Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/582 E. 2023/418 K. 31.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/582 Esas
KARAR NO : 2023/418
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 27/07/2022
KARAR TARİHİ : 31/05/2023
Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Tazminat davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda, tüm dosya incelendi.
İDDİA VE TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacıya ait … plakalı araç ile davalı sigorta sürücüsünün sevk ve idaresindeki … plakalı aracın 15/02/2022 tarihinde maddi hasarlı trafik kazasına karıştığı, kaza neticesinde davacı aracında hasar oluştuğu, hasar nedeniyle değer kaybı meydana geldiği, değer kaybına ilişkin olarak ekspertiz hizmeti alındığı, davalı sigortaya müracaat edildiği, davalı sigorta sürücüsünün tam kusurlu olmasına rağmen davalı tarafından ödeme yapılmadığını belirterek 100 TL değer kaybının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP VE SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının usulüne uygun başvurusunun bulunmadığı, sorumluluklarının poliçe teminat limiti, sigortalı araç sürücüsünün kusuru ve gerçek zararla sınırlı olduğu, mahkemece araç sürücülerin kusur durumu ile değer kaybı zararına ilişkin olarak bilirkişi incelemesi yapılması gerektiği, temerrüdün dava ile gerçekleştiği, talep edilebilecek faizin yasal faiz olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DAVA:
Dava 6098 Sayılı TBK’nın 71 ve 2918 Sayılı KTK’nın 85 ve devamı maddeleri kapsamında açılan motorlu araç işletilmesinden kaynaklanan maddi tazminat (değer kaybı) isteğine ilişkindir.
DELİLLER:
-Kaza tutanağı, davacı tarafından sunulan ekspertiz raporu, fatura ve sigorta başvurusuna ilişkin
belgeler ile kaza ve hasara ilişkin fotoğraflar,
-… Sigorta A.Ş nin 04/11/2022 tarihli yazı ve eki hasar dosyası
– Sigorta Bilgi Gözetim Merkezinin 10/08/2022 tarihli yazısı ve eki,
-Türkiye Noterler Birliğinin 05/08/2022 tarihli yazısı ve eki,
-… Sigorta A.Ş’nin 14/11/2022 tarihli yazısı eki poliçe ve eki hasar dosyası,
-Bilirkişi … ve …’in 03/01/2023 tarihli bilirkişi kök raporu ile bilirkişi
…’ın 09/04/2023 tarihli ek raporu.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Aracın onarıldıktan sonra mübadele (rayiç) değerinin olaydan önceki mübadele değerinden az olacağının kabulü gerekir. Çünkü tamamen onarılmış olsa bile bu araba tahribatın izlerini taşımaktadır. Onarılmış durumdaki değeri, ne kadar iyi onarılmış olursa olsun kural olarak aynı nitelikteki hiç hasara uğramayan araç değerinden düşüktür ve bu da cari değerinden kaybettirmektedir.
Öncelikle, değer azalması veya değer kaybının belirlenmesinde dikkate alınması gereken ölçütler her olayın somut özelliğine göre değişebilecek ise de aracın markası, özellikleri ve model yılı, kullanım amacı, kullanım süresi, yıpranma payı, aracın gördüğü hasarın ağırlığı ve hasara uğrayan bölgeleri, hasarın giderilmesinde kullanılan parçaların niteliği (orijinal olup olmadığı) hususları değer kaybında gözönüne alınmalıdır.
Yargıtay … Hukuk Dairesinin(Kapatılan) kökleşmiş ilke ve uygulamalarına göre trafik kazalarına dayalı araç değer kaybı tazminatı, hasarlı aracın, hasara uğramadan önceki ikinci el piyasa değeri ile hasarlı haldeki ikinci el piyasa değerinin saptanması ve karşılaştırılması suretiyle belirlenir. Aradaki fark meydana gelen değer kaybıdır. Ancak aracın tamiri ekonomik değilse yani araç pert total ise değer kaybı talep edilemez(Bu yöndeki kararlar için bkz. Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 28/12/2017 tarih ve 2015/6486 Esas, 2017/12264 Karar; Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 11/10/2018 tarih ve 2015/16180 Esas, 2018/8981 Karar sayılı ilamları.).
6100 Sayılı HMK’nın 266 ve devamı maddelerine göre çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektiren konularda ihtisas sahibi kimselerin dinlenmesi ve rapor alınması gerekir.
Yukarıda yapılan açıklamalar ve dosya kapsamında toplanan tüm deliller bir arada değerlendirildiğinde; 15/02/2022 tarihinde davacıya ait ve dava dışı …’in sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile dava dışı sürücü …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı araçların çarpışması neticesinde çift taraflı, maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiği, davacının işbu dava ile … plakalı araçta meydana gelen hasara ilişkin olarak değer kaybı talebinde bulunduğu ve zararın … plakalı aracın zmss sigortacısı olan davalı sigortadan tazminini talep ettiği, davalı sigortanın davacı tarafından dava öncesinde başvuru şartının yerine getirilmediği, sorumluluklarının poliçe teminat limiti, gerçek zarar ve sigortalı araç sürücüsünün kusuru ile sınırlı olduğu, sigortalı araç sürücüsünün kusurunun bulunmadığı, mahkemece kusur ve hesap yönünden bilirkişi incelemesi ile hesaplamanın zmms genel şartlarına göre yapılması gerektiğini savunduğu, taraflar arasında davacının dava öncesi başvuru şartını yerine getirip getirmediği, davaya konu kazada davacı aracının değer kaybına uğrayıp uğramadığı, değer kaybı var ise miktarının ne olduğu, taraf sürücülerinin kusur durumlarının ne olduğu ve davalının sorumlu olup olmadığı hususlarında uyuşmazlık bulunduğu görülmüştür.
Taraflar arasında doğrudan sözleşme ilişkisi bulunmamasına ve sorumluluk sigortaları TTK’da düzenlendiğine göre, davacı ve davalı sigorta arasındaki uyuşmazlığın mutlak ticari dava niteliğinde olduğu değerlendirilmekle somut uyuşmazlıkta mahkememizin görevli olduğu anlaşılmıştır.
Davacının dava öncesinde davalı sigortaya elektronik ortamda müracaat ettiği, bu müracaata ilişkin olarak başvuru dilekçesi ve eklerinin dosyaya sunduğu, nitekim davalı sigorta tarafından dosyaya gönderilen hasar dosyasında da davacının dava öncesinde davalı sigortaya başvuru yaptığı sabit olduğu, davacı tarafından eksik bilgi ve belge ile başvuru yapılmış ise de yerleşik Yargıtay uygulamaları doğrultusunda ve mahkemeye erişim hakkının gereği olarak davacının dava öncesi başvuru şartını yerine getirdiği ve usuli eksiklik bulunmadığı mahkememizce değerlendirilmiştir.
Mahkememizce davacıya ait aracın sicil ve geçmiş hasar kayıtları ile dava konusu kaza nedeniyle görmüş olduğu onarım işlemlerine ilişkin kayıtların ilgili kurumlardan istenildiği ve dosyaya kazandırıldığı, taraf sürücülerin kusur ve sorumluluğu ile davacının dava konusu olay nedeniyle değer kaybı zararının bulunup bulunmadığı, var ise miktarının ne olduğu hususunda dosyasının makine mühendisi ve kusur bilirkişi heyetine tevdi edildiği, bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 03/01/2023 tarihli kök raporda, trafik kusur bilirkişisinin tespitlerine göre, davalı sigorta poliçeli araç sürücüsü …’ın idaresindeki … plaka sayılı aracı ile Kemalpaşa Caddesini takriben orta şeritte seyir halinde iken ışıklı kavşağa yaklaştığında sol şeride geçtiği esnada aracının sol arka köşe yan kısımlarına, arkası sol şeritte seyir halinde olan davacı taraf sürücü … idaresindeki … plaka sayılı aracının sağ ön yan kısmı ile çarpması sonucu maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği, davalı sigorta sürücüsü …’ın idaresindeki … plaka sayılı aracı ile şerit değiştirmenin yasaklandığı kavşak bölgesinde orta şeritten sol şeride geçip ışıklarda durmak istediği, isterken de sol şeritte gelen araç trafiğini kontrol etmediği, bu davranışı nedeni ile oluşturduğu tehlikeli ortamda aracı ile gündüz vakti meskun mahal görüşün açık zemini kuru trafiğin yoğun işlediği yola gereken dikkat ve özeni göstermediği, davacı aracının önünü kapatıp arka yandan çarpmasına maruz kalması olayında 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 56/a maddesini ihlal ettiği, davacı taraf sürücü …’in sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracı ile gündüz vakti meskun mahal görüşün açık zemini kuru trafiğin yoğun işlediği yolun sol şeridinde kurallara uygun ışıklara yaklaştığında, önünde orta şeritte seyreden davalı sigortalı araç sürücüsünün kavşaklara yaklaşırken kavşağa yerleşim yerleri dışında yüzelli metre, yerleşim yerlerinde ise otuz metre kala ve kavşaklarda şerit değiştirmenin yasaklandığı halde orta şeritten sol şeride geçmek isterken güzergahını kapatıp çarpmaya sebebiyet vermesi olayında kural ihlali görülmediği, makine mühendisi bilirkişinin tespitlerine göre, davacı aracının dava konusu kazada sağ ön kısmından hasar aldığı, sağ ön çamurluğunun doğrultma yapılarak boyandığı, aracın far silecek kiti, ön tampon sağ kapağının değiştiği, dava konusu kaza öncesinde başka 2 kazasının bulunduğu, aynı bölgeden geçmiş hasar kaydının olmadığı, aracın … model, … marka, 298.080 km’de olduğu, araçta meydana gelen değer kaybının, aracın özel ve tüzel kullanım şekli, bakım-onarım durumu, vaki kaza öncesindeki hasarlı-hasarsız hali, yaşı, kilometre durumu ve değerini etkileyen tüm faktörler dikkate alınarak, Yargıtay kararları doğrultusunda aracın hasar meydana gelmeden öncesi kaim değeri ile meydana gelen hasar sonrası 2.el piyasa kaim değeri arasındaki farka göre belirlendiği, kaza tarihi itibariyle kasko değerinin 200.096,00 TL olduğu, yapılan serbest piyasa araştırmasında aracın kaza tarihi itibariyle hasarsız haldeki rayicinin 220.000,00 TL, aracın onarılmış haldeki rayicinin ise 219.000,00 TL olarak tespit edildiği, buna göre dava konusu araçta meydana gelen değer kaybının 1.000,00 TL olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirildiği, tarafların itirazı üzerine mahkememizce kök rapor hazırlayan makine mühendisi bilirkişiye tevdi edildiği, bilirkişiden taraf itirazlarını karşılar şekilde ek rapor düzenlenmesinin istenildiği, bilirkişi tarafından düzenlenen 09/03/2023 tarihli ek raporda, davacı aracında kaza nedeniyle değişen herhangi bir parça olmadığı, hasarın doğrultma ve lokal boya suretiyle giderildiği, davacı tarafından sunulan ekspertiz raporunun afaki olduğu, bu rapora iştirak edilmediği, kök rapordaki görüş ve tespitlerinde değişiklik yapılmasını gerektirir herhangi bir durum olmadığı yönünde görüş ve kanaat bildirildiği görülmüştür.
Davacıya ait … plakalı aracın dava dışı sürücünün sevk ve idaresindeki iken davalı sigorta sürücüsünün sevk ve idaresindeki … plakalı aracın çarpması neticesinde çift taraflı, maddi hasarlı kazanın meydana geldiği, mahkememizce alınan kusur raporuna göre davalı sigorta sürücüsünün yola gereken dikkat ve özeni göstermediği, kavşakta ve şerit değişikliğinde geçiş önceliğine riayet etmediği, asli ve tam kusurlu olduğu, davacı sürücüsünün ise kazanın önlenmesinde alabileceği herhangi bir tedbir bulunmadığı, davalı tarafından söz konusu rapora itiraz edilmiş ise de, dosyada bulunan kaza ve hasara ilişkin fotoğraflar ile kaza tutanağına göre davalı sigorta sürücüsünün şerit değiştirme kurallarına aykırı hareket ettiği, davacı sürücüsünün kazanın önlenmesinde alabileceği herhangi bir önlem bulunmadığı, davalı sigorta sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde tam kusurlu olduğunun kabulü gerektiği, bu nedenle mahkememizce trafik bilirkişi kusur değerlendirmesinin hakkaniyete ve somut dosya kapsamına uygun görüldüğü, davalının kusur raporuna ilişkin itirazlarının yerinde olmadığı, davalı sigorta sürücüsü ile onun eyleminden sorumlu olan kişilerin meydana gelen zarardan sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında sorumlu olduğu, dava konusu kazada davacıya ait aracın sağ ön kısımlarından hasarlandığı ve hasarlanan parçaların niteliğine ilişkin taraflar arasında uyuşmazlık bulunmadığı, her ne kadar davalı sigorta tarafından 7327 sayılı yasa ile 2918 sayılı KTK’nun 90 ve 93 maddelerinde değişiklik yapıldığı ve hasar bedeli hesabına ilişkin hesaplamanın zmms genel şartlarına göre yapılması istenilmiş ise de Anayasa Mahkemesinin 29/12/2022 tarih ve 2021/82 esas sayılı dosya kapsamında 7327 sayılı yasa ile KTK’nun 90.maddesinin 1.fıkrasına eklenen 2.cümlenin iptaline karar verildiği, iptal kararlarının derdest dosyalar yönünden uygulanmasının zorunlu olduğu, Anayasa Mahkemesinin iptal kararlarının usuli kazanılmış hakların istisnasını teşkil ettiği, Anayasa Mahkemesince bir kanun hükmünün iptal edildiği bilindiği halde görülmekte olan davaların anayasa aykırılığı saptanan kurallara göre görülüp çözümlenmesinin Anayasanın üstünlüğü prensibine ve hukuk devleti ilkesine aykırı düşeceği, bu kapsamda iş bu davada Türk Borçlar Kanunun haksız fiile ilişkin hükümleri, KTK hükümleri ile genel şartların bunlara aykırı olmayan hükümleri ile bu doğrultuda yeni genel şartlarla çeliştiği durumda Yargıtayın genel şartlarının yürürlüğe girmesinden önceki yerleşmiş içtihatları doğrultusunda uygulama yapılması gerektiği, bu nedenle değer kaybı talebi yönünden tazminat hesaplamasında davacının taleplerinin genel hükümlere ve serbest piyasa rayiçlerine göre değerlendirilmesi gerektiği, yine davacı tarafından bilirkişi tarafından belirlenen değer kaybı zararına bedel yönünden itiraz edilmiş ise de mahkememizce görevlendirilen bilirkişi tarafından tespit edilen değer kaybı zararının kaza tarihi itibariyle dava konusu aracın niteliği, özellikleri, kullanım şekli, geçmiş hasar kayıtları ve ülkemizin ekonomik koşulları ile meydana gelen hasarın boyutuna göre makul olduğu, bu nedenle davacının davalı sigorta sürücüsünün %100 kusuruna karşılık 1.000,00 TL değer kaybı talep edebileceği, davalı … Sigorta A.Ş’nin kazaya sebebiyet veren … plakalı aracın 08/09/2021-08/09/2022 tarihleri arasındaki dönemde ve kaza tarihi itibariyle zmms sigortacısı olarak davacının değer kaybına ilişkin zararından dava dışı sürücü ile birlikte sorumlu olduğu, davalı sigorta yönünden ise davacının davalı sigortaya 13/05/2022 tarihinde başvuruda bulunduğu, davalı sigortanın 8 iş günlük yasal sürenin sonunda 27/05/2022 tarihinde temerrüde düştüğü, davacının sıfatına ve dava konusu aracın niteliğine göre somut uyuşmazlıkta uygulanması gereken faizin yasal faiz olduğu, davacının 24/04/2023 tarihinde değer arttırım dilekçesini sunduğu, somut uyuşmazlıkta mahkememizce alınan kusur ve zarar gören davacıya ait aracın değer kaybı bedeline ilişkin hesaplama yapan makine mühendisi bilirkişi raporlarının kaza tarihi itibariyle serbest piyasa rayiçleri ile dosya kapsamı ile usul ve yasaya uygun, gerekçeli, denetime ve hükme esas alınmaya elverişli olduğu anlaşılmakla davacının değer kaybı talebinin kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
6102 sayılı TTK’nın sigorta sözleşmelerine ilişkin genel hükümlerin düzenlendiği kısmında yer alan 1426/1. maddesinde “sigortacı, sigorta ettiren, sigortalı ve lehtar tarafından, rizikonun, tazminatın veya bedel ödeme borcunun kapsamının belirlenmesi amacıyla yapılan makul giderleri, bunlar faydasız kalmış olsalar bile, ödemek zorundadır” düzenlemesi yapılmıştır. Davacı tarafından davalı sigortanın yaptırmış olduğu ekspertizin hasar ve bedel yönünden kaza ve serbest piyasa rayiçlerine uygun olup olmadığının değerlendirilmesi bakımından yaptırılan özel eksper incelemesi için ödenen (ve belgesi sunulu ve piyasa rayiçlerine göre makul olan) ekspertiz ücreti anılan kanun hükmü kapsamında değerlendirilmiş ve 6100 sayılı HMK’nun 323.maddesi uyarınca yargılama gideri olarak hüküm altına alınmıştır.
HÜKÜM:
Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davanın KABULÜ ile, 1.000,00 TL’nin 27/05/2022 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
2-Alınması gerekli 179,90 TL karar ve ilam harcı peşin olarak yatırıldığından yeniden harç alınmasına YER OLMADIĞINA,
3-Davacı tarafından yapılan 80,70 TL başvuru harcı, 80,70 TL peşin harç, 99,20 TL ıslah harcı, 1.500,00 TL bilirkişi ücreti, 269,87 TL ekspertiz ücreti, 74,25 TL müzekkere-tebligat-posta giderinden oluşan toplam 2.104,72 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili davacıya ÖDENMESİNE,
4-Davacı kendisini dava ve duruşmalarda vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/1-4. maddesi uyarınca takdir edilen 1.000,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
5-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansından bakiye miktarın kararın kesinleşmesinden sonra taraflara İADESİNE,
6-İzmir Arabuluculuk Bürosu’nun … sayılı arabuluculuk dosyasında suçüstünden karşılanan 1.560,00 TL arabuluculuk ücretinin 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-11-13. maddesi uyarınca davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
Dair, 6100 sayılı HMK’nın 341 vd. Maddeleri uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 31/05/2023
Katip…
e-imzalı
Hakim…
e-imzalı