Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/228
KARAR NO : 2023/442
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 25/03/2022
KARAR TARİHİ : 06/06/2023
Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Tazminat davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda, tüm dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 23.11.2021 tarihinde müvekkile ait … plaka sayılı araca … plakalı aracın çarpmasıyla maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği,kazada … plakalı araç sürücüsünün kusurlu olduğu ve araç davalı sigorta şirketine ZMMS trafik sigorta poliçesiyle sigortalı olup,alınan eksper raporuna göre müvekkil aracında KDV dahil 30.892,10 TL hasar tespit ettiği,ancak sigorta şirketinin 20.10.2022 tarihinde 9.635,33 TL ödeme yaptığı,ödeme konusunda uzlaşma olmadığı,arabuluculuk müesesesinden sonuç alınamadığı,bu nedenlerle fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik 500,00 TL hasar bedeli ve 531,00 TL ekspertiz ücretinin temerrüd tarihinden işleyecek avans faiziyle tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafa dava öncesinde yapılan incelemeler neticesinde 9.635,33 TL ve 1.734,35 TL tutarından hasar ödemesi yapıldığından müvekkil üzerine düşen sorumluluğu yerine getirdiği, orijinal parça ve iskonto talebi haksız olduğu, nitekim somut uyuşmazlıkta iskonto edilerek hesaplama yapılması gerekmekte olduğu, orijinal parça ve iskonto taleplerinin reddine karar verilmesi gerektiği, davacı tarafın KDV talebinin müvekkil-şirket sorumluluğunda olmadığı, davacı tarafça yaptırılan ve ücreti ödendiği iddia edilen ekspertiz raporu makul giderler kapsamında bulunmadığı, müvekkil temerrüde düşmediğinden yasal faiz talep edilebileceğini,bu nedenlerle davanın redidine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Dava, trafik kazasından kaynaklı hasar tazminatı istemine ilişkin maddi tazminat davasıdır.
Adli Trafik Uzmanı …’ın 19/10/2022 Tarihli Bilirkişi Raporunda; … plakalı otomobil sürücüsü …’un kontrolsüz kavşakta ilk geçiş hakkını vermediğinden dolayı kazanın oluşumunda etken olduğu, … plakalı otomobil sürücüsü Ömer Uğur Seyret’in atfı kabil kural ihlallinde bulunmadığından dolayı kazanın oluşumunda etken olmadığı tespit edilmiştir.
Otomotiv Uzmanı Makine Mühendisi …’ın 04/01/2023 Tarihli Bilirkişi Raporunda;… plaka sayılı araç için sigorta şirketinin eksik ödenen hasar bedeli için ilave olarak KDV hariç 13.810,07 TL veya KDV dahil 18.342,43 TL daha ilave hasar ödemesi yapması gerektiği tespit edilmiştir.
“Mali sorumluluk sigortası yaptırma zorunluluğu:
Madde 91 – (Değişik: 17/10/1996 – 4149/33 md.)
İşletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.
İşleten ve araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibinin hukuki sorumluluğu
Madde 85 – (Değişik birinci fıkra: 17/10/1996-4199/28 md.) Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.”
Yukarıdaki yasa maddeleri gereği yapılan inceleme neticesinde Davalı Doğa Sigorta Anonim Şirketinin zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olduğu ve düzenlenen poliçede 2918 sayılı yasanın 85. Maddesinde yazılı zararların teminat altına alındığı anlaşılmıştır.
Tazminat ve giderlerin ödenmesi:
Madde 99 – Sigortacılar, hak sahibinin zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarıyla belirlenen belgeleri, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar.
Zorunlu mali mesuliyet sigortası genel şartları, 2918 sayılı yasanın faiz başlangıcına ilişkin hükümleri ve dosyadaki belgeler ışığında davalı sigorta şirketinin 24/09/2021 tarihinden itibaren faiz ödemekle yükümlü olduğu anlaşılmıştır.
6098 sayılı yasanın 49. Maddesi gereği kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür- Haksız fiil, kusurlu ve hukuka aykırı bir eylemle başkasına zarar verilmesidir. Bir haksiz fiilden söz edebilmek için; zarar verici bir fiil, bu fiilin hukuka aykırı olması, fiili icra edenin kusurlu bulunması, fiil ve zarar arasında uygun illiyet bağının bulunması gerekir.
Fiilin, bilinçli bir iradeye dayanmış olması gerekir. Hukuka aykırı fiil, hukukun koruduğu değerlerin, çiğnenmesi sonucunda, hukuk düzeninin bir kuralını İhlal eden fiildir, Hukuka aykırılık, zarar vermeyi yasaklayan ya da önleyen kuralların çiğnenmesidir,
Bir eylemin hukuka aykırı olarak kabul edilebilmesi için aynı zamanda bir hukuka uygunluk nedeninin mevcut olmaması gerekir. Kusur, hukuk düzeni tarafından kınanan bir davranışın bilerek ve isteyerek yapılmasıdır. Olağan yaşam deneyimlerine, genel düşünceye ve objektif olasılığa göre, bir olayın gerçekleşmesi ile sonuç ortaya çıkmış ya da bu olayın oluşması ile sonucun ortaya çıkması kolaylaşmış ise ilk hareket ikincisinini nedeni, İkinci Olay birinci hareketin sonucu sayılır. Buna uygun illiyet bağı denir.
Tazminat hukukunda sorumluluktan söz edilebilmesi için yalnızca eylemin yasaya veya sözleşmeye aykırı olması yeterli değildir. Fiil sonucunda bir zararın doğmuş olması ve zararla fiilli arasında uygun nedensellik bağının bulunması da gerekir, Nedensellik bağı sorumluluğun temel öğesidir. Zararla eylem arasında nedensellik bağının mevcut olması, zararın eylemin bir sonucu olarak ortaya çıkması, yani eylem olmadan zararın ortaya çıkmayacağının kesin olarak bilinmesidir. Zarar ile fiil arasında uygun nedensellik bağının bulunup bulunmadığı hususu, her somut olayda kendi içerisinde ayrıca değerlendirilir,
Kusur sorumluluğunda, üç durumda nedensellik bağı kesilebilir.
-Zorlayıcı neden
-Zarar görenin ağır kusuru
-Üçüncü kişinin ağır kusuru
Yukarıdaki açıklamalar ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;
Davalı sigorta şirketinin sigortalısı olan aracın sürücüsünün 2918 sayılı yasanın 84/1-h ve 57/1-c maddelerini ihlal etmek suretiyle kazanın oluşumunda etken olduğu, davacıya ait aracın sürücüsünün kazaya etki eden bir davranışının bulunmadığı, sigorta şirketinin yapmış olduğu onarım bedeli ödemesinin mahsubu ile orijinal parçalar kullanılmak suretiyle onarım bedelinin bilirkişi marifeti ile tespitinin yapıldığı, yapılan tespitin piyasa rayicine uygun olduğu, dosya kapsamında alınan raporların taraf iddia ve savunmalarını tamamen karşıladığı anlaşılmakla eksik ödenen onarım bedelinin sigorta şirketinin ödeme yapmış olduğu tarihte dikkate alınarak 05.03.2022 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair davanın kabulü yönünde aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-)Davanın KABULÜNE,
2-)18.342,43 TL hasar tazminatının 05.03.2022 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-)Alınması gerekli olan 1.252,97 TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin yatırılan 80,70 TL peşin harç ve 304,70 TL tamamlama harcı olmak üzere toplamda 385,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 867,57 TL nin davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-)Davacı tarafından yatırılan 80,70 TL peşin harç, 80,70 TL başvurma harcı, 304,70 TL tamamlama harcı, 1.650,00 TL bilirkişi ücreti, 531,00 TL ekspertiz ücreti ve 102,25 TL posta-tebligat gideri olmak üzere toplamda 3.148,60 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-)Davacı taraf kendisini vekille temsil ettiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-)1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
7-)Karar kesinleştiğinde artan gider avansının yatırana İADESİNE,
Dair, 6100 sayılı yasanın 343. ve 345. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliği tarihinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde mahkememize yahut mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine verilecek bir dilekçe ile istinaf yasa yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.06/06/2023
Katip…
e-imzalı
Hakim…
e-imzalı