Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2013/249 E. 2021/321 K. 30.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2013/249 Esas
KARAR NO : 2021/321

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 19/06/2013

BİRLEŞEN DAVA İZMİR … ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNİN

ESAS NO : 2013/59 Esas
KARAR NO : 2013/20

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 01/02/2013
KARAR TARİHİ : 30/03/2021

Yukarıda açık kimliği yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili, dava dilekçesinde; 25/07/2010 günü müvekkilinin sağ ön koltukta bulunduğu ve eşi …ın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araçla Çeşme istikametinden İzmir istikametine seyir edilirken davalılardan …’nun maliki ve …’in sürücüsü, davalı … Sigorta A.Ş.’nin zorunlu mali sorumluluk trafik sigortacısı oldukları … plakalı aracın arka sağ taraftan kendilerine çarpmaları sonucu trafik kazası meydana geldiğini, vuku bulan trafik kazasında müvekkilinin ağır şekilde yaralandığını, ceza davasının Urla Asliye Ceza Mahkemesinin … esas … karar sayılı dosyası ile karara bağlandığını, davalı …’in asli kusurlu ve müvekkilinin içinde bulunduğu kamyonetin sürücüsü …’ın kusurunun olmadığının belirlendiğini, davalı …’in TCK’nın 89/1. maddesi uyarınca cezalandırıldığını, kaza sonrası müvekkilinin yaşadığı şoku uzun süre atlatamadığını, vücudunun çeşitli yerlerinde sürekli iz kalacak şekilde tahribat oluştuğunu, işine 4 ay gidemediğini, hastaneye gidip gelmek için taksi ücret ile tedavi giderleri ödediğini, manevi zararın değerinin tam ve kesin olarak belirlenmesinin mümkün olduğu anda arttırılmak üzere fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminat ile 5.000,00 TL manevi tazminatın haksız fiilin gerçekleştiği 25/07/2010 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili, birleşen dosyada dava dilekçesinde; asıl dava dilekçesindeki açıklamalarını tekrar ederek … plaka sayılı aracın … kasko sigorta poliçe numarası ile davalı … şirketine sigortalı olduğunu, poliçede görüleceği üzere kasko sigortasının ilgili klozlar bendinde “Artan mali sorumluluk manevi tazminat klozu” gereği manevi tazminat taleplerinden de sorumluluğun bulunduğunu, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile şimdilik 1.000,00-TL maddi tazminat ile 30.000,00-TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili, tarihli ıslah dilekçesi ile; 1.000,00-TL’lik maddi tazminat taleplerini 3.736,25-TL arttırarak 4.736,25-TL olarak ıslah ederek taleplerinin kabulüne, ayrıca 5.000,00-TL manevi tazminat taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı … vekili, müvekkilinin kazadaki olası kusuru ve riskinin kasko şirketince teminat dahilinde olduğunu, öncelikle ZMMS ve kasko poliçesi gereği talep edilen maddi ve manevi tazminatın davada davalı taraf olan … Sigorta AŞ talep edilmesini, haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. Vekili cevap dilekçesinde; davacı yanın maluliyet hali oluşmadığından maluliyet durumuna bağlı tüm taleplerinin reddine, davalının geçici iş gücü kaybına ilişkin talep kısmının müvekkili şirket bakımından poliçe teminatı altında olmadığından reddine, tüm faiz taleplerinin reddine, müvekkilinin temerrüde düşmemiş ve davanın açılmasına sebebiyet vermemiş olduğundan, müvekkili aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemesini talep etmiştir,
Davalı …’e dava dilekçesinin tebliğ edildiği, ancak davaya cevap vermedikleri görülmüştür.
Birleşen dosya davalısı … Sigorta vekili, cevap dilekçesinde; sürekli sakatlık oranının belirlenmesi için dosyanın Adli Tıp İhtisas Kuruluna gönderilmesini, müvekkili şirketin sorumluluğunun 175.000,00-TL olan trafik poliçesi teminatlarından sonra başladığını, 100.000,00-TL ile sınırlı olduğunun kararda gözüne alınmasını, davacının sigortalımızdan 5.000,00-TL manevi tazminatın müvekkili şirketten 30.000,00-TL manevi tazminat talep etmesi manevi tazminatın ıslahı vasfında olduğundan talebin 5.000,00-TL üzerinden değerlendirilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Hastane tedavi evrakları, SGK kayıtları, hasar dosyası, maluliyet raporu, kusur ve aktüer raporları delil olarak değerlendirilmiştir.
Davacının maluliyet oranının tespiti için İstanbul Adli Tıp Kurumundan alınan rapora göre; “…1) … kızı, … doğumlu…’ın 25/07/2010 tarihinde geçirmiş olduğu araç içi trafik kazasına bağlı gelişen yaralanması nedeniyle, 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğundan sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı,
2) İyileşme (iş görememe) süresinin 25/07/2010 tarihinden itibaren 3(üç) aya kadar uzayabileceği,
3) Kişinin 19/12/2018 tarihinde Kurulumuzda yapılan muayenesinde yüz sınırları içerisinde cilt bütünlüğünü bozan travmatik lezyon tarif ve tespit edilmediğinden yüzde sabit iz tayinine mahal olmadığı…” şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür.
Davacının davalıdan isteyebileceği geçici ve sürekli işgöremezlik miktarının tespiti için yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda; “…25/07/2010 tarihli trafik kazasında yaralanarak bedensel zarara uğrayan davacının Adli Tıp Kurumu raporuna göre 3 ayda iyileşebileceği, kalıcı maluliyetinin bulunmadığı, davacının 3 aylık iyileşme süresi içindeki geçici iş göremezlik tazminatının 1.854,75-TL, bakıcı giderinin 2.281,50-TL, tedaviye bağlı ulaşım giderinin 600,00-TL olarak hesaplandığı, davalılar … plakalı araç sürücüsü …, işleteni … ile birleşen dava davalısı … Şirketinden talep edilen manevi tazminat ile ilgili takdirin mahkemeye ait olduğu, davanın kabulü halinde hesaplanan maddi tazminat ve giderlerden … plaklı araç sürücüsü davalı … ile işleteni davalı … 25/07/2010 kaza tarihinden itibaren, zorunlu mali sorumluluk sigortacısı davalı … Sigorta AŞ dava tarihinden itibaren işleyecek yasal temerrüt faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olacağı…” tespit edilmiştir.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE;
1-Dava trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davasıdır. Davacı, 25/07/2010 tarihinde davacının yaralanmasına sebep olan kaza dolayısı ile kazaya karışan … aracın sürücüsü, maliki ve sigortacısından geçici ve kalıcı maluliyeti nedeniyle oluşan zararları, sağlık gideri, bakıcı ve bakım-tedavi giderleri talebinde bulunmuştur.
2-Trafik kazaları sonucu uğranan zararın tazmini hususunda temel dayanak haksız fiil sorumluluğudur.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun;
90. Maddesinde, “Zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu Kanun… öngörülen usul ve esaslara tabidir. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanun… düzenlenmeyen hususlar hakkında 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır.”
91/1. maddesinde, “İşletenlerin, bu kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”;
85/1. maddesinde, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.”;
85/son maddesinde ise, “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiştir.
Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları A-3. maddesinde: “Sigortacı, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, üçüncü şahısların ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre sigortalıya düşen hukuki sorumluluk çerçevesinde bu Genel Şartlarda içeriği belirlenmiş tazminatlara ilişkin talepleri, kaza tarihi itibariyle geçerli zorunlu sigorta limitleri dahilinde karşılamakla yükümlüdür. Sigortanın kapsamı üçüncü şahısların, sigortalının Karayolları Trafik Kanunu çerçevesindeki sorumluluk riski kapsamında, sigortalıdan talep edebilecekleri tazminat talepleri ile sınırlıdır. ” düzenlemesi ile sorumluluk sınırları gösterilmiştir.
3-Yukarıda açıklanan ve alıntılanan hükümler doğrultusunda Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası’nın; motorlu bir aracın işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır.
4-Sigortacının sorumluluğu, yukarıda izah edilen sorumluluk esasları dahilinde işletilen aracın işleteninin veya işletenin kusurundan sorumlu olduğu sürücünün kusurlarından kaynaklanan zararlarla sınırlıdır. Bu noktada aracın işleteninin veya sürücüsünün kusur durumunun incelenmesi gerekmektedir.
5-Haksız fiil sorumluluğu, “Haksız Fiilden Doğan Borç İlişkileri” başlığı altında, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 49. ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir.
49. maddesi “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.”
50. maddesi, “Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır.”
6-Haksız fiil, bir kimsenin hukuka aykırı ve kusurlu bir davranışı ile başka bir kimsenin zarara uğramasına yol açmasıdır. Yargısal içtihatlar ve doktrine göre haksız fiilin unsurları;-Fiil, davranış,
-Fiilin hukuka aykırı olması
-Zararın meydana gelmesi,
-Kusur,
-Fiil ve zarar arasında illiyet bağı bulunması, olarak sıralanmaktadır.
Yine TBK’nın 50. maddesi ile “Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır.” hükmü düzenlemesi uyarınca zarar gören zararı ile zarar verenin kusurlu olduğunu ispatla mükellef kılınmıştır.
5-Mahkememizce davacının zararı olup olmadığı ve varsa miktarı ile davalının sorumluluğunun sınırının tespiti için öncelikle kazanın gerçekleşmesindeki kusur durumları değerlendirilmiştir. Ceza yargılamasının sürdürüldüğü Urla Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas … Karar sayılı kararında hükme esas alınan kusur raporunda davalı araç sürücüsü … asli kusurlu, davacının eşi … ise kusursuz bulunmuştur. İlgili karar Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşmiş olup mahkememizce kazanın oluş şekli itibariyle ceza yargılamasında elde edilen kusur durumlarının hukuka ve oluşa uygun olduğu değerlendirildiğinden başkaca bir rapor alınmaksızın davalı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğu kabul edilmiştir.
6-Kusur durumlarının tespiti sonrasında ise dosya ATK 2.İhtisas Kurulu’na tevdi edilmiş, düzenlenen raporda “göre; “…1) … kızı, … doğumlu…’ın 25/07/2010 tarihinde geçirmiş olduğu araç içi trafik kazasına bağlı gelişen yaralanması nedeniyle, 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğundan sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı,
2) İyileşme (iş görememe) süresinin 25/07/2010 tarihinden itibaren 3(üç) aya kadar uzayabileceği,
3) Kişinin 19/12/2018 tarihinde Kurulumuzda yapılan muayenesinde yüz sınırları içerisinde cilt bütünlüğünü bozan travmatik lezyon tarif ve tespit edilmediğinden yüzde sabit iz tayinine mahal olmadığı…” şeklinde görüş bildirildiği görülmüştür.
7-Aktüer bilirkişi kaza tarihinde geçerli poliçe tarihini dikkate alarak “.25/07/2010 tarihli trafik kazasında yaralanarak bedensel zarara uğrayan davacının Adli Tıp Kurumu raporuna göre 3 ayda iyileşebileceği, kalıcı maluliyetinin bulunmadığı, davacının 3 aylık iyileşme süresi içindeki geçici iş göremezlik tazminatının 1.854,75-TL, bakıcı giderinin 2.281,50-TL, tedaviye bağlı ulaşım giderinin 600,00-TL olarak hesaplandığı, davalılar … plakalı araç sürücüsü …, işleteni … ile birleşen dava davalısı … Şirketinden talep edilen manevi tazminat ile ilgili takdirin mahkemeye ait olduğu, davanın kabulü halinde hesaplanan maddi tazminat ve giderlerden … plaklı araç sürücüsü davalı … ile işleteni davalı … 25/07/2010 kaza tarihinden itibaren, zorunlu mali sorumluluk sigortacısı davalı … Sigorta AŞ dava tarihinden itibaren işleyecek yasal temerrüt faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olacağı…. ” şeklinde rapor düzenlemiştir.
8-Yukarıda ayrıntılı gerekçeleri açıklandığı üzere, davanın maluliyetine neden olan kazada davalı araç sürücüsünün %100 oranında kusurlu olduğu, davacının kaza sonucu yaralanmasının sürekli maluliyete neden olmadığı ve 3 aylık geçici iş göremezlik durumunun oluşacağının ATK 2.İhtisas Kurulu raporuyla tespit edildiği, davacı tarafça rapora itirazda bulunulmuş ise de dosyaya sunulan ve sürekli maluliyet bulunduğunu gösterir raporların tek adli tıp uzmanı tarafından psikolojik rahatsızlıklar baz alınmak suretiyle düzenlendiği, ATK 2.İhtisas Kurulu tarafından talep edilen muayene ve tetkikler sonrası davacının ruhsal durumunun normal olduğu ve maluliyet tayinine yer olmadığının belirtildiği, bu haliyle daha somut bilgi, belge ve gerekçelere dayanan ATK 2.İhtisas Kurulu raporunun hükme esas alınması gerektiği değerlendirildiğinden yeniden rapor alınması gerekli görülmemiştir. Dosya zarar hesabı hususunda aktüerya bilirkişisine tevdi edilmiş, aktüerya bilirkişisi tarafından düzenlenen rapora göre tespit edilen geçici ve kalıcı maluliyet tazminatları ile bakıcı gideri, tedavi amaçlı yol ve tıbbi sarf malzemesi gideri hesabı yapıldığı, bilirkişi raporu ile tespit edilen tutar miktarınca davanın ıslah edildiği, dosyada alınan bilirkişi raporlarının hukuka ve yargısal içtihatlara uygun olduğu anlaşılmakla davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A-ASIL DAVADA;
1-Maddi tazminat davası yönünden DAVANIN KABULÜ İLE; TL geçici iş gücü kaybı tazminatı, 1.854,75TL geçici iş gücü kaybı, 2.281,50TL bakıcı gideri, 600,00TL tedavi amaçlı yol gideri olmak üzere toplam 4.736,25TL maddi tazminatın davalılardan alınarak davacıya verilmesine, tazminata davalılar … ve … yönünden haksız fiil tarihi 25/07/2010, davalı sigorta şirketi yönünden dava tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesine,
2-Manevi tazminat davasının KISMEN KABULÜ İLE, 3.250,00-TL manevi tazminatın haksız fiil tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’dan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya dair kısım yönünden davanın reddine,
3-Manevi tazminat davasının davalı … Sigorta yönünden reddine,
B-BİRLEŞEN DAVADA;
1-Maddi tazminat davasının REDDİNE,
2-Manevi tazminat davasının KISMEN KABULÜ İLE, 3.250,00-TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya dair kısım yönünden davanın reddine,
C-ASIL DAVA YÖNÜNDEN;
1-Harçlar Yasası gereğince alınması gereken 545,54-TL harçtan peşin olarak alınan 21,15-TL ile ıslah harcı olarak alınan toplam 128,00-TL harcın mahsubu ile geri kalan 396,39-TL.’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
2-Maddi tazminat davası yönünden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davacı yararın takdir edilen 4.080,00-TL maktu vekalet ücretinin davalılardan alınıp davacıya verilmesine,
3-Manevi tazminat davası yönünden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davacı yararına takdir edilen 3.250,00-TL. vekalet ücretinin davalılardan alınıp davacıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davalı … yararına reddedilen manevi tazminat yönünden takdir edilen 1.750,00-TL ve davalı … Sigorta(… Sigorta A.Ş.) lehine 4.080,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, iş bu davalılara verilmesine,
4-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 21,15-TL. ile ıslah harcı olarak yatırılan toplam 128,00-TL toplamı 149,15-TL. harcın davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
D-BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN;
1-Harçlar Yasası gereğince alınması gereken 222,00-TL harçtan peşin olarak alınan 105,90-TL harcın mahsubu ile geri kalan 116,10-TL.’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
2-Kabul edilen manevi tazminat davası yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davacı yararına takdir edilen 3.250,00-TL. vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
3-Reddedilen maddi tazminat davası yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davalı yararına takdir edilen 1.000,00-TL. vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Reddedilen manevi tazminat davası yönünden Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davalı yararına takdir edilen 3.250,00-TL. vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine
5-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 105,90-TL. harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
E-Davacı tarafından yapılan toplam 1.956,15-TL. yargılama giderinin, ve Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi rapor fatura bedelleri toplamı 462,20-TL toplamı 2.418,35‬-TL’nin davanın ret ve kabul oranına göre taktiren 1.983,00-TL’sinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, bakiyenin davacı üzerinde bırakılmasına, davalı … Sigorta A.Ş.’nin yargılama giderinin 1.064,00-TL tutarı ile sınırlı olarak sorumlu olduğuna,
F-Fazla yatırılan gider avansının, karar kesinleştiğinde istek halinde yatırana iadesine,
Dair davacı vekili ve davalı … vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafların yokluğunda manevi tazminat davası yönünden; gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize bir dilekçe verilmesi veya tutanağa geçirilmek kaydıyla mahkememiz zabıt katibine beyanda bulunmak ve bu beyanın mahkememiz Hakimi tarafından onaylanması sureti ile istinaf kanun yoluna gidilebileceği, yasal süre içinde istinaf kanun yoluna başvurulmadığı taktirde kararımızın kesinleşeceği, yasal sürede istinaf kanun yoluna gidilmesi halinde dosyanın ilgili İzmir Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi’ne istinaf konusunda karar verilmek üzere gönderileceği; maddi tazminat davası yönünden miktar itibariyle kararın istinaf başvuru sınırının altında olması nedeniyle kesin nitelikte olduğu ve istinaf kanun yoluna başvurulamayacağı açıklanmak sureti ile açık yargılama sonunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
30/03/2021

Katip …
e -imzalıdır

Hakim …
e -imzalıdır

BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur”