Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/116
KARAR NO : 2023/885
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 18/02/2022
KARAR TARİHİ : 03/11/2023
Davacı tarafından davalı aleyhine açılan İtirazın İptali davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda, tüm dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı/borçlu aleyhinde kaçak elektrik kullanım bedelinden kaynaklı alacak için İzmir …İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı, davalı/borçlunun borca haksız itirazı ile takip durduğunu, davalının”…” adresinde bulunan ticarthanede 03/12/2019 tarihinde yapılan denetlemede tesisat numarası … olan sayaçta abone harici hat çekerek kaçak elektrik kullanımı olduğu hususu K-31401 numaralı tutanakla tespit edildiği, davalı/borçlu aleyhinde İzmir … İcra Müdürlüğünün… E. sayılı dosyası ile ödenmeyen enerji ve kaçak elektrik bedellerinden dolayı icra takibi başlatıldığı, davalının süresi içerisinde takibe itiraz ettiğini ve takibin durduğunu beyan ederek, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı cevap dilekçesi sunmamıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, itirazın iptali ile icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Elektrik Mühendisi …’in 10/07/2022 Tarihli Kök Raporunda; Davalının … İZMİR” adresinde bulunan ticarethanede 03/12/2019 tarihinde yapılan denetlemede tesisat numarası …olan sayaçta abone harici hat çekerek kaçak elektrik kullanımı olduğu hususu K-31401 numaralı tutanakla tespit edildiği, söz konusu kullanım yerinde dağıtım sistemine, sayaca, ölçü sistemine ve tesisata müdahale edilerek, tüketimin doğru tespit edilmesini engellemek suretiyle, mevzuata aykırı bir şekilde elektrik enerjisi tüketildiği belirlenmiş olup EPDK tarafından düzenlenen ve mer’i mevzuatın parçası olan Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin 42-44. – 46. Maddeleri gereği görevli şirket tarafından hesaplanan kaçak enerji tüketim bedeli faturalandırıldığı, faiz ve gecikme cezası yönünden ayrı ayrı şekilde hesaplandığı, %9 gecikme Faizi yönünden ödeyeceği miktar tüm ferileri ile 27/01/2020 takip tarihi itibarı ödeyeceği miktar. 10.866,07.TL olduğu, %16,80 gecikme cezası yönünden ödeyeceği miktar tüm ferileri ile birlikte 27/01/2020 takip tarihi itibari ile ödeyeceği miktarın 11.347,08 TL olduğu tespit edilmiştir.
Elektrik Mühendisi …’in 01/01/2023 Tarihli Ek Raporunda; %9 gecikme faizi yönünden tüm ferileri ile 27/01/2020 takip tarihi itibarı ödeyeceği miktarın 11.847,48.TL olduğu, % 16,80 gecikme cezası yönünden tüm ferileri ile 27,01,2020 takip tarihi itibarı ile ödeyeceği miktarın 12.371,94.TL, aradaki farkın kullanım gücü 4,32 alınması gerekirken, yuvarlama 4 olarak alındığından kaynaklandığı tespit edilmiştir.
Elektrik Mühendisi …’in 01/01/2023 Tarihli 2. Ek Raporunda; 21 saat esasına göre yapılan kaçak hesaplamasında kaçak bedeli 26.981,75.TL, Faiz ve gecikme cezası yönünden ayrı ayrı şekilde hesaplandığı, %9 gecikme Faizi yönünden Tüm ferileri ile 27,01,2020 Takip tarihi itibarı ödeyeceği miktarın 28.434,10.TL, % 16,80 Gecikme cezası yönünden tüm ferileri ile 27,01,2020 takip tarihi itibarı ile ödeyeceği miktarın 29.692,81.TL olduğu tespit edilmiştir.
Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. Bu süre hak düşürücü süredir, Hakim tarafından resen dikkate alınması gerekir. Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir. Davacının haksız ve kötü niyetli olmasından kasıt, bir alacağı olmadığını bildiği halde, icra takibine girişmiş olmasıdır. İcra inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı ve benzeri tazminatların tespitinde, takip talebi veya davadaki talep esas alınır. İtirazın iptali davası ancak para alacağına ilişkin ilamsız takiplerde açılabilir. İtirazın iptali davasında, ispat yükü kural olarak davayı açan alacaklıda olup, davacı alacaklı, davalı borçlu tarafından itiraz edilen takip konusu alacağının varlığını ve miktarını genel hükümlere göre ispatla yükümlüdür. İtirazın iptali davasında; takip talebinde gösterilen borç ve borcun sebebi ile bağlılık asıl olup, takip dayanağı belgelerden başka belgelere dayanılamaz. Diğer bir deyişle takip dayanağı yapılabilecek güçte olup da takipte dayanılamayan belge, itirazın iptali davasında ispat vasıtası olarak kullanılamaz. Takibe etkili olan itirazın iptali davasında ispat edilecek olanın takibe ve borçlunun itirazına konu olan alacak olduğu, bu alacağın sebebinin değiştirilme olanağının itirazın iptali davası için bulunmadığında kuşku bulunmamaktadır.İtirazın iptali davasında yapılan yargılama sonunda: takip tarihindeki duruma göre karar verilir.İtirazın iptali davasında alacak, icra takip tarihi itibarıyla belirlenir. Ancak dava tarihine kadar bir ödeme yapılmış ise, yapılan ödeme düşüldükten sonra kalan alacak yönünden itirazın iptali davası açılmalıdır. Dava tarihinden sonra yapılan ödemeler ise icra müdürlüğünce dikkate alınır.İtirazın iptali sonunda, dava konusu alacağın varlığı ve miktarı sabit olursa mahkeme davayı kabul ve itirazı iptal eder. Ayrıca mahkeme, davacının dava dilekçesinde tazminat da talep etmiş olması halinde, davalı borçluyu hüküm altına alınan alacağın %20’ sinden aşağı olmamak üzere bir tazminata mahkum eder. Davalı borçlunun, ödeme emrinin tebliği üzerine evvelce itiraz ettiği alacağı, ilk duruşmada kabul etmiş olması, icra inkar tazminatına mahkumiyetten kurtulmasını gerektirmez.Dava sonunda hükmedilen alacağın %20’si oranındaki tazminata karar verilebilmesi için davacı alacaklının zararının varlığı ve miktarını ispat etmesi gerekmez. Kanun koyucu, davalı borçlunun itirazının iptali halinde, itiraz sebebiyle davacı alacaklının zarara uğramış olduğunu kabul ederek, davacının dava dilekçesinde sadece talep etmiş olmasını davalı borçlunun hükmedilen meblağın en az %20’ si oranında bir tazminata mahkum edilebilmesi için yeterli görmüştür. Davacı alacaklı lehine icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için davalı borçlunun usulüne uygun bir şekilde borca itiraz etmek suretiyle takibin durmuş olması yeterli olup, borcu itiraz sebebi önemli değildir. Yine davacı alacaklı lehine icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için 2004 sayılı yasanın 67. Maddesi gereği süresinde itirazın iptali davası açılmış olması, davacı alacaklının dava dilekçesinde talep sonucunda icra inkar tazminatını istemiş olması, davanın alacaklı lehine kabulüne karar verilmiş olması, davalı borçlunun takip tarihi itibarıyla itirazında haksız olması gerekir. İtirazın iptal edilmiş olması, itirazın haksız olduğunu göstermez. İtiraz iptal edilmiş olmasına rağmen davalı borçlu haklı ise tazminata mahkum edilmez. Hem itiraz iptal edilmiş ve hem de itirazın haksız olduğu sonucuna varılmışsa, diğer yukarıda anılı şartlarında varlığı halinde icra inkar tazminatına hükmedilir. İtirazın haksız sayılabilmesi için, takip konusu alacağın doğduğu anda varlığı ve miktarı itibarıyla taraflar arasında likit olması gerekir. Takip konusu alacağın varlığı, miktarının belirlenmesi hakim kararını gerektirmemeli, muhtacı muhakeme olmamalıdır. Takip konusu alacak yapılacak basit bir hesaplama ile belirli bir hale gelebilecek ise bu alacak da likit sayılır. Dava açıldıktan sonra takibe konu edilen borcun ödenmiş olması hali, borçlu aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine engel değildir. Davacı alacaklı lehine icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için davalı borçlunun kötü niyetli olması gerekmez.
Dosya kapsamında davalının ticarethane niteliğindeki otel olarak kullanılan işyerinde kaçak elektrik kullanıldığının 03.12.2019 tarihli denetimde K-31401 numaralı tutanak ile tespit edildiği, davacı şirket tarafından tahakkuk ettirilen faturanın davalı tarafça ödenmediği, davacı tarafça tahakkuk ettirilen fatura bedelinin ödenmesi için davalı taraf aleyhine icra takibine girişildiği, davalı tarafça yapılan itirazın iptalinin mahkememizden istendiği, uyuşmazlığın elektrik enerjisinin kullanım bedelinin hesaplanması alanında teknik ve uzmanlık bilgisi gerektirmesi sebebiyle elekrtik elektronik mühendisi bilirkişi tarafında 13.07.2023 tarihli bilirkişi ek 2. Raporunda elekrik piyasası tüketici hizmetleri yönetmeliği gereğince davalının ticarethane niteliğindeki aboneliği dikkate alınmak suretiyle hesaplama yapıldığı davacının kaçak elektrik enerjisi sebebiyle davalıdan dava ve icraya konu edilen miktar kadar alacaklı olduğu anlaşılmakla davanın kabulüne, alacak likit olduğundan bahisle icra inkar tazminatına ilişkin olarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davanın KABULÜNE,
2-İzmir … İcra müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yapılan İTİRAZIN İPTALİ İLE TAKİBİN DEVAMINA,
3-Hüküm altına alınan alacak miktarı olan 14.701,36 TL nin %20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Alınması gerekli 1.004,24 TL karar ve ilam harcının davacı tarafından yatırılan 177,56 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 826,68 TL nin davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
5-Davacı tarafından yatırılan 177,56 peşin harç, 80,70 başvurma harcı, 571,90 TL keşif harcı, 300,00 TL keşif araç ücreti, 1.150,00 TL bilirkişi rapor ücreti ve 319,60 TL posta ve tebligat gideri olmak üzere toplamda 2.599,76 yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’ne göre 14.701,36 TL nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
8-Karar kesinleştiğinde artan gider avansının yatırana İADESİNE,
Dair, miktar bakımından kesin olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.03/11/2023
Katip …
e-imzalıdır
Hakim …
e-imzalıdır