Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/296 E. 2022/795 K. 04.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/296
KARAR NO : 2022/795

DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 15/04/2022
KARAR TARİHİ : 06/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Mahkememize verdiği 01.04.2022 tarihli dava dilekçesinde;Ticaret Sicildeki adresi … sokak no:… Kat:…/…. …/İZMİR olan … İnşaat ve Tic Ltd Şti’nin … tarihinde kurulduğunu, ana sözleşmesinde şirketin sermayesinin 100 paya bölünmüş olup 15 payının …’a 85 payının …’a ait olduğunu, şirketin … tarihinde 6102 sayılı yasanın geçici 7. Md uyarınca resen terkin edilerek bu durumun … tarihinde ilan edildiğini, resen terkin işlemi sırasında tasfiye işleminin yapılmadığını, şirketin İzmir ili … İlçesi … Mah. … ada 1 parsel ve İzmir ili … İlçesi … Mah. … ada 1 parsel sayılı taşınmazlarının bulunduğunu, ortaklardan …’ın vefaatı ile hisselerinin mirasçıları …, …, … ve …’a kaldığını, …’ın da vefat ettiğini, mirasçılarının …, … ve … olduğunu, …’ın şirketteki payının 28,34/100 olduğunu, …’ın hayatta iken … 3. Noterliğinin … yevmiye nolu … tarihli ihtarnamesi ile şirket ortaklar kurulunun ivedi olarak toplanarak …’a miras yolu ile geçen paylara ilişkin karar alınarak Ticaret Siciline bildirilmesinin ihtar edildiğini, ihtarnamenin şirketin sicil gazetesinde belirtilen adresine TK’nun 35. Md gereğince … tarihinde, ortaklar … ve …’a ise … tarihinde tebliğ edildiğini, tebliğe rağmen herhangi bir sonuç alınamadığını, şirketin ticaret sicilden resen terkin edilmesi sebebi ile …’a miras yolu ile geçen pay geçişlerinin şirket defterine işlenerek ticaret sicile bildirilemediğini, …’ın ölümünden sonra geriye mirasçı olarak …, …, … ve …’ın kaldığını, …’ın … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin …/… Esas …/… Karar sayılı ilamı ile mirası reddettiğini, …’ın … Sulh Hukuk Mahkemesinin …/… Esas …/… Karar sayılı ilamı ile mirası reddettiğini, mirası reddeden … ve … mirasçıları … ve …’ın da … Sulh Hukuk Mahkemesinin …/… sayılı dosyası ile mirası reddettiğini, … mirasçısı olarak yalnızca davacılar … ve …’ın kaldığını, davacıların her birinin payının 14,17/100 olduğunu, esas sermaye payının miras yolu ile geçmesi halinde tüm haklar ve borçların genel kurulun onayına gerek olmaksızın esas sermaye payını iktisab eden kişiye geçeceğini, … şirketinin … tarihinde TTK 7. Md uyarınca resen Ticaret Siciline terkin edildiğinden davacıların şirketteki paylarının tescilinin mümkün olmadığını, 6102 sy TTK’nun geçici 7. Md’sinin 15. Fıkrası son cümlesi uyarınca hukuki menfaati bulunanların haklı sebeplere dayalı olarak silinme tarihinden itibaren 5 yıl içerisinde ,şirkete ait tasfiye edilmemiş mal varlığının bulunması halinde ise 10 yıl içerisinde mahkemeye başvurarak şirketin ihyasını isteyebileceklerini, şirketin resen terkin edilirken herhangi bir tasfiye işlemine tabi tutulmadığını ve şirket adına kayıtlı taşınmazlar bulunduğunu, davacıların tasfiye edilmeden ticaret sicilden resen terkin edilen şirkette miras yolu ile pay sahibi olduklarından ihya davası açılmasında hukuki menfaatlerinin bulunduğunu belirtmiş , İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğü tarafından … tarihinde tasfiye işlemine tabi tutulmadan Ticaret Sicilinden TTK’nın geçici 7. Md uyarınca resen terkin edilen … İnşaat ve Tic Ltd Şti’nin ihyası ile sicile kaydına ilan ve tesciline ve tasfiye memuru atanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğü Mahkememize verdiği 13.05.2022 tarihli cevap dilekçesinde; sicil kayıtlarının tetkikinde , … İnşaat Ve Ticaret Limited Şirketi ‘nin … tarihinde tescil edildiği, esas sermayesinin 10.000,00 TL olduğu , tescilli adresine bulunmaması nedeniyle ihtarda bulunulduğu, bu hususun … tarih … sayılı Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde yayımlandığı, yasal süresi içerisinde ihtara yanıt verilmemesi nedeniyle 6102 sayılı TTK’nun geçici 7. Maddesi uyarınca çıkarılan Münfesih Olmasına Veya Sayılmasına Rağmen Tasfiye Edilmemiş Anonim Ve Limited Şirketler İle Kooperatiflerin Tasfiyelerine Ve Ticaret Sicil Kayıtlarının Silinmesine İlişkin Tebliğ’ in 5. Maddesinin a bendi uyarınca … tarihinde münfesih sayılarak tescilli adresine ihtarda bulunulduğu ,… tarih … sayılı Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde yayınlandığı , yasal süresinde ihtara yanıt verilmemesi nedeniyle … tarihinde sicil kaydının resen silindiği bu hususun da … tarih … sayılı Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde yayınlandığının tespit edildiğini ,6102 sayılı TTK’nun geçici 7/15 fıkrası gereğince yasal süresi içerisinde açılmayan davanın süre yönünden reddinin gerektiğini, müdürlük tarafından yapılan işlemlerin tebliğde belirtilen usul ve esaslar çerçevesinde uygulandığını, 6102 sayılı TTK’nun geçici 7. Maddesinin 4. kısmının a bendinde ” Kapsam dahilindeki şirket ve kooperatiflerin ticaret sicilindeki kayıtlı son adreslerine ve sicil kayıtlarına göre şirket veya kooperatifi temsil ve ilzama yetkilendirilmiş kişilere bir ihtar yollanır. Yapılacak ihtar ilan edilmek üzere Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi Müdürlüğüne aynı gün gönderilir .İlan ihtarın oluşmadığı durumlarda ilan tarihinden itibaren otuzuncu günün akşamı itibariyle 11/02/1959 tarih ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre yapılmış tebligat yerine geçer. Ayrıca anılan ilan bildirici niteliği haiz olarak ilgili ticaret ve sanayi odası veya ticaret ,sanayi ya da deniz ticaret odasının internet sitesinde aynı gün yayımlanır ” hükmünün yer aldığını, 6102 sayılı TTK’nun 31. Maddesi gereği tescil edilmiş hususlarda meydana gelen her türlü değişikliğin tescil ettirilmesi ve dolayısıyla şirketlerin adres değişikliğini de tescil ettirmeleri yasal zorunluluğuna rağmen tescilli adreslerine gönderilen ihtarnamelerin tebliğ edilmemiş olmasına rağmen 6102 sayılı TTK’nun geçici 7. Maddesinin 4. Kısmının a bendi gereğince tebliğ edilmiş sayılacağının esas olduğunu, müdürlük tarafından gerçekleştirilen işlerde herhangi bir usulsüzlük olmadığını, kayıt silme işleminin tamamen kanun hükmünün uygulanmasından ibaret olduğunu, müdürlüğün davada zorunlu yasal hasım olduğunu, müdürlük tarafından yapılan işlemlerde herhangi bir hukuka aykırı husus ve kusur bulunmadığından davanın açılmasına sebebiyet vermeyen müdürlük aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiğini, diğer taraftan basiretli tacir olan dava konusu şirketin veya devam eden davaları bulunan ilgililerin müdürlüğe söz konusu davalar ile ilgili herhangi bir bildirimleri bulunmadığını , 6102 sayılı TTK’nun geçici 7. Maddesinin uygulandığı dönemde derdest dava konusu şirket leh ve aleyhine açılan icra takibi , dava olup olmadığının müdürlük tarafından bilinmesinin mümkün olmadığını ,aksi durumun kabulü halinde 6102 sayılı TTK’nun geçici 7. Maddesinin uygulanma imkanı bulunmadığını ve bu seferde ticaret sicil müdürlüklerinin yasal olarak yerine getirmeleri gereken işlemleri yerine getirmemelerinin söz konusu olabileceğini , bu durumun da kanunun amacına aykırı olduğunu belirtmiş , öncelikle davanın süre yönünden reddine, müdürlük aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretinin hükmedilmemesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Mahkememize verdiği 06.10.2022 tarihli cevap dilekçesinde; dava dilekçesinin “daimi işçisi …’e tebliğ edildiği” kaydı ile tebliğ edildiğini, söz konusu şahsın komşusu olduğunu, tebligatın yapıldığı tarihte İzmir …’da bulunan merniste kayıtlı 2. adresinde yaşadığını, tebligatın usulsüz olduğunu, eski hale getirme talebinde bulunduğunu, Ticaret Sicil Müdürlüğü tarafından davanın süre yönünden reddinin savunulduğunu ancak 6102 sy yasanın geçici 7. Maddesinin uygulandığı dönemde aleyhlerine derdest dava , karşı taraf aleyhine icra takibi bulunduğunu, ek tasfiye konusu davanın halen derdest olduğunu , bu kararın Ticaret Sicil Müdürlüğüne tebliğ edildiğini, müdürlüğe verilen dilekçe ile yeni adres bildirilmiş olmasına rağmen eski adrese tebligat yapıldığını, yasanın 7/4 md.sinde belirtildiği şekilde şirket ortaklarının mernis adreslerine tebligat yapılmadığını, veraset belgelerinden de anlaşılacağı üzere son mirasçıların … Sulh Hukuk Mahkemesinin …/… Esas sayılı kararı ile belli olduğunu bu sebeple daha önce müracaat etme imkanı olmadığını, resen sicil kaydının silinmesinin adres durumundan silinme olayına dayanılarak yapıldığını ayrıca tasfiye işlemlerinin de tam olarak gerçekleşmediğini, 6102 sy yasanın geçici 7. Maddesinde gösterilen şartlar yerine getirilmeden resen terkin işleminin yapılmış olmasının yasaya aykırı olduğunu belirtmiş, ek tasfiye işlemlerinin yapılması için şirketin ihyasına, ortağı ve son yetkili olarak kendisine ek tasfiye memuru görevi verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava dilekçesinde bahsi geçen taşınmazların tapu kayıtları celb edilmiş, İzmir ili … İlçesi … Mah. … ada 1 parsel sayılı taşınmazın 376/2136 payının dava dışı … İnşaat ve Tic. Ltd Şti adına kayıtlı olduğu, yine İzmir ili … İlçesi … mahallesi … ada 5 parsel sayılı taşınmazın … payının dava dışı … İnşaat ve Tic. Ltd Şti adına kayıtlı olduğu belirlenmiştir.
Toplanan tüm delillerin değerlendirilmesi sonucunda; davacı tarafça dava … İnşaat Ve Ticaret Limited Şirketi adına kayıtlı taşınmaz bulunduğundan bahisle şirketin ihyasına karar verilmesine yönelik dava açıldığı, dava dışı şirketin … tarihinde tescil edildiği, esas sermayesinin 10.000,00 TL olduğu , tescilli adresine bulunmaması nedeniyle ihtarda bulunulduğu, bu hususun … tarih … sayılı Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde yayımlandığı, yasal süresi içerisinde ihtara yanıt verilmemesi nedeniyle 6102 sayılı TTK’nun geçici 7. Maddesi uyarınca çıkarılan Münfesih Olmasına Veya Sayılmasına Rağmen Tasfiye Edilmemiş Anonim Ve Limited Şirketler İle Kooperatiflerin Tasfiyelerine Ve Ticaret Sicil Kayıtlarının Silinmesine İlişkin Tebliğ’ in 5. Maddesinin a bendi uyarınca … tarihinde münfesih sayılarak tescilli adresine ihtarda bulunulduğu, … tarih … sayılı Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde yayınlandığı, yasal süresinde ihtara yanıt verilmemesi nedeniyle … tarihinde sicil kaydının resen silindiği bu hususun da … tarih … sayılı Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde yayınlandığının tespit edildiği , davalı İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğü tarafından yapılan işlemlerde usul ve yasaya aykırılığın söz konusu olmadığı, davacı tarafından dava dışı … İnşaat Ve Ticaret Limited Şirketi adına kayıtlı taşınmaz bulunduğu ve söz konusu taşınmazların tasfiyesinin yapılması gerektiği belirtilerek ihya talep edildiği, TTK’ nın Geçici 7. Maddesi hükmü doğrultusunda davacıların şirketin ihyasını talep edebilmesi için haklı sebeplerinin mevcut olduğu ve davacıların dava açmakta hukuki yararının bulunduğu, 6102 sayılı TTK’nın geçici 7. maddesinin 15. fıkrası son cümlesi uyarınca, şirket alacaklıları ve hukuki menfaati bulunanların haklı sebeplere dayalı olarak silinme tarihinden itibaren 5 yıl içerisinde şirkete ait tasfiye edilmemiş malvarlığının bulunması halinde ise 10 yıl içerisinde mahkemeye başvurarak şirketin ihyasını isteyebilecekleri, eldeki davada sicil kaydı silinen şirket ortakları tarafından, şirkete ait taşınmazların tasfiyesi talep edildiğinden ve şirketin terkininden itibaren 10 yıllık süre dolmadığından davanın hak düşürücü süre içerisinde açıldığı ,davalı ticaret sicil memurluğunun davanın niteliği gereği yasal hasım konumunda olduğu, bu sebeple ticaret sicil memurluğu aleyhine vekalet ücreti ve yargılama gideri yükletilemeyeceği, dava dışı şirketin ihyasına yönelik davanın ticaret sicil memurluğu ve şirket tasfiye sonucu terkin edilmiş ise son tasfiye memurları aleyhine açılması gerektiği, tasfiye memuru konumunda olmayan şirketin son yetkilisi ve ortağına husumet yöneltilemeyeceği, davalı …’ın şirketin son yetkilisi ve ortağı konumunda olduğu bu sebeble … ‘ a davalı sıfatıyla husumet yöneltilemeyeceği ve … yönünden açılan davanın pasif husumet ehliyeti yokluğu sebebiyle reddinin gerektiği incelenen tüm dosya kapsamı ile anlaşılmış, davanın davalı … yönünden pasif husumet ehliyeti yokluğundan reddine, davalı ticaret sicil müdürlüğü yönünden ise kabulüne karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın davalı … yönünden pasif husumet ehliyeti yokluğu sebebiyle REDDİNE,
2-Davanın davalı Ticaret Sicil Müdürlüğü yönünden KABULÜ ile İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğünün Merkez – … sicil numarasında kayıtlı … İnşaat Ve Ticaret Limited Şirketi’ nin şirket mal varlığının tasfiyesi ile sınırlı olmak kaydıyla İHYASINA,
3-…’ın tasfiye memuru olarak ATANMASINA,
Tasfiye memuru için ücret takdirine yer olmadığına,
Keyfiyetin ticaret siciline tesciline ve ilanına,
4-Peşin alınan harç yeterli olduğundan yeniden harç alınmasına yer olmadığına ,
5-Davanın niteliği gereği davacı taraf lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Davanın niteliği gereği davacı tarafından yapılan masrafların davacı üzerinde bırakılmasına,
Dair tebliğden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar Davacı asil … ile davacılar vekili Av. … ile davalı … yüzlerine karşı davalı Sicil Müdürlüğü’nün yokluğunda açıkça okunup anlatıldı. 06/10/2022

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır