Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/48 E. 2022/1176 K. 23.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/48 Esas
KARAR NO : 2022/1176

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 27/01/2022
KARAR TARİHİ : 23/12/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 29/12/2022

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda, tüm dosya incelendi.
İDDİA VE TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacılar desteği …’un yolcu olarak bulunduğu … plakalı aracın 06/05/2021 tarihinde tek taraflı olarak kazaya karıştığı, kaza neticesinde davacılar desteğinin uzun süre tedavi gördüğü ancak tüm tedaviye rağmen iyileşemediği ve 12/10/2021 tarihinde vefat ettiği, davacılar … ve …’nın babası, diğer davacı …’nun ise eşi olan müteveffanın desteğinden davacıların yoksun kaldığı, davalı sigorta şirketinin meydana gelen zarardan zmms sigortacısı olarak sorumlu olduğunu belirterek, davacılar için ayrı ayrı 50,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalıdan alınarak davacılara ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP VE SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava öncesi usulüne uygun başvuru yapılmadığını, sorumluluklarının gerçek zarar, sigortalı araç sürücüsünün kusuru ve poliçe teminat limiti ile sınırlı olduğunu, davacıların destek ilişkisi ile zararlarını ispat etmesi gerektiği, mahkemece gelire ilişkin araştırma yapılması, zarar hesabına ilişkin ise bilirkişi incelemesi yapılması gerektiği, ayrıca müteveffanın kazanın meydana gelmesinde müterafik kusurlu olup olmadığının tespiti gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DAVA:
Dava, trafik kazası nedeniyle uğranılan destekten yoksun kalma zararının kazaya sebebiyet verdiği iddia olunan aracın zmms sigortacısı olan davalıdan tazmini isteğine ilişkindir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davacı vekili yargılama sırasında tahkikat aşamasında 17/12/2022 tarihli dilekçesiyle davadan feragat ettiğini beyan etmiştir.
Davalı vekilinin 23/12/2022 tarihli dilekçesi ile davacı ile ibraname yapıldığı, bu ibranameye göre davacının davaya konu hak ve alacaklarından feragat ettiği, yargılama gideri taleplerinin olmadığı ve zorunlu masrafların davacıdan tahsiline karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Çekişmeli yargıda kural olarak, “Tasarruf İlkesi” geçerlidir ve taraflar dava konusu üzerinde serbestçe tasarrufta bulunabilirler. Bu suretle davaya son verilebilmesinin bir yöntemi de davadan feragattir ve anılan kurum 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 307 ila 312. maddelerinde düzenlenmiştir. HMK’nın 307. maddesinde feragatin, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesi olduğu belirtilmiştir. HMK’nın “Feragat ve Kabulün Şekli” başlıklı 309. maddesi hükmüne göre de feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. Kısmen feragat veya kabulde, feragat edilen veya kabul edilen kısmın, dilekçede yahut tutanakta açıkça gösterilmesi gerekir. Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır. Feragat etkisini onu yapanın tek yönlü irade beyanı ile doğurur. Yargıtay’ın yerleşmiş uygulamaları da bu doğrultudadır (11.04.1940 tarihli ve 70 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 27.05.1992 tarihli ve 1992/2-250/364 sayılı Kararı). Hükmün kesinleşmesinden önceki herhangi bir aşamada davadan feragat edilebilir.
Yukarıda yapılan açıklamalar ile dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; davanın trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkin olduğu, dava konusu üzerinde tarafların serbestçe tasarruf edebileceği, davacı vekilinin mahkememizce onaylanan 17/12/2022 tarihli dilekçesiyle feragat beyanında bulunduğu, davalı vekilinin 23/12/2022 tarihli dilekçesi ile feragat doğrultusunda karar verilmesi ile yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını beyan ettiği, davacı vekilinin dava dosyasına sunmuş olduğu vekaletnamesinde davadan feragate ilişkin özel yetkisinin bulunduğu, davadan feragat beyanın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmakla feragat nedeniyle davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- 6100 sayılı HMK nun 307 vd.maddeleri uyarınca feragat nedeniyle davanın REDDİNE,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu 22. maddesi uyarınca alınması gerekli 53,80 TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin olarak yatırılan 80,70 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 26,90 TL harcın kararın kesinleşmesinden sonra talep halinde davacıya İADESİNE,
3-Mahkememizce bu yargılama nedeniyle yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı tarafın vekalet ücreti talebi olmadığından bu konuda KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
5-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansından bakiye miktarın kararın kesinleşmesinden sonra taraflara İADESİNE,
6-İzmir Arabuluculuk Bürosu’nun … sayılı arabuluculuk dosyasında suçüstünden karşılanan 1.600,00 TL arabuluculuk ücretinin 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-11-13. maddesi uyarınca davacılardan tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
Dair, karar HMK 341vd maddeleri gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize veya aynı nitelikteki başka yer Mahkemesine verilecek dilekçe ile İzmir Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere davalı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup usulen anlatıldı. 23/12/2022

Katip
E-İMZA

Hakim
E-İMZA