Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/983 E. 2023/227 K. 28.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/983
KARAR NO : 2023/227

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 22/12/2018
KARAR TARİHİ : 28/03/2023

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Tazminat davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda, tüm dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 26.06.2018 tarihinde … plakalı aracın İzmir … Hatboyu Caddesinde seyir halindeyken dönüş yapmak için durakladığı esnada, aracının arka kısmına, aynı yönde arkasında seyreden müvekkiline ait … plakalı aracın sürücüsü …’ya çarptığını ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, hasar bedelinin tespiti için hasar bedeli tespit raporu düzenlendiğini ve 14.460,71 TL’lik hasarın meydana geldiğinin tespit edildiğini, hasar tazmini için davalı şirkete başvuruda bulunulduğunu fakat kasko Genel Şartların A.5.4 Maddesi gereğince karşılanmayacağının bildirilmediğini, fakat davalı sigorta şirketi tarafından öne sürülen gerekçenin yerinde olmadığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 5.000,00 TL maddi hasar bedelinin işleyecek yasal faizi ile tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacıya ait … plakalı aracın müvekkili şirket tarafından Genişletilmiş Kasko Sigorta Poliçesi ile 08.02.2018/2019 tarihleri arasında meydana gelecek rizikolara karşı teminat altına alındığını, 26.06.2018 tarihinde kazanın meydana geldiğini, hasarın meydana geldiği esnada müvekkili şirket nezdinde sigortalı aracı kullanan dava dışı 3. Şahsın Karayolları Trafik Kanunu hükümlerine uygun sürücü belgesi olmadığından müvekkili şirketin hasar bedelini tazmin etmekle yükümlü bulunmadığını belirterek, davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasını talep edilmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Dava, kasko sigorta poliçesiyle sigortalı araçta meydana gelen hasarın sigortadan tahsili istemine ilişkindir. Aktüerya …, Makine Mühendisi Bilirkişisi …, Otomotiv Bilirkişi …’in 24/06/2019 tarihli Bilirkişi Heyeti Kök Raporunda; 26/06/2018 tarihinde … plakalı araç ile … plakalı araç sürücüsü arasında maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, … plakalı aracın kaza tarihini kapsar şekilde davalı sigorta şirketi tarafından kasko teminat örüntüsüne alındığını, kaza sırasında … plakalı aracın sürücüsünün Suriye vatandaşı … olduğunu, talep edilebilecek hasar miktarının 9.915,90 TL olarak tespit edildiğini, sürücü …’nın kazayı Türkiye’ye giriş yaptıktan 6 ay sonra yapmış ise sürücü belgesinin geçersiz kabul edilecek ve zararın teminat dışında kabul edileceğini, 6 ay içinde yapmış ise sürücü belgesi geçerli kabul edilecek ve zarar teminat içinde kabul edileceğini belirtmişlerdir.
Aktüerya …, Makine Mühendisi Bilirkişisi …, Otomotiv Bilirkişi …’in 24/06/2019 tarihli Bilirkişi Heyeti Ek Raporunda; Dış ülkelerden alınan sürücü belgeleri ile ülkemize giriş yapıldığı tarihten itibaren en fazla 2 yıl süreyle araç kullanılabileceği, Altı aydan fazla ülkemizde bulunanların, araç kullanırken sürücü belgelerinin dış temsilcilikler veya noter tarafından onaylanmış Türkçe tercümelerini sürücü belgesi ile birlikte yanlarında bulundurmaları zorunlu olduğu, İki yılın sonunda ülkemizde araç kullanılabilmesi için dış ülkelerden alınan sürücü belgelerinin ülkemiz sürücü belgesi ile değiştirilmesi zorunlu olduğu, sürücü …’nın türk vatandaşı olmadığı, yabancı statüsünde olduğu, bu halde sürücü belgesini kullanabilmek için, 6 aylık süreye tabii olması gerektiği belirtilmiştir.
“Mali sorumluluk sigortası yaptırma zorunluluğu:
Madde 91 – (Değişik: 17/10/1996 – 4149/33 md.)
İşletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.
İşleten ve araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibinin hukuki sorumluluğu
Madde 85 – (Değişik birinci fıkra: 17/10/1996-4199/28 md.) Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.”
Yukarıdaki yasa maddeleri gereği yapılan inceleme neticesinde Davalı … Sigorta Anonim Şirketinin zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olduğu ve düzenlenen poliçede 2918 sayılı yasanın 85. Maddesinde yazılı zararların teminat altına alındığı anlaşılmıştır.
Tazminat ve giderlerin ödenmesi:
Madde 99 – Sigortacılar, hak sahibinin zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarıyla belirlenen belgeleri, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar.
6098 sayılı yasanın 49. Maddesi gereği kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür- Haksız fiil, kusurlu ve hukuka aykırı bir eylemle başkasına zarar verilmesidir. Bir haksiz fiilden söz edebilmek için; zarar verici bir fiil, bu fiilin hukuka aykırı olması, fiili icra edenin kusurlu bulunması, fiil ve zarar arasında uygun illiyet bağının bulunması gerekir.
Fiilin, bilinçli bir iradeye dayanmış olması gerekir. Hukuka aykırı fiil, hukukun koruduğu değerlerin, çiğnenmesi sonucunda, hukuk düzeninin bir kuralını İhlal eden fiildir, Hukuka aykırılık, zarar vermeyi yasaklayan ya da önleyen kuralların çiğnenmesidir,
Bir eylemin hukuka aykırı olarak kabul edilebilmesi için aynı zamanda bir hukuka uygunluk nedeninin mevcut olmaması gerekir. Kusur, hukuk düzeni tarafından kınanan bir davranışın bilerek ve isteyerek yapılmasıdır. Olağan yaşam deneyimlerine, genel düşünceye ve objektif olasılığa göre, bir olayın gerçekleşmesi ile sonuç ortaya çıkmış ya da bu olayın oluşması ile sonucun ortaya çıkması kolaylaşmış ise ilk hareket ikincisinini nedeni, İkinci Olay birinci hareketin sonucu sayılır. Buna uygun illiyet bağı denir. Tazminat hukukunda sorumluluktan söz edilebilmesi için yalnızca eylemin yasaya veya sözleşmeye aykırı olması yeterli değildir. Fiil sonucunda bir zararın doğmuş olması ve zararla fiilli arasında uygun nedensellik bağının bulunması da gerekir, Nedensellik bağı sorumluluğun temel öğesidir. Zararla eylem arasında nedensellik bağının mevcut olması, zararın eylemin bir sonucu olarak ortaya çıkması, yani eylem olmadan zararın ortaya çıkmayacağının kesin olarak bilinmesidir. Zarar ile fiil arasında uygun nedensellik bağının bulunup bulunmadığı hususu, her somut olayda kendi içerisinde ayrıca değerlendirilir,
Kusur sorumluluğunda, üç durumda nedensellik bağı kesilebilir.
-Zorlayıcı neden
-Zarar görenin ağır kusuru
-Üçüncü kişinin ağır kusuru
Tüm dosya kapsamı ve yukarıdaki açıklamalar birlikte değerlendirildiğinde; davaya konu edilen haksız fiil neticesinde zarar gören davacı aracının kaza sırasında Suriye uyruklu bir kişi tarafından Suriye ülkesine ait sürücü belgesi ile araç kullandığı, davacı aracını kullanan sürücünün yurda giriş tarihine ilişkin ilgili makamlardan yapılan sorgulama neticesinde, 29/11/2013 tarihinin yurda giriş tarihi olarak kayıtlı olduğu, kazanın 26/06/2018 tarihinde meydana geldiği, Karayolları Trafik Yönetmeliğinin amir hükmü gereği, yabancı uyrukluların ülkemizde 6 ay süre ile kendi ülkelerinde alınan ehliyet ile araç kullanabilecekleri bu süreden sonra 2918 sayılı yasa gereği ülkemizde ehliyet alarak araba kullanmaları gerektiği, davacının aracının sürücüsünün bu yasa hükmüne aykırı surette trafikta araç kullandığı, davacı tarafın iddia ettiği gibi 1 yıl bile söz konusu olsa kazanın yurda giriş tarihinden yaklaşık 5 yıl sonra meydana geldiği, bu haliyle kazanın poliçe teminatı kapsamı dışında olduğundan bahisle davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1)Davanın REDDİNE,
2)Alınması gerekli 179,90 TL karar ve ilam harcından, davacı tarafından yatırılan 85,39 TL karar ilam harcı ve 85,00 TL tamamlama harcı olmak üzere toplamda 170,39 TL ‘nin mahsubu ile bakiye 9,51 TL karar ve ilam harcının davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3)Mahkememizce işbu dosyada yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
4)Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden 5.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
5)Karar kesinleştiğinde artan gider avansının talep halinde yatırana İADESİNE,
Dair, 6100 sayılı yasanın 343. ve 345. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliği tarihinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde mahkememize yahut mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine verilecek bir dilekçe ile istinaf yasa yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.28/03/2023

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı