Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/526 E. 2023/42 K. 19.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/526
KARAR NO : 2023/42
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Mahkememize verdiği … tarihli dava dilekçesinde; davacı belediye ile … İnş Ve Turz. AŞ., … İnşaat AŞ., … İnşaat AŞ. ve … Gayrimenkul Geliştirme ve İşletmecilik AŞ. İş Ortaklığı arasında … …. Noterliğinin … tarih ve … yevmiye nosu ile tanzim edilen Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi ile mülkiyeti belediyeye ait … İlçesi … Mah. … ada … parsel üzerine yüklenici tarafından yapılacak yapıdaki belediyeye ait olan bölümlerin teslimi ve mülkiyeti belediyeye ait olan … İlçesi … Mah. … ada … parsel sayılı taşınmazlar üzerine inşa edilecek katlı otoparkın inşası karşılığında … yıl boyunca yükleniciye devredilmesinin hüküm altına alındığını, … tarihli sözleşme nedeni ile … Bank AŞ. tarafından düzenlenmiş … tarih … nolu … … bedelli kesin ve süresiz teminat mektubunun davacı idareye teminat olarak sunulduğu, … Bank AŞ.’nin BDDK kararları gereği TMSF’ye devredildiğini, … tarihli sözleşmenin “… Katlı Otoparkı” kısmının tamamlandığını, teslim alındığını ancak … ada … parsel üzerine yapılacak inşaatın bir türlü yapılamadığını, yüklenici … AŞ. tarafından … …. AHM’nin … Esas nolu dosyası ile akdin feshi ve tazminat istemli dava açıldığını, belediyece … tarih ve … sayılı başkanlık oluru ile taraflar arasındaki … tarihli sözleşmenin feshine, 10/07/2020 tarih ve 141868 sayılı başkanlık oluru ile teminat mektuplarının nakde çevrilmesine karar verildiğini, … tarihinde davacı tarafça … …. AHM’nin … Esas nolu dosyası ile akdin feshi, tazminat, tapu iptali ve tescil istemli dava açıldığını, davanın … sayılı dosya ile birleştirildiğini, … tarihli belediye yazısı ile söz konusu teminat mektubunun nakde çevrilerek davacı idarenin hesaplarına aktarılmasının talep edildiğini, yazının … tarihinde … AŞ.’ye tebliğ edildiğini, geçen zaman zarfında davalı … AŞ. tarafından teminat tutarının davacı idare hesaplarına aktarılmadığı gibi diğer davalı TMSF tarafından … tarih ve … sayılı yazı ile belediye talebinin karşılanmayacağının belirtildiğini, bunun üzerine … …. İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası ile davalılar hakkında icra takibi başlatıldığını, davalı borçlularca yetki ve esas yönünden takibe itiraz edildiğini, … tarihinde dava şartı arabuluculuk kapsamında başvuruda bulunulduğunu , … Arabuluculuk Bürosu ‘nun … sayılı dosyası ile yapılan görüşmelerde anlaşma sağlanamadığını, 5411 sayılı Bankacılık Kanunun 140. Md gereğince fonun her türlü vergi resim ve harçtan muaf olduğunu, dava konusunun dayanağının … …. İcra Müdürlüğü ‘nün … sayılı icra takibinde takibin harçsız açılması talebinin reddedilmesi üzerine … … İcra Hukuk Mahkemesi ‘ nin … sayılı dosyası ile takibin harçsız açılması yönünde şikayet davası açıldığını, … Karar sayılı ilam ile davanın kabulüne ve yatırılan başvuru harcının iadesine karar verildiğini, kararın davalı borçlular tarafından İstinaf edildiğini, … Bölge Adliye Mahkemesi …. Hukuk Dairesi ‘ nce davalı borçluların İstinaf taleplerinin reddine karar verildiğini, bu sebeplerle uyuşmazlığın harçsız görülmesi gerektiğini, davanın dayanağının … Bank AŞ. tarafından düzenlenmiş … tarih ve … nolu teminat mektubu olduğundan TTK 5/A ve 4 maddesi gereğince anlaşmazlık konusunun ticari dava olduğunu, bu kapsamda dava şartı arabuluculuk görüşmeleri yapıldığını, anlaşma sağlanamadığından dava şartının yerine getirilmiş olduğunu , davacıların icra takibine yetki itirazı yaptıklarını ancak takibe konu teminat mektubu … ‘ de verilmiş olup akit …’de yapıldığından … İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğunu, davalı borçluların itiraz dilekçelerinde borçtan sorumlu olmadıkları yönünde itirazda bulunduklarını, teminat mektubunun verildiği tarihte … Bank AŞ.’nin serbest piyasada faaliyet gösteren bir banka olduğunu, ihale tarihinde Kamu İhale Kurumu tarafından teminat verilecek bankalar arasında sayıldığını , tüm işlemlerinin BDDK tarafından kontrol edildiğini, teminat mektupları verildikten … yıl sonra bankalara BDDK kararı ile el konulduğunu ve TMSF’ye devredildiğini, bankanın tüm aktif ve pasifleri ile TMSF’ye geçtiğini, hukuk güvenliği, mülkiyet hakkı ilkeleri gereği teminat mektubu güvencesinin de TMSF’ye geçtiğini ve TMSF’nin borçtan sorumlu olduğunu, borçluların zaman aşımı itirazlarının yerinde olmadığını, teminat mektupları için zaman aşımı sürelerinin başlangıç tarihinin temerrüdün riskin doğduğu tarih olduğunu, davalıların zaman aşımı itirazında bulunmasının yetmeyeceğini, temerrüdün gerçekleşmesini de kanıtlaması gerektiği, dava konusu teminat mektubunun … tarihli sözleşme nedeni ile verildiğini, sözleşmenin taraflar arasında … tarihine kadar geçerliliğini koruduğunu, 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu ‘ na göre geçerliliğini koruyan bir sözleşmenin teminat mektuplarının nakde çevrilmesinin mümkün olmadığını, … tarihinde sözleşmenin belediyece feshi üzerine teminat mektubu ile garanti altına alınan sözleşmenin edimlerinin riske düştüğünü, risk bu tarihte gerçekleştiğinden zaman aşımının da bu tarihten itibaren hesaplanması gerektiğini, bu hali ile … tarihinde başlayan zaman aşımı süresinin takibin açıldığı … tarihinde durduğunu, öte yandan teminat mektubunun kesin ve süresiz olduğunu, süresiz olmasının edim garantisini zaman aşımı ve hak düşürücü sürelere karşı korumak amacında olduğunu, bu hususlar değerlendirildiğinde davalıların zaman aşımı itirazlarının yerinde olmadığını, icra takibinin dayanağı teminat mektubunun kesin ve süresiz olduğunu , yine mektup içeriğinde “… bankamız garanti ettiğinden adı geçenin iznini almaya gerek olmaksızın ve adı geçen ile idaremiz arasında ortaya çıkan herhangi bir uyuşmazlık ve bunun akıbet ve kanuni neticeleri nazari itabare alınmaksızın yukarıdaki yazılı tutarı ilk yazılı talebin üzerine nakden ve tamamen ve talep tarihinden ödeme tarihine kadar geçen günlere ait kanuni faizi ile birlikte ödeyeceğimizi bankanın imza atmaya yetkili temsilcisi ve sorumlu sıfatı ile banka ad hesabına taahhüt ve beyan ederiz” denildiğini, TMSF tarafından düzenlenen … tarihli yazıda teminat mektubu tutarlarına itiraz edilmediğini, teminat mektuplarının ödendikten sonra ilgilisine rücu edildiği bilgisinin verildiğini, TMSF ‘nin itiraz dilekçesinde de tutara itiraz olmadığını , …’ın yazısında da tutara ilişkin bir itirazın bulunmadığını, mektupların içeriği dikkate alındığında alacağın likit olduğunu, icra inkar tazminatı koşullarının oluştuğunu, davalı borçluların faize itiraz ettiklerini, taraflar arasındaki ilişkinin ticari ilişki olduğunu, davanın mutlak ticari dava olduğunu, davalıların banka ve fon olarak örgütlenmiş olup bankaların taciri olduklarını, belediyenin yazısının … tarihinde davalı … Bank’a tebliğ edildiğini, söz konusu yazıda derhal ödeme talep edildiğini, borçlu … yönünden … tarihinde temerrüdün gerçekleştiğini, diğer davalı TMSF yönünden ise … tarihinde temerrüdün gerçekleştiğini, 3095 sy yasanın 4/a md gereğince yapılan araştırma sonucu %… faiz oranı uygulandığının tespit edildiğini, takip tarihinden sonra değişken faiz oranı talep edildiğinin de yine ödeme emrinde belirtildiğini, bu sebeple davalıların faize yaptığı itirazların da yerinde olmadığını belirtmiş, davalıların … …. İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasına yaptıkları itirazın iptali ile takibin devamına %… icra inkar tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı TMSF vekili Mahkememize verdiği, … tarihli cevap dilekçesinde; ilamsız icra takibinde yetkili icra dairesinin İİK’nun 50. Md yollaması ile HMK’nun genel hükümlerine göre belirleneceğini, bu durumda itirazın iptali davasının dinlenebilmesi için öncelikle yetkili icra dairesine yapılmış bir takibin bulunması gerektiğini, bu hususun HMK 114/2 md uyarınca dava şartı olduğunu, davalı fonun merkezinin İstanbul olduğunu, fonun adresinin … cad. No:… … …/… olup TMSF’nin ve diğer davalının yerleşim yerinin …/… olması karşısında yetkili icra dairesi ve mahkemesinin İstanbul icra dairesi ve mahkemesi olduğunu, davanın yetkili yerde açılmamamış olması sebebi ile yetkisizlik nedeni ile davanın reddine karar verilmesini talep ettiklerini, taraflar arasındaki kat karşılığı inşaat yapım sözleşmesinin imzalanmasından ve icra takibine konu teminat mektubunun davacı tarafa verilmesinden bu yana yaklaşık … yıl geçtiğini, davacı belediye tarafından sözleşmenin 5. Maddesindeki seçim hakkının kullanıldığını ve sözleşmenin feshi yerine işe devam edildiğini, seçim hakkı kullanılmış olması karşısında verildiği tarih itibari ile teminat mektubunun zaman aşımına uğradığını, itirazın iptali davasının da süresinde açılıp açılmadığının mahkemece incelenmesi gerektiğini, mahkemece öncelikle yasal olarak yatırtılması gereken harcın tamamlatılmasına aksi halde davanın reddine karar verilmesinin talep edildiğini, davacının borçlu … Bankası TAŞ.’nin külli halefi durumundaki … AŞ.’den olan alacağını hiçbir şekilde TMSF’den talep edemeyeceğini, hukuki şahsiyete haiz 2 tarafa ait ilişkiden kaynaklı bir talebin bu ilişkide 3. Şahıs konumunda bulunan TMSF’ye yöneltilmesinin yasal düzenlemelere aykırı olduğunu, davanın TMSF yönünden husumet yokluğundan reddine karar verilmesinin talep edildiğini, davanın borçlu … İnşaat Turizm Gayrimenkul Yatırım San ve Tic AŞ.’ye ihbar edilmesi gerektiğini, davacı tarafından … …. Asliye Hukuk Mahkemesinin … sayılı dosyada dava açıldığını, ayrıca … …. Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında da derdest dava bulunduğunu, davalı TMSF’nin davalılar yanında feri müdahil sıfatı ile yer aldığını, bu davaların sonucunun beklenmesinin gerektiğini, kat karşılığı inşaat yapım sözleşmesine istinaden belediyenin sözleşmenin feshi yerine seçimlik hakkını kullandığını ve işe devam ettiğini, … yılından … yılına kadar … yılda davacı belediye tarafından birbirini takip eden ve iptal gerekçeleri gözetilmeden hazırlanan imar planlarının mahkemelerce iptal edildiğini, hatta bir kısım iptal kararlarının gerekçelerinde dava konusu olan imar planlarında yargı kararlarının iptal gerekçelerinin yerine getirilmediğinin özel olarak yer aldığını, belediyenin imar planlarını hazırlamakta kusurlu olduğunu, kimsenin kendi kusuruna dayanarak bir hak talep edememesi gerektiğinden Anayasada yer alan hukukun üstünlüğü ilkesi gereği davacı belediyenin davasının reddinin gerektiğini, ortada sözleşmeye uygun bir fesih olmaması ve bunun da taraflar arasında davaya konu olamaması karşısında davanın reddinin gerektiğini, davacı belediye ve TMSF’nin tacir olmadığını, davalı fon tarafından belediyeye gönderilen … tarihli ve … sayılı yazıda belediyenin iddiasının aksine herhangi bir kabulün söz konusu olmadığını, ilgili banka tarafından fona bildirim yapıldığını, teminat mektuplarının tazmininin talep edildiğinin bu vesile ile öğrenildiğini, teminat mektubu bedellerinin ilgili bankalarca tazmin edildiği, alınan taşınmaz üzerinde amme borçlusu fon lehine haciz ve ipotekler bulunduğu bilgisine yer verildiğini, belediyenin iddiasının aksine fon tarafından herhangi bir kabul söz konusu olmadığından TMSF ve davacı belediye tacir olmadığından belediyenin faize ilişkin taleplerinin yerinde olmadığını, Bankacılık Kanunu nun” Fon alacaklarının takip ve tahsiline ilişkin istisnalar” başlıklı 137. Maddesinin ” Fonun taraf olduğu her türlü dava ve icra takiplerinin kısmen veya tamamen fon aleyhine neticelenmesi halinde 2004 sayılı İcra İflas Kanunu ‘ nda yazılı tazminat ve cezalar fon hakkında uygulanmaz” hükmünü içerdiğini, davalı fondan talep edilen icra inkar tazminatı isteminin haksız olduğu kadar yasal düzenlemelere de aykırı olduğunu belirtmiş, davanın reddine, %… icra inkar tazminatının davacıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … AŞ. vekili Mahkememize verdiği … tarihli cevap dilekçesinde; … İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası ile yapılan icra takibine yetki ve esas yönünden itiraz edildiğini, HMK 6. Md gereğince davalı bankanın adresinin İstanbul olması nedeni ile İstanbul Mahkemelerinin yetkili olduğuna karar verilmesi gerektiğini, davaya konu teminat mektubuna vaki hak ve alacakların zaman aşımına uğradığını itirazın iptali davasının İİK 67/1 md uyarınca 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmadığını, dava konusu teminat mektubunun bedelinin … USD olup takip çıkış tutarının ise … olduğunu, davacının harçtan muaf tutulmasının hukuka aykırı olduğunu, davacının belediye olup özel hukuktan kaynaklanan uyuşmazlık konusu teminat mektubuna dayalı olarak açtığı davada yatırması gereken harcı ikmal etmesi gerektiğini, harç ikmal edilmeden yargılamaya devam edilemeyeceğini, davanın … İnşaat Turizm Gay. Yat. San ve Tic AŞ.’ye ihbar edilmesi gerektiğini, davanın yalnızca TMSF’ye karşı açılması gerektiğini, davalı banka yönünden pasif husumet itirazında bulunduklarını, … Yapı İnşaat Tur AŞ. firmasının gayri nakdi kredilerinin davalı banka tarafından devir alınmadığını söz konusu kredilerin TMSF bünyesinde kaldığını, … tarihli Hisse Devir Sözleşmesi ‘ nin 4. Maddesi ve 5. Maddesinde … tarafından devir alınmayacak gayrinakdi kredilerin sadece komisyon tahsilatı ve takibinin TMSF adına … tarafından yapılacağı, teminat mektubunun riski ve hukuki sorumluluğunun TMSF’de olduğunu, Sözleşmenin ek-3 nolu ekinde yer alan … AŞ. tarafından devir alınacak gayrinakdi krediler başlıklı listede , … İnşaat Tur AŞ. firmasının unvanının yazılı olmadığının net bir şekilde görüldüğünü, davaya konu mektupların tazmin bedelinin davalı TMSF tarafından karşılanacağının … tarihli … sayılı yazıda kabul ve ikrar edildiğini, TMSF’nin bu yazısında açıkça teminat mektubunun tazmini işleminin TMSF tarafından yapılacağı, TMSF’nin yapacağı ödeme sonrasında kredi borçlusu , … İnşaat Tur AŞ firmasına rücu edileceğinin kabul beyan ve ikrar edildiğini, bu hususus gözetildiğinde davanın davalı banka yönünden pasif husumet yokluğundan reddinin talep edildiğini, davacının … tarihli … sayılı yazısında “Daha sonraki süreçte TMSF … Gayrimenkul Yat. Ortaklığının yönetim ve denetimini almış olup ayrıca TMSF tarafından, … İnşaat Tur AŞ.’nin de borcuna karşılık sözleşme nedeni ile doğacak payına haciz vs takyidat konulmuştur.” şeklindeki açıklama yapıldığını, bu yazıdan anlaşılacağı üzere, … İnşaat Tur AŞ. firmasının kredi borçlarının tahsili için ipotek tesisi, haciz konulması gibi yasal işlemlerin TMSF tarafından yapıldığını, davaya konu teminat mektubunun muhatabının yalnızca TMSF olduğunu, davalı bankanın defter kayıt ve belgeleri ile TMSF’nin kayıtlarının incelenmesi halinde tazmin sorumluluğunun kimde olduğunun anlaşılacağını, İzmir … Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas ve … Esas sayılı dosyalarının bekletici mesele yapılması gerektiğini, davalı bankanın husumet ehliyetinin olduğu, ve/veya davayı kabul anlamına gelmemek kaydı ile riskin doğmamış olması ve/veya tazmin taleplerinin hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olması nedeni ile davanın reddinin gerektiğini, imar planı iptalinin reddine ilişkin kararın kamu düzeninden olup müteahhitin kamu düzenine aykırı olarak inşaata devam etmesi kendisinden beklenemeyeceğinden kat karşılığı inşaat sözleşmesinden doğan yükümlülüklerin yerine getirilmediği, ve/veya temerrüde düştüğünün iddia edilemeyeceğini, davacının tazmin talepli yazısında Devlet İhale Kanunu ‘nun 62. Md hükmü gereğince teminat mektubunun gelir kaydedilmesine karar verildiğini belirttiği ancak ilgili kanun maddesinde yer alan şekil şartları gerçekleşmeden tazmin talebinde bulunulmasının da hukuka aykırı olduğunu, davacının tazmin talebinin usul ve yasaya aykırı olması nedeni ile işlemiş faiz talebinin de yerinde olmadığını, davacının tazmin talebini usulüne uygun yapmadığından temerrütten söz edilemeyeceğini, temerrüdün olmadığı bir durumda faiz istenemeyeceğini ayrıca talep edilen faiz oranının da fahiş olduğunu, eğer bir faiz işlemesi söz konusu olacak ise ancak yasal faizden söz edilebileceğini, davacının icra inkar tazminatı talebinin hukuki dayanağının bulunmadığını, icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için hakkın tartışmasız olması gerektiğini, hakkın tartışmalı olduğu, uyuşmazlığın çözümünün yargılamayı gerektiği hallerde icra inkar tazminatına hükmedilemeyeceğini, davanın kabulü anlamına gelmemek kaydı ile Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 sayılı karara ilişkin tebliğ düzenlemesi gereğince döviz cinsinden ödeme taleplerinin de hukuki dayanağının bulunmadığını, ilgili düzenleme gereğince 02.01.2018 tarihli TCMB Efektif Satış Kuru üzerinden hesaplama yapılması gerekirken …. olarak sunulan tazmin taleplerinin hatalı olduğunu, davada davacının kötü niyetli olduğunu, kötü niyet tazminatının koşullarının oluştuğunu, davaya konu teminat mektubu ile ilgili olarak hisse devir sözleşmesi kapsamında davalı bankanın TMSF adına komisyon tahsili işlemlerini gerçekleştirmekle yükümlü olduğundan tüm beyan ve savunmaların aksine davalı banka aleyhine karar verilmesi halinde davalı banka tarafından yapılacak ödemelerin Hisse Devri Sözleşmesi hükümlerine göre TMSF’den tahsil olunacağı göz önüne alınarak Bankacılık Kanunu kapsamında TMSF’nin vergi resim ve harç muafiyeti olması nedeni ile davalı banka aleyhine de vergi resim ve harç ile diğer yargılama giderlerine hükmedilmemesi gerektiğini, davalı TMSF ile davalı banka arasında akdedilen Hisse Devri Sözleşmesi içeriğinde yer alan müşteri bilgilerinin Bankacılık Kanunu 73 md kapsamında müşteri sırrı niteliğinde olup ilgili sözleşme örneğinin talep gibi davalı bankadan celbi öncesinde HMK 158. Md ‘si ve Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu Yönetmeliği 42/4 kapsamında gizlilik kararı verilmesi gerektiğini belirtmiş, İzmir icra müdürlüklerinin ve İzmir Asliye Ticaret Mahkemelerinin yetkisiz olması nedeni ile davanın İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine, gizlilik kararı verilmesine, harç eksikliğinin ikmal edilmesine, eksik harcın ikmal edilmemesi durumunda davanın açılmamış sayılmasına, hak düşürücü süre içerisinde açılmayan davanın reddine, zaman aşımı nedeni ile davanın reddine, husumet yokluğu nedeni ile davanın reddine, davanın … İnşaat Turizm Mühendislik Gayrimenkul Yatırım Sanayi Ve Ticaret AŞ. ‘ye ihbar edilmesine, … … Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas ve … Esas sayılı dosyalarının bekletici mesele yapılmasına, davanın esas yönünden reddine, %… tazminatın davacıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Her ne kadar davacı tarafça, … Bank AŞ. tarafından düzenlenmiş … tarih … nolu … bedelli kesin ve süresiz teminat mektubunun nakde çevrilerek davacı idarenin hesaplarına aktarılmasına ilişkin talebin yerine getirilmediğinden bahisle davalılar hakkında İzmir … İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası ile icra takibi başlatılmış ve davalıların itirazı üzerine duran takibin devamına yönelik olarak davalılar hakkında Mahkememize dava açılmış ise de; dava konusu edilen uyuşmazlığın … Bank AŞ. tarafından düzenlenmiş … tarih … nolu … bedelli kesin ve süresiz teminat mektubundan kaynaklanan bir uyuşmazlık olduğu, Hakimler ve Savcılar Kurulu Başkanlığı’nın 25/11/2021 tarih ve 1232 Karar nolu kararında “13/01/2011 tarih 6102 sayılı TTK nın 4. Maddesinin 1.fıkrasının (f) bendinden kaynaklanan” , “19/10/2005 tarihli 5411 saylı Bankacılık Kanunundan (142.maddesinde düzenlenenler hariç) …” ve asliye ticaret mahkemesinin görev alanına giren ticari davalara ve ticari nitelikteki çekişmesiz yargı kapsamında gelecek işlere altı veya daha fazla asliye ticaret mahkemesi bulunan yerlerde 6 numaralı asliye ticaret mahkemelerinin bakmasına karar verildiği, uyuşmazlığın niteliği gereği davaya bakma görevinin Finans İhtisas Mahkemesine ait olduğu , görev hususunun kamu düzeni ile ilgili dava şartı niteliğinde olup, yargılamanın her safhasında ve resen nazara alınmasının ve 6100 sayılı HMK’nın 114/1-c ve 115/2. maddeleri uyarınca mahkemenin görevine ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğu gerekçesiyle, davanın usulden reddine karar verilmesinin gerektiği incelenen tüm dosya kapsamı ile anlaşılmış Mahkememizin görevsizliğine dosyanın görevli İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın dava şartı yokluğu nedeni ile usulden REDDİNE,
Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-Taraflardan birinin HMK’ nın 20. maddesi uyarınca iki hafta içerisinde başvurarak talepte bulunması halinde dosyanın görevli İzmir 6.Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesine,
3-Harç ve yargılama giderlerinin 6100 Sayılı Kanunun 331. maddesinin 2. fıkrasının 1. cümlesi uyarınca, görevli mahkemece değerlendirilmesine,
4-Taraflardan birinin 2 hafta içerisinde gönderme talebinde bulunmaması halinde Mahkememizce resen davanın açılmamış sayılmasına karar verilerek aynı karar ile harç ve yargılama giderlerinin hüküm altına alınmasına,
Dair tebliğden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar Davacı Vekili Av…., Davalı TMSF vekili Av. …, Davalı … Vekilleri Av. … ve …’ in yüzüne karşı açıkça okunup anlatıldı…

Başkan

Üye

Üye

Katip