Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/186 E. 2023/310 K. 02.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/186
KARAR NO : 2023/310
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 11/03/2022
KARAR TARİHİ : 02/05/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili sunmuş olduğu dava dilekçesiyle ; davalı şirketin müvekkili şirketten yüz koruyucu siperlik siparişi verdiğini, müvekkili şirket tarafından sipariş edilen ürünlere ilişkin KDV dahil toplam 88.500,00 TL’lik fatura kesildiği, ürünlerin müvekkili şirket adresinden bizzat davalı tarafça teslim alındığı, davalı şirket tarafından müvekkiline herhangi bir ödeme yapılmadığından bahisle davalı borçlunun İzmir …İcra Dairesi’nin … Esas sayılı icra takip dosyasına vaki itirazının iptali ile 88.500,00 TL alacağın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Mahkememizce yapılan yargılama sırasında davalıya usulüne uygun olarak tebligat yapılmış olmasına rağmen davalı tarafça esasa cevap süresi içerisinde cevap dilekçesi sunulmamıştır.
DELİLLER :
1-Mahkememizce davaya konu İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının bir sureti getirtilmiş olup, dosyanın incelenmesinden davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında 02.03.2021 tarihinde 88.500,00 TL asıl alacak üzerinden ilamsız icra takibinin başlatıldığı, davalı borçlunun süresi içerisinde icra takip dosyasına sunmuş olduğu itiraz dilekçesi kapsamında takibin durduğu anlaşılmıştır.
2-Mahkememizce yapılan yargılama sırasında tarafların iddia ve savunmaları, sundukları deliller, dosya kapsamı belgeler ve davacı tarafa ait ticari defter ve kayıtlar incelenmek sureti ile takip tarihi itibari ile davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı konusunda bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş olup, mali müşavir bilirkişi … tarafından düzenlenen 09.03.2023 tarihli raporda; davacı şirket tarafından sunulan 2020 ve 2021 yıllarına ait ticari defter ve kayıtların açılış ve kapanış tasdiklerinin yasal süresi içerisinde yapıldığı, davacı resmi kayıtlarında davalının davacıya takip tarihi itibariyle 88.500,00 TL borçlu olduğunun görüldüğü, takibe ve davaya konu 88.500,00 TL ‘lik faturanın e-arşiv fatura içeriğinde düzenlendiği, e-arşiv fatura ile sevk irsaliyesi içeriğinin birebir aynı olduğu ve sevk irsaliyesi içeriğindeki siperliklerin teslim alan hanesine …. isim ve imzasına teslim edildiği, takibe ve davaya konu fatura içeriğindeki siperliklerin teslim edildiğinin tespit edildiği, davalı şirketin 12/2020 dönemi BA bildirimi ile davacıdan 1 adet 75.000,00 TL tutarlı alışının bildirildiği sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ KABUL :
Dava; İİK 67.maddesi gereğince açılmış itirazın iptali davası olup, davanın bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmış olduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili, davacı tarafça davalıya koruyucu siperlik satışı nedeniyle düzenlenen KDV dahil 88.500,00 TL’lik fatura bedelinin ödenmediğinden bahisle bu alacağın tahsili için davacı tarafça davalı hakkında başlatılan icra takibine vaki davalının itirazının iptali ile icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında davalıya usulüne uygun olarak tebligat yapılmış olmasına rağmen davalı tarafça esasa cevap süresi içerisinde davaya karşı cevap dilekçesi sunulmamış olmakla birlikte icra takip dosyasına sunulan itiraz dilekçesinde öncelikle yetkili icra dairelerinin davalı borçlunun adresi itibariyle Gebze İcra Daireleri olduğu, ayrıca davalının davacıya takibe konu edildiği şekilde herhangi bir borcu bulunmadığından bahisle ödeme emri içeriğindeki asıl alacak, faiz ve fer’ilerine itiraz edildiği bildirilmiştir.
Taraflar arasındaki ihtilaf, takip tarihi itibariyle takibe konu edilen faturadan dolayı davacının davalıdan takibe konu tutar kadar alacaklı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Her ne kadar davalı vekili tarafından icra takip dosyasına sunulan itiraz dilekçesinde davalının ikametgahı itibariyle Gebze İcra Dairelerinin yetkili olduğundan bahisle İzmir İcra Dairelerinin yetkisine karşı yetki itirazında bulunulmuş ise de, mahkememizce yapılan yargılama sırasında TBK 89.maddesi gereğince davalının yetki itirazının reddine karar verilerek açık yargılamaya devam olunmuştur.
Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilebilmesi açısından mahkememizce yapılan yargılama sırasında her iki tarafa ait ticari defter ve kayıtlar üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, öncelikli olarak Gebze Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılmak suretiyle davalıya ait ticari defter ve kayıtlar üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, HMK 222.maddesi gereğince talimat mahkemesince çıkartılan meşruhatlı davetiyeye rağmen davalı tarafça ticari defter ve kayıtların inceleme saatinde talimat mahkemesine ibraz edilmediği, bu nedenle davalı tarafa ait ticari defter ve kayıtların mahkemeye sunulmaması nedeniyle incelenemediği görülmüştür.
Davacı tarafça sunulan ticari defter ve kayıtlar ile davalı şirketin vergi dairesinden getirtilen 2020 yılına ait Ba kayıtlarının karşılaştırılarak incelenmesi için mali müşavir bilirkişiden rapor alınmış olup, mali müşavir bilirkişi … tarafından düzenlenen 09.03.2023 tarihli raporda; davacı şirketin incelenen 2020 ve 2021 yılına ait ticari defter ve kayıtlar incelenmiş olup, iş bu ticari defterlerin süresi içerisinde açılış ve kapanış tasdiklerinin yapıldığının bildirildiği, takip ve davaya konu olan ve davacı tarafça davalı adına düzenlenen 14.12.2020 tarih ve 88.500,00 TL’Lik faturanın davacı şirket defterlerinde davalı cari hesabına borç olarak kaydedildiği, karşılığında davalı tarafça yapılmış herhangi bir ödeme kaydının bulunmadığı ve 31.12.2020 kapanış kaydında davalının 88.500,00TL’lik borç bakiyesinin 2021 yılına devrettiği, takip tarihi itibariyle davacı şirketin incelenen ticari defterlerine göre davacının davalıdan 88.500,00 TL tutarında alacaklı olduğunun kayıtlı olduğu, ayrıca davalı şirketin … Vergi Dairesi’nden getirtilen Ba kayıtlarının incelenmesinden 12/2020 döneminde takip ve davaya konu fatura alışının davalı şirket tarafından bağlı bulunduğu vergi dairesine 1 adet KDV hariç 75.000,00 TL’Lik tutar olarak bildiriminin yapılmış olduğu, takip ve davaya konu 14.12.2020 tarih 88.500,00 TL tutarındaki e-arşiv fatura içeriğinin “5.000 adet sarı yüz koruyucu siperlik + 25 adet siyah yüz koruyucu siperlik” olduğu, düzenlenen e-arşiv fatura için sevk irsaliyesi düzenlendiği, sevk irsaliyesiyle fatura içeriklerinin aynı olduğu, sevk irsaliyesi içeriğine göre siperliklerin … ve imzasına teslim edildiği, ayrıca takip ve davaya konu e-arşiv faturasının 14.12.2020 tarihli mail ile … .com mail adresine gönderildiğinin mail ekran görüntüsünden anlaşıldığı ve bu şekilde faturanın da davalı şirkete teslim edildiğinin bildirildiği sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporunun birlikte değerlendirilmesi neticesinde tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi açısından mahkememizce her iki tarafa ait ticari defter ve kayıtlar üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, bu kapsamda öncelikli olarak davalıya ait ticari defter ve kayıtların incelenmesi için Gebze Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılmış ve talimat mahkemesince de yazılan talimatımız gereğince davalı şirkete ticari defter ve kayıtlarını bilirkişi incelemesi için talimat mahkemesine ibraz etmesi için HMK 222.maddesi gereğince meşruhatlı davetiye çıkartılmış olmasına rağmen davalı şirket tarafından ticari defter ve kayıtların talimat mahkemesine bilirkişi incelemesi için ibraz edilmediği ve bu şekilde ticari defterlerin ibrazından kaçınıldığı görülmüştür.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında talimat mahkemesince kendisine çıkartılan meşruhatlı davetiyeye rağmen davalı şirketin ticari defter ve kayıtlarını ibraz etmemiş olması nedeniyle davalının bağlı bulunduğu … Vergi Dairesine müzekkere yazılarak 2020 yılına ilişkin davalı şirketin Ba/Bs kayıtları getirtilmiş olup, incelenmesinden takip ve davaya konu faturanın davalı tarafça 2020/12.dönemde %18 KDV hariç 1 adet belge ve 75.000,00 TL olarak vergi dairesine bildirildiği ve bu şekilde davalı tarafça takip ve davaya konu KDV dahil 14.12.2020 tarihli 88.500,00 TL’lik faturanın davalı şirket kayıtlarına alındığının kabulü gerekmiştir. Davacı şirket ticari defter ve kayıtları üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde alınan rapora göre davacı şirketin incelenen 2020 ve 2021 yılı ticari defter ve kayıtlarının açılış ve kapanış tasdiklerinin süresi içerisinde yapıldığı, bu şekilde ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğunun tespit edildiği mali müşavir bilirkişi tarafından bildirilmiştir. Yine alınan bilirkişi raporunda takip ve davaya konu 14.12.2020 tarihli KDV dahil 88.500,00 TL’Lik faturanın davacı şirkete ait ticari defterlerde davalı cari hesabına borç kaydedildiği ve davalı tarafça bu faturaya karşılık herhangi bir ödeme kaydının bulunmadığı, takip tarihi itibariyle incelenen davacı şirket ticari defterlerine göre davacının davalıdan takibe konu faturadan dolayı 88.500,00 TL alacaklı olduğunun kayıtlı olduğu bildirilmiştir. Bu kapsamda davacı şirketin usulüne uygun olarak tutulduğu anlaşılan ticari defter ve kayıtlarında takip ve davaya konu faturanın davalı cari hesabına borç olarak kaydedildiği ve karşılığında davalı tarafça yapılmış herhangi bir ödemenin bulunmadığı ve ayrıca davalı şirketin takip ve davaya konu faturayı KDV hariç 75.000,00 TL olarak 2020/12.dönemde vergi dairesine bildirilmiş olduğunun mali müşavir bilirkişi tarafından tespit edilmiş olması karşısında davacının takip tarihi itibariyle davalıdan takip ve davaya konu 14.12.2020 tarih ve KDV dahil 88.500,00 TL’lik faturadan dolayı alacaklı olduğunun kabulü gerekmiştir. Davacıya ait usulüne uygun tutulduğu tespit edilen ticari defterlerde kayıtlı olan ve yine davalı tarafça vergi dairesine bildirilmiş olması nedeniyle davalı kayıtlarında da mevcut olduğu kabul edilen takip ve davaya konu fatura tutarı olan 88.500,00 TL’nin ödendiği yönünde dosyada herhangi bir delil bulunmadığı gibi davalı tarafça bu yönde bir savunma dile getirilmemiştir. Ayrıca davalı tarafça meşruhatlı davetiyeye rağmen ticari defter ve kayıtların ibrazından kaçınıldığı anlaşılmakla davacının davalıdan sonuç olarak takip tarihi itibariyle takip ve davaya konu faturadan dolayı 88.500,00 TL alacaklı olduğu sonuç ve kanaatine varılmış olmakla davanın kabulüne, davalı borçlunun İzmir…İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı icra takip dosyasına vaki itirazının iptali ile 88.500,00 TL asıl alacak üzerinden, takip talepnamesindeki koşullarla takibin devamına, likit olduğundan kabul edilen kısım üzerinden hesaplanan 17.700,00 TL %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiliyle davacıya verilmesine karar verme gereği doğmuştur.
HÜKÜM
Yukarıda açıklanan gerekçelerle ;
Davanın KABULÜNE, davalı borçlunun İzmir 8.İcra Müdürlüğü’nün 2021/2324 Esas sayılı icra takip dosyasına vaki itirazının iptali ile 88.500,00 TL asıl alacak üzerinden, takip talepnamesindeki koşullarla takibin devamına,
Kabul edilen kısım üzerinden hesaplanan 17.700,00 TL %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiliyle davacıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 6.045,43 TL karar ve ilam harcından başlangıçta yatırılan 1.511,36 TL harcın mahsubu ile bakiye 4.534,07 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsiliyle hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından başlangıçta yatırılan toplam 1.603,56 TL peşin harç, 562,20 TL tebligat ve posta gideri, 1.200,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.365,76 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
1.560,00 TL arabuluculuk ücretinin, Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 25/9 ve 26.maddesi gereğince 6183 Sayılı Yasa kapsamında davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 14.160,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan bulunması halinde karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 02/05/2023
Katip …
e-imza
Hakim …
e-imza