Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/719 E. 2022/858 K. 20.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/719 Esas
KARAR NO : 2022/858

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 01/08/2022
KARAR TARİHİ : 20/10/2022

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan itirazın iptali davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda, tüm dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesiye özetle : davanın kabulü halinde davacının davalıdan alacağı miktarın sonuçsuz kalması ihtimali bulunduğundan davalı adına kayıtlı bulunan araçların taşınmazların ve hayvanların kayıtlarının tamamı üzerine ihtiyati tedbir konulmasını, borçlu hakkında Tire İcra Müdürlüğü … esas sayılı dosya numarası ile açtıkları icra takibine 30/06/2022 tarihinde borçlu tarafından itiraz edilmiş olduğunu ve takibin durdurulduğunu, borçlunun itirazının haksız olduğunu, borçlunun itirazının kötü niyetli olduğunu, bu nedenler ile davanın kabulü ile dava ve talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili sunmuş olduğu cevap dilekçesiyle; davacı tarafın işbu davayı arabuluculuk başvuru şartını yerine getirmeden açtığını, bu nedenle davanın usulden reddinin gerektiği, müvekkilinin Tire’de babasına ait küçük bir arazide hayvancılık işi yaptığını, davalı taraf ile aralarında sözleşme imzalandığı, dava konusu cezai şartın karşılık içermemesi, sadece müvekkili aleyhine belirlenmesi ve müvekkilinin aydınlatılmaması nedeniyle geçersiz olduğu, bu nedenle davanın reddine de karar verilmesini talep etmiştir.
GÖREVSİZLİK KARARI : Dosyanın incelenmesinden iş bu dava dosyasının ilk olarak Tire 1.Asliye Hukuk Mahkemesi’nde açıldığı, Tire 1.Asliye Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sırasında ……….. Esas, ……… Karar sayılı karar ile görevsizlik kararı verildiği görülmüştür.
Yargıtay 11.Hukuk Dairesi’nin 2016/10789 Esas, 2016/8226 Karar ve 18.10.2016 tarihli kararında belirtildiği üzere ; Mülga 6762 Sayılı TTK’nun 1463.maddesine göre ; Bakanlar Kurulu’nca 18.06.2007 tarihinde karalaştırılmıp, 21.07.2007 tarih ve 26589 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan 2007/12362 Sayılı Bakanlar Kurul’u Kararında esnaf-tacir ayrımının nasıl yapılacağı belirlenmiş olup, 6103 Sayılı TTK’nun Yürürlüğü Ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 10.maddesinde ticari işletmeler hakkında 6102 Sayılı TTK’nun 11.maddesinin 2.fıkrasında öngörülen Bakanlar Kurulu Kararı çıkarılıncaya kadar yürürlükte bulunan düzenlemelerin uygulanacağı belirtildiğinden Bakanlar Kurulu Kararının uygulanmasına devam edilerek esnaf ve tacir ayrımının anılan kararda belirtilen kıstasların değerlendirilmesi sureti ile yapılması gerecektir.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında Tire Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak davalı …’ın ticaret sicil kaydı var ise gönderilmesi istenilmiş olup, Tire Ticaret Sicil Müdürlüğü’nden gelen 23.09.2022 tarihli cevabi yazıda davalının şahsi ticaret sicil kaydının bulunmadığı bildirilmiştir.
Yine mahkememizde yapılan yargılama sırasında davalı …’ın tacir olup olmadığının tespiti açısından ilgili vergi dairesine müzekkere yazılmış olup, davalı ile ilgili olarak Tire Vergi Dairesi’nden gelen 28.09.2022 tarihli cevabi yazıda davalının potansiyel mükellefiyet (gelir getirici kazancı olmaksızın bazı iş ve işlemlerde kullanılan potansiyel vergi kimlik numarasına haiz mükellef) kaydına rastlandığı, ilgilinin ticari, zirai veya serbest meslek kazancı nedeniyle mükellefiyet kaydının bulunmadığı bildirilmiştir.
Ticaret Sicil Müdürlüğü ve Vergi Dairesi’nden gelen yazı cevaplarının birlikte değerlendirilmesi neticesinde davalı …’ın tacir olmadığı anlaşılmıştır..
6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5.maddesini değiştiren ve 01/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6335 Sayılı yasanın 2.maddesi ile “Asliye Ticaret Mahkemesi ile Asliye Hukuk Mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, bu durumda göreve ilişkin usül hükümleri uygulanır ” şeklindeki düzenleme ile , artık 01/07/2012 tarihinden sonra açılacak davalarda sözü edilen iki mahkeme arasındaki ilişki görev ilişkisi olup , görevin 6100 Sayılı HMK’nun 137,138 maddeleri gereğince dava şartları arasında sayılmış olması nedeniyle, mahkemenin görevli olup olmadığı yargılamanın her hal ve safhasında talep üzerine veya mahkemece re’sen incelenip gözetilmesi gerekmektedir.
Bir davanın veya işin Asliye Ticaret Mahkemesinde görülebilmesi için ; her iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan bir uyuşmazlık olması veya uyuşmazlığın 6102 Sayılı T.T.K.’da düzenlenen hususlardan doğan bir uyuşmazlık olması veya TTK’nun 4.maddesinde( b-c-d-e-f) sayılan dava veya işlerden bulunması, yahut özel bir yasal düzenleme ile davanın Ticaret Mahkemesinde görülmesi gerektiğinin açıkça belirtilmesi gerekmektedir.
Bu açıklamalara göre; dava konusu somut olayda, her ne kadar davacı tacir ise de, davalının ticaret sicilden ve vergi dairesinden gelen yazı cevapları gereğince tacir olmadığı, dava konusu uyuşmazlığın TTK.’nun 4.maddesinde sayılan uyuşmazlıklar arasında yer almadığı, davanın ticaret mahkemelerinde bakılacağına ilişkin açık bir yasal düzenlemenin de bulunmadığı, bu itibarla davanın; ticari bir dava olmaması nedeniyle davaya bakma görevinin mahkememize ait olmayıp, genel hükümlere göre çözülmesi gereken dava olması nedeniyle iş bu davada mahkememiz görevli bulunmadığından davanın usulden reddine, görevli mahkemenin Tire Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna, iş bu kararın İstinaf kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleşmesi halinde yargı yerinin belirlenmesi açısından dosyanın İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi’ne gönderilmesine karar verme gereği doğmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle:
İş bu davada mahkememiz görevli bulunmadığından davanın usulden REDDİNE,
Görevli mahkemenin Tire Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna,
İş bu kararın İstinaf kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleşmesi halinde yargı yerinin belirlenmesi açısından dosyanın İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi’ne gönderilmesine,
Harç ve yargılama giderlerlerinin görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 20/10/2022

Katip …….
e-imzalıdır.

Hakim…..
e-imzalıdır.