Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/288 E. 2022/735 K. 21.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/288
KARAR NO : 2022/735

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ :13/10/2021
KARAR TARİHİ : 21/09/2022

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan İtirazın İptali davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda, tüm dosya incelendi.
İDDİA VE TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;davalı …’a ait … plaka sayılı araç, … poliçe numarası ile, …/… tarihleri arasında müvekkili şirket nezdinde “karayolları zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi” ile sigortalı bulunduğu, …’a ait ve müvekkili şirket nezdinde Z.M.M.S. ile sigortalı araç, … tarihinde ehliyetsiz (yetersiz) sürücü … tarafından sevki sırasında trafik kazasına karıştığı ve kazada …’ye ait … plakalı aracın hasarlanmasına sebebiyet verdiği, kaza neticesi …’ye ait … plakalı araçta oluşan hasara yönelik uzman incelemesi yaptırıldığı, inceleme sonucunda …-TL z.m.m. sigorta poliçesi kapsamında … tarihinde müvekkil sigorta şirketi tarafından ödendiği, z.m.m.s. poliçesi genel şartları B.4-b maddesi gereğince trafik sigortalı aracın ehliyetsiz sürücü tarafından sevk edilmesi durumunda sigortacıya, sigortalısına rücu edebilme hakkı tanındığı, dava konusu trafik kazasında da sigortalı araç sürücüsü ehliyetsiz olup, bu sebeple sigortalı davalıya rücu edildiği, ödenmiş olan bedellerin tahsili için karşı tarafa ihbarname gönderildiği, bir sonuç alınamadığı, ihbarnameye rağmen ödeme yapılmaması üzerine borçlu aleyhine … İcra Müdürlüğü …/… Esas numaralı dosyası ile 7 örnek icra takibine girişildiği, borçlu ilgili takibe itiraz süresi içinde haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiği ve takibin durduğu, itirazın iptali davasını açmadan önce önşart olan arabuluculuk bürosuna da başvurulduğu, görüşmeler neticesinde anlaşmaya varılamadığını bu nedenle, davalının … İcra Müdürlüğü’nün …/… E. sayılı dosyasında yaptığı itirazın iptaliyle takibin; …-TL asıl alacak, ödeme tarihinden takip tarihine kadar …-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam …-TL üzerinden devamına, kazaya karışan davalıya ait … plakalı araç kayıtları üzerine ihtiyati tedbir konulmasına, mahkeme masraflarıyla, vekâlet ücretinin; davalının arabuluculuk ilk toplantısına katılmaması da göz önüne alınarak davalı taraftan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP VE SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu uyuşmazlıkla ilgili olarak mahkemenin görevli olmadığını, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu 4/1 .maddesinde her iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davalarının ticari dava sayılacağı hüküm altına alındığı, açılan davada müvekkilinin tacir olduğunu, delil listesindeki evraklardan görüleceği üzere … ünvanı ile araç kiralama işi ile faaliyet gösterdiği, ticaret siciline kayıtlı olduğu, mesleki faaliyet belgesi ve vergi levhası delil listemizde sunulduğunu, dava konusu olan kazaya karışan aracın davalı müvekkilinin müşterisine kiralamış olduğu araç olduğunu, davacı taraf ta sigorta şirketi olduğundan taraflar arasında ki bu davada görevli mahkeme ticaret mahkemeleri olduğunu, yargılama sırasında ortaya çıkacak diğer tüm nedenlerle ve haksız davanın reddine, kötü niyetli olarak başlatılan icra takibi nedeni ile davacının, davalı lehine %20 kötü niyet tazminatı ödemesine karar verilmesine ve yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DAVA:
Dava, zmms poliçesi kapsamında dava dışı üçüncü kişiye ödeme yapan davacı sigortanın zararın poliçe teminatı kapsamında olmadığından bahisle sigortalısı tarafından tazmin edilmesi gerektiği iddiası ile giriştiği icra takibine vaki itirazın iptali ve icra inkar tazminatı isteğine ilişkindir.
DELİLLER:
-… İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı dosyası sureti,
-… Sigorta A.Ş nin … tarihli yazısı ve eki,
-Davalı tarafından sunulan kiralama sözleşmesi ve sürücü belgesi örneği,
-Türkiye Noterler Birliğinin … tarihli yazısı ve eki,
-… İl Emniyet Müdürlüğünün … ve … tarihli yazıları ve eki,
-… Nüfus ve Vatandaşlık müdürlüğünün … tarihli yazısı ve eki.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Uyuşmazlığın çözümü açısından öncelikle konuyla ilgili yasal düzenlemelerin irdelenmesinde yarar vardır.
İtirazın iptali davası; 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Buna göre;
i) İlamsız takip yapılmış olması,
ii) Borçlunun bu takibe itiraz etmesi,
iii) İtirazın alacaklıya (davacıya) tebliğinden itibaren alacaklının, bir yıl içinde mahkemeye başvurmuş olması yasal koşullarının gerçekleşmesi gerekir.
Takip alacaklısı tarafından ödeme emrine süresi içinde itiraz etmiş olan takip borçlusuna karşı açılan itirazın iptali davasının konusu, icra takibine konu edilen alacaklar olup, davanın amacı itirazla duran takibin devamını sağlamaktır. Bu dava, yargılama usulü bakımından genel hükümlere tabidir. Davalı borçlunun icra dosyasında ileri sürdüğü itirazlar dışındaki itirazlarını da bu dava içinde ancak cevap süresi içinde ileri sürmesi olanaklıdır. Eğer cevap süresi içinde davalı/borçlu diğer itirazlarını ileri sürmezse mahkeme bunları kendiliğinden göz önüne alamaz, takibe itiraz edilirken bildirilen sebeplerle sınırlı araştırma yapmak durumunda kalır. Nitekim aynı hususlara Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 22.09.2021 tarihli ve 2017/(19)11-1663 E., 2021/1070 K. sayılı kararında da değinilmiştir.
Dava yargılama usulü bakımından genel hükümlere tabi olduğundan; ispat külfeti normal bir alacak davasındaki ile aynıdır. Ancak her iki dava ispat yöntemleri ve hukukî sonuçları bakımından farklılıklar göstermektedir. Bu bağlamda belirtmek gerekirse; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 190. maddesi gereğince ispat yükü, Kanun’da özel düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukukî sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Bu genel kuralın dışında bazı hâllerde ispat yükü yer değiştirerek davalı tarafa geçer. Bu hâllerden birisi davalının ödeme savunmasında bulunmasıdır. Davacı ya da davalı iddiasını ya da savunmasını HMK’da belirtilen hükümlere göre ispat etmelidir. Buna göre yapılacak yargılama sonunda mahkemece verilecek karar ya davanın kabulü ya da reddine yönelik olacak; ancak takibin iptali ya da devamı hükmünü de içerecektir.
Bu açıklamalar göstermektedir ki, itirazın iptali davası, icra takibine sıkı sıkıya bağlı; itiraz üzerine duran icra takibinin devam edebilmesini sağlayan ve takip hukuku içinde olmakla birlikte, maddi hukuk ilişkisinin incelenerek uyuşmazlığı kesin hükümle sonuçlandıran bir davadır. Davanın takibe bağlılığı alacağın miktarı bakımından söz konusu olduğu gibi alacağın kaynağı bakımından da geçerlidir.
Yukarıda yapılan açıklamalar ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde;davacının, davalı aleyhinde …. İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı dosyasında zmms poliçesi kapsamında dava dışı üçüncü kişiye yaptığı ödemenin zararın poliçe teminatı kapsamında olmadığından bahisle sigortalısı tarafından tazmin edilmesi gerektiği iddiası ile icra takibi başlattığı, ödeme emrinin davalı borçluya … tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun … tarihinde yasal süresi içerisinde borca ve ferilerine itiraz ettiği, takibin durduğu, davalı borçlunun takibe itirazı üzerine davacının iş bu itirazın iptali davasını bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde ikame ettiği, davalı borçlunun itirazının iptalinin talep edildiği, davacının, davalı sigortalının sigortalı aracı ehliyetsiz sürücüye kullandırdığı, bu sırada kazanın meydana geldiği, bu halde zararın teminat kapsamında olmadığı, üçüncü kişiye yapılan ödemenin davalı sigortalı tarafından tazmin edilmesi gerektiğini iddia ettiği, davalının ise mesleki faaliyet yürüttüğü, araç kiralama hizmeti verdiği, tüketici olmadığı, aracın sürücü belgesi bulunan kişiye kiralandığı, ehliyetsiz kişiye araç kiralama ve kullandırmanın söz konusu olmadığını savunduğu, taraflar arasında sigortalı aracın kazaya karıştığı ve davacı tarafından üçüncü kişiye ödeme yapıldığı hususu ihtilafsız olup, uyuşmazlık davalı sigortalı tarafından aracın ehliyetsiz kişiye kullandırılıp kullandırılmadığı, hasarın zmms genel şartlarına göre poliçe teminatı kapsamı dışında olup olmadığı, takibe yapılan itirazın haklı olup olmadığı, davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise alacaklı olduğu miktarın ne olduğu hususlarında olduğu anlaşılmıştır.
Davacının davasını Tüketici Mahkemesine hitaben açtığı, anılan mahkemece davalının mesleki faaliyet yürüttüğünün tespit edilmesi üzerine … tarih ve … esas ve … karar sayılı ilam ile mahkememiz lehine görevsizlik kararı verildiği, söz konusu kararın kesinleşmesi üzerine dosyanın mahkememize gönderildiği ve mahkememizin yukarıdaki esasına kaydedildiği görülmüştür.
Dava konusu uyuşmazlığın sigorta hukukundan kaynaklandığı, davalının araç kiralama mesleki faaliyetini yürüttüğü, mutlak ticari dava niteliğindeki uyuşmazlıkta mahkememizin görevli olduğu, mahkememizce takibe dayanak ilgili hasar dosyasının dosyaya kazandırıldığı, yapılan incelemede … tarihinde …’nun sevk ve idaresindeki … ve … …’nin sevk ve idaresindeki … plakalı araçların karıştığı maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiği, bu kaza neticesinde … plakalı aracın davacı sigorta şirketine zmms poliçesi kapsamında başvuruda bulunduğu, … plakalı aracın zmms sigortacısı olan davacı sigortanın dava dışı üçüncü kişiye … tarihinde … TL ödeme yaptığı, … plakalı aracın kaza tarihi itibariyle işleteninin davalı olduğu, söz konusu aracın … ve … tarihleri arasında davacı sigorta nezdinde zmms poliçesi bulunduğu, her ne kadar davacı sigorta şirketi zmms genel şartlarının b.4 maddesi uyarınca sigortalı araç sürücüsünün ehliyetsiz olduğunu iddia etmiş ve rücu koşullarının oluştuğunu ileri sürmüş ise de davalı tarafından sunulan kiralama sözleşmesine göre dava dışı sürücü …’nun … tarihinde araç kiralama hizmeti veren davalıdan araç kiralama rezervasyonu yaptığı, … tarihinden itibaren 1 hafta süre ile söz konusu sigortalı aracı kiraladığı, yine kiralama sözleşmesi ekinde sunulan belgelere göre adı geçen kişinin Almanya ülkesinden alınmış BE, C1E, CE ve ML sınıflarındaki araçları kullanmak üzere sürücü belgesine sahip olduğu, adı geçen sürücünün Türkiye’den verilme sürücü belgesi bulunmamakta ise de … İl Emniyet Müdürlüğünün … tarihli cevabı yazısına göre … tarihinde Türkiye’ye giriş, … tarihinde ise Türkiye’den çıkış yaptığı, Almanya ülkesinden alınmış olan sürücü belgesinin 2918 sayılı KTK’nun 39 ve Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 88. Maddesi uyarınca Türk vatandaşı olan sürücünün ülkeye giriş yaptığı tarihten itibaren 2 yıl süre ile geçerli olduğu ve sigortalı aracı kullanmaya yeterli olduğu, bu nedenle davalı sürücüsünün kazanın meydana geldiği sırada sürücü belgesinin bulunmadığından bahsedilemeyeceği ve davacı sigortanın rücu koşullarının oluşmadığı anlaşılmakla davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
Davalı kötüniyet tazminat talebinde bulunmuş ise de dava dışı sigortalı araç sürücüsünün ülkeye giriş çıkış kayıtlarına davacının erişme yetkisi ve olanağı bulunmadığından ve davalı tarafından da bu konudaki belgelerin davacı şirkete takip ve dava öncesinde sunulduğu ispatlanmadığından davalının kötüniyet tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalının kötüniyet tazminat talebinin REDDİNE,
3-Alınması gerekli … TL maktu karar ve ilam harcının davacı tarafından yatırılan … TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye … TL harcın davacıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA
4-Mahkememizce bu yargılama nedeniyle yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davalı dava ve duruşmalarda kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/1-4 maddesine göre takdir edilen … TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ÖDENMESİNE,
6-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansından bakiye miktarın kararın kesinleşmesinden sonra taraflara İADESİNE,
7- İzmir Arabuluculuk Bürosu’nun …/… sayılı arabuluculuk dosyasında suçüstünden karşılanan … TL arabuluculuk ücretinin 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-11-13. maddesi uyarınca davacıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
Dair, 6100 sayılı HMK’nın 341 vd. Maddeleri uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere davalı vekilinin yüzüne karşı davacı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.21/09/2022

Katip …
E-İMZA

Hakim …
E-İMZA