileriyle birlikte ödenen Toplam 312.540-TL’nın reeskont faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen istirdadına, davalı tarafa ayrı ayrı 020’den az olmak üzere tazminata hükmedilmesine, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalılardan tahsiline karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
CEVAP: Davalı … Reklam Ltd.Şti. vekili, cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında imzalanan 08.03.2016 tarihli Satış Danışmanlık Sözleşmesi, 12.04.2016 tarihli Reklam ve Medya Danışmanlık Sözleşmesi ile 26.04.2016 tarihli Ek sözleşmelere istinaden davacı tarafından davalı şirkete 9.440.000.TL bedelli çekler keşide edildiğini, davacı tarafından davalının sözleşmeler gereği taahhütlerini yerine getirmediği nedeniyle dava konusu çekin iptalini talep ettiğini, davacının tüm iddialarının haksız ve mesnetsiz olup davanın reddi gerektiğini, davalının taraflar arasında imzalanan sözleşmeler gereği tüm edimlerini yerine getirmesine rağmen davacının projeye bağlı olarak dairelerin satımı için gerekli çalışmaları yapmadığını, projeyi ilerletmediğini, davacının 08.03.2016 tarihli sözleşme gereğince satış ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi için satış ofisi kurması gerekirken davacının iş bu taahhüdünü yerine getirmediğini, davalının kendi şirket bünyesinde satış ofisi kurarak satış ve pazarlama faaliyetlerini yürütmek zorunda kaldığını, davalı tarafından yapılan tüm satış, pazarlama, reklam ve danışmanlık faaliyetlerinin davacının onayı ile yapıldığını, taraflar arasında imzalanan sözleşmelerde 01.07.2016 tarihinde inşaat çalışmalarına başlanacağının taahhüt edilmesine rağmen çalışmaların başlamadığını, iş bu nedenle sözleşmelerin alıcılar tarafından feshedilerek sözleşmeye istinaden yapılan ödemelerin iadesinin talep edildiğini, davacı yanın sözleşme gereği satış ofisi kurulmasına ilişkin hiçbir çalışma yapmadığı ve halen inşaat çalışmalarına başlamadığı hususunun İzmir 5.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2016/121 D.İş sayılı dosyası ile tespit edildiğini, davalının tüm medya tanıtım çalışmalarını e-posta yoluyla davacının onayına sunduğunu, bu görsellerin icra kurulu toplantısında davacının onay vermesi üzerine onay doğrultusunda medya şirketi ilgili mecralarda yer ayırttığı ve reklam yayınladığını, sözleşme çerçevesinde reklam ve tanıtım faaliyetlerinde sosyal medya, reklam, gazetelerin etkin şekilde kullanıldığını, yapılan tüm tanıtımların davacı yana iletildiğini, davacı tarafından onaylanan medya tanıtım çalışmaları doğrultusunda yapılan medya satın almalara ilişkin Sam Reklam tarafından davalı yan adına 01.06.2016 tarihli 26770 nolu 3.288.788,62.TL bedelli faturanın düzenlendiğini, davalı tarafından yapılan tüm tanıtım ve pazarlama faaliyetlerinin davacı onayı doğrultusunda yapıldığını, yine davacı tarafından haksız olarak düzenlendiği iddia edilen 20.07.2016 tarihli ………. nolu 8.732.000.TL bedelli faturanın reklam bedeline ilişkin olarak düzenlendiğini, davalı tarafın dava konusu çeki ticari ilişkiden kaynaklanan borcu nedeniyle ciroladığını, haksız ve mesnetsiz davanın reddine, kötüniyetli davacının alacağın % 20 sinden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Halkbank T.A.Ş. vekili, cevap dilekçesinde özetle; Davacı ve davalıların aralarındaki hukuki ilişkiye istinaden karşılıklı edimlerini yerine getirmemesinden dolayı davaya konu çekler hakkında karşılıklı olarak birbirleri aleyhine davalar açtıklarını, nihayetinde müvekkil bankanın 3. şahıs olmasına rağmen davalı gösterilmek suretiyle haklı icra takip dosyasının tedbir kararı verilmek suretiyle İzmir …..İcra Müdürlüğünün …… sayılı icra takip dosyasının tedbiren durdurulduğunu, fakat çek bedelinin ödenmesi ile tedbir ve iş bu davanın müvekkil banka açısından konusuz kaldığını, davalı bankanın bu davada taraf sıfatının bulunmayıp kredi ilişkisi sebebi ile çek hakkında haklı işlem yapan konumunda olduğunu, dava konusu çekin davalı bankaya kredi finansmanının sağlanması amacıyla değil kredi şartı olarak diğer davalı MB A.Ş. firması tarafından teslim edildiğini, kredi müşterisi tarafından davalı bankaya teslim edilen dava konusu çek ile ilgili olarak davacının açmış olduğu davanın yerinde olmadığını, davacı tarafından müvekkil bankaya hitaben yazılan talep dilekçesi ve davacının davasının ve ıslah dilekçesinin müvekkil açısından bir kıymet ihtiva etmediğini, davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün…. Esas sayılı dosyası, 08/03/2016 tarihli Satış Danışmanlık sözleşmesi, 12/04/2016 tarihli Reklam ve Medya Danışmanlık sözleşmesi, 26/04/2016 tarihli ek sözleşme, ihtarnameler, Ticari defterler, mali kayıtlar, bilirkişi incelemesi delil olarak değerlendirilmiştir.
İstanbul Adli Tıp Kurumundan alınan rapora göre; “…6.1. İnceleme konusu çekte yer alan 3.ciro da sağda yer alan imzanın altında yer alan yazıları çiğnediği saptandığından, söz konusu imzanın yazılardan sonra atılmış olduğu,
6.2. Solda yer alan imza ile altta yer alan yazılar arasında herhangi bir kesişme noktası bulunmadığından kaşe izi ile yazı keşisme noktasında hangisinin altta hangisinin üstte olduğu tespit edilemediğinden, söz konusu imza ve kaşe izinin altındaki yazılardan önce mi sonra mı oluşturulduğu hususunda tespite gidilemediği hususlarını bildirir KANAAT RAPORUDUR….” şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür.
“
Mahkememizce aldırılan 25/09/2020 tarihli bilirkişi raporunun sonuç kısmına göre; “…-Davacı … A.Ş.nin yasal defter ve muavin kayıtlarının tetkikinde; takibe ve davaya konu Halkbankası Pınarbaşı Şubesine ait 30.11.2016 tarihli ….. seri nolu 236.000.TL bedelli çekten dolayı davalı … firmasına herhangi bir borcunun olmadığını, bu çekin her iki tarafın kayıtları ile de sabit olduğu şekli ile mal/hizmet yönünden karşılıksız kaldığını, davalı … tarafından da söz konusu çekin diğer davalı MB şirketine ticari bir mal alım satım veya hizmet bedeline ilişkin olarak değil, hatır çeki olarak verildiğini, diğer davalı konumunda olan Halkbankası A.Ş. nin davalı MB şirketinden hangi sebep dahilinde bahse konu çeki ciro yoluyla aldığı hususunda herhangi bir inceleme yapmanın mümkün olmadığını, davacının ilk davanın … ve MB şirketlerine açılmış olduğunu, daha sonra Çekte yetkili hamil olmayan Halkbankası son hamil MB şirketi ile çekin ödeme yasağı nedeni ile ödeme yapılmadığına dair şerhin arasına …. Işıkkent Şubesi cirosunu sonradan atarak çekte usulsüz olarak yetkili hamil olmuştur iddiası hususunda takdiri sayın Mahkemeye ait olduğunu, yapılan tetkikler kapsamında davacı … şirketinin davalı … şirketine borçlu olmadığını, davalı … şirketinin vermiş olduğu beyanlardan hareketle davalı MB şirketine cirolanan bahse konu çekin de mal/hizmet/fatura karşılığı olmayıp hatır çeki olduğundan hareketle, davacı … tarafından İzmir …..İcra Dairesinin …. sayılı dosyasında takibe konu 236.000.TL lık çek bedeline istinaden 23.600.TL işlemiş faiz de eklenmek suretiyle toplamda 259.600.TL olarak diğer davalı Halkbankası’na yapılan ödemeden dolayı davacının davalı Halkbankası’ndan istirdat talebinin yerinde olup olmadığı ve davalı Halkbankası A.Ş. nin iyi niyetli 3.şahıs olup olmadığı hususlarında takdir sayın Mahkemeye aittir …” şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
1-Dava ve birleşen dava, davacı tarafça davalı … Reklam …. Ltd.Şti.’ne verilen … Bankası Pınarbaşı Şubesi’ne ait keşidecisi davacı olan, 236.000,00-TL bedelli 30/11/2016 keşide tarihli çekin bedelsiz kaldığı iddiasına dayalı menfi tespit davasıdır.
2-Davalı … Reklam Gıda Ve İnşaat Sanayi Tic.Ltd.Şti. Tarafından cevap dilekçesi ile davanın reddi talep edilmiş ise de yargılama sırasında 08/03/2018 tarihli cevap dilekçesinin ıslahı ile davacıdan almış olduğu çekin bedelsiz kaldığını kabul etmiş, çeki teminat çeki olarak diğer davalı … Kapı ve Camlama Sistemleri İnş.San. Ve Tic. A.Ş.’ye verdiğini, davalı … Reklam ile … Kapı ve Camlama Sistemleri İnş.San. Ve Tic. A.Ş.’ Arasında mal alışverişi bulunmaksızın karşılıklı olarak çek alışverişi yapıldığı beyan edilmiştir.
3-Birleşen dosya davalısı … Bankası A.Ş. Dava konusu çekin iyi niyetli olarak ciro yoluyla temlik alındığını, davacı ile diğer davalılar arasındaki ilişkinin davalı banka tarafından bilinmesinin mümkün olmadığını ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir.
4-Yargılama sırasında davacı taraf ıslah yoluyla çekte tahrifat yapıldığını ileri sürmüş, birleşen dosya davalısı … Bankası A.Ş.’nin çekin ibrazından sonra cirolar arasına ciro sıkıştırılması suretiyle çekte hak iddia ettiğini, … Bankası’nın meşru hamil olmadığı ileri sürülerek menfi tespit talebinde bulunulmuştur.
5-Davacı tarafça çekin davalı … Bankası A.Ş.’ye ilk sunulduğu haline ilişkin bir fotokopi örneği dosyaya sunulmuş, dosyaya getirtilen çek görüntüsünde davacı tarafça dava dilekçesi ekinde sunulan ibraz görüntüsünün aksine ibrazdan önce … Bankası A.Ş.Işıkkent Şubesi kaşesi bulunduğu görülmüştür.
Mahkememizce davalı … Bankası’nın Işıkkent Şube kaşesinin çekin bankaya ibrazından sonra eklenip eklenmediği hususunda grafolojik inceleme yaptırılmış, dosyaya sunulan 14/03/2019 Tarihli Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi raporunda net bir şekilde 3.cironun altta bulunan yazıları çiğnediği ve bu ciroya ilişkin imzanın yazılardan sonra atılmış olduğu tespit edilmiştir. Çek üzerindeki 3. Ciro davacı bankaya ait olup tahsil cirosu olarak çeke işlendiği, ancak gerek davacı tarafça dosyaya sunulan tahsil davalı MB …Ltd.Şti.’nin tahsil cirosu ile çeki bankaya ibraz ettiğine dair çek görüntüsünün sunulması gerekse grafolojik inceleme sonucu davalı banka tarafından çeke işlenen tahsil cirosunda yer alan imzanın daha altta yer alan ve ibraz sonrası düzenlenen yazıları çiğnemesi hususları birlikte gözetildiğinde davalı banka tarafından çekin ibrazından sonra davalı MB Ltd.Şti.’nin tahsil cirosundan sonra araya ciro sıkıştırarak çek üzerinde hak iddia etmiş olduğu anlaşılmıştır.
6-6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 818/1-e maddesi göndermesiyle çeklerde de uygulanacağı belirtilen 687. Maddesinde;
“(1)Poliçeden dolayı kendisine başvurulan kişi, düzenleyen veya önceki hamillerden biriyle kendi arasında doğrudan doğruya var olan ilişkilere dayanan def’ileri başvuran hamile karşı ileri süremez; meğerki, hamil, poliçeyi iktisap ederken bile bile borçlunun zararına hareket etmiş olsun.
(2) Alacağın temliki yoluyla yapılan devirlere ilişkin hükümler saklıdır.”
Hükümleri düzenlenmiştir.
Bedelsizlik iddiası TTK 687. Maddesi anlamında bir kişisel def’idir. Bedelsizlik bir kişisel def’i olduğundan düzenleyen tarafından kural olarak ancak çek lehtarına karşı ileri sürülebilir. Ancak keşideci, hamilin çeki bilerek kendi zararına devraldığını kanıtlamak şartıyla hamile karşı da bedelsizlik def’ini ileri sürebilir
7-Somut olayda davalı … Reklam…Ltd.Şti. Tarafından yargılama sırasında dava konusu çekin düzenlenmesine neden olan sözleşmelerin iptal edildiğini, bu nedenle çekin bedelsiz kalmış olduğu ikrar edilmiş, ayrıca davalı MB…A.Ş.’ne dava konusu çekin karşılıklı olarak hatır çeki olarak verildiğini, şirket tarafından bu çekin iade edilmesi yönünde anlaşma sağlandığı halde iade yapılmamış olduğunu beyan etmiştir.
Hiç kuşkusuz davalı … Reklam Gıda Ve İnşaat Sanayi Tic.Ltd.Şti.’nin cevap dilekçesinde ileri sürdüğü ikrarlar kendisi dışında diğer davalı yönünden sorumluluk doğurucu nitelikte değildir. Ancak davacı tarafça davalı … Kapı ve Camlama Sistemleri İnş.San. Ve Tic. A.Ş.’nin çeki kötü niyetli olarak elde ettiği yönünde dosyaya sunacağı delillerle birlikte değerlendirildiğinde bu ikrarın davalılar arasındaki hukuki ilişkiyi aydınlatabileceği değerlendirilmiştir.
Davalılar … Reklam Gıda Ve İnşaat Sanayi Tic.Ltd.Şti. Ve … Kapı ve Camlama Sistemleri İnş.San. Ve Tic. A.Ş. Arasında herhangi bir ticari ilişki olmadığı hususunda her iki tarafın ticari defter ve kayıtları incelenmesi için mahkememizce ara karar kurulmuş, davalı … Reklam Gıda Ve İnşaat Sanayi Tic.Ltd.Şti. Defterleri üzerinde inceleme yapılmıştır. Davalı … Kapı ve Camlama Sistemleri İnş.San. Ve Tic. A.Ş.’nin ticari defterleri üzerinde inceleme yapılması için Manisa 1.Asliye Hukuk Mahkemesi’ne talimat yazılmış, davalı şirket usulüne uygun ihtarlara rağmen ticari defterlerini ibraz etmemiştir.
8-Dosyaya sunulan tüm delillerin birlikte incelenmesi neticesinde, davacı tarafça davalı … Reklam Gıda Ve İnşaat Sanayi Tic.Ltd.Şti.’ne verilen dava konusu çekin düzenlenme sebebini oluşturan hukuki ilişkinin sona erdiği, bu nedenle çekin bedelsiz kaldığının davalı … Reklam Gıda Ve İnşaat Sanayi Tic.Ltd.Şti.’nin ikrarı ile sabit olduğu, davalı … Kapı ve Camlama Sistemleri İnş.San. Ve Tic. A.Ş.’nin davaya herhangi bir cevap ve delil sunmadığı gibi ihtarlı davetiyeye rağmen ticari defterlerini ibraz etmediği, bu durumda davalı … Reklam Gıda Ve İnşaat Sanayi Tic.Ltd.Şti.’nin çeki diğer davalıya hatır çeki olarak vermiş olduğu hususu da değerlendirildiğinde davacının bedelsizlik iddiasını çeki ciro yoluyla elde eden … Kapı ve Camlama Sistemleri İnş.San. Ve Tic. A.Ş.’ne yönelik de ileri sürebileceği değerlendirildiğinden asıl davanın kabulüne karar verilmiştir.
9-Birleşen dava yönünden yapılan incelemede ise; davalı … Bankası A.Ş.’nin çekin ibraz tarihinden sonra araya ciro sıkıştırılması yoluyla çekte hak iddia ettiği Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi raporu ve davacı tarafından dosyaya sunulan çekin ilk ibrazına ilişkin görüntü ile ispat edilmiştir.
Bilindiği üzere TTK 793/1. Maddesi uyarınca “Protestonun düzenlenmesinden veya aynı nitelikte bir belirlemeden veya ibraz süresinin geçmesinden sonra yapılan ciro, ancak alacağın temlikinin sonuçlarını doğurur”
Gerek kanun metni gerekse Yargıtay’ın yerleşik içtihatları uyarınca ibrazdan sonra bir kimsenin alacak talebinde bulunulması için ancak lehine temlik sonucu doğuran bir ciro bulunması gerekmektedir.
Somut olayda davalı bankanın kaşe ve imzasının çek ibrazından sonra çek üzerine işlendiği ispat edilmiştir. Davalı bankanın tahsil cirosunda önce yer alan … Kapı ve Camlama Sistemleri İnş.San. Ve Tic. A.Ş.’nin cirosu tahsil cirosu niteliğinde olup bu cirodan sonra öncelikle ibrazın gerçekleşmiş olduğu ATK raporu ve orjinal ibraz görüntüsü ile ispat edilmiştir. Davalı banka tarafından çekin kendilerine temlik edildiğine ilişkin başkaca bir sözleşme veya anlaşma da sunulmamış olup bu durumda davalı bankanın çek nedeniyle alacak hakkı sahibi olduğundan söz edilemez.
Bu durumda, davalı bankanın dava konusu çekte geçerli bir ciro silsilesi bulunmaksızın çekte alacak hakkı iddia etmiş olduğu, araya ciro sıkıştırma yoluyla çek kendisi tarafından ibraz edilmiş izlenimi oluşturularak çeklerin icra takibine konu edildiği, davalı bankanın çekte bir alacak hakkı olmadığı anlaşıldığından davacının çek nedeniyle bankaya borçlu olmadığı, yargılama süresinde ödenen paranın davacıya iadesi gerektiği değerlendirildiğinden birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir.
10-Birleşen dosya davalısı banka tarafından davacı şirketin 04/04/2017 tarihli beyan dilekçesi gerekçe gösterilerek çekin davacı şirketin talebi doğrultusunda ödendiği ileri sürülmüş ise de davacı şirket tarafından ibraz edilen çekle ilgili olarak aleyhinde haciz uygulanmaması için bu yönde bir beyanda bulunmuş olabileceği, beyan tarihi itibariyle davacı şirketin çekin davalı banka tarafından tahrifat yoluyla elde edilmiş olduğunu bildiğine dair bir delil bulunmadığı, davacı şirketin çekteki tahrifat bilgisi dosyaya yansımadan öncesi tarihli olan ve salt çekin ibraz edilmesi halinde ödenmesi yönündeki beyanının davacının cebri icra tehdidi altında ödeme olarak nitelendirilmesi gerektiği, çekin ödenmesi beyanının davalının alacak hakkı bulunmaksızın gerçekleştirdiği tahsilatı hukuka uygun hale getirmeyeceği değerlendirildiğinden davalı bankanın bu yöndeki savunmasına itibar edilmemiştir.
11-Ayrıntılı gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere, davacı ile davalı … Reklam Gıda Ve İnşaat Sanayi Tic.Ltd.Şti. Arasında imzalanan sözleşme kapsamında … Reklam Gıda Ve İnşaat Sanayi Tic.Ltd.Şti.’ne verilen çekin, şirketler arasındaki sözleşmenin sona erdirilmesi nedeniyle bedelsiz kaldığı, davalı tarafça çek ciro edilerek … Kapı ve Camlama Sistemleri İnş.San. Ve Tic. A.Ş.’ne verilmiş ise de her iki davalı arasında ticari bir ilişki bulunmadığı, çekin hatır çeki olarak davalı … Kapı ve Camlama Sistemleri İnş.San. Ve Tic. A.Ş.’ne verilmiş olduğu ve çekin bedelsiz kaldığının davalı tarafça bilindiğinin … Reklam Gıda Ve İnşaat Sanayi Tic.Ltd.Şti. Tarafından yargılama aşamasında ikrar edildiği, davalı … Kapı ve Camlama Sistemleri İnş.San. Ve Tic. A.Ş.’ne yargılama sırasında ihtarlı davetiye çıkartılmasına rağmen ticari defterlerin ibraz edilmediği, bu durumda davalı … Kapı ve Camlama Sistemleri İnş.San. Ve Tic. A.Ş.’nin iyi niyetli hamil olmadığı ve davacının şahsi defileri bu davalıya karşı da yöneltebileceği, birleşen dosya yönünden davalı … Bankası A.Ş. Tarafından çekin ibrazından sonra tahsil cirosu ile ibraz sonrası düzenlenen yazı arasına kendi kaşe ve imzasını sıkıştırmak suretiyle çekte alacak hakkı talebinde bulunduğu, ancak ATK raporu ile ve çekin orjinal ibraz görüntüsünün dosyaya sunulması ile davalı bankanın çekin ibrazı öncesinde bir hak sahipliğinin bulunmadığı, ibrazdan sonra davalı bankanın araya ciro sıkıştırmasının ise kendisine herhangi bir alacak hakkı sağlamayacağı, yine banka tarafından usulüne uygun düzenlenmiş bir temlik sonucu doğuran delil de gösterilmediği gözetilerek davacının davalı bankaya karşı çekten dolayı sorumluluğunun bulunmadığı, yargılama sürecinde ödenen paraların davacıya iadesi gerektiği değerlendirildiğinden davanın kabulüne karar verilmiştir. Davalı banka tarafından davacıya yönelik icra takibi başlatılmış olup, davalının gerçekte bir alacak hakkı bulunmadığını bilebilecek durumda olduğu değerlendirildiğinden alacağın %20’si oranında hesaplanan kötü niyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir
5237 sayılı TCK’nın 279. Maddesi uyarınca bir kamu görevlisi takibi şikayete bağlı olmayan bir suçun işlendiğini göreviyle bağlantılı olarak öğrendiği takdirde yetkili makamlara bildirimde bulunmakta yükümlüdür. Davalı bankanın görevli personelleri tarafından gerçekleştirildiği anlaşılan ve çekin tahrifatı yoluyla bir alacak hakkı elde edilmesi amaçlanan eylemin kambiyo senedi olan çek üzerinde gerçekleştirildiği, TCK’nın 210/1. Maddesi uyarınca eylemin resmi belgede sahtecilik suçunu oluşturabileceği gözetilerek bu hususta gereğinin takdir ve ifası için İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunulmasına karar verilmiştir.
12-Asıl dosya davalıları … Reklam Gıda Ve İnşaat Sanayi Tic.Ltd.Şti. Ve … Kapı ve Camlama Sistemleri İnş.San. Ve Tic. A.Ş. Tarafından davacıya yönelik bir takip başlatılmamış ve tahsilat yapılmamış ise de esasen her iki davalı da çekin bedelsiz kaldığını bilmesine rağmen kusurlu hareketleri ile davacı aleyhine takip yürütülmesi ve ödeme yapılmasına neden olduklarından davacı tarafça birleşen dosya davalısı bankaya ödenen paranın iadesinden sorumlu oldukları değerlendirilmiştir.
13-Davacı tarafça asıl dava ve birleşen davada aynı çeke ilişkin farklı davalılara yönelik dava yürütülmüş olup, talep konusu tek bir uyuşmazlığa dayandığından tahsil hükmü tahsilde tekerrür olmamak üzere verilmiştir. Vekalet ücreti yönünden ise, asıl dosyanın kabulünün çekin bedelsizliğine dayandığı, birleşen dosyada ise davalı bankanın çek üzerinde alacak hakkının bulunmamasına dayandığı, bu nedenle iki farklı hukuki nedene dayalı olarak davaların kabul edildiği gözetilerek asıl davada ve birleşen davada ayrı ayrı vekalet ücreti takdir edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A-1-Asıl davanın kabulü ile davacının keşidecisi … Dış Ticaret Metal Maden Sanayi Anonim Şirketi olan … Bankası Pınarbaşı Şubesi’ne ait… çek nolu 30/11/2016 keşide tarihli 236.000,00-TL bedelli çek nedeniyle davalılara borçlu olmadığının tespiti ile, Birleşen …………….. Esas sayılı dosyadan verilen kararın icrasında tahsilde tekerrür olmamak üzere 312.450,00-TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, alacak miktarının 52.850,00-TL’sine 11/05/2017, 259.600-TL’sine 04/04/2017 tarihinden itibaren avans faizini aşmamak üzere reeskont faizi işletilmesine,
2-Davalılar tarafından başlatılan bir icra takibi bulunmadığından kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
B-1-Birleşen …. Esas sayılı davanın kabulü ile davacının keşidecisi … Dış Ticaret Metal Maden Sanayi Anonim Şirketi olan … Bankası …. Şubesi’ne ait… çek nolu 30/11/2016 keşide tarihli 236.000,00-TL bedelli çek nedeniyle davalı bankaya borçlu olmadığının tespiti ile, asıl 2016/1476 Dava dosyasından verilen kararın icrasında tahsilde tekerrür olmamak üzere 312.450,00-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, alacak miktarının 52.850,00-TL’sine 11/05/2017, 259.600-TL’sine 04/04/2017 tarihinden itibaren avans faizini aşmamak üzere reeskont faizi işletilmesine,
2-Davalı alacaklı bankanın takipte haksız ve kötü niyetli olduğu anlaşıldığından takip konusu alacağın %20’si oranında hesaplanan 62.450,00-TL kötü niyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
C-ASIL DAVA YÖNÜNDEN;
1-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 21.343,45-TL harçtan peşin olarak alınan 29,20-TL ile 16/12/2021 tarihinde peşin harç olarak yatırılan 5.275,26-TL harcın mahsubu ile bakiye 16.038,99-TL karar ve ilam harcının birleşen dosya yönünden tahsilde tekerrüre neden olmaması kaydıyla davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davacı yararına takdir edilen 30.321,50-TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp davacıya verilmesine,
3-Davacı tarafından peşin olarak alınan 29,20-TL ile 16/12/2021 tarihinde peşin harç olarak yatırılan 5.275,26-TL toplamı 5.304,46-TL peşin harcın birleşen dosya yönünden tahsilde tekerrür olmamak üzere davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
D-BİRLEŞEN 2017/17 ESAS SAYILI DOSYA YÖNÜNDEN
1-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 21.343,45-TL harçtan peşin olarak alınan 31,40-TL ve 16/12/2021 tarihinde tamamlanan 5.275,26-TL harcın mahsubu ile bakiye 16.036,79-TL karar ve ilam harcının asıl dosya yönünden tahsilde tekerrüre neden olmaması kaydıyla davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davacı yararına takdir edilen 30.321,50-TL. vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
3-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 31,40-TL ve 5.275,26-TL harç toplamı 5.306,66-TL peşin harcın asıl dosya yönünden tahsilde tekerrüre neden olmaması kaydıyla davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
E-Davacı tarafça dosyada sarf edilen başvuru harcı, posta ve tebligat ücretleri, ATK rapor düzenleme ücreti ve bilirkişi ücreti toplamı 1.417,60-TL yargılama giderinin, asıl dava ve birleşen dosya davalılarından müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,(asıl dosya davalılarının yargılama giderinin 1.415,40-TL’sinden sorumlu tutulmasına)
F-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve resen ilgili tarafa iadesine,
G-Dava zamanaşımı süresi gözetilerek kararın kesinleşmesi beklenilmeksizin birleşen dosya davalısı banka personeli tarafından gerçekleştirilen “araya ciro işlemi” eyleminin suç oluşturup oluşturmadığı hususunda gereğinin takdir ve ifası için İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunulmasına,
Dair davacı vekili ve davalı … Bankası vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafların yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize bir dilekçe verilmesi veya tutanağa geçirilmek kaydıyla mahkememiz zabıt katibine beyanda bulunmak ve bu beyanın mahkememiz Hakimi tarafından onaylanması sureti ile istinaf kanun yoluna gidilebileceği, yasal süre içinde istinaf kanun yoluna başvurulmadığı taktirde kararımızın kesinleşeceği, yasal sürede istinaf kanun yoluna gidilmesi halinde dosyanın ilgili İzmir Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi’ne istinaf konusunda karar verilmek üzere gönderileceği açıklanmak sureti ile açık yargılama sonunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
28/12/2021
Katip …
e-imza
¸
Hakim …
e-imza
¸