Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/86 E. 2022/147 K. 22.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/86
KARAR NO : 2022/147

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 05/02/2021
KARAR TARİHİ : 22/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili sunmuş olduğu dava dilekçesiyle ; Müvekkili şirketin, davalı şirketten olan cari hesap alacağı için Torbalı İcra Dairesi’nin …/… Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattığı, davalının itirazı nedeniyle takibin durduğu, davalı tarafın takibin tamamına zaman kazanmak için itiraz ettiği, davalının itirazında haksız ve kötüniyetli olduğundan bahisle davalının itirazının iptaline, takibin devamına, %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili sunmuş olduğu cevap dilekçesiyle ; müvekkili şirketin davacı tarafça iddia edildiği şekilde bahse konu alacak yönünden sorumluluğunun bulunmadığı, peynir tedarik sürecinde davacı firma tarafından tedarik edilen ürünlerin taşındığı kasa ve paletlerin müvekkili şirkete fatura edildiği, müvekkili şirket tarafından iade kasa ve paletler davacı firmaya gönderilerek iade faturası düzenlendiği, bu süreçte davacı firma siparişleri alıp yeniden kasa ve paletlere koyarak tekrar fatura keserek ticari ilişkinin sona erdiği döneme kadar sürecin devamlılığını sağladığı, taraflar arasındaki ilişkinin yalnızca peynir tedarik işinden kaynaklandığı, dava konusu ilişkiye esas olan kasa ve paletlerin davacı firmaya teslim edilmeye çalışılmış ise de 17.07.2020 tarihinde davacı tarafından teslim alınmadığı, bu hususun tutanak altına alındığı, bu nedenle müvekkili şirkete atfedilecek bir kusurun olmadığından bahisle açılan davanın reddine, davacının %20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminatı ödemesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
1-Mahkememizce davaya konu Torbalı İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı dosyasının bir sureti getirtilmiş olup, dosyanın incelenmesinden davacı tarafça davalı aleyhinde 17.08.2020 tarihinde 60.735,00 TL asıl alacak üzerinden ilamsız icra takibinin başlatıldığı, davalı borçlunun süresi içerisinde icra takip dosyasına sunmuş olduğu itiraz dilekçesi kapsamında takibin durduğu anlaşılmıştır.
2-Mahkememizce yapılan yargılama sırasında her iki tarafa ait ticari defter ve kayıtlar üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, mali müşavir bilirkişi … tarafından düzenlenen 21.08.2021 tarihli raporda; davacı şirketin 2020 yılı ticari defterlerinin açılış onaylarının yasal süresi içerisinde yapıldığı, kapanış onayına tabi yevmiye defterinin kapanışının noter onayının yaptırılmadığı, davalı şirketin 2020 yılı ticari defterlerinin açılış ve kapanış onaylarının süresi içerisinde yapılmış olduğunun görüldüğü, tarafların cari hesap hareket dökümleri incelendiğinde davacının sattığı ürünün depozitolu olduğu, depozitonun ürünün ambalajlandığı palet ve kasa olduğu, taraflar arasındaki ticari ilişkinin davacının ürün satışında fiyatlandırıp satış faturasına eklediği kasa ve paletin iade edildiğinde davalı tarafından iade faturası düzenlenerek davacıya olan borcundan mahsubu şeklinde işlediğinin tespit edildiği, taraflar arasında 2020 yılının başından ticaretin devam ettiği 16.06.2020 tarihine kadar olan rapor ekindeki davacının satış faturaları ve davalının iade faturaları incelendiğinde davacının ürün ile birlikte toplam 7.729 adet kasa fatura ettiği, davalının ise kendisine fatura edilen kasanın 3.002 adedini iade ettiği, davalının elinde iade etmediği 4.727 adet kasa olduğu, ancak bu 4.727 adet kasanın fiziken mevcut olup olmadığının ve kullanılabilir olup olmadığının tespiti yapılamadığından hesaplamaya dahil edilmediği, davacı şirket ve davalı şirketin incelenen ticari defterlerinin birbiri ile örtüştüğü, 17.08.2020 takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 60.735,70 TL alacaklı olduğunun tespit edildiği bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ KABUL :
Dava; İİK 67.maddesi gereğince açılmış itirazın iptali davası olup, davanın bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmış olduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında davacının davalıdan takibe konu edilen tutar kadar bakiye alacağının bulunduğundan bahisle bu alacağın tahsili için davacı tarafça davalı hakkında başlatılan icra takibine vaki davalının itirazının iptali ile icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili sunmuş olduğu cevap dilekçesiyle, taraflar arasında peynir tedarik işleminden kaynaklı alım satıma dayalı bir ticari ilişki bulunduğu, taraflar arasındaki peynir tedarik süresince davacı firma tarafından tedarik edilen ürünlerin taşındığı kasa ve paletlerin davalı şirkete fatura edildiği, daha sonrasında davalı şirket tarafından davacıya iade edilen kasa ve paletlerle ilgili olarak da davacıya iade faturasının kesildiği, davacı firmanında güncel siparişleri yeniden alıp kasa ve paletlere koyarak tekrar fatura keserek ticari ilişkinin sona erdiği döneme kadar sürecin devamlılığının bu şekilde sağlandığı, bu kapsamda taraflar arasındaki ticari ilişkinin sona ermesinin ardından davalı elinde kalan kasa ve paletlerin iade alınması talep edilmiş ise de davacı tarafça iade alınmadığı ve yine davacı tarafa teslim edilmek istenmesine rağmen teslim alınmadığından 17.07.2020 tarihinde bu hususun tutanakla kayıt altına alındığından bahisle kasa ve paletleri teslim almaktan kaçınan davacının talepte bulunmasının mümkün olmadığından bahisle açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflar arasındaki ihtilaf, takip tarihi itibariyle davacının davalıdan takibe konu tutar kadar alacaklı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilebilmesi açısından her iki tarafa ait ticari defter ve kayıtlar üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, mali müşavir tarafından düzenlenen raporda ; davacı şirketin incelenen 2020 yılı ticari defter ve kayıtlarına göre davacının davalıdan 60.735,77 TL alacaklı olduğunun kayıtlı olduğu, yine davalı şirketin incelenen 2020 yılı ticari defter ve kayıtlarında da takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 60.735,77 TL alacaklı olduğunun kayıtlı olduğunun tespit edildiği bildirilmiştir. Yine alınan bilirkişi raporunda tarafların cari hesap hareketleri incelendiğinde davacının sattığı ürünün depozitolu olduğu, depozitonun ürünün ambalajlandığı palet ve kasa olduğu, taraflar arasındaki ticari ilişkinin davacının ürün satışında fiyatlandırılıp satış faturasına eklendiği kasa ve paletin iade edildiğinde davalı tarafından iade faturasının düzenlenerek davacıya olan borcundan mahsup şeklinde kayıtlara işlendiğinin tespit edildiği, bilirkişi raporu ekindeki davacının satış faturaları ve davalının iade faturaları incelendiğinde davacının davalıya sattığı ürünle birlikte toplam 7.729 adet kasayı fatura ettiği, davalının ise kendisine fatura edilen kasaların 3.002 adedini iade ettiği, davalının elinde iade etmediği 4.727 adet kasa olduğu, ancak bu kasaların fiziken mevcut olup olmadığı, kullanılabilir durumda olup olmadığının tespiti yapılamadığından hesaplamaya dahil edilmediği bildirilmiştir.
Davalı tarafça dosyaya delil olarak sunulan İzmir … Noterliği’nin 22.07.2020 tarihli ihtarnamesinin incelenmesinden davalı şirket tarafından davacı şirkete, taraflar arasındaki ticari ilişkinin sona ermesi sebebiyle davalı elinde bulunan 1.452 adet plastik kasa ve 33 adet tahta paletin ihtarnamenin tebliğden itibaren 3 gün içerisinde teslim alınmasının istendiği, iş bu ihtarnamenin davacı tarafa tebliğ edilemediği sunulan tebliğ şerhinden anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında davalı elinde bulunduğu bildirilen kasa ve paletlerin kaç adet olduğu, halen muhafaza edilip edilmediği ve bunlarla ilgili olarak davalı tarafça davacıya kesilmiş bir iade faturasının bulunup bulunmadığı konusunda beyanda bulunmak üzere davalı vekiline süre verilmiş olup, davalı vekili tarafından dosyaya sunulan 12.11.2021 tarihli dilekçe ile davalı uhdesinde halen 4.727 adet kasa bulunduğu, iş bu kasaların halen muhafaza edilmekte olduğu, ancak kasalar davacı tarafça kabul edilmediğinden davalı tarafça davacı adına düzenlenmiş bir iade faturasının bulunmadığı bildirilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında alınan bilirkişi raporunda ; her iki tarafa incelenen ticari defter ve kayıtlara göre takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 60.735,77 TL alacaklı olduğunun her iki taraf defterlerinde kayıtlı olduğu, iş bu alacağın satışı yapılan peynirle birlikte davacı tarafça davalıya teslim edilen kasa ve paletlere ilişkin depozitolu satıştan kaynaklandığının bildirildiği anlaşılmıştır. Her ne kadar davalı vekili tarafından taraf defterlerinde kayıtlı olan 60.735,77 TL’lik alacağın, davacı tarafça davalıya satılan peynirlerle birlikte verilen kasa ve paletlerin davacı şirket tarafından davalıya fatura edilmesinden kaynaklandığı ve taraflar arasındaki ticari ilişki sonlandıktan sonra halen davalı elinde bulunan kasa ve paletlerin davacı tarafa iade edilmek istenmesine rağmen davacı tarafça kabul edilmediği, bu nedenle davacının takip tarihi itibariyle davalıdan talepte bulunamayacağı iddia edilmiş ise de, her iki tarafa ait 2020 yılı ticari defter ve kayıtların incelenmesi neticesinde takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 60.735,77 TL alacaklı olduğunun her iki tarafa ait ticari defterlerde kayıtlı olduğu, davacı tarafça davalı hakkında bu alacağın ödenmediği iddiasıyla 27.07.2020 tarihi itibariyle icra takibinin başlatıldığı, bu tarihe kadar davalı tarafça davacı adına iade edilmek istenen depozitolu kasa ve paletlerle ilgili olarak kesilmiş bir iade faturasının dosyaya sunulmadığı gibi davalı şirket ticari defterlerinde de bu yönde bir işlem yapıldığına dair bir kayda rastlanmadığı, ayrıca davalı tarafça davacıya kasa ve paletlerin iade alınması için gönderildiği iddia olunan İzmir … Noterliği’nin 22.07.2020 tarihli ihtarnamesinin de davacı şirkete tebliğ edilememiş olduğu, ayrıca teslim edilmek istenmesine rağmen davacı tarafça kasa ve paletlerin kabul edilmediği yönündeki dosyaya bir sureti sunulan 17.07.2020 tarihli tutanakta ise herhangi bir imza bulunmadığı gibi teslim eden kısmında ise dava dışı
… Gıda San. Tic. A.Ş ibaresinin bulunduğu görülmekle davalı tarafın bu yöndeki savunmasını kanıtlayamadığı düşünüldüğünden her iki tarafa ait ticari defterlerde takip tarihi itibariyle davacı alacağı olarak kayıtlı bulunan ve ödenmediği anlaşılan 60.735,00 TL asıl alacak açısından davanın kabulüne karar verme gereği doğmuştur.
Yukarıda anlatılan gerekçelerle davanın kabulüne, davalı borçlunun Torbalı İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı icra takip dosyasına vaki itirazının iptali ile 60.735,00 TL asıl alacak üzerinden, takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilerek takibin devamına, likit olduğundan kabul edilen kısım üzerinden hesaplanan 12.147,00 TL %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verme gereği doğmuştur.
HÜKÜM / Yukarıda açıklanan gerekçelerle ;
Davanın KABULÜNE, davalı borçlunun Torbalı İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı icra takip dosyasına vaki itirazının iptali ile 60.735,00 TL asıl alacak üzerinden, takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilerek takibin devamına,
Kabul edilen kısım üzerinden hesaplanan 12.147,00 TL %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 4.148,80 TL nispi karar ve ilam harcından başlangıçta yatırılan toplam 733,53 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 3.415,27 TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından başlangıçta yatırılan toplam 801,33 TL peşin harç, 83,00 TL tebligat ve posta gideri, 600,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.484,33 TL’nin yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin, Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 25/9 ve 26.maddesi gereğince 6183 Sayılı Yasa kapsamında davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 8.695,55 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan bulunması halinde karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 22/02/2022

Katip …
(e-imzalıdır)

Hakim …
(e-imzalıdır)