Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/721 E. 2021/220 K. 09.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/721 Esas
KARAR NO : 2021/220

BİRLEŞEN DENİZLİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN … E. … K.
SAYILI DOSYASI
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 15/09/2014
KARAR TARİHİ : 09/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA :Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı şirketin 22/07/2010 tarihine kadar karşılıklı ticari faaliyet içinde bulunduklarını, müvekkili şirketin uluslararası nakliye işi ile iştigal etmekte olup taşınacak malı olan firmaya davalı şirket gibi diğer firmalardan araç temin ederek nakliye işinin gerçekleşmesini sağladığını ve komisyon aldığını, bu amaçla da davalının araçları ile muhtelif firmalara taşımacılık yaptığını, taraflar arasında süreklilik arz eden iş nedeniyle bir cari hesap oluşturulduğunu ve müvekkilinin her talep anında davalıya banka havalesi ya da nakit tahsilat makbuzu karşılığında ödemede bulunduğunu, bazı zamanlarda ise işin gereği nedeniyle davalı tarafından ödenmesi gereken mazot ve şoför harcırah bedellerini davalı adına kendisinin verdiğini, ancak müvekkili şirket tarafından ticari ilişkinin sonlandırıldığı 22/07/2010 tarihinde hesapların incelendiğini ve davalı şirkete bugüne kadar henüz gerçekleşmeyen işler için fazladan ödemenin yapıldığı ve 83.775,84-TL sının karşı taraftan alacaklı olduğunun tespit edildiğini, bugüne kadar herhangi bir mal ve hizmet karşılığı bulunmadan ödenen bu bedelin ödenmesi için karşı tarafa İzmir … Noterliği’nin 22/07/2010 tarih ve … sayılı ihtarnamesinin keşide edilerek alacaklı bulundukları 83.775,84-TL ödenmesi talep edilmiş ise de davalı tarafından bu borcun kabul edilmediğini, işbu davaya esas olmak üzere yeminli mali müşavire ticari defterlerini ve karşılıklı hesapları incelendiğinde ise aslında müvekkili alacağının talep edilen bu bedelinde üstünde olduğu gerçek alacak miktarının iş bu dava ile talep edilen 87.191,41-TL olduğunun tespit edildiğini, bu aşamada davalı şirketin bir çok çekinin karşılıksız kaldığını, ödeme güçlüğü içinde olduğu ve mal kaçırma kastı içinde şirketine ait malları elinden çıkmış gibi göstermeye başladığının haricen öğrenildiğini belirterek; fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla 87.191,41-TL sının davalının faizleri ile birlikte tahsiline, müvekkili alacağının tahsilinin teminat altına alınabilmesi için davalının menkul ve gayrimenkulleri ile 3. Kişilerdeki hak ve alacaklarına ihtiyati haciz mahiyetinde ihtiyati tedbir konulmasına, tüm masraf ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; davacının iddialarının tek taraflı kayıtlara dayandığını, kendi kayıtlarına göre de kendilerinin davacıdan 66.223,94-TL alacaklı olduklarını, dava dışı …’nun şirketlerine dışarıdan müdür olarak atandığını, bu kişinin kasten şirkete zarar verdiğini, bu kişinin davacı şirketle olan işlerde sürekli maliyetin çok altında fiyatlar vererek zarara sebep olduğunu, yapılan araştırmada davacı şirket yetkilisi …’un …’in eşi …’nun banka hesabına düzenli olarak para gönderdiğini tespit ettiklerini, bu konuya ilişkin davanın İzmir … ATM … E. Sayılı dosyasında devam ettiğini, yine …’in işine son verilmesini müteakip … isimli muhasebe sorumlusunun da şirketten ayrıldığını, ancak incelemede bu şahsın da şirketi kasten zarara uğrattığının tespit edildiğini, bu şahsın davacı şirketin bazı faturalarını muhasebeye işlemediğini, bazısını işledikten sonra sildiğini, bu şahsın davacı ile beraber hareket ettiğini, bu kişi hakkında karşı davalarının İzmir … İş Mahkemesi … E. Sayılı dosyasında devam ettiğini, bu şahıslar hakkında İzmir CBS’nın … soruşturma sayılı dosyasının açıldığını, 305 adet sefer anlaşmasından 15’nin incelemesi sonucu 66.223,94-TL alacaklı olduklarını tespit ettiklerini ancak gerçekte alacak miktarının daha da fazla olduğunu, davanın reddini talep ettiklerini beyan ettiklerini belirterek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen Denizli Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas,… karar sayılı dosyasında dosyamız davacısına, cari hesaptan kaynaklı alacağının bulunduğundan bahisle dava açmıştır.
GEREKÇE : Taraflar arasındaki anlaşmazlık ; taraflar karşılıklı olarak birbirlerinden alacaklı oldukları iddiasında bulunmuşlar, asıl ve birleşen dava da bu iddialarını ileriye sürmüşlerdir.

Tarafların iddia ve savunmaları kapsamında ileri sürmüş oldukları delilleri mahkememizce toplandıktan sonra dosya bilirkişiye tevdi edilerek; davalıya ait 2007 yılı ve devam eden yıllara ait defteri kebir, yevmiye defterleri ve envanter defterleri ve diğer kayıtlar üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir.
Bilirkişi … 30/06/2011 tarihli raporunda; davalı tarafça dosyaya 2008,2009, ve 2010 yılları yevmiye defterleri sunulmuş olup, davacı tarafa ait yevmiye defterlerinden 2008 ve 2009 yılları yevmiye defterlerinin noter kapanış tasdiklerinin süresinde yapılmış olduğu Noterlik tarafından ibraz olunan … yevmiye numaralı görüldü tasdiğinin 2009 yılı yevmiye defterine ait olduğu ancak aynı yevmiye numaralı tasdiğin 2010 yılı yevmiye defteri kapanışında da kullanıldığı bu haliyle davalı tarafın 2010 yılı yevmiye defterindeki kapanış tasdiğinin geçerli olmadığı, TTK-72 gereği kapanış tasdiki zorunlu olan envanter defterleri ile yine kayıtlarının birbirini teyit etmesi gereken kebir defterlerinin sunulmadığı bu sebeple davalı taraf defterlerinin davalı lehine delil niteliğine haiz olmadığı, davalı defterlerine göre davalının davacıdan 1.079.200,00-TL bedelli tahsilat yaptığı ve aleyhte tahakkuk yaptığı, buna karşılık davacıya 1.075.423,94-TL hizmet verdiği ve borç tahakkuk ettirdiği sonuç olarak davacıya dava tarihi itibariyle 3.776,06-TL borçlu bulunduğunun görüldüğünü, ancak davacı tarafça dosyaya klasör halinde sunulan faturalar, çek fotokopileri, çek bordroları ve tediye makbuzları incelendiğinde; tediye makbuzlarına araç plaka numaralarının yazıldığı görülmekte olup, davacının dava dilekçesinde davalı taraf şoförlerine para gönderdiğini, avans verdiğini, yol giderlerine dair masraflar yaptığını iddia ettiğini, ancak bu makbuzlardan 22/11/2009 tarihli ve 7.400,00-TL bedelli olanı hariç diğerleri teslim alan imzasız olduğunu, iddia edilen bu tediyelerin banka havalesi vs. Dayanak belgeleri varsa onların da dosyaya ibrazının gerektiğini, aksi halde bu belgelerden 7.400,00-TL bedelli olanı hariç diğerlerinin muteber belge kapsamında olmadığını, faturalar incelendiğinde tarafların uluslararası nakliye konusunda iştigal ettiklerinin anlaşıldığını, CMR kuralları gereği ise taşıyıcı müstahdemlerinin eylemlerinden ve kusurlarından dolayı sorumlu olduklarını, bu durumda nakliyecinin araçtaki temsilcisi konumunda olan şoförün aldığı gider ve avanslardan dolayı da taşıyıcı davalının sorumlu olması gerektiğnii, ancak bunun için öncelikle davacının tediye makbuzlarındaki vakıaların hukuken muteber bir şekilde ispatının gerektiğini, davalı kayıtlarında yer almayan … nolu 4.850,75-TL bedelli ve … nolu 569,97-TL bedelli faturalar için fatura konusu hizmetin verildiğine dair belgelerini yansıtma faturalarına dair dayanak belgelerini ve vakıaları ve ihtaratla gönderildiği belirtilen … nolu ve 55.840,05-TL bedelli faturaya dair ihtarnamenin ihtara cevabın ve yine fatura konusu hizmetin verildiğine dair belgelerin dosyaya ibrazının gerektiğini, yine davacı tarafça dosyaya sunulan klasörde en son 2010 yılı Haziran ayı faturaları yer almakta olup, 55.840,05-TL bedelli faturanın yer aldığını, yine bu hususların değerlendirilmesi bakımından davacı tarafın kayıtlarının da davalı kayıtları ile karşılaştırılmasının faydalı olacağını, kur uyuşmazlıklarının da sonuca göre geçerliliğinin ortaya konulabilen fatura ve makbuzlar üzerinden hesaplanabileceğini, davalının haksız rekabet iddialarına ilişkin olarak iddia olunan İzmir … ATM’de … E. Sayılı dava dosyasının dava dosyası ile hukuki ve fiili irtibatı bulunmadığını, yine haksız rekabeti oluşturan fiiller bakımından İzmir CBS’nın … Hz. Sayılı dosyasının da haksız rekabetin ortaya konulması bakımından önemi bulunduğunu, zira davalı tarafın davacı ile olan ticari ilişkisinin haksız rekabet mahsulü olduğunu iddia etmekte olduğunu, TTK 57/6 maddesindeki haksız rekabet tanımında anlamını bulan iddiaların gerçekliği halinde borç BK-19 ve 20 maddeleri gereği batıl olacağından ve TTK-58 maddesi gereği haksız rekabet sonucu oluşan durumun ortadan kaldırılması gerekeceğinden bu davaların sonucunun mahkememiz davasının sonucu ile doğrudan ilişkisinin bulunduğu yönünde görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Tarafların bilirkişi raporuna karşı beyan ve itirazları doğrultusunda dosya bilirkişiye tevdi edilerek ek rapor ibraz etmesi istenilmiştir.
Bilirkişi … ‘ın 27/02/2012 tarihli ek raporunda; davalı tarafın davacı tarafa 67.266,11-TL borçlu olduğu, diğer 2 hizmet faturası konusunda ve taraflar arasındaki ticaret hakkında tam bir değerlendirme yapılıp defterlerin karşılaştırılması bakımından davacı tarafın ticari defterlerinin de değerlendirilmesinin yerinde olacağı yönünde görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Mahkememiz 27/02/2012 tarihli celsesi ara kararı uyarınca dosya bilirkişiye tevdi edilerek davacı şirketin ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi için Denizli ATM’ne talimat yazılmasına karar verilmiştir.
Talimat yolu ile Denizli Asliye Ticaret Mahkemesi Hakimliği aracılığı ile bilirkişi …’dan alınan 20/05/2012 tarihli raporda bilirkişi; davacının ticari defterlerindeki dava tarihi itibariyle davalının 87.191,41-TL bakiye borcunun bulunduğu, davalının ticari defterlerine göre ise aynı tarih itibariyle davacının 66.223,94-TL bakiye borcunun bulunduğu ve buna göre taraflar arasındaki anlaşmazlığın 153.415,35-TL olduğu, taraflara ait ticari defterler ve ticari defterlere dayanak olabilecek nitelikteki belgeler birlikte dikkate alınarak davalı şirketin davacı şirkete 6.010,85-TL bakiye borcunun bulunduğu, her iki tarafa ait ticari defter kayıtlarındaki cari hesap bakiyelerinin esas alınması durumunda ise davacının davalıdan 20.967,47-TL alacaklı olduğu yönünde görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Mahkememiz 23/01/2014 tarihli celsesi ara kararı uyarınca dosya bilirkişiye tevdi edilerek tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde asıl dava ve birleşen dava yönünden rapor ibraz edilmesi istenilmiştir.
Bilirkişi … 18/08/2014 tarihli raporunda; hem davacı hem davalının incelenen 2008-2009 ve 2010 yılları ticari defterlerin tarafların lehine delil vasfına haiz olmadığı, incelenen davacı ticari defterlerine göre; davacının davalıdan dava tarihi itibariyle 87.191,45-TL alacağının olduğu, davalının ticari defterlerine göre ise davalının dava tarihi itibariyle 75.000,27-TL alacağının olduğu, dolayısıyla tarafların ticari defter kayıtlarında 162.191,72-TL fark olduğu, davalı tarafından davacıya keşide edilen 03/08/2010 tarih ve … nolu 55.840,05-TL’lik faturanın içeriği hizmetin verildiğinin ve davacı kayıtlarında olmayan 28.08.2009 tarihli … İşlem düzeltme olarak yapılan 2.635,12-TL lık kaydın davalı tarafından ispatlanması gerektiği, davacı tarafından davalıya verilmiş olan 17/06/2009 ödeme tarihli … nolu … keşideli … çekinin 2.300,00-TL değil de 2.300,00-Euro olduğu9nun davacı tarafından ispatlanması gerektiği, bu ispat külfetlerinin taraflarca yerine getirilmediği sürece dava tarihi itibariyle davalı … Ltd. Şti’nin davacı … San. Tic. Ltd. Şti’nden 3.162,26-TL alacağının olduğu yönünde görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Mahkememiz 19/10/2015 tarihli ara kararı uyarınca davalı şirketin adresine gidilerek şirketin bilgisayar kasanın teslim alınıp İzmir İl Emniyet Müdürlüğü Siber Suçlar Bürosunda kasanın harddiskinin kopyalanması suretiyle kasanın tekrar davalı şirkete teslim edilmesine, bu konuda bilirkişi tarafından rapor düzenlenmesine karar verilmiştir.
İzmir İl Emniyet Müdürlüğü’nün 16/02/2016 tarihli raporunda; davacı işletmenin isminin harddisk içerisinde aranması ile yapılan arama sonucu elde edilen bulgular adli kopya harddisk içerisinde “…” isimli klasöre dosya çıkarım yapılmış olup ayrıntılı bilgileri “…” isimli dosyada sunulduğu kanaatine vardığını bildirmiştir.
Mahkememiz 23/05/2017 tarihli celsesi ara kararı uyarınca uyuşmazlığın çözümü özel ve teknik bilgi gerektirdiğinden dosyanın bilişim konusunda uzman bilirkişiye tevdii ile tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda mahkememiz kasasında bulunan davalı-karşı davacının bilgisayarının hard diski üzerinde inceleme yaparak anılan hard diskt e silinmiş ve değiştirilmiş dosyaların olup olmadığı, varsa davacı-karşı davalı ile ilgili olanların içeriklerinin tespit edilmesinin mümkün olup olmadığı mümkün ise içeriklerinin belirlenmesinin tespiti yönünde rapor düzenlenmesi istenilmiştir.
Bilirkişi … 11/09/2017 tarihli raporunda; yapılan inceleme neticesinde hesap tablosu özelliği olan MS Excel türünden belgelerin tamamının 4 ayrı tasnifi yapılarak dışarı aktarımı yapıldığını, Harddisk kayıtlarında bulunan son kullanıcılar tarafından görüntülenebilir durumda olan belgeler 2.404 adet, silinmiş ve kurtarılmış durumda olan belgeler 7.206 adet, … Uluslararası Taşımacılık San. Tic. Ltd. Şti ibaresi bulunan belgeler 248 adet, tasnif edilmiş tüm MS Excel belgeleri 9.408 adet dışarı aktarımı yapılan belgelerin tamamı 1 adedi dosyasına konulmak üzere birer adedi rapor ile birlikte davalı/davacı/karşı davalı tarafların inceleyebilmesi adına 2 suret olmak üzere toplam 3 adet DVD’ye kaydedildiği yönünde görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Asıl dava davacısından silindiği bildirilen kayıtları tek tek bildirmesi talep edilmiştir.
Mahkememiz 16/05/2019 tarihli celsesi ara kararı uyarınca; dosya bilirkişiye tevdi edilerek tarafların iddia ve savunmaları ile daha önceki bilirkişi raporları arasındaki çelişkilerin giderilmesi için rapor düzenlenmesi istenilmiştir.
Bilirkişi … 17/02/2020 tarihli raporunda; davacının yasal defterlerinde davalıdan 17/08/2010 dava tarihi itibariyle 87.191,45-TL alacak bakiyesinin bulunduğu, davalı yasal defterlerinde davacıdan 17/08/2010 dava tarihi itibariyle 75.000,27-TL alacak bakiyesi bulunduğunun kabul edilebileceği, bu durumda tarafların yasal defterleri arasında davacı aleyhine 162.191,72-TL tutarında bir fark bulunduğu,davalının 17/08/2010 dava tarihi itibariyle davacıdan 3.162,50-TL alacak bakiyesi bulunduğunun kabul edilebileceği yönünde görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Mahkememiz 11/05/2020 tarihli ara kararı uyarınca bilirkişi … tarafından daha önce dosyaya sunmuş olduğu rapor ekinde yer alan CD içerisinde davalı … Spor Ltd. Şti kayıtlarında yer almak iken silindiği iddia edilen kayıtların izahı ve dökümü ile bunların mevcut kayıtlara işlenmesi hususunda SMMM Bilirkişi …’e katkıda bulunması davacı … Ltd. Şti vekilinin 10/07/2017 tarihli ve 04/10/2019 tarihli dilekçesi ekinde bildirdiği ve döküman halinde sunduğu belge ve kayıtların Siber Suçlarla Mücadele ekipleri tarafından kurtarıldığı bildirilen kayıtlar içerisinde yer alıp almadığı ve bunlar kurtarılan kayıtlar ise davalı … Spor Ltd.Şti kayıtlarında var iken silinen kayıtların muhasebe tekniği açısından kayda alınıp alınmaması hususunun incelenmesi ve bunların ispat niteliği taşıyıp taşımayacağına göre olasılıklı olarak rapor hazırlanmasının istenilmesine, karar verilmiştir.
Bilirkişi … ile …’in heyet halinde vermiş oldukları 24/12/2020 tarihli raporda; davacı tarafından sunulan CD ve incelenen davalı yana ait harddisk kayıtlarında esas halleri bulunan MS Excel Hesap Tablosu türü dosyalar, dosya içerisindeki sayfa adında da gözlenebildiği üzere muavin hesap gözlem adını taşımakta olup, davalı yanca kullanılan muhasebe programında dışarı aktarım hazırlanan rapor dosyaları olduğunun anlaşıldığını, bilgisayar sistemlerinde silinen dosyaların tespit edilebilmekle beraber bir dosyanın içerisinde ne gibi bir değişiklik olup olmadığının ancak örnek dosya bulunması durumunda tespite esas olabileceğini, dava dosyası ve tarafların sunumlarında bu tip bir dosya bulunmadığını, davacı yan tarafından dilekçe ekinde çıktısı CD içerisinde ise digital örneği sunulan dosya ile ilgili olarak davalı yana ait bilgisayar kayıtlarında yapılan inceleme sonucunda … isimli dosyanın 25/06/2010’da oluşturulduğu, … 2010 isimli dosyanın ise 11/05/2011 günü saat 18:24:20’de değiştirildiği, her iki dosyanın da … isimli kullanıcı tarafından gönderilen e-posta eki dosyalar olduğunun tespit edildiği, dava yandan elde edilen bilgisayarda kurulu işletim sistemine bakıldığında, kullanılan işletim sisteminin 24/04/2014yılında tekrar yüklendiği veya 2010 yılından sonra eski kayıtların bu harddiske aktarılmış muavin hesap gözlem sayfa adlarına sahip hesap tablolarının hangi programdan aktarıldığının tespit edilemediği gibi işletim sisteminin yeniden yüklenmesi nedeniyle 2009-2010 yıllarında kullanılan muhasebe programı veritabanında yapılmış olası değişikliğin tespit edilmesinin mümkün olmadığı kanaatine varıldığını, tanzim edilen 11/09/2017 tarihli raporda da yazılı olduğu üzere son kullanıcılar tarafından kullanılan işletim sistemleri silinen bir dosyanın ne zaman silindiğine dair veri kaydı tutmayacaklarını, kullanıcılar tarafından etkileşimde bulunan dosyalar için işletim sistemi tarafından kayda alınan zaman damgası bilgileri oluşturulma değiştirilme ve erişilme tarihleri olduğunu, silinme ile ilgili verilerin ancak profesyonel sunucularda kayıtlı olan büyük ölçekli veritabanları için söz konusu olabileceğini, mali kayıtları inceleme yönünden; davacı vekilinin kök rapora yapmış olduğu itirazların tamamının işbu raporun mali yönden yapılan itirazların değerlendirilmesi başlıklı 7.2 bölümünde üç ayrı başlık halinde gerekçeleri ile birlikte ayrıntısı ile belirtildiği, bu defa yapılan teknik incelemeler sonucunda davalının bilgisayar ortamında bulunan muhasebe programında takip ettiği 2009-2010 yılı muhasebekayıtlarında fiziki olarak yasal defterlere intikal ettirilmeden önce herhangi bir silme işlemi yapıldığı yönünden tespitin mümkün olmadığı değerlendirmesi ışığında işbu raporun ek mali inceleme, değerlendirme ve tespitler bölümünde detaylı olarak tekrarı yapılan ek incelemeler sonucunda kök raporda mali yönden yapılan tespit ve değerlendirmelerde değişikliği gerektirecek bir husus bulunamadığı yönünde görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Asıl dava davacısı her ne kadar asıl dava davalısının ticari defter ve kayıtlarında müvekkilinin alacağının yer aldığını iddia etmiş ise de ; bilişim uzmanı aracılığı ile aldırılan bilirkişi raporunda buna dair bir kaydın yer olmadığı anlaşılmıştır. Ayrıca 55.840,05-TL’lik faturanın tebliğine ilişkin akıbeti PTT sorulmuş olup, 04/09/2019 tarihli cevapta bildirilen barkod numarasına göre kayıtlarda bir gönderiye rastlanmadığı bildirilmiştir. Bilirkişice yapılan hesaplamada da bu fatura bedeli hesaba dahil edilmemiştir. Bu durum asıl dava davacı … Uluslararası Taşımacılık San. Tic. Ltd Şti lehine hesaplamalarda dikkate alınmıştır. Bilirkişice yapılan tespit ve değerlendirmelere göre asıl dava davacısının, birleşen dava davacısına 3.162,50-TL borçlu olduğu anlaşılmıştır.
Tarafların tacir olması ve her türlü alışverişinin resmi ticari defter ve kayıtlarında kayıtlı olmasının bir zorunluluk olması nedeniyle somut uyuşmazlığın çözümünde tarafların ticari defter ve kayıtlarındaki hususlar dikkate alınmıştır. Her ne kadar asıl dava davacısı karşı tarafın ticari defter ve kayıtlarındaki lehlerine olan hususun silindiği iddiasında bulunmuş ise de; buna dair bilişim uzmanı tarafından herhangi bir tespit yapılamamıştır. Kaldı ki tacirlerin ticari defter ve kayıtlarına yapmış oldukları kayıtların kapanış tasdiki yapılmış hali ile kabul edileceği hukuki bir olgudur . Kendi lehine kayıt oluşturan tarafın oluşturulan kaydın lehine kabul edilebilmesi için söz konusu kaydın karşı tarafın ticari defter ve kayıtları ile de tasdik edilmesi gerektiği muhakkaktır. Tasdik edilmeyen kayıtların ise söz konusu kayıtlara dayanan taraf açısından açıkça ispat edilmesi gerekmektedir. Bu kapsamda tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi marifeti ile inceleme yaptırılmış olup, bilirkişilerce yapılan tespit ve değerlendirmelerde dikkate alınarak somut olarak ispat edilen kayıtlara göre asıl dava davacısının davalıdan alacaklı olmadığı bilakis bakiye borcunun bulunduğu anlaşılmakla bilirkişi raporlarındaki tespit ve değerlendirmelerde dikkate alınarak aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
ASIL DAVA YÖNÜNDEN;
1-Davanın reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken 59,30-TL harcın, peşin alınan 1.294,80-TL ‘den mahsubu ile kalan 1.235,50-TL ‘nin karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari ücret tarifesi uyarınca hesaplanan 12.134,89-TL vekalet ücretinin asıl dava davacısından alınarak asıl dava davalısına verilmesine,
BİRLEŞEN DENİZLİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN … E. … K. SAYILI DAVA YÖNÜNDEN
1-Davanın kısmen kabul kısmen reddi ile; 3.162,50-TL alacağın dava tarihi olan 14/12/2011 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte asıl dava davacısı birleşen dava davalısı … Uluslararası Taş. San. Tic. Ltd. Şti’den alınarak birleşen dava davacısına verilmesine,
2-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
3-Karar tarihinde Yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken 216,03-TL harçtan 148,50-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 67,53-TL ‘nin birleşen dava davalısından tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari ücret tarifesi uyarınca 3.162,50 -TL vekalet ücretinin birleşen dava davalısından alınarak birleşen dava davacısına verilmesine,
5-Reddedilen miktar üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari ücret tarifesi uyarınca hesaplanan 4.080,00-TL vekalet ücretinin birleşen dava davacısından alınarak birleşen dava davalısına verilmesine,
6-Asıl dava yönünden yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Birleşen Denizli Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas, … karar sayılı dosyasından yapılan toplam 242,10-TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre 76,56-TL ‘nin birleşen dava davalısından alınarak, birleşen dava davacısına verilmesine,
8-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.09/03/2021

Katip …
✍e-imzalıdır

Hakim …
✍e-imzalıdır

BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur”