Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/903 E. 2023/607 K. 19.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/903 Esas
KARAR NO : 2023/607
DAVA : Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ :17/11/2022
KARAR TARİHİ :19/07/2023
Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda, tüm dosya incelendi.
İDDİA VE TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacıya ait… plakalı araç ile davalı sigortalısı olan … plakalı araçların 27/08/2021 tarihinde çift taraflı maddi hasarlı trafik kazasına karıştığı, davalı sigorta sürücüsünün kusurlu olduğu, davacı aracın kaza neticesinde değer kaybına uğradığını belirterek 100 TL değer kaybının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP VE SAVUNMA:
Davalı … Sigorta vekili cevap dilekçesinde özetle; Sorumlulukların teminat limiti gerçek zarar ve sigortalı araç sürücüsünün kusuruyla sınırlı olduğu, davacının zararını ve kusuru ispatlaması gerektiği, davanın zaman aşımına uğradığı, davacının dava öncesi başvuru koşulunu yerine getirmediği, ekspertiz ücretinden sorumluluklarının bulunmadığını, mahkemece kusur ve tazminata ilişkin olarak bilirkişi incelemesi yapılması gerektiği, talep edilebilecek faizin yasal faiz olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DAVA:
Dava 6098 Sayılı TBK’nın 71 ve 2918 Sayılı KTK’nın 85 ve devamı maddeleri kapsamında açılan motorlu araç işletilmesinden kaynaklanan maddi tazminat (değer kaybı) isteğine ilişkindir.
DELİLLER:
-Kaza tutanağı, davacı tarafından sunulan kaza ve hasara ilişkin fotoğraflar, ekspertiz raporu,
– … sigorta A.Ş’ nin 29/11/2022 , 21/02/2023tarihli yazısı ve eki poliçe, hasar dosyası
– Sigorta Bilgi Gözetim Merkezinin 05/12/2022 tarihli yazısı ve eki,
-Türkiye Noterler Birliğinin 30/11/2022, tarihli yazısı ve eki,
-… Sigorta A.Ş’ nin 30/01/2023 tarihli yazısı ve eki,
-Bilirkişi …’ in 20/02/2023 tarihli bilirkişi raporu,
-Bilirkişi …’ ın 14/06/2023 tarihli bilirkişi raporu.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
27/08/2021 tarihinde davacı şirkete ait … plakalı araç ile dava dışı …’ nun in sevk ve idaresindeki … plakalı araçların çarpışması neticesinde çift taraflı, maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiği, davacının işbu dava ile … plakalı araçta meydana gelen hasara ilişkin olarak değer kaybı talebinde bulunduğu ve zararın … plakalı aracın zmss sigortacısı olan davalı sigortadan tazminini talep ettiği, davalı sigortanın davacının dava öncesi başvuru şartını yerine getirmediği, talebin zamanaşımına uğradığı, sorumluluklarının poliçe teminat limiti, gerçek zarar ve sigortalı araç sürücüsünün kusuru ile sınırlı olduğu, mahkemece kusur ve hesap yönünden bilirkişi incelemesi ile hesaplamanın zmms genel şartlarına göre yapılması gerektiğini savunduğu, taraflar arasında davacının dava öncesi başvuru şartını yerine getirip getirmediği, talebin zamanaşımına uğrayıp uğramadığı, davaya konu kazada davacı aracının değer kaybına uğrayıp uğramadığı, değer kaybı var ise miktarının ne olduğu, taraf sürücülerinin kusur durumlarının ne olduğu ve davalının sorumlu olup olmadığı hususlarında uyuşmazlık bulunduğu görülmüştür.
Taraflar arasında doğrudan sözleşme ilişkisi bulunmaması, sorumluluk sigortalarının TTK’da düzenlenmesi nedeniyle mutlak ticari dava niteliğindeki somut uyuşmazlıkta mahkememizin görevli olduğu değerlendirilmiştir.
Davalı sigorta tarafından davacının dava öncesinde başvuru şartını yerine getirmediği savunulmuş ise de davacı tarafından sunulan başvuruya ilişkin mail yazışmasına dair belgeye göre davacının dava öncesinde davalıya müracaat ettiği, davacının başvuru şartını yerine getirdiği, davalının usule ilişkin bu savunmasının yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Davalı sigorta tarafından zamanaşımı defi ileri sürülmüş ise de, davaya konu kazanın 27/08/2021 tarihinde meydana geldiği, dava tarihi olan 17/11/2022 tarihi itibariyle TBK nun 72 ve KTK’nun 109. maddelerindeki 2 yıllık zamanaşımının gerçekleşmediği anlaşılmakla davalının zamanaşımı definin reddine karar verilmiştir.
Mahkememizce davacıya ait aracın sicil ve geçmiş hasar kayıtları ile dava konusu kaza nedeniyle görmüş olduğu onarım işlemlerine ilişkin kayıtların ilgili kurumlardan istenildiği ve dosyaya kazandırıldığı görülmüştür.
Mahkememizce davacı sürücüsü, davalı sigorta sürücüsü ve üçüncü kişilerin kusur durumlarının belirlenmesine yönelik olarak, dosyanın trafik kusur bilirkişiye tevdi edildiği, bilirkişi tarafından düzenlenen 20/02/2023 tarihli raporda; Davacı taraf araç sürücüsü …’un sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracı ile … Sokağı takriben seyir halinde … Sokak kavşağına geldiğinde aracının sol ön kısımları ile solu … Sokaktan düz seyir halinde olan davalı sigorta poliçeli araç sürücüsü …’nun sevk ve idaresindeki … plaka sayılı ticari aracının sağ ön yan kısımlarına çarpması sonucu maddi hasarlı trafiık kazası meydana geldiği, davalı sigorta poliçeli araç sürücüsü …’ nun sevk ve idaresindeki … plaka sayılı ticari aracı ile gündüz vakti meskun mahal trafiğin gidiş geliş işlediği kontrolsüz dört yönlü kavşağa yaklaştığında kural gereği hızı asgari hadde düşürüp durma mesafesinde yaklaşması, ilk geçiş hakkını sağda gelen araca vermesi gerekirken, bu hususlara riayet etmediği, sevk ve idaresindeki aracı ile kavşak başına geldiğinde sağında geçiş hakkına haiz bir aracın kavşağa girebilecek olma ihtimalini yok sayıp tedbirsiz biçimde mevcut sürati ile kavşağa giriş yaptığı, bu tavrı nedeni ile yaratmış olduğu tehlikeli ortamda trafik akışı için tehlike ve engel teşkil edip geçmekte olan davacı aracının önünü keserek yandan çarpmasına maruz bırakması olayında; 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 57. maddesini ihlal ettiği, kazanın oluşumunda hatasıyla etken olduğu, davacı taraf araç sürücüsü …’ ün sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracı ile gündüz vakti meskun mahal gidiş geliş trafiğin işlediği yola gereken dikkat ve özeni göstermesi, dört yönlü kapalı kavşağa yaklaştığında ilk geçiş hakkına sahip olmasına rağmen tedbirli davranıp hızını ve görüş alanını müteyakkız biçimde kontrollü altında tutması, sonrasında solunda gelen aracı fark edip kazayı önleyici tedbir alabilmesi gerekirken, belirtilen hususlara riayet etmediği, mahal şartlarını göz önünde bulundurmadan tedbirsiz biçimde mevcut sürati ile kavşak alanını geçmek istemesi sonucunda meydana gelen kazada 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 52/a-b maddelerini ihlal ettiği, kazanın meydana gelmesinde davalı sigorta araç sürücüsüne göre azda olsa hatasıyla etken olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirmiştir.
Mahkememizce davacının zararının bulunup bulunmadığı, varsa ne olduğu hususlarının belirlenmesine yönelik olarak dosyanın makine mühendisi bilirkişiye tevdi edildiği, bilirkişi tarafından düzenlenen 14/06/2023 tarihli raporda; 27.08.2021 tarihinde meydana gelen kazada davacıya ait… plaka sayılı aracın sol ön kısımlarından aldığı darbe sonucunda motor kaputunun değiştirilerek sol ön çamurluk,sağ ön çamurluk,sağ ve sol şase kollarının doğrultma yapılarak boyanması ile karoser onarımının tamamlanabileceği, meydana gelen kazada araçtaki hasarın pert-total işlemine tabü tutulacak düzeyde bir hasar olmadığı ve aracın onarımının ekonomik olduğu, onarımda kaporta ve boya işlerine maruz kalması nedeniyle aracın tamir sonucu orjinalliğini kaybedeceği, aracın 2020 model, … marka,… tipinde,dizel,12.779 km.de, hususi olarak kullanılan araç olduğu, araçta meydana gelen değer kaybı için aracın özel ve tüzel kullanım şekli,bakım-onarım durumu,vaki kaza öncesindeki hasarlı- hasarsız hali,yaşı,kilometre durumu ve değerini etkileyen tüm faktörler dikkate alınarak; Yargıtay kararları doğrultusunda aracın hasar meydana gelmeden öncesi kaim değeri ile meydana gelen hasar sonrası 2.el piyasa kaim değeri arasındaki farka göre belirlendiği, bu kapsamda kaza tarihi itibariyle yapılan serbest piyasa araştırmasında aracın kaza tarihi itibariyle hasarsız haldeki rayicinin 215.000,00 TL, aracın onarılmış haldeki rayicinin ise 200.000,00 TL olarak tespit edildiği, buna göre dava konusu araçta meydana gelen değer kaybının 15.000,00 TL olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirildiği görülmüştür.
Yukarıda yapılan açıklamalar ve dosya kapsamında toplanan tüm deliller bir arada değerlendirildiğinde; Davacıya ait… plakalı aracın dava dışı sürücünün sevk ve idaresindeki iken dava dışı …’ nun sevk ve idaresindeki … plakalı aracın çarpması neticesinde çift taraflı, maddi hasarlı kazanın meydana geldiği, mahkememizce alınan 20/02/2023 tarihli bilirkişi raporuna göre davalı sürücüsünün kontrolsüz kavşağa yaklaşırken sağdan gelmekte olan davacı aracına geçiş üstünlüğünü tanıması gerektiği, yola gereken dikkat ve özeni göstermediği, mevcut süratiyle kontrolsüz kavşağı geçmeye çalıştığı, kazanın meydana gelmesinde hatasıyla etken olduğu, davacı sürücüsünün ise kontrolsüz kavşağa yaklaşırken geçiş üstünlüğüne sahip olduğu ancak kavşağa yaklaşırken hızını yavaşlatması ve tedbirli davranması gerektiği buna rağmen mevcut süratiyle kavşağı geçmeye çalıştığı, kazanın meydana gelmesinde davalı sigorta sürücüsüne göre azda olsa hatalı ve etken olduğu, buna göre davalı sigorta sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde asli %75, davacı sürücüsünün ise tali %25 kusurlu kabul edilmesi gerektiği, her ne kadar taraflarca bu rapora itiraz edilmiş ve yeniden kusur raporu alınması talep edilmiş ise de, kazanın meydana geliş biçimi, taraf sürücülerinin kaza tutanağına yansıyan beyanları ve diğer dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde mahkememizce alınan bilirkişi raporunun hakkaniyete ve somut olaya uygun görüldüğü, bu nedenle yeniden kusur raporu alınmasının yargılamaya katkı sağlamayacağı, mahkememizce tarafların taleplerinin bu nedenle reddedildiği, davalı sigorta sürücüsünün eyleminden sorumlu olan kişilerin meydana gelen zarardan sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında sorumlu olduğu, dava konusu kazada davacıya ait aracın, motor kaputu, ön sağ ve sol çamurluk kısımlarının hasarlandığı ve hasarlanan parçaların niteliğine ilişkin taraflar arasında uyuşmazlık bulunmadığı, her ne kadar davalı sigorta tarafından 7327 sayılı yasa ile 2918 sayılı KTK’nun 90 ve 93 maddelerinde değişiklik yapıldığı ve değer kaybına ilişkin hesaplamanın zmms genel şartlarına göre yapılması istenilmiş ise de Anayasa Mahkemesinin 29/12/2022 tarih ve … esas sayılı dosya kapsamında 7327 sayılı yasa ile KTK’nun 90.maddesinin 1.fıkrasına eklenen 2.cümlenin iptaline karar verildiği, iptal kararlarının derdest dosyalar yönünden uygulanmasının zorunlu olduğu, Anayasa Mahkemesinin iptal kararlarının usuli kazanılmış hakların istisnasını teşkil ettiği, Anayasa Mahkemesince bir kanun hükmünün iptal edildiği bilindiği halde görülmekte olan davaların anayasa aykırılığı saptanan kurallara göre görülüp çözümlenmesinin Anayasanın üstünlüğü prensibine ve hukuk devleti ilkesine aykırı düşeceği, bu kapsamda iş bu davada Türk Borçlar Kanunun haksız fiile ilişkin hükümleri, KTK hükümleri ile genel şartların bunlara aykırı olmayan hükümleri ile bu doğrultuda yeni genel şartlarla çeliştiği durumda Yargıtayın genel şartlarının yürürlüğe girmesinden önceki yerleşmiş içtihatları doğrultusunda uygulama yapılması gerektiği, bu nedenle değer kaybı talebi yönünden tazminat hesaplamasında davacının taleplerinin genel hükümlere ve serbest piyasa rayiçlerine göre değerlendirilmesi gerektiği, mahkememizce alınan bilirkişi raporunda davacının serbest piyasa rayiçlerine göre 15.000,00 TL değer kaybı zararının bulunduğunun tespit edildiği, davalı tarafından rapora itiraz edilmiş ise de, iddialarının soyut beyandan ibaret olduğu, itirazlarını destekler somut herhangi bir delil sunmadığı, davalı sigortanın zmms genel şartlara göre hesaplama yapılmasına ilişkin talebinin yukarıda açıklanan nedenlerle yerinde olmadığı, kaza tarihi itibariyle dava konusu aracın niteliği, özellikleri, kullanım şekli, geçmiş hasar kayıtları ve ülkemizin ekonomik koşulları ile meydana gelen hasarın boyutuna göre davalı itirazlarının yerinde olmadığı, bilirkişi tarafından belirlenen değer kaybı zararının makul olduğu, bu nedenle davacının davalı sigorta sürücünün %75 kusuruna karşılık 11.250,00 TL değer kaybı talep edebileceği, davalı … Sigorta A.Ş’nin kazaya sebebiyet veren … plakalı aracın 17/01/2021-17/01/2022 tarihleri arasındaki dönemde ve kaza tarihi itibariyle zmms sigortacısı olarak zmms bakiye teminatı kapsamında kalan davacının değer kaybına ilişkin zararından sorumlu olduğu, davacının davalı sigortaya 18/08/2022 tarihinde müracaat ettiği, davalı sigortanın 8 iş günlük yasal sürenin sonunda 01/09/2022 tarihinde temerrüde düştüğü, davacının sıfatına ve dava konusu aracın niteliğine göre somut uyuşmazlıkta uygulanması gereken faizin avans faiz olduğu, davacının 04/07/2023 tarihinde değer arttırım dilekçesini sunduğu, değer arttırım dilekçesinin davalıya usulüne uygun şekilde tebliğ edildiği, davalı tarafından ıslah zamanaşımı defi ileri sürülmüş ise de, davanın belirsiz alacak davası olarak ikame edildiği, zamanaşımının dava tarihi itibariyle kesildiği, davanın niteliği itibariyle değer arttırım dilekçesine karşı ıslah zamanaşımı definin ileri sürülemeyeceği, davalının zamanaşımı definin yerinde olmadığı, somut uyuşmazlıkta mahkememizce alınan kusur ve zarar gören davacıya ait aracın değer kaybı bedeline ilişkin hesaplama yapan makine mühendisi bilirkişi raporunun kaza tarihi itibariyle serbest piyasa rayiçleri ile dosya kapsamı ile usul ve yasaya uygun, gerekçeli, denetime ve hükme esas alınmaya elverişli olduğu anlaşılmakla, taleple bağlı kalınarak davacının değer kaybı talebinin kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
6102 sayılı TTK’nın sigorta sözleşmelerine ilişkin genel hükümlerin düzenlendiği kısmında yer alan 1426/1. maddesinde “sigortacı, sigorta ettiren, sigortalı ve lehtar tarafından, rizikonun, tazminatın veya bedel ödeme borcunun kapsamının belirlenmesi amacıyla yapılan makul giderleri, bunlar faydasız kalmış olsalar bile, ödemek zorundadır” düzenlemesi yapılmıştır. Davacı tarafından davalı sigortanın yaptırmış olduğu ekspertizin hasar ve bedel yönünden kaza ve serbest piyasa rayiçlerine uygun olup olmadığının değerlendirilmesi bakımından yaptırılan özel eksper incelemesi için ödenen (ve belgesi sunulu ve piyasa rayiçlerine göre makul olan) ekspertiz ücreti anılan kanun hükmü kapsamında değerlendirilmiş ve 6100 sayılı HMK’nun 323.maddesi uyarınca yargılama gideri olarak hüküm altına alınmıştır.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davanın KABULÜ ile taleple bağlı kalınarak 7.500,00 TL’nin 01/09/2022 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile (davalı … Sigorta A.Ş trafik kaza tarihi olan 27/08/2021 tarihindeki zmms poliçe teminat limiti ile sınırlı sorumlu olmak kaydı ile) davacıya ÖDENMESİNE,
2-Alınması gerekli 512,32 TL karar ve ilam harcından davacı tarafından yatırılan 80,70 TL peşin harç ve 99,20 TL ıslah harcı toplamı 179,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 332,42 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDEDİLMESİNE,
3-Davacı tarafından yapılan 80,70 TL başvuru harcı, 80,70 TL peşin harç, 99,20 TL ıslah harcı, 2.160,00 TL bilirkişi ücreti, 99,00 TL müzekkere-tebligat-posta gideri, 269,87 TL ekspertiz ücretinden oluşan toplam 2.789,47 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
4-Davacı kendisini dava ve duruşmalarda vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/1-4. maddesi uyarınca takdir edilen 7.500,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
5-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansından bakiye miktarın kararın kesinleşmesinden sonra taraflara İADESİNE,
6-İzmir Arabuluculuk Bürosu’nun … sayılı arabuluculuk dosyasında suçüstünden karşılanan 3.120,00 TL arabuluculuk ücretinin 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-11-13. maddesi uyarınca davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
Dair, 6100 sayılı HMK’nın 341 vd. Maddeleri uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.19/07/2023
Katip …
e-imzalı
Hakim …
e-imzalı