Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/120 E. 2023/32 K. 18.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/120 Esas
KARAR NO : 2023/32
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : …
KARAR TARİHİ : …
KARAR
YAZIM TARİHİ : …

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Tazminat davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda, tüm dosya incelendi.
İDDİA VE TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … tarihinde davalı …’in sürücüsü, diğer davalı … Ltd Şti’nin işleteni ve davalı … Sigorta A.Ş’nin ise zmms sigortacısı olduğu … plakalı aracın davacıya ait … plakalı araca çarpması neticesinde araçta hasar meydana geldiği, hasar nedeniyle araçta değer kaybı oluştuğu, ayrıca aracın onarımı süresince kullanılamadığını belirterek 500,00 TL ikame araç bedeli ile 9.500,00 TL değer kaybının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP VE SAVUNMA:
Davalı … Sigorta A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; aracın onarım bedeli olarak davacıya ve dava dışı üçüncü kişiye 6.818,79 TL ödeme yapıldığı, ayrıca davacıya 6.818,00 TL değer kaybı ödemesi yapıldığı, poliçeden kaynaklanan sorumluluğunun tamamen yerine getirildiği, davacının bakiye zararının bulunmadığı, aksi kanaat halinde sorumluluklarının poliçe teminat limiti, gerçek zarar ve sigortalı araç sürücüsünün kusuru ile sınırlı olduğunu, mahkemece bu kapsamda bilirkişi incelemesi yapılması gerektiği, ikame araç bedelinin poliçe teminatı kapsamında olmadığı, kaza tarihinden itibaren faiz talep edilemeyeceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Ltd. Şti vekili cevap dilekçesinde özetle; mahkemece kusura ilişkin inceleme yapılması gerektiği, davacının kusur iddialarını kabul etmediklerini, davacı sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde asli ve tam kusurlu olduğunu, araçta değer kaybı meydana gelmediği, davacının ikame araç zararının oluşmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … … davaya cevap vermemiş duruşmalardaki beyanında, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DAVA:
Dava, 6098 Sayılı TBK’nın 71 ve 2918 Sayılı KTK’nın 85 ve devamı maddeleri uyarınca motorlu araç işletilmesinden kaynaklanan maddi zararın (değer kaybı, ikame araç bedeli) karayolları motorlu araçlar zorunlu mali mesuliyet sigortacısı, işleten ve sürücü tarafından tazmini isteğine ilişkindir.
DELİLLER:
-Kaza tespit tutanağı,
-Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezinin …, … tarihli yazısı ve eki,
-… Sigorta A.Ş’nin … tarihli yazısı ve eki poliçe ve hasar dosyası,
-Türkiye Noterler Birliğinin … tarihli yazısı,
-Mahkememizce … tarihinde gerçekleştirilen keşif,
-Tanık … ve …’ün beyanları,
-Davacı tarafından sunulan kaza ve hasara ilişkin fotoğraf ve belgeler,
-Bilirkişi … ve …’in … tarihli kök raporu ile bilirkişi
…’in … tarihli ek raporu,
-İzmir Vergi Dairesi Başkanlığının … tarihli yazısı ve eki.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
TBK’nın 49. maddesine göre, kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Haksız fiile dayalı bir borcun doğabilmesi için, hukuka aykırı bir fiil bulunmalı, fiili işleyenin kusuru olmalı, sonuçta bir zarar doğmalı, zarar ile işlenen fiil arasında da uygun nedensellik bağı bulunması gerekir.
Haksız eylem faili, ihtar ve ihbara gerek olmaksızın, zararın doğduğu anda, başka bir anlatımla haksız eylem tarihinden itibaren zararın tamamı için temerrüde düşmüş sayılır. Dolayısıyla, zarar gören, gerek kısmi davaya, gerekse sonradan açtığı ek davaya veya ıslaha konu ettiği kısma ilişkin olarak haksız eylem tarihinden itibaren temerrüt faizi isteme hakkına sahiptir.
Aracın onarıldıktan sonra mübadele (rayiç) değerinin olaydan önceki mübadele değerinden az olacağının kabulü gerekir. Çünkü tamamen onarılmış olsa bile bu araba tahribatın izlerini taşımaktadır. Onarılmış durumdaki değeri, ne kadar iyi onarılmış olursa olsun kural olarak aynı nitelikteki hiç hasara uğramayan araç değerinden düşüktür ve bu da cari değerinden kaybettirmektedir.
Öncelikle, değer azalması veya değer kaybının belirlenmesinde dikkate alınması gereken ölçütler her olayın somut özelliğine göre değişebilecek ise de aracın markası, özellikleri ve model yılı, kullanım amacı, kullanım süresi, yıpranma payı, aracın gördüğü hasarın ağırlığı ve hasara uğrayan bölgeleri, hasarın giderilmesinde kullanılan parçaların niteliği (orijinal olup olmadığı) hususları değer kaybında gözönüne alınmalıdır.
Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin(Kapatılan) kökleşmiş ilke ve uygulamalarına göre trafik kazalarına dayalı araç değer kaybı tazminatı, hasarlı aracın, hasara uğramadan önceki ikinci el piyasa değeri ile hasarlı haldeki ikinci el piyasa değerinin saptanması ve karşılaştırılması suretiyle belirlenir. Aradaki fark meydana gelen değer kaybıdır. Ancak aracın tamiri ekonomik değilse yani araç pert total ise değer kaybı talep edilemez(Bu yöndeki kararlar için bkz. Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 28/12/2017 tarih ve 2015/6486 Esas, 2017/12264 Karar; Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 11/10/2018 tarih ve 2015/16180 Esas, 2018/8981 Karar sayılı ilamları.).
Aracın makul tamir süresi ile aynı vasıftaki aracın kiralanması için gerekli olan bedel ve davacının aracını kullanamadığı döneme ilişkin olarak bakım giderleri, amortisman vs. gibi tasarruf ettiği miktarlar da düşülmek suretiyle araç mahrumiyet bedeli bedeli belirlenir. Ancak aracın tamiri ekonomik değilse yani araç pert total ise zarara uğrayan araçla aynı vasıfta ikame aracın satın alınması için geçecek makul süre üzerinden araç mahrumiyet bedelinin belirlenmesi gerekir. (Bu yöndeki kararlar için bkz. Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 2016/7867 Esas, 2017/1668 Karar sayılı ilamı ve benzer kararları).
6100 Sayılı HMK’nın 266 ve devamı maddelerine göre çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektiren konularda ihtisas sahibi kimselerin dinlenmesi ve rapor alınması gerekir.
Kaza sonucu hasara uğrayan aracın değer kaybı ile hasarının ne kadar sürede tamir edileceği, bu süre içinde ikame araç kiralama bedelinin (yakıt v.s gibi zorunlu giderlerin mahsubundan sonra) tespitinin konusunda uzman bilirkişi tarafından belirlenmesi gerekir(Bu yöndeki kararlar için bkz. Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 2015/11175 Esas, 2016/1082 Karar sayılı İlamı ve benzer kararları).
Yukarıda yapılan açıklamalar ve dosya kapsamında toplanan tüm deliller bir arada değerlendirildiğinde; … tarihinde … ve … plakalı araçların karıştığı çift taraflı, maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiği, taraflarca trafik kazasına ilişkin olarak maddi hasarlı trafik kaza tespit tutanağı düzenlendiği, davacının iş bu dava ile … plakalı araca ilişkin olarak değer kaybı ve ikame araç bedeli talebinde bulunduğu ve zararın … plakalı aracın zmss sigortacısı olan davalı sigorta şirketi ile haksız fiil faili olan sürücü ve aracın işleteni olan davalılardan tazminini istediği, davalı … Sigorta A.Ş’nin davacıya dava öncesinde değer kaybı ödemesi yapıldığı, davacının bakiye alacağının bulunmadığı, ikame araç bedeline ilişkin zararların poliçe teminatı kapsamında olmadığını savunduğu, diğer davalı işleten … Ltd. Şti’nin ise sürücüsünün kusursuz olduğu ve davacının zarara uğramadığını savunduğu, diğer davalının ise davaya cevap vermediği, davacının iddialarını inkar etmiş sayıldığı ve duruşmalardaki beyanında kusursuz olduğunu savunduğu, taraflar arasında davacının değer kaybı ve ikame araç bedeline ilişkin zararının bulunup bulunmadığı, varsa miktarının ne olduğu ve davalıların sorumlu olup olmadığı hususlarında ihtilaf bulunduğu anlaşılmıştır.
Taraflar arasında doğrudan sözleşme ilişkisi bulunmaması, sorumluluk sigortalarının TTK’da düzenlenmesi, taraflar arasında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunması ve usul ekonomisi gereği davaların birlikte yürütülmesi gerektiği anlaşılmakla mutlak ticari dava niteliğindeki somut uyuşmazlıkta mahkememizin görevli olduğu, davalı sigortanın görev itirazının yerinde olmadığı değerlendirilmiştir.
Mahkememizce davacıya ait aracın sicil ve geçmiş hasar kayıtları ile dava konusu kaza nedeniyle görmüş olduğu onarım işlemlerine ilişkin kayıtların ilgili kurumlardan istenildiği, davacının dava konusu olay nedeniyle zararının bulunup bulunmadığı, var ise miktarının ne olduğu ve davalıların kusur ve sorumluluğuna ilişkin mahkememizce öncelikle kaza mahallinde keşif yapıldığı, akabinde dosyanın otomotiv ve trafik bilirkişisinden oluşan heyete tevdi edildiği, bilirkişi heyetinden alınan … tarihli raporda, davalı sürücü …’un sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracı ile gündüz vakti meskun mahal trafiğin gidiş geliş işlediği yola gereken dikkat ve özeni göstermediği, park halinde iken seyre geçip sola doğrultu manevrası ile U dönüşüne yöneldiği, yönelirken de arkasında gelen araç trafiğini kontrol etmediği, bu davranışı nedeni ile yaratmış olduğu ortamda trafik akımı için tehlike ve engel teşkil ettiği, sonrasında da geçmekte olan davacı aracını görmeyip sağ arka yan kısmından çarparak hasarlanması olayında 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 53/b ve 52/b maddesini ihlal ettiği, davacı sürücüsü …’ın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracı ile gündüz vakti meskun mahal gidiş geliş konumlu yola gereken dikkat ve özeni gösterdiği, yol bölümünde kaza mahalline geldiği esnada, davalı sürücüsünün hatası ve kusurundan dolayı yolu kontrol etmeden park ettiği yerden seyre geçip tedbirsiz biçimde sola dönüş yapmak isterken, güzergâhına girerek aracına sağ arka yandan çarpması olayında kural ihlali görünmediği, davacı aracının sağ arka kapı-sağ arka çamurluk kısmından hasarlandığı ve onarım gördüğü, meydana gelen kaza ile hasarın uyumlu olduğu, davacı aracının kaza öncesi serbest piyasa rayiçlerine göre bedelinin 460.000,00 TL olduğu, aracın onarımı yapıldıktan sonraki rayiç değerinin ise 445.000,00 TL olduğu, (Kapatılan) Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin gerçek zarar, aracın kaza öncesi rayici ile (460.000,00 TL) onarım sonrası rayici (445.000,00TL) arasındaki farktır kararları göz önüne alındığında ve değerlendirildiğinde aracın piyasa koşullarında değer kaybının 15.000,00 TL olduğu, davacı aracının engelli ÖTV muafiyetli araç olduğu, ÖTV muafiyetli değer üzerinden değer kaybı hesaplanması isteniyor ise buna ilişkin faturanın dosyaya kazandırılması gerektiği, aracın makul tamir süresinin ise 7 iş günü olduğu, aynı vasıftaki aracın kiralanması için gerekli olan bedel ve davacının aracını kullanamadığı döneme ilişkin olarak bakım giderleri, amortisman vs. gibi tasarruf ettiği miktarlar da düşülmek suretiyle araç mahrumiyet bedelinin-ikame araç bedelinin kaza tarihi itibariyle günlük olarak 250,00 TL olduğu (7×250=1.750,00TL), belirlenen zararın tam kusur esasına göre hesaplandığı yönünde görüş ve kanaat bildirildiği, davacı ve davalı … …’in bu rapora itirazda bulunduğu, mahkememizce davacı itirazlarının yerinde görüldüğü, ayrıca aracın ÖTV muafiyetine ilişkin belgelerin dosyaya kazandırılmasına karar verildiği, dosyanın otomotiv bilirkişiye ek rapor için tevdi edildiği, bilirkişinin … tarihli raporunda, davacı aracının kaza öncesi serbest piyasa rayiçlerine göre bedelinin 460.000,00 TL olduğu, kök rapordaki bu yöndeki tespitte bir değişiklik olmadığı ancak kaza sonrası onarılmış rayiç değeri hakkında yeniden inceleme yapıldığında aracın onarımı yapıldıktan sonraki rayiç değerinin ise 440.000,00 TL olarak yeniden belirlendiği, (Kapatılan) Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin gerçek zarar, aracın kaza öncesi rayici ile (460.000,00 TL) onarım sonrası rayici (440.000,00TL) arasındaki farktır kararları göz önüne alındığında ve değerlendirildiğinde aracın piyasa koşullarında değer kaybının 20.000,00 TL olduğu, aracın ÖTV muafiyeti nedeniyle davacıya %33.81 iskontolu olarak satıldığı ve davacı tarafından 5 yıl boyunca ÖTV’si ödenmedikçe satılamayacağı dikkate alındığında ÖTV’li bedel üzerinden yapılan değer kaybı hesaplamasında ise değer kaybının 13.238,00 TL olarak belirlendiği, ikame araç bedeli yönünden yeniden yapılan değerlendirmede ise kaza tarihi ile aracın niteliklerine göre aynı vasıftaki aracın kiralanması için gerekli olan bedel ve davacının aracını kullanamadığı döneme ilişkin olarak bakım giderleri, amortisman vs. gibi tasarruf ettiği miktarlar da düşülmek suretiyle araç mahrumiyet bedelinin-ikame araç bedelinin kaza tarihi itibariyle günlük olarak 325,00 TL olduğu (7×325=2.275,00TL) olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Dava konusu kazada davacıya ait aracın sağ arka kapı ve sağ arka çamurluk kısımlarından hasarlandığı ve hasarlanan parçaların niteliğine ilişkin taraflar arasında uyuşmazlık bulunmayıp, uyuşmazlığın taraflar sürücülerinin kusur durumu ile davacı aracında kaza nedeniyle değer kaybı meydana gelip gelmediği, davalı sigorta tarafından davacıya yapılan değer kaybı ödemesinin yeterli olup olmadığı ve davacının aracının onarımı sürecinde ikame araç zararının oluşup oluşmadığı ve zarar var ise bu zararın miktarının ne olduğu ve davalıların bu zarardan sorumlu olup olmadığı hususlarında olduğu, taraflarca düzenlenen kaza tespit tutanağına göre olay tarihinde davaya konu kazanın çift yönlü cadde üzerinde meydana geldiği, çarpma neticesinde davacı aracının sağ yan kısımlarından hasar aldığı, davacı aracının cadde üzerinde seyir halinde olduğu, davalının ise cadde üzerinde park halinde iken yola çıkış yaptığı, davalının cadde üzerinde seyir halinde olan davacı aracına geçiş üstünlüğü tanıması gerekirken bu kurala riayet etmediği, U dönüşü almak istediği, kazanın meydana gelmesinde asli %100 kusurlu olduğu, davacı sürücüsünün ise meydana gelen kazada alabileceği herhangi bir tedbir bulunmadığı, her ne kadar davalılarca park halinde iken yola çıkıldığı, U dönüşü yapılmadığı ve davacı sürücüsünün hızını yol durumuna göre ayarlamadığı ve kusurlu olduğu savunulmuş ise de bu hususun dosya içerisinde bulunan kaza mahallini gösteren fotoğraf ve görseller ile örtüşmediği, davalı aracının kaza sonrası pozisyonuna göre park halinde iken ters istikamete doğru U dönüşü alınmak istenildiğinin ve kazanın bu sırada meydana geldiğinin sabit olduğu, davacı aracında hasarın meydana geldiği bölge ile kazanın gerçekleşme şekline göre davacı sürücüsünün hızının kaza üzerinde herhangi bir etkisinin bulunmadığı, bu nedenle mahkememizce dava konusu olayda bilirkişinin kusur değerlendirmesinin hakkaniyete uygun görüldüğü ve davalıların yeniden kusur incelemesine ilişkin taleplerinin reddedildiği, her ne kadar davalı sigorta tarafından davacının değer kaybına ilişkin talebinin zmms genel şartlarına göre değerlendirilmesi talep edilmiş ise de, Anayasa Mahkemesi’nin 17.07.2020 tarih ve 2019/40 esas 2020/40 karar sayılı kararı ile; KTK’nun 90. maddesindeki “bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir” bölümündeki “bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğu gerekçesiyle iptaline karar verildiği, Anayasa Mahkemesinin iptal kararlarının derdest dosyalar yönünden uygulanmasının zorunlu olduğu, Anayasa Mahkemesinin iptal kararlarının usuli kazanılmış hakların istisnasını teşkil ettiği, Anayasa Mahkemesince bir kanun hükmünün iptal edildiği bilindiği halde görülmekte olan davaların anayasa aykırılığı saptanan kurallara göre görülüp çözümlenmesinin Anayasanın üstünlüğü prensibine ve hukuk devleti ilkesine aykırı düşeceği, bu kapsamda iş bu davada Türk Borçlar Kanunun haksız fiile ilişkin hükümleri, KTK hükümleri ile genel şartların bunlara aykırı olmayan hükümleri ile bu doğrultuda yeni genel şartlarla çeliştiği durumda Yargıtayın genel şartlarının yürürlüğe girmesinden önceki yerleşmiş içtihatları doğrultusunda uygulama yapılması gerektiği, bu nedenle değer kaybı ve ikame araç bedeli talebi yönünden tazminat hesaplamasında davacının taleplerinin genel hükümlere ve serbest piyasa rayiçlerine göre değerlendirilmesi gerektiği, ayrıca aracı hasara uğrayan kimsenin tamir süresince aracını kullanamayacağı ve bu nedenle zarara uğrayacağı, bunun için ayrıca aynı süreçte araç kiralamış olmasının zorunlu olmadığı, davacının aracının onarım süresince aracını kullanamamasından kaynaklı olarak zarara uğradığının sabit olduğu, bilirkişi tarafından dava konusu aracın değer kaybının ÖTV muafiyetli haline göre 13.238,00 TL ve ikame araç bedeli zararının ise 2.275,00 TL olarak hesaplandığı, kaza ve dava tarihi itibariyle dava konusu araç üzerinde 5 yıl süre ile satılamaz şerhi bulunduğundan davacının değer kaybına ilişkin zararını ÖTV muafiyetli hesaplamaya göre talep edebileceğinin kabulü gerektiği, davalı dava konusu kazada %100 kusurlu olduğuna göre davacının tüm bu zararını talep edebileceği, ancak davalı sigorta tarafından davacıya dava öncesinde 6.818,00 TL değer kaybı ödemesi yapılmakla davacının karşılanmayan değer kaybı zararının 6.420,00 TL olduğu, bilirkişi tarafından tespit edilen bakiye değer kaybı ve ikame araç bedeline ilişkin zararların kaza tarihi itibariyle dava konusu aracın niteliği, özellikleri, kullanım şekli ve ülkemizin ekonomik koşullarına göre makul olduğu, davalı … …’in araç sürücüsü ve haksız fiil faili, diğer davalı … Ltd Şti’nin ise araç işleteni olarak 2.275,00 TL ikame araç bedeli ile 6.420,00 TL bakiye değer kaybına ilişkin zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu, kazaya sebebiyet veren … plakalı aracın … tarihleri arasında davalı sigorta nezdinde zmms poliçesinin olduğu, davaya konu kazanın poliçe dönemi içerisinde meydana geldiği, davalı sigortanın kazaya sebebiyet veren aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olarak kaza tarihinde geçerli olan poliçe limiti (43.000,00 TL) ile sınırlı sorumlu olarak davacının bakiye değer kaybına ilişkin zararından diğer davalılar ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu, davacının dava öncesinde davalı sigortaya başvuruda bulunduğu, davalı sigortanın davacıya … tarihinde değer kaybına ilişkin kısmi ödeme yaptığı, davalı sigortanın bu tarih itibariyle değer kaybına ilişkin bakiye alacak yönünden temerrüde düştüğü, diğer davalı sürücü ve işletenin ise haksız fiil hükümleri uyarınca kaza tarihi olan … tarihinde temerrüde düştüğü, dava konusu aracın niteliği ve davacının sıfatına göre somut uyuşmazlıkta uygulanması gereken faizin yasal faiz olduğu, davacının belirsiz olarak ikame ettiği iş bu davada dava değerini … tarihli dilekçesi ile arttırdığı, değer arttırım dilekçesinin davalılara tebliğ edildiği, her ne kadar davacı ikame araç bedeli zararından davalı sigortanın da sorumlu olduğunu ileri sürmüş ve bu zararını davalı … Sigorta A.Ş den de talep etmiş ise de, ikame araç bedeline ilişkin zararın zmms poliçe teminatı kapsamında olmadığı, davacının bu zararını davalı sigortadan talep edemeyeceği, bu talep yönünden davalı sigortanın pasif husumet ehliyetinin bulunmadığı, bu ilke ve açıklamalar uyarınca somut uyuşmazlıkta mahkememizce alınan kusur ile zarar gören davacıya ait aracın bakiye değer kaybı ve ikame araç bedeline ilişkin hesaplama yapan otomotiv bilirkişi kök ve ek raporunun kaza tarihi itibariyle serbest piyasa rayiçleri ile dosya kapsamı ile usul ve yasaya uygun, gerekçeli, denetime ve hükme esas alınmaya elverişli olduğu anlaşılmakla davacının bakiye değer kaybı ve ikame araç bedeli taleplerinin kısmen kabulüne kısmen reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davacının değer kaybı talebinin KISMEN KABULÜ ile, 6.420,00 TL’nin davalı … ve davalı … Telekomünikasyon Bilişim Danışmanlık Hizmetleri Tic. Ltd Şti yönünden trafik kaza tarihi olan …, davalı … Sigorta A.Ş yönünden ise … tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen davalılardan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-Davacının ikame araç bedeli talebinin KISMEN KABULÜ ile, 2.275,00 TL’nin trafik kaza tarihi olan … tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … ve davalı … Telekomünikasyon Bilişim Danışmanlık Hizmetleri Tic. Ltd Şti’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE, davalı … Sigorta A.Ş yönünden talebin REDDİNE,
3-Alınması gerekli 593,95 TL karar ve ilam harcından davacı tarafından yatırılan 170,78 TL peşin harç ve 100,00 TL ıslah harcı toplamı olan 270,78 TL harcın mahsubu ile bakiye 323,17 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile (davalı … Sigorta A.Ş 238,61 TL’sinden sınırlı sorumlu olmak kaydı ile) HAZİNEYE İRAT KAYDEDİLMESİNE,
4-Davacı tarafından yapılan 80,70 TL başvurma harcı, 170,78 TL peşin harç, 100,00 ıslah harcı, 571,90 TL keşif harcı, 1.000,00 TL keşif araç ücreti, 1.500,00 TL bilirkişi ücreti, 436,25 TL müzekkere-tebligat giderinden oluşan toplam 3.859,63 TL yargılama giderinin davanın kısmen kabul kısmen reddi nedeniyle tarafların haklılık oranına göre (8.695,00/15.513,00=0,36) 1.416,91 TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile (davalı … Sigorta A.Ş. 1.046,18 TL’si ile sınırlı sorumlu olmak kaydı ile) davacıya ÖDENMESİNE, bakiye kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davacı dava ve duruşmalarda kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/1-4. fıkrası uyarınca 8.695,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile (davalı … Sigorta A.Ş. 6.420,00 TL’si ile sınırlı sorumlu olmak kaydı ile) davacıya ÖDENMESİNE,
6-Davalılar … Sigorta A.Ş ve … Telekomünikasyon Bilişim Danışmanlık Hizmetleri Tic. Ltd Şti dava ve duruşmalarda kendisini vekille temsil ettirdiğinden davacının reddolunan değer kaybı talebi yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 3/2 ve 13/1-4. fıkrası uyarınca 6.420,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılar … Sigorta A.Ş ve … Telekomünikasyon Bilişim Danışmanlık Hizmetleri Tic. Ltd Şti’ye ÖDENMESİNE,
7-Davalı … Sigorta A.Ş dava ve duruşmalarda kendisini vekille temsil ettirdiğinden davacının reddolunan ikame araç bedeli talebi yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 3/2 ve 13/1-4. fıkrası uyarınca 2.275,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı … Sigorta A.Ş ‘ye ÖDENMESİNE,
8-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansından bakiye miktarın kararın kesinleşmesinden sonra davacıya İADESİNE,
9-Davalı … ve … Telekomünikasyon Bilişim Danışmanlık Hizmetleri Tic. Ltd Şti yönünden dava şartı zorunlu arabuluculuğa tabi olmamakla, İzmir Arabuluculuk Bürosu’nun … sayılı arabuluculuk dosyasında suçüstünden karşılanan 1.560,00 TL arabuluculuk ücretinin 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-11-13. maddesi uyarınca davalı … Sigorta A.Ş’den tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
Dair, 6100 sayılı HMK’nın 341 vd. Maddeleri uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere davacı vekili ile davalı …’un yüzüne karşı diğer davalıların yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı….

Katip …
E İMZA

Hakim …
E İMZA