Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1368 E. 2021/218 K. 09.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1368 Esas
KARAR NO : 2021/218

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 01/11/2016
KARAR TARİHİ : 09/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA :Davacı vekilinin mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin oluklu mukavva kutu üretimi, geniş makine parkuru ile çeşitli sektörlerin ihtiyaçlarını karşılayan gerek kendi sektöründe gerekse de ülke çapındaki genel işletmeler içinde Türkiye’nin lokomotif şirketlerinden biri olduğunu, davalı borçlu ile müvekkili arasında koli alım satımı gerçekleştiğini, müvekkili şirketin satışı gerçekleştirilen malları istenilen zamanlarda davalı yana teslim ettiğini, davalı yanın almış olduğu mal karşılığında 33.068,89-TL’lik fatura düzenlenmiş olup; davalı yanın borcunun 31.648,47-TL’lik kısmını ödemediğini ve işbu sebeple davalı aleyhine İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile 7 örnek icra takibi başlatılmış olup, borçluya gönderilen ödeme emri 02/08/2016 tarihinde tebliğ edildiğini, davalının 02/08/2016 tarihli itiraz dilekçesi ile dosyanın tamamına ve tüm ferilerine itirazda bulunarak takibi durdurduğunu belirterek; icra takibine itiraz ederek takibin durmasına sebep olan davalı borçlunun icra takibine yaptığı itirazının iptali ile birlikte takibin devamına, İİK 67/2 maddesi uyarınca alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatı ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalı taraf cevap dilekçesi ile özetle; müvekkili şirket ile davacı şirket arasında gerçekleşen alım satım işlemi ile müvekkili şirket tarafından davacı şirketten koli satın alındığını, söz konusu satış işlemine karşılık olarak satış bedelinin tamamının müvekkili şirket tarafından davacı şirkete ödendiğini, müvekkili şirket tarafından satış işlemine konu borcun tamamının ödendiğini belirterek; davacının reddine, müvekkili şirket lehine borcun %20 sinden aşağı olmamak kaydıyla kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı şirket üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
GEREKÇE : Taraflar arasındaki uyuşmazlık ön inceleme duruşmasında; “davacı ile davalı tarafın davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarı , davalı tarafından ödeme yapılıp yapılmadığı, ödeme yapılmışsa miktarı hususlarında uyuşamadıkları” şeklinde belirlenmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları kapsamında ileri sürmüş oldukları delilleri mahkememizce toplanmış olup dosya bilirkişiye tevdi edilerek tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde uyuşmazlık konusu hakkında rapor düzenlenmesi istenilmiştir.
Bilirkişi 03/07/2017 havale tarihli raporunda; tarafların muhasebe kayıtlarını örtüşmediği, davalı tarafın yasal defterlerinin muhasebe kayıtları yönünden eksik olduğu, davalının kayıtlarında olmadığı halde davacı kayıtlarında davalıdan alınan çeklerin bulunduğunu ve bu çeklere ilişkin dökümlerin rapor ekinde bulunduğunu, davacının yasal defter kayıtlarına itibar edilebileceğini, davacı kayıtlarına göre 31/12/2016 kapanış fişinde 31.648,47-TL davacıdan alacaklı olduğunun tespit edildiğini, yine dava tarihi olan 01/11/2016 tarihinde 31.648,47-TL davcının davalıdan alacaklı olduğunun tespit edildiğini, davalı kayıtlarına göre 31/12/2016 tarihinde kapanış fişi ile davacının davalıdan 26.675,99-TL alacaklı olduğu, dava tarihi olan 01/11/2016 tarihi itibariyle 26.675,99-TL davacının davalıdan alacaklı olduğunun tespit edildiğini, davacının kayıtlarının daha detaylı ve doğru olduğu, davalı kayıtlarının eksik olduğu sonucuna varılmış olup her ne kadar çeklerin karşılıksız oldukları beyan edilmiş ise de çeklerin iadesinin muhasebe kayıtlarında gösterilmediği için akıbeti konusunda neticeye varılamadığı ve davalının kayıtlarından ise davacı kayıtlarına itibar edilmesi gerektiği kanaatine varıldığını bildirmiştir.
Tarafların bilirkişi raporuna karşı beyan ve itirazları doğrultusunda dosya yeniden bilirkişiye tevdi edilerek eksik olduğu bildirilen hususlarda ek rapor düzenlenmesi istenilmiştir.
Bilirkişi 25/02/2019 havale tarihli ek raporunda; davalının ek rapor düzenlenebilmesi için davacı tarafından açıklanmasını talep ettiğini konular cevaplarının davacı tarafından verilebileceği tarafınca bu aşamada herhangi bir değerlendirilme yapılmasının mümkün olmadığı yönünde görüş bildirmiştir.
Mahkememiz 18/02/2020 tarihli celsesi ara kararı uyarınca tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde uyuşmazlık konusu hakkında inceleme yapılması için dosya yeni bir bilirkişiye tevdi edilmiştir.
Bilirkişi 19/06/2020 havale tarihli raporunda; davalı yanca davacı şirkete verildiği iddia edilen asıl borçlusu …, … Bankası … nolu 10.000,00-TL’lik çekin davalı tarafından davacıya verilmediği, … A.Ş’ne verildiği, asıl borçlusu … Müh. Ltd. Şti’ne … Bankası … nolu 11.200,00-TL’lik çekin davalı tarafından davacıya verilmediği, … A.Ş’ne verildiği, asıl borçlusu … İnş .Tur. Ltd. Şti, … Bankası … nolu 11.000,00-TL çekin ise … Bankası şubelerine ibraz edilmediği, taraflar arasındaki ticari ilişkinin 2016 yılından önce başladığı, aralarındaki ticari ilişkinin açık hesap ilişki olarak değerlendirildiği, buna göre davacı yanın takip ve dava konusu yapılan faturalardan kaynaklı takip ve dava tarihi itibariyle aksi ispatlanmadıkça 20.648,47-TL alacaklı olduğu, davacının ticari defterlerinde kayıtlı olup davalı yanın ticari defterlerinde kayıtlı olmayan 03/02/2016 tarihli … nolu 3.022,48-TL bedelli fatura ve fatura muhteviyatı malın davalıya teslim edildiği ispatlanamaz ise takip konusu yapılan faturalardan kaynaklı alacak tutarı olan 20.648,47-TL’den işbu fatura tutarının düşülmesi gerekeceğini, bu halde davacı şirketin davalı şirketten takip ve dava konusu faturalardan kaynaklı alacağının 17.625,99-TL olacağı, davacının davalıdan 1.097,98-TL işlemiş faiz talep ettiği ancak davalıya temerrüde düşürdüğüne dair noter ihtarnamesi ya da sözleşme benzeri tevsik edici bir belge sunmaması sebebiyle işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı yönünde görüş bildirmiştir.
19/06/2020 tarihli bilirkişi raporundaki tespit ve değerlendirmeler ile dosya içerisinde bulunan çek örnekleri incelendiğinde davalı tarafından davacıya verildiği bildirilen 30/06/2016 keşide tarihli ve 10.000,00-TL bedelli çekin davalı tarafından davacıya verilmediği Dava Dışı … Faktoring A.Ş verildiği ayrıca 30/06/2016 tarih ve 11.200,00-TL bedelli çekinde … Faktoring A.Ş ‘ye verildiği anlaşılmıştır. Dolayısıyla bu iki çek bedelinin davalı tarafından davacıya ödenmediği anlaşılmıştır.
31/01/2016 tarih ve 11.000,00-TL bedelli çek ise davacı tarafından kabul edilmediği gibi karşılıksız çıktığını bildirdiği çekler arasında da yer almadığı anlaşılmıştır.
03/02/2016 tarih … nolu 3.022,48-TL bedelli fatura içeriği malın teslimini davacı ispat edememiş olup, bu rakam alacak bakiyesinden düşülmüştür.
Davacı takip tarihinden önce davalıyı temerrüde düşürdüğüne dair herhangi bir bilgi ve belge sunmadığından takip tarihi öncesinde işlemiş faiz olarak talep ettiği alacak kısmı kabul edilmemiştir.
Denetime elverişli ve dosya kapsamı ile uyumlu 19/06/2020 tarihli bilirkişi raporundaki tespit değerlendirme ve hesaplar Mahkememizce de benimsenerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile ;
-Davalının İzmir … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından yapılan icra takibine itirazının kısmen iptali ile, takibin 17.625,99-TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
2- İİK madde 67 gereğince hüküm altına alınan alacağın %20 ‘si oranında hesaplanan 3.525,20-TL İcra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde Yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken 1.204,03-TL harçtan peşin alınan 395,50-TL nin mahsubu ile 808,53-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari ücret tarifesi uyarınca 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari ücret tarifesi uyarınca reddedilen kısım yönünden 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 1.200,00-TL Bilirkişi ücreti, 212,10-TL posta ve tebligat ücreti ile 429,00-TL ilk dava harcı olmak üzere toplam 1.841,10-TL’nin kabul red oranına göre takdiren 990,98-TL davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.09/03/2021

Katip …
✍e-imzalıdır

Hakim …
✍e-imzalıdır

BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur”