Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/178 E. 2023/435 K. 01.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2023/178
KARAR NO : 2023/435
DAVA : Ticaret Sicil Memurunun Kararına İtiraz
DAVA TARİHİ : 01/03/2023
KARAR TARİHİ : 01/06/2023
Mahkememizde görülmekte olan Ticaret Sicil Memurunun Kararına İtiraz davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Mahkememize verdiği 01/03/2023 tarihli dava dilekçesinde; … A.Ş.’nin, … Özel Sağlık Yatırımları Tic. San. A.Ş’den olan hak ve alacaklarının davacı … Girişimcilik Trz. Gıda Teks. San. Ve Tic. A.Ş.tarafından 26.01.2023 tarih …. Yev. nolu temlik sözleşmesi kapsamında temlik alındığını, temlik sözleşmesinden de anlaşılacağı üzere, söz konusu hak ve alacakların teminatında yer alan ayni ve şahsi teminatlar yanında ticari işletme rehni ile hissedarların hisseleri üzerinde yer alan rehin ve intifa haklarının da temlik sözleşmesi ile davacı … Girişimcilik Trz. Gıda Teks. San. Ve Tic. A.Ş.’ye devredildiğini, bu kapsamda hisse rehin ve intifa hakkı sözleşmesi- noter onaylı pay defteri ilgili sayfalar ve hisse senedi muvakkat ilmuhaber asıllarının davacı şirkete teslim edildiğini, hisseler üzerinde bulunan intifa haklarının pay defterine kaydının yapılması hususunda … A.Ş.’ nin 16.05.2022 tarihli yazısı ile … Özel Sağlık Yatırımları Tic. San. A.Ş.’ ne bildirildiğini, söz konusu bildirimin … gelen evrak kaydı ile şirket tarafından işleme alındığı ve bu bildirim kapsamında pay defterine gerekli işlemlerin anılan şirket tarafından yapıldığını, temlik sözleşmesinin akabinde, rehin ve intifaya konu hisseler üzerindeki rehinlerin, intifa hakları tesis edilmiş payların, temlik alacaklısı sıfatı ile davacı şirket nam ve hesabına pay defterine kaydının yapılması bu tarihten itibaren rehin ve intifalı tüm paylara ilişkin her türlü tasarrufi işlemlerde, paya ilişkin her türlü şirket yönünden alınacak kararlarda ve/veya işlemlerde davacı şirketin muvafakatinin alınması, intifa hakkı kapsamında yasal tüm hakların davacı şirket tarafından kullanılacağı, genel kurula çağrı dahil olmak üzere her türlü bilgi, bildiri ve ilanların davacı şirkete bildirilmesi ve bu hususların pay defterine işlenmesi, bu hususta gerekli tüm kararların alınarak işlem yapılması hususunun … Özel Sağlık Yatırımları Tic. San. A.Ş.’ ne Bornova …. Noterliğinin 26.01.2023 tarih … yev. Nolu ihtarnamesi ile bildirildiğini, söz konusu bildirime rağmen 29.01.2023 tarihli … Özel Sağlık Yatırımları Tic. San. A.Ş.’nin Genel Kurul Toplantısında, davacı şirketi özel yetkiye istinaden temsil etmek ve toplantıya katılmak üzere toplantı mahallinde hazır bulunulmalarına rağmen toplantıya katılmalarına ve oy kullanmalarının hukuka ve yasaya aykırı olarak engellendiği ve davacı şirketin haklarının bertaraf edildiğini, Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi’nin 21.02.2023 tarihli … sayılı … sayfa numarasında tescil edilen ilana itiraz ettiklerini, geçersiz ve kanuna aykırı tescil işleminin mahkeme tarafından kaldırılmasına karar verilmesini talep ettiklerini, davacı şirket adına İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğü’ ne 03.02.2023 tarih … ve I24.02.2023 tarih … kayıt numaralı dilekçeleri ile başvurulduğu ve 29.01.2023 tarihli toplantı tutanağının usul ve yasaya aykırı olarak düzenlendiği göz önüne alınarak tescil edilmemesi gerektiğinden talepte bulunulduğunu, geçersiz ve kanuna aykırı tescil işleminin ve yayımının durdurularak bu hususun sicilde yayınlanması talep edildiğini, her iki taleplerine İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğü ‘ nce olumsuz olarak yanıt verildiğini, 29.01.2023 tarihli ertelenen genel kurul toplantısında hukuka aykırı pek çok işlem yapıldığını, … Özel Sağlık Yatırımları Tic. San. A.Ş.’nin pay ve hisse durumu ve intifa hakkı ile rehin hakkı alacaklıları bakımından pay defterindeki kayıtlarına ve hazirun cetveline itiraz edildiğini, davacı şirketin hazirun cetvelinde yer alması gerektiğinin belirtildiğini, hukuka aykırılığı sabit olan 29.01.2023 tarihli genel kurul toplantısının ardından davalı Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne 03.02.2023 tarihli ve … evrak kayıtlı numaralı ve 24.02.2023 Tarih … Evrak kayıt numaralı dilekçeler sunularak bilgi verildiğini ve genel kurul toplantısına ilişkin tescil işlemlerinin yapılmaması/durdurulması yönünde talepte bulunulduğunu, 03.02.2023 tarihli dilekçelerinin Ticaret Sicil Müdürlüğü’ nün 09.02.2023 tarih … sayılı yazısı ile reddedildiğini, 24.02.2023 tarih … kayıt numaralı yazılarına olumlu /olumsuz bir yanıt verilmediğini, hukuka aykırı Genel Kurul toplantısının bir kısmının davalı Ticaret Sicil Müdürlüğü ‘nce 09.02.2023 tarihli … sayılı 153 sayfa numarasında tescil ve ilan edildiğinin görüldüğünü, usulsüz işlemler neticesinde 09.02.2023 tarihinde davalı Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne karşı İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyası ile “Ticaret Sicil Memurunun Kararına İtiraz” konulu dava açıldığını, davalı Ticaret Sicil Müdürlüğü ardından bu sefer huzurdaki davaya konu 21.02.2023 tarihli … sayılı 1304 sayfa numarasında tescil edilen “rüçhan hakkı davetine ilişkin yönetim kurulu kararı”na ilişkin ilanın Ticaret Sicil Gazetesi’nde yayımlandığının görüldüğünü, 29.01.2023 tarihli 2021 yılı olağan genel kurul toplantısının sermaye artışına ilişkin olarak şirket esas sözleşmesinin değiştirilmesi gündem ve kararlarını içerdiğini, Anonim Şirketlerde esas sözleşmenin değiştirilmesine ilişkin “Tescil” başlıklı Türk Ticaret Kanunu’nun 455. Maddesi;“Esas sözleşmenin değiştirilmesine ilişkin genel kurul kararı, yönetim kurulu tarafından, şirket merkezinin ve şubelerinin bulunduğu yerin ticaret siciline tescil edilir; ayrıca ilana bağlı hususlar ilan ettirilir, tescil ve ilan edilen karar şirketin internet sitesine konulur. Değiştirme kararı üçüncü kişilere karşı tescilden önce hüküm ifade etmez.” şeklinde düzenlenmiş olup, esas sözleşmenin değiştirilmesine ilişkin genel kurul kararının ticaret siciline tescil edilmesi gerektiğini ve değiştirme kararının tescil edilmeden evvel hüküm ifade etmeyeceğinin açıkça düzenlendiğini, … Özel Sağlık Yatırımları San. ve Tic. A.Ş’nin 2021 tarihli genel kurul toplantısında şirket esas sözleşmesinin değiştirilmesi ve bu değişiklik üzerinden sermaye artışının ayrı bir davaya konu edilecek şekilde hukuka aykırı olarak gerçekleştirildiğinin tespit edildiğini, 21.02.2023 tarihli … sayılı 1304 sayfa numaralı tescil işleminde ise şirket yönetim kurulunun İzmir … Noterliğinin 17.02.2023 tarih ve … yevmiye numarası ile onaylanan 17.02.2023 tarihli ve … sayılı yönetim kurulu kararının tescil edildiğinin görüldüğünü, bu yönetim kurulu kararının tescil edilmeyen ve bu nedenle geçerli olmayıp hüküm de ifade etmeyen 2021 yılı olağan genel kurul toplantısında alınan sermaye artışı kararına ilişkin olarak TTK 464. maddesine göre rüçhan hakkını kullanmaya davete ilişkin olduğunu, genel kurul toplantılarının bir bütün olup, hukuka aykırı ve usulsüz şekilde alınan kararlardan bir kısmının dahi tescil edilmesi halinde tüm hukuka aykırı ve usulsüz işlemlerin davalı ticaret sicil müdürlüğü tarafından meşrulaştırılmaya çalışılması anlamına geldiğini, bu hususun kabul edilemeyeceğinin açık olduğunu, şirket yönetim kurulunun 2021 yılı olağan genel kurul toplantısını tescil ettirme sorumlulukları bulunmasına rağmen bu sorumluluğu yerine getirmediklerini, bunun yanı sıra esas sözleşme değişikliği tescil edilmediği için geçerli olmayıp hüküm de ifade etmediğini ancak yönetim kurulu tarafından haksız bir şekilde tescil edilmeyen genel kurul toplantı tutanağında yer alan kararların yönetim kurulu kararına konu edilerek İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğü nezdinde tescil ve ilan ettirildiğini, böylelikle TTK’nun 455. Maddesinde yer alan amir hükmü ihlal edilerek geçersiz esas sözleşme değişikliği işlemine yolsuz tescil ile meşruiyet kazandırılmaya çalışıldığını, maddi vakıalar ve hatta 29.01.2023 tarihli 2021 genel kurul toplantı tutanağında yer alan Bakanlık Temsilci’sinin şerhleri dikkate alındığında 29.01.2023 tarihli ertelenen 2021 yılı olağan genel kurul toplantısında şirket esas sözleşmesinin değiştirilmesi ve bu değişiklik üzerinden sermaye artışına ilişkin eski ve yeni metinlerde şirketin değiştirilen sermaye miktarı ile pay defterinde yer alan sermaye miktarı da farklı olduğundan usulüne uygun olarak düzenlenmemiş olan şirket esas sözleşmesinin değiştirilmesi ve bu değişiklik üzerinden sermaye artışına ilişkin metinlerin tescile esas alınamayacak durumda olduğunun açık olduğunu, bir kısım ortakların itiraz ve açıklamaları dikkate alındığında davalı ticaret sicil müdürlüğünün inceleme yükümlüğünü yerine getirmeksizin ve yaşadığı tereddüte rağmen TTK’nun 32. Maddesi uyarınca geçici tescil prosedürünü dikkate almaksızın işlem tesis etmesinin kabulünün mümkün olmadığını, davalı Ticaret Sicil Müdürlüğü ‘ nce tescil edilen genel kurul toplantısının açıkça kanun ve ilgili mevzuatın emredici hükümlerine aykırı şekilde tesis edilmiş olduğundan işbu işlemin tescili talebin reddedilmesi ya da en azından TTK’nun 32. maddesi uyarınca geçici tescil prosedürün izlenmesi gerekir iken tescil edilmesinin hukuka aykırı olduğunu, davaya konu tescil işleminin temeli olan genel kurul toplantısının hukuka aykırı şekilde tesis edildiğini, öncelikle 29.01.2023 tarihli genel kurul toplantısının hazirun cetvelinden anlaşılacağı üzere hazirun cetvelinin hukuka ve şirket kayıtlarına aykırı ve karar nisabını etkileyecek şekilde tutulduğunu, … A.Ş.’den hisse rehin ve intifa sözleşmesini temlik alan davacı şirketin oy hakkı engellenerek hazirunda yer dahi verilmediğini, bu durumun toplantı ve karar nisabını doğrudan etkileyecek nitelikte olup tüm bu usulsüzlüklerin genel kurul toplantı tutanağından açıkça anlaşılır olmasına rağmen davalı ticaret sicil müdürlüğünün tescil işlemini tesis etmesinin kabul edilemez olduğunu, tüm hissedarların hisseleri üzerinde temlik veren … A.Ş. lehine rehin ve intifa hakkı tesis edilmiş olmasına rağmen yalnızca …-….ve …. Özel Sağlık Ltd.Şti. hissesi üzerindeki … rehin ve intifa hakkı tanımlanmak suretiyle bu hissedarların oy hakları ihlal edildiğini, diğer rehin ve intifa hakkı borçluları …, …ve …’ın hisseleri üzerinde mevcut intifa hakkı ise hazirun cetvelinde … lehine yazılmak suretiyle kendileri tarafından toplantıda hazır bulunulmamasına ve herhangi bir vekaletname düzenlenmemiş olmasına rağmen oy haklarının … tarafından kullanıldığını, taraflarınca temlik sözleşmesi, rehin ve intifa hakkı tesis edilen hisselere ilişkin ilmühaber asılları ibraz edilip birer örneği Bakanlık Temsilcisine sunulmuş olmasına rağmen davacı şirketin toplantıya hukuka aykırı şekilde kabul edilmediğini, TTK’nun 432/2. Maddesi; “(2) Bir payın üzerinde intifa hakkı bulunması hâlinde, aksi kararlaştırılmamışsa, oy hakkı, intifa hakkı sahibi tarafından kullanılır. Ancak, intifa hakkı sahibi, pay sahibinin menfaatlerini hakkaniyete uygun bir şekilde göz önünde tutarak hareket etmemiş olması dolayısıyla pay sahibine karşı sorumludur.” şeklinde olup intifa hakkı sahibinin genel kurula katılma ve oy hakkına sahip olduğu anlaşıldığını, bu nedenle öncelikle davacı şirketin toplantıya kabul edilmeyerek oy hakkının sınırlandırılmasının başlıca hukuka aykırılık nedeni olduğunu, tüm bu hususlara ek olarak aynı zamanda …, … ve …’ın hisseleri üzerinde … lehine tesis edildiği iddia edilen intifa hakkının geçersiz olduğunu da ortaya koyduğunu, TMK m. 795/1 uyarınca, intifa hakkının taşınırlarda zilyetliğin, alacaklarda ise alacağın devri ile kurulmakta olup buna göre, nama yazılı pay üzerinde intifa hakkı, pay senedi basılmış olması halinde, intifa amaçlı ciro ve teslimle kurulacağının açık olduğunu, 06.03.2012 tarihli Hisse Rehin ve İntifa Hakkı Sözleşmesi uyarınca rehin ve intifa hakkı tesis edilen hisselere ilişkin nama yazılı ilmühaberlerin ilgili sözleşmenin imzası sırasında … A.Ş.’ye teslim edildiği ardından da 26.01.2023 tarihli temlik sözleşmesi akabinde intifa hakkının temlikinin sağlanması bakımından temlik alacaklısı davacı şirkete teslim edildiğini, Türk Ticaret Kanunu’nun konulu ile ilgili 647/1. Maddesi; “(1) Mülkiyet veya sınırlı bir ayni hak kurulması amacıyla kıymetli evrakın devri için her hâlde senet üzerindeki zilyetliğin devri şarttır.” şeklinde düzenlenmiş olup sınırlı ayni hak niteliğindeki intifa hakkının kurulması sırasında da kıymetli evrak niteliğindeki ilmühaberlerin zilyetliğinin devrinin gerekli olduğunu gösterdiğini, hal böyle iken … lehine tesis edildiği iddia edilen intifa hakkının geçerli olabilmesi için …, …ve … isimli hissedarların hisselerine ilişkin ilmühaberlerin … elinde olması ve …’ya hiç zilyetliğin devredilmediği açık olup bu durumda geçerli bir intifa hakkı tesisinden de söz edilemeyeceğinin açık olduğunu, tüm bu izah edilen hususlar çerçevesinde 29.01.2023 tarihli genel kurul toplantısının kanunun emredici hükümlerine ve şirket esas sözleşmesine aykırı şekilde icra edildiğinin açık olup 21.02.2023 tarihli ilana konu tescil işleminin de hukuka aykırı olduğunu, konuya ilişkin Ticaret Sicil Yönetmeliğinin Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün Görev Ve Sorumluluklarını Düzenleyen İnceleme Yükümlülüğü Başlıklı 34. Maddesinde; 1) Müdür ve müdür yardımcıları, ile tescile yetkili personel tescil için aranan kanuni şartların var olup olmadığını aşağıdaki hususları da dikkate alarak inceler: (1) a) Tescili istenen olgunun kanuni olarak sicile kaydı gerekli bir olgu olup olmadığı. b) Tescil isteminin Kanun ve bu Yönetmelikte öngörüldüğü şekilde ve ilgililer tarafından yapılıp yapılmadığı. c) Tescil için Kanun, bu Yönetmelik ve ilgili diğer mevzuatta öngörülen belgelerin ve harç makbuzunun bulunup bulunmadığı. ç) tescil edilecek olgunun şirket sözleşmesine ve kanunun emredici hükümlerine aykırı bulunup bulunmadığı, tescil edilecek olgu bir ticaret şirketinin organ kararına dayanmakta ise, kararın şirket sözleşmesine ve kanunun emredici hükümlerine uygun alınıp alınmadığı. d) Tescil edilecek olguların gerçeği tam olarak yansıtıp yansıtmadığı, üçüncü kişilerde yanlış bir izlenim yaratacak nitelik taşıyıp taşımadığı ve kamu düzenine aykırı olup olmadığı. e) Ticaret şirketinin tescilinde, özellikle şirket sözleşmesinin, Kanunun emredici hükümlerine aykırı olup olmadığı, Kanunun bulunmasını zorunlu kıldığı hükümleri içerip içermediği. f) Tescil edilecek olgunun Bakanlığın veya diğer resmî kurumların iznine ya da uygun görüşüne tabi olması halinde, söz konusu iznin veya uygun görüşün alınıp alınmadığı. (2) Müdürlükçe birinci fıkra hükmü uyarınca yapılan inceleme sonucunda, tescil için aranan şartlardan bazılarının eksik olduğunun anlaşılması halinde bu olguların ilgiliye yazı ile bildirilmesi ve bunların Kanuna ve/veya bu Yönetmeliğe uygun hale getirilmesi veya şartlara ait eksikliklerin veya belgelerin tamamlanması için otuz günden fazla olmamak üzere uygun bir süre verilir. Verilen süre, işlemin mahiyetine göre aynı süre ile en çok iki defa uzatılabilir. Verilen veya ihtiyaca göre uzatılan süre içinde durum Kanuna ve/veya bu Yönetmeliğe uygun bir hale getirilmemiş veya belgeler tamamlanmamış olduğu takdirde tescil isteği reddolunur. şeklinde olup Ticaret Sicil Müdürlükleri’nin tescil başvurusu esnasında tescil edilecek olgunun şirket sözleşmesine ve kanunun emredici hükümlerine aykırı bulunup bulunmadığını, tescil edilecek olgu bir ticaret şirketinin organ kararına dayanmakta ise, kararın şirket sözleşmesine ve kanunun emredici hükümlerine uygun alınıp alınmadığını, tescil edilecek olguların gerçeği tam olarak yansıtıp yansıtmadığını, üçüncü kişilerde yanlış bir izlenim yaratacak nitelik taşıyıp taşımadığı ve kamu düzenine aykırı olup olmadığı yönlerinden inceleme yapması gerektiğinin düzenlendiğini, huzurdaki davaya konu olayda da 29.01.2023 tarihli genel kurul toplantısında meydana gelen hukuka aykırılıkların davalı ticaret sicil müdürlüğüne derhal bildirildiğini, bu nedenle taraflar arasında son derece ihtilaflı olan bu hususta esasen bilgi sahibi de bulunan Sicil Müdürlüğü tarafından, müracaat edenlerin talebinin hukuka aykırı şekilde kabul edilmesi suretiyle tescil işlemlerinin tamamlanmasının hiçbir şekilde kabulünün mümkün olmadığını, Ticari şirketler bakımından “ticaret siciline güven ilkesi” geçerli olduğundan TTK ve Yönetmelik gereği Ticaret Sicil Müdürlüklerinin görev ve sorumlulukları belirlendiği, nitekim TTK madde 32 vd uyarınca Ticaret Sicil Müdürlerine inceleme görevi yüklendiğini, buna göre “sicil müdürü, tescil için aranan kanuni şartların var olup olmadığını incelemekle yükümlüdür” denilerek; sicil müdürü tescili talep edilen olguların tescil edilmesine ilişkin bütün şartların gerçekleşip gerçekleşmediğine ilişkin tüm araştırmaları yapmakla mükellef tutulduğunu, doktrinde Ticaret Sicil Müdürü’nün araştırma görevinin kapsamı yönünden yapılan değerlendirmelerde; hem kanuni şartların, hem şeklen, hem de maddi hukuka ilişkin olarak sicil müdürünün inceleme yapma yükümlülüğü olduğu görüşü hakim olduğunu, bu açıklamalar çerçevesinde dava dışı şirketin gerçekleştirdiği işlemin Ticaret Sicil Müdürlüğünün kanuni şartlara uygunluğa ilişkin maddi incelemesinden de geçmesi gerektiğinin şüphesiz olduğunu, doktrinde Ticaret Sicil Müdürünün kanuni şartlara uygunluğun maddi incelemesinin kapsamının ise genel olarak kanun hükümlerine uygunluk incelemesi, “maddi hakikate uygunluk” ve “tescil talebinin üçüncü kişilerde yanlış kanaat uyandıracak nitelikte olup olmadığı” ile “kamu düzenine aykırılık teşkil eden bir hususun olup olmadığının incelemesi” olarak ifade edildiğini, 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun konu ile ilgili 32. maddesinde yapılan düzenleme ile sicil müdürlüğünün inceleme yetkisinin sınırları belirlendiğini, inceleme yetkisinin sınırlarına ilişkin detayların ise 5995 sayılı Ticaret Sicil Yönetmeliğinin “İnceleme Yükümlülüğü” başlıklı 34. maddesinde düzenlenerek, sicil müdürüne kendisine ibraz edilen evraklarla sınırlı olmaksızın daha geniş bir inceleme görevi yüklendiğini, buna göre sicil müdürünün tescil edilecek organ kararının dahi kanunun emredici hükümlerine ve kamu düzenine uygunluğunun araştırılması gerekmekte olup; aynı zamanda tescil edilecek olguların gerçeği tam olarak yansıtıp yansıtmadığı ve üçüncü kişileri yanıltmaya matuf olup olmadığı yönünden de inceleme yapması gerektiği, konu ile ilgili olarak Türk Ticaret Kanunu’nun 34/4. Maddesi; “(4) Çözümü bir mahkeme kararına bağlı bulunan veya sicil müdürü tarafından kesin olarak tescilinde duraksanan hususlar, İLGİLİLERİN İSTEMİ ÜZERİNE GEÇİCİ OLARAK TESCİL OLUNUR. Ancak, ilgililer üç ay içinde mahkemeye başvurduklarını veya aralarında anlaştıklarını ispat etmezlerse geçici tescil resen silinir. Mahkemeye başvurulduğu takdirde kesinleşmiş olan hükmün sonucuna göre işlem yapılır.” şeklinde olup çözümün bir mahkeme kararına bağlı olduğu ya da sicil müdürünün tescilde duraksadığı hallerde “geçici tescil” prosedürünün uygulanması gerektiğinin düzenlendiğini, davaya konu olay bakımından da hazirun cetvelindeki usulsüzlük ve intifa hakkı sahibi davacı şirketin oy hakkının kısıtlanmasına ilişkin iddiaların çözümü mahkeme kararına bağlı olduğunun açık olduğunu, davalı ticaret sicil müdürlüğünün genel kurulun bir kısım kararlarını tescil etmesi, bir kısım kararları tescil etmekten imtina ederek sonradan tescil etmesinin, duraksama yaşandığını açıkça gösterdiği hal böyle iken davalı ticaret müdürlüğü inceleme görev ve yetkisini ihlal etmesinin yanı sıra geçici tescil prosedürünü izlemeyerek hukuka aykırı tescil işlemi gerçekleştirdiğini, İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğü ‘ nün 21.02.2023 tarihli ilanı ile tescil edilen hususların tamamı suç teşkil eder mahiyette olduğu gibi,davacı şirketin kanundan doğan haklarını da açıkça ihlal ettiğini, bu sebeple, davalı yanca yapılan tescil işleminin, aynı zamanda TTK’nın emredici hükümlerine aykırı olması sebebiyle esasen yokluk ve butlan niteliğindeki batıl yani hukuken tamamen geçersiz işlemlerin de hukuka aykırı şekilde tescil edilmesi sonucunu da doğurduğunu, dava dışı şirketin yönetim kurulu hakim hissedar olmaktan doğan yetkilerini kötüye kullanmak suretiyle, şirketin pay defteri ile ticaret sicil kayıtlarının uyumsuz olmasına rağmen bu hususun dikkate alınmadığını, intifa hakkı sahipliği uyarınca toplantıya katılma hakkı bulunan davacı şirkete hazirunda yer vermeyerek genel kurul teşkilini etkilediklerini, davaya konu işleme dayanak usul ve yasaya aykırı kararı aldıklarını, dava bakımından emsal Yargıtay içtihatları da dikkate alınarak ivedilikle ve öncelikle tedbir taleplerinin kabulü ve nihayetinde haklı davanın kabulünün gerektiğini, dava dışı … Özel Sağlık Yatırımları A.Ş.’nin yönetim kurulu ve bir kısım şirket hissedarının hukuka aykırı ve usulsüz hazirun cetveli ile davacı şirketin genel kurul toplantısına katılma ve oy hakkı engellendiğini, davalı ticaret sicil müdürlüğünce tesis edilen huzurdaki davaya konu ticaret sicil işleminden, gerçekte şirket hissedarı ya da intifa hakkı sahibi olmayan kişilerin katıldığı oylama ve geçerli olmayan hazirun cetveli uyarınca alınan karar neticesinde seçilen yönetim kurulunun görev almaması gerektiğini, 29.01.2023 tarihli genel kurul toplantısı zaten yok hükmünde olduğundan şirketin esasen genel kurul organından yoksun kaldığının açık olduğunu, TTK kapsamında bir şirketin organlardan yoksun kalması kayyum görevlendirilmesi nedenlerinden biri olarak düzenlenmiş olup dava dışı şirketin genel kurul organından yoksun kalması nedeniyle öncelikle tedbiren kayyum tayin edilmesi ve kayyum nezaretinde hukuka uygun bir genel kurul toplantısı gerçekleştirilmesi gerektiğini, Mahkemece yapılacak yargılama sürecinde yok ve/veya batıl genel kurul kararlarının sicilde tescili nedeniyle ilanı devam ederek şirketler, bankalar, resmi kurum ve kuruluşlar olmak üzere üçüncü kişiler nezdinde gerçeğe uygun olmayan bir algı yaratacağından ve bu sebeple telafisi imkansız zararlar doğabileceğinden Mahkemece öncelikle söz konusu yokluk/butlan hükmündeki kararı tescil eden işlemin telafisi imkansız zararlara neden olmasının önüne geçilmesi amacıyla icrasının ve yayınlanmasının ivedilikle durdurulmasına yönelik olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesini ve bu kararın sicilde yayınlanması ile iyi niyetli üçüncü kişilerin sicilin aleniyet ilkesine güvenerek gerçekleştirecekleri işlemler nedeniyle gerek davacının ve gerekse de üçüncü kişilerin telafisi imkansız zararlarının engellenmesinin sağlanmasını, bu suretle, Mahkemece dilekçede detaylı olarak yer verilen ilgili ticaret sicil dosyaları da celp edilerek, yolsuz ve haksız şekilde tesis edilen kamu düzenine ve kanunun emredici hükümlerine de açıkça aykırılık içeren Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi’nin 21.02.2023 tarihli … sayılı 1304 sayfa numarasında tescil edilen ilana yönelik hukuka uygun itirazın kabulü ile geçersiz ve kanuna aykırı tescil işleminin kaldırılmasına karar verilmesinin talep edildiğini belirtmiş , yolsuz ve haksız şekilde tesis edilen şirket esas sözleşmesine ve kanunun emredici hükümlerine aykırılık içeren Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi’nin 21.02.2023 tarihli … sayılı 1304 sayfa numarasında tescil edilen ilana itiraz edilerek ,geçersiz ve kanuna aykırı tescil işleminin kaldırılmasına, söz konusu yokluk/butlan hükmündeki kararı tescil eden işlemin telafisi imkânsız zararlara neden olmasının önüne geçilmesi amacıyla icrasının ve yayınlanmasının ivedilikle durdurulmasına yönelik olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesine ve bu kararın sicilde yayınlanmasına, … Özel Sağlık Yatırımları A.Ş.’nin yönetim kurulu organından yoksun kalması nedeniyle tedbiren kayyum tayin edilmesine ve kayyum nezaretinde hukuka uygun bir genel kurul toplantısı gerçekleştirilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili Mahkememize verdiği 27/03/2023 havale tarihli cevap dilekçesinde; davacıların müdürlüğün Merkez-… sicil numarasında kayıtlı … Özel Sağlık Yatırımları San. Tic. AŞ.’ne ilişkin olarak 21/02/2023 tarihli … sayılı 134 sayfa numarasında tescil edilen ilana ilişkin itirazda bulunduklarını, sicil kayıtlarının tetkikinde İzmir … Noterliği ‘nin 17/02/2023 tarihli … yevmiye no ile tasdikli … tarihli ve … sayılı rüçhan hakkının kullanılması esaslarının belirlenmesine ilişkin yönetim kurulu kararının 21/02/2023 tarihinde tescil ve ilamının yapıldığının tespit edildiğini, 6102 sayılı TTK’nın 461/1 fıkrası gereği her pay sahibinin yeni çıkarılan payları mevcut paylarının sermaye oranına göre alma hakkına haiz olduğunu, yine 461/2 fıkrasının “Yönetim kurulu yeni pay alma hakkının kullanılabilmesinin esaslarını bir karar ile belirler ve bu kararda pay sahiplerine en az 15 gün süre verir, karar tescil ve 35.maddedeki gazetede ilan olunur” hükmü gereği rüçhan hakkının kullanımına ilişkin tescil ve ilan işleminin gerçekleştirildiğini, 6102 sayılı TTK’nın 456 ve devamı maddelerinde A.Ş.’lerde sermaye artırımına ilişkin usul ve esasların düzenlenmiş olup müdürlük tarafından rüçhan hakkının kullanımına ilişkin yapılan 21/02/2023 tarihli tescil ve ilanın bir sermaye artırımı tescili olmadığını, TTK’nın 461.maddesi gereği müdürlük tarafından gerçekleştirilen tescil işleminde herhangi bir hukuka aykırı husus bulunmadığı, davacıların dava dilekçesinde belirtildiği üzere 29/01/2023 tarihli olağan genel kurul toplantısında alınan sermaye arttırımına ilişkin karara itirazda bulunduğunu ancak müdürlük tarafından yapılan 21/02/2023 tarihli tescilin bir sermaye artırımı tescili olmayıp sadece 6102 sayılı TTK’nın 461.maddesi gereğince rüçhan hakkı kullanımına ilişkin yönetim kurulu kararının tescil ve ilanından ibaret olduğunu, sermaye artırımının genel kurulda görüşülmesi gerekmekte olup ancak söz konusu genel kurulun tescil ve ilanı ile hüküm ve sonuçlarını doğurduğunu, müdürlük tarafından dava dilekçesinde bahsedilen 29/01/2023 tarihli olağanüstü genel kurula ve dolayısıyla sermaye artırımına ilişkin bir tescil bulunmadığını, hukuki sonuçları doğmamış bir işleme ilişkin olarak açılmış olan davanın dava şartı ve hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmesi gerektiğini, müdürlük tarafından gerçekleştirilen 21/02/2023 tarihli 6102 sayılı TTK’nın 461.maddesi uyarınca rüçhan hakkının kullanılması esaslarının belirlenmesine ilişkin yönetim kurulu kararının tescil ve ilanında herhangi bir hukuka aykırı husus bulunmadığını belirtmiş , davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava dışı … Özel Sağlık Yatırımları Tic. AŞ.nin sicil dosyası ile dava dilekçesinde bahsi geçen dava dışı şirketin 29/01/2023 tarihinde yapılan 2021 yılına ilişkin olağan genel kurul toplantısı tutanak ve ekleri ve dava konusu edilen dava dışı … Özel Sağlık Yatırımları Tic. AŞ.nin 17/02/2023 tarihli … sıra nolu yönetim kurulu kararı celp edilmiş; 29/01/2023 tarihli 2021 yılına ait olağan genel kurul toplantısının 6.maddesi ile yönetim kurulu üyeliğine üç yıl süre ile …, … ve …’ün seçilmesine karar verildiği, şirketin halen faal olduğu,17/02/2023 tarihli … sayılı yönetim kurulu kararı ile TTK’nın 461.maddesi gereğince rüçhan haklarının kullanılmasına ilişkin davetin yapılmasına ilişkin karar alındığı, söz konusu kararın da Türkiye Ticaret Sicil Gezetesinin 21/02/2023 tarih … sayılı 1304 sayfa numarasında tescil edildiği belirlenmiştir.
Toplanan tüm delillerin değerlendirilmesi sonucunda davacı tarafça dava dışı … Özel Sağlık Yatırımları Tic. AŞ.’nin 17/02/2023 tarih … sayılı ve Türkiye Ticaret sicil Gazetesi ‘ nin 21/02/2023 tarihli … sayılı 1304 sayfa numarasında tescil edilen yönetim kurulu kararının tescil işleminin kaldırılmasına, dava dışı … Özel Sağlık Yatırımları AŞ. nin yönetim kurulu organından yoksun kalması nedeniyle tedbiren kayyım tayin edilmesine ve kayyım nezaretinde genel kurulu toplantısı gerçekleştirilmesine karar verilmesine yönelik olarak davalı İzmir ticaret Sicil Müdürlüğü hakkında Mahkememize dava açıldığı, davaya konu edilen yönetim kurulu kararının dava dışı şirketin 29/01/2023 tarihli olağan genel kurul toplantısında şirketin sermayesinin yükseltilmesine ilişkin verilen karar ile ilgili şirket ortaklarının rüçhan hakkının kullanılmasına ilişkin davetin yapılmasına yönelik karar olduğu, davacı tarafça söz konusu yönetim kurulu kararının yokluk/butlan hükmünde olduğunun ve bu sebeple tescil işleminin yerinde olmadığının belirtildiği ancak yönetim kurulu kararının batıl olduğunun tespitinin TTK 391.maddesi gereğince şirket davalı olarak gösterilerek açılacak bir davada değerlendirilebileceği, kararın yokluk/butlanla malul olup olmadığının ticaret sicil müdürlüğünce değerlendirilemeyeceği , dava konusu edilen yönetim kurulu kararı yönünden TTK’nın 461/3.maddesindeki ” Yönetim kurulu yeni pay alma hakkının kullanılabilmesinin esaslarını bir karar ile belirler ve bu kararda pay sahiplerine en az onbeş gün süre verir. Karar tescil ve 35 inci maddedeki (…) gazetede ilan olunur. Ayrıca şirketin internet sitesine konulur. ” düzenlemesi göz önüne alındığında davalı Ticaret Sicil Müdürlüğü ‘ nün anılan madde doğrultusunda yönetim kurulu kararını tescil ettiği davalı Ticaret Sicil Müdürlüğü tarafından yapılan işlemlerde herhangi bir usul ve yasaya aykırılığın söz konusu olmadığı , davacının söz konusu talebinin belirtilen gerekçelerle reddinin gerektiği, davacı tarafın kayyım nezaretinde bir genel kurul toplantısı gerçekleştirilmesine yönelik talebi yönünden ise söz konusu talebin davalı şirket hasım gösterilerek açılabilecek bir davada değerlendirilebileceği, ticaret sicil müdürlüğü hasım gösterilerek açılan eldeki davada bu hususun değerlendirilemeyeceği, davacının bu talebinin de pasif husumet ehliyeti yokluğundan reddinin gerektiği incelenen tüm dosya kapsamıyla anlaşılmış, davacının tescil işleminin kaldırılması ile ilgili davanın esastan , kayyım nezaretinde hukuka uygun genel kurul toplantısı gerçekleştirilmesine ilişkin talebi ile ilgili davanın ise pasif husumet yokluğundan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının tescil işleminin kaldırılması talebi ile ilgili davanın REDDİNE,
2-Davacının kayyım nezaretinde hukuka uygun genel kurul toplantısı gerçekleştirmesine ilişkin talebi ile ilgili davanın PASİF HUSUMET EHLİYETİ YOKLUĞU NEDENİYLE REDDİNE,
3-Peşin alınan harç yeterli olduğundan yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
4-Davacı tarafça yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına,
Dair tebliğden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar
Davacı vekili Av. …’nun yüzüne karşı, davalının yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı. 01/06/2023
Başkan …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır