Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/75 E. 2021/1020 K. 17.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/75 Esas
KARAR NO : 2021/1020

DAVA : Alacak (Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/02/2021
KARAR TARİHİ : 17/11/2021

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Alacak (Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda, tüm dosya incelendi.
İDDİA VE TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Davacı şirket ile internet hizmeti sağlayan davalı firma arasında … abone numarası ile VDSL Abonelik Sözleşmesi akdedildiğini,internet gerekli kurulumundan sonra VDSL hizmeti alınamaması sebebi ile davalı firmanın arandığını,yönlendirilen teknik servis personeli tarafından yerinde yapılan incelemeler neticesinde, talep edilen hizmetin verilmesi için gerekli alt yapının bulunamadığı, saha dolabı ile işyeri mesafesinin oldukça uzak olduğunun belirtildiğini, teknik servis tarafından kati suretle abonelik hizmetlerinden faydanalınamayacağı anlatıldıktan sonra şirket yetkililerinin bizzat davalı firma İzmir Şubesine giderek abonelik iptal başvurusunda bulunduklarını, taahhüt bulunması nedeniyle taahhüt süresi dolduktan sonra iptal gerçekleştirilebileceğinin belirtildiğini, taahhüt süresi dolduktan sonra yapılan iptal başvurusunun ise davalı firma tarafından şirketin abone servisinden arandığı ve aboneliğin tekrar uzatıldığı ve bu nedenle iptalin ceza bedeli ödenmeksizin yapılamayacağı iddiasıyla reddedildiğini, davalı firmaya ihtarname gönderildiğini, taraflar arasında akdedilen Abonelik Sözleşmesinde taahhüt edilen internet hizmetini sunmakla sorumlu olanın internet sağlayıcısı davalı firma olup davacı şirketin kendi altyapı sorunları nedeni ile internet hizmetine erişememesinin davalı firmanın sorumluluğunu ortadan kaldırmadığını,zira davalı firmanın internet hizmetini sunmadan önce davacı şirketin adresine dair altyapıyı kontrol ederek altyapıya uygun internet hız limitini söylemesi,altyapının internet hizmetini vermeye elverişli olup olmadığının tespitini yapması,evin altyapısına uygun olan kampanyaları sunması gerekirken bir pazarlama tekniği olarak altyapının kaldıramayacağı/internet erişiminin sağlanamayacağı bilgisini gizleyerek VDSL Abonelik Sözleşmesini davacı şirkete sunmasının tacir sıfatına sahip davalı firmanın sorumluluğuna yol açacağını, davacı şirket ile akdedilen VDSL Aboneliği Sözleşmesinin davalı tarafından ifa edilememesi neticesinde haklı nedenle feshine,sözleşme kapsamında hizmet alınamamış olması nedeniyle davacı şirketten tahsil edilen ücretlerin tespiti ile fazlaya ilişkin dava,talep ve ıslah hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 2.000 TLnin ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacı şirkete verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP VE SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;… müşteri hizmet numaralı davacı şirket ile davalı firma arasında 27.07.2018 tarihli Abonelik Sözleşmesi akdedildiğini, sözleşmenin yanı sıra İşte Sınırsız İnternet Kampanyası 24 Aylık Abonelik Taahhütnamesi ve İşyerim Abonelerine Taksitli Modem Kampanyası Taahhütnamesinin aynı tarihte imzalandığını, 23.07.2018-31.07.2018 döneminden başlayan 01.01.2021-31.01.2021 dönemine kadar olan 29 adet faturanın mevcut olduğunu, yapılan kontrollerde arızanın müşteri sorumluluğunda kaldığının tespit edildiğini, ancak müşterinin yapmış olduğu şikayet üzerine konunun ayrıca teknik ekiplerce incelendiğini,bunun sonucunda hizmet alınan bakır altyapının adresin saha dolabına olan uzaklığı sebebiyle tarife değişikliği yapılması gerektiği şeklinde değerlendirme yapıldığını ve bu hususta müşteriye gerekli bilgilendirmenin yapıldığını,davalı firmanın davacının mağduriyetine sebep vermemek adına herhangi bir mağduriyet söz konusu ise de çözüm sunmak adına defalarca sunulan hizmet ile ilgili inceleme gerçekleştirdiğini ve davacı şirket ile iletişim kurulduğunu, davalı firmanın kendinden beklenen bütün özen yükümlülüğüne riayet ettiğini ve müşterinin memnuniyetini ön planda tutarak incelemelerini sürdürdüğünü,davacı şirkete söz konusu bakır altyapının adresin saha dolabına olan uzaklığı sebebi ile tarife değişikliği yapılması gerektiğinin zaten bildirildiğini,davacı şirketin ise tarife değişikliği önerisine itibar etmediğini,iptal talebine ilişkin ise ihbarname cevabında yer verildiği üzere iptal prosedürünün başlatıldığını ancak müşterinin vazgeçmesi nedeniyle iptal sürecinin tamamlanamadığını, davalı firmanın özen yükümlülüğü çerçevesinde yükümlülüklerini yerine getirdiğini beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
DAVA:
Dava internet abonelik sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir.
DELİLLER:
-Bornova … Noterliğinin 16/03/2021 tarihli yazısı ve eki İhtarname,
-… A.Ş nin 17/02/2021 tarihli yazısı ve ekleri,
-Abonelik Sözleşmesi,
-Bilirkişi …’ün 24/08/2021 tarihli bilirkişi raporu,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davacının, davalı ile aralarında internet abonelik sözleşmesi olduğu, abonelik ilişkisi kurulduktan sonra hizmetin alınamaması üzerine davalıya bildirimde bulunulduğu, yapılan incelemede gerekli ve yeterli alt yapının bulunmadığı, bu nedenle hizmetin sağlanamayacağının davalı tarafından bildirildiği, buna rağmen abonelik ilişkisinin taahhüt bulunduğundan bahisle iptal edilmediği, fatura tahakkuklarının yapılmaya devam edildiği, kendisinin bu faturaları ödediği, yapılan bu ödemelerin iadesi gerektiği iddiası ile sözleşmenin haklı nedenle feshine ve ödemelerin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ettiği, davalının ise davacının 24 aylık taahhütte bulunduğu, davacının ihbarı üzerine arıza kaydının oluşturulduğu, arızanın müşteri olan davacının sorumluluğunda kaldığının tespit edildiği, davacının tarife değişikliği yapması gerektiği, ayrıca iptal prosedürleri başlatıldığı halde müşteri olan davacının vazgeçmesi nedeniyle iptal sürecinin tamamlanamadığını savunduğu, taraflar arasında internet abonelik ilişkisinin bulunduğu hususu ihtilafsız olup, davacının hizmet alıp almadığı, hizmet almamasının davalıdan kaynaklanıp kaynaklanmadığı, davacı tarafından yapılan feshin haklı olup olmadığı ile davalıya yapılan fatura ödemelerinin iadesinin gerekip gerekmediği hususlarında uyuşmazlık bulunduğu, her iki tarafı tacir olan ve tarafların ticari işletmesini ilgilendiren nispi ticari dava niteliğindeki somut uyuşmazlıkta mahkememizin görevli olduğu, mahkememizce taraflar arasındaki abonelik sözleşmesi ve faturalar ile diğer kayıtların celp edildiği ve dosyanın telekomünikasyon konusunda uzman bilirkişiye tevdi edildiği, bilirkişinin 24/08/2021 tarihli raporuna göre, taraflar arasında 27/07/2018 tarihli … internet hizmet numaralı 24 ay taahhütlü abonelik hizmet sözleşmesi bulunduğu, davacı tarafından 08/01/2019 tarihinde arıza kaydı oluşturulduğu, 19/02/2019 tarihinde arızanın müşteri sorumluluğunda kaldığı gerekçesiyle davalı tarafından arıza kaydının kapatıldığı, davacı tarafından arıza şikayetinin tekrarlanması üzerine hizmet alınan adresin saha dolabına uzak olduğu ve tarife değişikliği yapılması gerektiğinin davalı tarafından tespit edildiği, davacının 01/02/2019 tarihinden itibaren hizmetten yararlanmadığı, bu hususun davalı kurum tarafından kabul edildiği ancak iade faturası kesilmesi durumunda iade yapılacağının davacıya bildirildiği, 04/02/2020 tarihinde internet aboneliğinin 24 ay taahhütle yenilendiğine dair davalı kaydı bulunduğu ancak buna ilişkin dosya içerisinde herhangi bir belge bulunmadığı, davalının sözleşme hükümlerine göre taahhüt ettiği hizmeti 01/02/2019 tarihinden itibaren yerine getirmediği, davacının hizmet alamaması nedeniyle sözleşmenin feshi talebinin haklı olduğu, bu tarihten itibaren davacıdan yapılan tahsilatların iadesi gerektiği, dosya kapsamına göre dava tarihine kadar davacıdan 3.746,25 TL tahsilat yapıldığı yönünde görüş ve kanaat bildirildiği, taraflar arasında internet abonelik hizmet sözleşmesi bulunduğu, bu sözleşmenin iki tarafa borç yükleyen bir sözleşme olduğu, davalının ediminin taahhüt ettiği şekilde ve nitelikte kesintisiz internet hizmeti sunmak, davacının ediminin ise sözleşme uyarınca yapılan fatura tahakkuklarını ve hizmet bedelini ödemek olduğu, bilirkişi tarafından saptandığı üzere davalının edimini 01/02/2019 tarihinden itibaren yerine getirmediği ve bu durumun sözleşme hükümleri uyarınca gerekli alt yapıyı kurmak ve abone olan davacıya bildirdiği adreste hizmet sunmak üzere taahhütte bulunan davalıdan kaynaklandığı, TBK’nun 97.maddesine göre karşılıklı borç yükleyen sözleşmede davalının ifa isteminde bulunabilmesi için kendi borcunu ifa etmiş olması gerektiği, borcunu ifa etmeyen davalının davacıdan hizmet bedeli talebinde bulunamayacağı, sürekli borç ilişkilerinde sözleşmeden dönmenin söz konusu olmadığı, ancak sözleşme ilişkisinin ileriye etkili şekilde feshinin mümkün olduğu, fesih işleminin tek taraflı bir irade beyanı olduğu, beyan edildiği tarih itibariyle sonuç doğurduğu ve sözleşme ilişkisini sona erdirdiği, davalı borçlunun temerrüdü halinde davacı alacaklının borcun ifası için borçluya uygun bir süre verebileceği, ancak borçlunun içinde olduğu durumdan veya tutumundan süre verilmesinin etkisiz olacağının anlaşılması halinde borçluya süre verilmesine lüzum bulunmadığı, alacaklının borcun ifasından vazgeçtiğini bildirerek borcun ifa edilmemesinden doğan zararını isteyebileceği, bu nedenle davalıya birden fazla kez arıza ve hizmet sunulmadığı bildiriminde bulunan davacının Bornova … Noterliğinin 12/10/2020 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile fesih bildiriminde bulunmasının ve yapmış olduğu feshin haklı nedene dayandığı ve bu tarih itibariyle sözleşme ilişkisinin sona erdiğinin kabulü gerektiği, davacı tarafından hizmet alınmayan döneme ilişkin olarak yapılan fatura ödemelerinin davalıdan tahsili gerektiği, her ne kadar davalı tarafından davacının fesih bildiriminden sonra sözleşmenin uzatılmasına ilişkin taahhütte bulunduğu ve bu sebeple davanın reddi gerektiği savunulmuş ise de, mahkememizce davalı tarafından sunulan ve dinlenilen ses kaydında davacı şirket yetkilisinin hizmet alamadığını ve hizmetin sunulabilmesi halinde hizmet almaya devam etmek istediklerini ısrarla belirttiği, bu beyanın sözleşmenin yenilenmesi veya uzatılması olarak değerlendirilemeyeceği, mahkememizce alınan bilirkişi raporunun usul ve yasa ile dosya kapsamına uygun gerekçeli, denetime ve hükme esas alınmaya elverişli olduğu, davalının dava ile temerrüde düştüğü, davacının davasını kısmi dava olarak ikame ettiği, tarafların tacir olduğu, davanın niteliğine göre hüküm altına alınan alacak yönünden dava ve ıslah tarihi dikkate alınarak talep edilen alacağa ticari faiz uygulanması gerektiği anlaşılmakla davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle:
DAVANIN KABULÜ İLE,
1-… internet hizmet numaralı taraflar arasındaki abonelik sözleşmesinin davacı tarafından 12/10/2020 tarihinde haklı nedenle feshedildiğinin TESPİTİNE,
2-Davacının hizmet bedelinin iadesi talebinin KABULÜ ile, 3.746,25 TL’nin 2.000,00 TL’sinin 01/02/2021, bakiye 1.746,25 TL’sinin ise ıslah tarihi olan 24/08/2021 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
3-Alınması gerekli 255,90 TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin olarak yatırılan 59,30 peşin harç, 31,00 TL ıslah harcı toplamı 90,30 TL harcın mahsubu ile 165,60 TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
4-Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL başvurma harcı, 59,30 TL peşin harç, 31,00 TL ıslah harcı, 500,00 TL bilirkişi ücreti, 59,10 TL müzekkere-tebligat giderinden oluşan toplam 708,70 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
5-Davacı dava ve duruşmalarda kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan 2021 Yılı AAÜT’nin 13/1-2. fıkraları uyarınca 3.746,25 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
6-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansından bakiye miktarın kararın kesinleşmesinden sonra davacıya İADESİNE,
7-İstanbul Arabuluculuk Bürosu’nun … sayılı arabuluculuk dosyasında suçüstünden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-11,13. maddesi uyarınca davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
Dair, 6100 sayılı HMK’nın 341 vd. Maddeleri uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.17/11/2021

Katip …
E-İMZA

Hakim …
E-İMZA