Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/1034 E. 2023/638 K. 12.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/1034
KARAR NO : 2023/638
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 26/12/2022
KARAR TARİHİ : 12/09/2023
Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Tazminat davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda, tüm dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilince dava dilekçesinde özetle;
İşleteni olduğu … plaka sayılı araca davalıların işleteni, sürücüsü ve zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olduğu … plaka sayılı aracın çarptığını, davacının işleteni olduğu aracın sağ ön kapı, sağ arka kapı, orta direk marşpiyel kısımlarından hasar aldığını, aracın tavan ve sağ koltuk hava yastıklarının açıldığını, sağ ve sol emniyet kemerlerinin kilitlendiğini,
Davalı zorunlu mali mesuliyet sigortacısına hasar tazminatı ve değer kaybı tazminatı için başvurulduğunu, ancak davalı sigortacının eksik ödeme yaptığını, davalı sigortacı tarafından kusur oranının hatalı tespit edildiğini,
Davalıların hasar tazminatı ve değer kaybı tazminatından müteselsilen sorumlu olduklarını,
İddia etmek suretiyle bakiye hasar tazminatı ve değer kaybı tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak kaza tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davacıya verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta Anonim Şirketi vekilince cevap dilekçesinde özetle;
Davanın yetkisiz ve görevsiz mahkemede açıldığını,
Davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla bilirkişiler tarafından yapılacak olan hesaplamanın zorunlu mali mesuliyet sigortası genel şartlarına göre yapılmasının gerektiğini,
Davalı şirketin sorumluluğunun poliçe teminat limiti ve sigortalısının kusuru oranında olduğunu,
Davalı şirket aleyhine kaza tarihinden itibarın faiz işletilmesinin hukuka aykırı olduğunu, davalı şirketin faiz sorumluluğunun sınırlı olduğunu,
Hasar tazminatı talep miktarının fahiş olduğunu, bu miktarın davacı tarafça ispat edilmesi gerektiğini,
Aleyhe hüküm kurulması halinde parça ve işçilik iskontosu olarak %30 indirim uygulanması gerektiğini,
Davalı şirketin KDV sorumluluğunun bulunmadığını,
Savunmak suretiyle, davanın öncelikli usulden, mahkeme aksi kanaatte ise esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Tarafların Davada Anlaştıkları Hususlar
22.05.2021 tarihinde davacının işleteni olduğu … plaka sayılı araç ile davalıların işleteni, sürücüsü ve zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olduğu … plaka sayılı araç arasında bir kaza meydana geldiği tarafların kabulündedir.
Tarafların Davada Anlaşamadıkları Hususlar
Meydana geldiği taraflarca kabul edilen kazada, araç sürücülerinden hangisinin ne oranda kusurlu olduğu,
Davacı tarafın işleteni olduğu araçta bir hasar meydana gelip gelmediği, araçta hasar meydana geldiyse bu hasarın parasal karşılığının ne olduğu,
Davacının işleteni olduğu aracın değer kaybına uğrayıp uğramadığı, değer kaybının ne surette hesap edilmesi gerektiği,
Davacı lehine tazminata hükmedilecekse bunun net miktarı ve bu tazminata hangi tarihten itibarın faiz yürütülmesi gerektiği,
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konularıdır.
Deliller ve Değerlendirilmesi
Adli trafik bilirkişisi ve otomotiv alanında uzman makine mühendisi bilirkişilerden oluşan heyet raporunun 16.08.2023 tarihinde dosyamız arasına alındığı görülmüştür. İlgili heyet raporunda özetle, davalı sürücünün sevk ve idaresindeki aracı 2918 sayılı yasanın 52/1-a ve 47/1-b maddelerine aykırı kullanmak suretiyle kazanın oluşumuna etki ettiğinin, davacı şirketin işleteni olduğu aracın sürücüsünün ise kazanın oluşumuna etki eden bir davranışının bulunmadığının, araç onarımının orijinal yedek parçalar kullanmak suretiyle yapılması halinde onarım bedelinin 40.288,24 TL olduğunun, aracın kazadan önceki ikinci el piyasa rayiç değeri ile kazadan sonraki ikinci el piyasa rayiç değeri arasındaki fark belirlenmek suretiyle araçta meydana gelen değer kaybının parasal karşılığının tespit edildiği görülmüştür.
Davalı sigorta şirketi vekilince 05.09.2023 tarihli, bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde öne sürdüğü itirazlarının soyut olduğu, hiçbir şekilde dayanak içermediği, alınan raporun 2918 sayılı yasaya ve hasar onarım bedeli ve değer kaybının belirlenmesi kriterlerine uygun tespitler içerdiği anlaşılmakla davalı vekilince sunulan itirazlara itibar edilmemiştir.
Sigorta bilgi ve gözetim merkezine müzekkere yazılarak poliçe ve kazaya ilişkin mevcut olan hasar dosya evrakı dosyamız arasına alınmış, ilgili bilirkişi heyet raporu davacı vekilinin kazaya ilişkin sunduğu deliller ve sigorta bilgi ve gözetim merkezinden gelen evraklar irdelenmek suretiyle hazırlanmıştır.
Gerekçe
2918 sayılı yasanın 91. Maddesine göre; “işletenlerin, bu kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.” Bu doğrultuda davalı sigorta şirketinin, davalıların sürücüsü ve işleteni olduğu aracın zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olduğu dosya arasındaki sigorta poliçesi ile tespit edilmiştir.
2918 sayılı yasanın 85. Maddesine göre; “bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” Anılı yasa maddelerine göre … Sigorta Anonim Şirketinin zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olduğu ve düzenlenen poliçede 2918 sayılı yasanın 85. Maddesinde yazılı zararların teminat altına alındığı anlaşılmıştır.
2918 sayılı yasanın 99. Maddesine göre; “sigortacılar, hak sahibinin zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarıyla belirlenen belgeleri, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar.” dosya içerisine alınan davacı tarafın sigorta şirketini mail yoluyla yaptığı başvuru neticesinde davalı sigorta şirketinin faiz sorumluluğunun 15.01.2022 tarihi olduğunu tespit edilmiştir. Diğer davalıların faiz sorumluluğu ise haksız fiil hükümlerine göre haksız fiilin meydana geldiği tarih olan 22.05.2021 tarihidir.
6098 sayılı yasanın 49. Maddesi gereği kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür- Haksız fiil, kusurlu ve hukuka aykırı bir eylemle başkasına zarar verilmesidir. Bir haksiz fiilden söz edebilmek için; zarar verici bir fiil, bu fiilin hukuka aykırı olması, fiili icra edenin kusurlu bulunması, fiil ve zarar arasında uygun illiyet bağının bulunması gerekir. Fiilin, bilinçli bir iradeye dayanmış olması gerekir. Hukuka aykırı fiil, hukukun koruduğu değerlerin, çiğnenmesi sonucunda, hukuk düzeninin bir kuralını İhlal eden fiildir, Hukuka aykırılık, zarar vermeyi yasaklayan ya da önleyen kuralların çiğnenmesidir. Bir eylemin hukuka aykırı olarak kabul edilebilmesi için aynı zamanda bir hukuka uygunluk nedeninin mevcut olmaması gerekir. Kusur, hukuk düzeni tarafından kınanan bir davranışın bilerek ve isteyerek yapılmasıdır. Olağan yaşam deneyimlerine, genel düşünceye ve objektif olasılığa göre, bir olayın gerçekleşmesi ile sonuç ortaya çıkmış ya da bu olayın oluşması ile sonucun ortaya çıkması kolaylaşmış ise ilk hareket ikincisinini nedeni, İkinci Olay birinci hareketin sonucu sayılır. Buna uygun illiyet bağı denir. Tazminat hukukunda sorumluluktan söz edilebilmesi için yalnızca eylemin yasaya veya sözleşmeye aykırı olması yeterli değildir. Fiil sonucunda bir zararın doğmuş olması ve zararla fiilli arasında uygun nedensellik bağının bulunması da gerekir, Nedensellik bağı sorumluluğun temel öğesidir. Zararla eylem arasında nedensellik bağının mevcut olması, zararın eylemin bir sonucu olarak ortaya çıkması, yani eylem olmadan zararın ortaya çıkmayacağının kesin olarak bilinmesidir. Zarar ile fiil arasında uygun nedensellik bağının bulunup bulunmadığı hususu, her somut olayda kendi içerisinde ayrıca değerlendirilir. Zorlayıcı neden, zarar görenin ağır kusuru ve üçüncü kişinin ağır kusuru hallerinde illiyet bağı kesilir.
Bu bağlamda, … plaka sayılı aracın sürücüsünün 2918 sayılı yasaya aykırı hareket etmek suretiyle kazanın oluşumuna etki ettiği, davacının işleteni olduğu araçta meydana gelen zarar ile … plaka sayılı aracın sürücüsünün 2918 sayılı yasaya aykırı hareketi arasında uygun illiyet bağının bulunduğu, bu haliyle davalı sigorta şirketinin zorunlu mali mesuliyet sigortacısı, diğer davalıların ise işleten ve haksız fiilin faili sıfatıyla zarardan sorumlu oldukları ve zararı tazminle yükümlü oldukları anlaşılmakla davacı tarafça talep edilen miktara ilişkin taleple bağlılık ilkesi gereğince davanın kabulüne ve faiz hususuna dair yukarıda yazılı gerekçeler ışığında aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-)Davanın KABULÜNE,
2-)17.993,09 TL hasar tazminatının davalı sigorta şirketi yönünden 15.01.2022 tarihinden itibaren işleyecek, davalılar … ve … yönünden kaza tarihi olan 22.05.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-)10.000,00 TL değer kaybı tazminatının davalı sigorta şirketi yönünden 15.01.2022 tarihinden itibaren işleyecek, davalılar … ve … yönünden kaza tarihi olan 22.05.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-)Alınması gerekli olan 1.912,20 TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin yatırılan 478,06 TL peşin harcın mahsubu ile kalan 1.434,14 TL nin davalılardan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
5-)Davacı tarafından yatırılan 478,06 TL peşin harç, 80,70 TL başvurma harcı, 3.000,00 TL bilirkişi ücreti ve 441,00 TL posta-tebligat gideri olmak üzere toplamda 3.999,76 TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-)Davacı taraf kendisini vekille temsil ettiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi maddesine göre 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya VERİLMESİNE
7-)1.360,00 TL arabuluculuk ücretinin davalılardan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
8-)Karar kesinleştiğinde yatırılan gider avansından artan kısmın talep halinde yatırana İADESİNE,
Dair, 6100 sayılı yasanın 343. ve 345. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliği tarihinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde mahkememize yahut mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine verilecek bir dilekçe ile istinaf yasa yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafların yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.12/09/2023
Katip…
e-imzalı
Hakim…
e-imzalı