Emsal Mahkeme Kararı İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/708 E. 2023/137 K. 24.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/708 Esas
KARAR NO : 2023/137

DAVA : Tazminat (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/10/2021
KARAR TARİHİ : 24/02/2023

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Tazminat (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda, tüm dosya incelendi.
İDDİA VE TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin bilgisayar ve yazılım sektöründe faaliyet gösterdiği, müvekkili şirketin yeni bir yazılım ve turnike hizmeti için ,,,,, Otel ile anlaştığını, turnikeneler nedeniyle davalı firma ile anlaşma yaptıkları ve davalı tarafa ödeme yapıldığı, davalının müvekkile sattığı ve kurulumunu yaptığı ürünlerin çalışmadığı, oksitlendiği, ürünlerin ayıplı olduğu, ayıplı ifa sebebi ile davalı tarafla bir çok kez iletişime geçildiği, herhangi bir desteğin müvekkiline sunulmadığını belirterek ayıplı ürün bedelleri nedeniyle davalıya ödenen şimdilik 10.000 TL, müşterisini kaybetmesi nedeniyle yoksun kaldığı karına ilişkin şimdilik 5.000,00 TL ve 5.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP VE SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın yetkisiz mahkemede açıldığı, yetkili mahkemelerin Karşıyaka Mahkemeleri olduğu, ayıplı mal iddiasını kabul etmediklerini, oksitlenme iddiasının müşterinin ürünü kullanım şeklinden kaynaklandığını, oksitlenmenin tuzlu sudan kaynaklanabileceğinin davalı tarafa iletildiğini, davacının ayıp ihbarında bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DAVA:
Dava ticari satım sözleşmesi kapsamında teslim edilen malın ayıplı olduğu iddiası ile sözleşmeden dönme, satım bedelinin iadesi, müspet zarar ve manevi tazminat isteğine ilişkindir.
DELİLLER:
-…’un 08/02/2022 tarihli bilirkişi raporu,
-Mahkememizce 21/04/2022 tarihinde mahallinde yapılan keşif,
-Bilirkişiler … ve …’ın 31/05/2022 tarihli raporu,
-Mahkememizce 14/12/202 tarihli duruşma dinlenilen tanıklar …, …., …’ın beyanları.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davacının, davalıdan müşterisine teslim edilmek üzere turnike ve barkod okuyucu sistemi aldığı, barkod sisteminin uygun şekilde geliştirilmemesi nedeniyle kullanılamadığı ayrıca ürünün tesliminden sonra turnikelerde oksitlenme meydana geldiği, bunun üzerine müşteri tarafından ürünlerin kullanılamadığından bahisle iade edilmek istenildiği, davalıya bu konuda bildirim yapıldığı ancak davalı tarafından gereğinin yerine getirilmediği, kendisinin müşteri kaybı nedeniyle maddi ve manevi zarara uğradığı, ayrıca ürünlerin kullanılamaz durumda olması nedeniyle davalıya iadesi gerektiği iddiası ile iş bu davayı ikame ettiği, davalının ise yetki itirazında bulunduğu, turnikelerin ayıplı olmadığı, ürünlerdeki oksitlenmelerin kullanıcı hatasından kaynaklandığı, barkod okuma sisteminin geliştirme yükümlülüğünün davacıya ait olduğu, davacının ayıp ihbarında bulunmadığı, ayıptan kaynaklanan haklarını kullanamayacağını savunduğu, taraflar arasında turnike ve barkod okuma sisteminin satışına ilişkin sözleşme bulunduğu ihtilafsız olup, mahkememizin yetkili olup olmadığı, söz konusu ürünlerin ayıplı olup olmadığı, ayıp ihbarının süresinde yapılıp yapılmadığı, davacının ayıptan kaynaklanan haklarını kullanıp kullanamayacağı, yoksun kaldığı kârı talep edip edemeyeceği, ayrıca manevi tazminat talep edip edemeyeceği hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.

Taraflar arasındaki sözleşmenin niteliğine bakıldığında davacının davalıdan 2 adet 3 kollu turnikeyi barkod okuma sistemi ile birlikte satın almak istediği, davalının bu donanımları temin ederek davacıya teslim etmeyi taahhüt ettiği, taraflar arasında düzenlenen 05/07/2021 tarihli teklifte söz konusu ürünlerin niteliğine ilişkin özel bir belirleme yapılmadığından bu durumda taraflar arasındaki uyuşmazlığın tacirler arası satım sözleşmesi olarak değerlendirilmesi ve satım sözleşmesi hükümlerine göre çözümlenmesi gerektiği ve her iki tarafı tacir olan ve tarafların ticari işletmesini ilgilendiren nispi ticari dava niteliğindeki uyuşmazlıkta mahkememizin görevli olduğu anlaşılmıştır.
Davalı yetki itirazında bulunmuş ise de taraflar arasında ticari satım sözleşmesi bulunduğu, sözleşme ilişkisinin tarafların kabulünde olduğu, davaya konu taleplerinin satım sözleşmesinden kaynaklanan bedel iadesi, mahrum kalınan kar ve manevi tazminat olduğu, 6100 sayılı HMK’nun 10 ve 6098 sayılı TBK’nun 89. maddesi uyarınca davacının yerleşim yeri mahkemesi olan İzmir mahkemelerinde dava açabileceği anlaşılmakla davalının yetki itirazının reddine karar verilmiştir.
Mahkememizce öncelikle taraf defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapıldığı, bu kapsamda alınan 08/02/2022 tarihli raporda, davaya konu satım sözleşmesine ilişkin davalı tarafından düzenlenen 34.056,50 TL bedelli faturanın taraf defterlerinde kayıtlı olduğu, fatura nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığı fatura bedelinin davalıya ödendiği ve hesap bakiyesinin taraf defterlerinde sıfırlandığı, ayrıca davacı ile dava dışı … Otel arasında 2021 yılında toplam 4 adet fatura karşılığı 39.023,19 TL bedelli işlem bulunduğu yönünde görüş ve kanaat bildirildiği görülmüştür.
Mahkememizce dava konusu turnikeler üzerinde keşif yapılmasına karar verildiği, bu kapsamda makine mühendisi ve yazılım mühendisi refaketinde 21/04/2022 tarihinde keşfin icra edildiği, dosyanın bilirkişi heyetine tevdi edildiği, bilirkişi tarafından düzenlenen 31/05/2022 tarihli raporda yazılım mühendisi bilirkişinin tespitlerine göre kart okuyucu sisteminin 8 hane kart numarasını desteklediği, ancak davacının dava dışı müşterisinin kullanmış olduğu sistemin 10 haneye göre tasarlandığı, bu nedenle sistemin başarısız olduğu, okuma yapmadığı, davacı ile davalı arasındaki yazışmalarda 8 hanenin sonuna “*” eklenmesi halinde sistemin çalışacağının bildirildiği ancak davacı tarafından bu konuda bir işlem yapılmadığından barkod okuma sisteminin başarısız olduğu, makine mühendisi bilirkişisi tespitlerine göre üç kollu turnikenin 304 paslanmaz çelik gövde olarak 2 adet olarak üretildiği, ancak turnikelerin montajlarının yapıldığı ortamın deniz kenarı olması, klörür kirliliğinin fazla olması nedeniyle, 304 paslanmaz çelik gövde ekipmanının, kullanıldığı yerdeki korozif ortam için uygun olmadığı, keşif günü gövde üzerine paslanmaz bakım spreyi uygulanan bölgelerde sadece yüzeydeki oksitlenmenin temizlendiği, yapılan incelemede 304 paslanmaz çelik gövde üzerinde yüzey kalitesinde noktacıklar şeklinde bozulmalar ve deformasyonlar oluştuğunun görüldüğü, dolayısıyla korozyona karşı ve özellikle klorür olan ortamlarda paslanmaya karşı dirençli olmasıyla ön plana çıkan ve daha fazla nikel ve molibden içeren 316 paslanmaz çeliğin bu tür ortamlarda ekipmanlarda kullanılması gerektiği, atmosferik korozyona karşı alınacak en önemli tedbirlerin başında, uygun malzeme seçiminin geldiği, 304 paslanmaz çeliğin bu nedenle montajının yapıldığı deniz kenarındaki korozif ortam için uygun olmadığı, nitekim turnikelerin kurulumundan ve kullanılmaya başlamasından sonra yüzeylerde oksitlenme ve noktacıklar şeklinde yüzey kalitesinde bozulmalar ile deformasyon meydana geldiğinin anlaşıldığı, bu durumun tüketicinin kullanımından kaynaklanmadığı, mevcut haliyle turnikelerin kullanılması durumunda, gövde üzerinde deformasyonların daha da artacağı, aşınmadan sonra ortaya çıkan aktive olan bu noktacıkların daha da artarak kirlilik korozyonuna uğrayacağı ve oluşan demir oksitin gövde üzerinde kahverengi pas olarak ortaya çıkacağı yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Yukarıda yapılan açıklamalar ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; Davacı şirketin dava dışı … Otel’e 3 kollu turnike, barkod okuma sistemi, online bilet satış uygulaması ve kurulum, uyarlama ve eğitim hizmetini içerecek şekilde teklifte bulunduğu, bu teklifin kabulü üzerine bu teklifte yer alan 3 kollu turnike ile barkod okuma sisteminin davalı şirketten teminine ilişkin taraflar arasında sözleşme yapıldığı, bu sözleşme uyarınca davalının satıma konu 2 adet 3 kollu turnike ile bu turnikelere ilişkin barkod okuma sisteminin davacıya 34.056,50 TL bedelle teslimi konusunda tarafların anlaştığı, satış bedelinin davalıya ödendiği, turnikelerin barkod sistemi ile birlikte davacıya teslim edildiği ve kurulumunun davalı tarafından dava dışı müşterinin işyerinde yerine getirildiği, sonrasında barkod okuma sisteminin çalışmadığı, taraflar arasında barkod okuma sisteminin kimin tarafından geliştirileceği hususunun ihtilaflı olduğu, ayrıca turnikelerde kısa süreli kullanımdan sonra korozyon meydana geldiği, davacının davalının edimini gereği gibi yerine getirmediği, ifanın ayıplı ifa olduğu iddiası ile eldeki davayı ikame ettiği, mahkememizce yapılan keşif ve bilirkişi incelemesine göre, söz konusu turnikelerin dava dışı müşteriye ait otelin aqua park alanında kurulu ve pasif durumda olduğu, otelin bu turnikeleri aqua parkın sadece müşterileri tarafından kullanılmasını temin etmek için yerleştirildiği, turnikelerde kullanılan barkod okuma sisteminin 8 haneli olduğu (15 haneye kadar geliştirilmesinin olanaklı olduğu), ancak dava dışı müşterinin otelinde kullandığı yazılım sisteminin 10 hane olarak tasarlandığı, eşleşme olmadığından turnikelerdeki barkod sisteminin çalışmadığı, 8 hanenin sonuna “**” işaretinin eklenmesi ile eşleşmenin sağlanmasının mümkün olduğu, turnikelerde meydana gelen korozyonların kullanımdan kaynaklanmadığı, bulundukları mekan itibariyle çelik yapısının uygun olmadığı, kullanılmaya devam edilmesi halinde deformasyonların dahada artacağı, keşifte uygulandığı şekilde bakım spreyinin kullanılması halinde dahi korozyonların tamamen yok edilemeyeceği, ürünlerin davacıya 2021 yılı Temmuz ayında teslim edildiği, davacı tarafından ürünlerde ayıp bulunduğu hususunun 05/08/2021 ve 06/08/2021 tarihinde davalı şirkete yapılan mail yazışmaları ile bildirildiği, davalı tarafından yapılan bildirimlere rağmen servis hizmeti sunulmadığı, demontaj işleminin davacı tarafından yerine getirilmesinin istenildiği, bu şekilde iade faturası düzenlenmesi kaydı ile ürünlerin iade alınabileceğinin davacı şirkete bildirildiği, bilirkişi tarafından saptandığı üzere turnikelerde meydana gelen korozyonun kullanıma bağlı olmadığı, ürünün niteliğinden kaynaklandığı, kurulumundan yaklaşık 1 ay sonra ortaya çıkan korozyonun gizli ayıp olarak değerlendirilmesi gerektiği, dosyaya sunulan ve anılan mail yazışmalarına göre davacı şirketin davalıya ayıp ihbarında bulunduğu, ürünlerin kullanılmak istenildiği mekanın koşulları ve üründe meydana gelen deformasyonun niteliği bir arada değerlendirildiğinde davacı alıcının ürünleri kullanmaya zorlanamayacağı, davacının sözleşmeden dönme hakkını kullanabileceği, her ne kadar dosyaya sunulan mail yazışmalarına göre barkod okuma sistemini geliştirme yükümlülüğü davacıya ait ise de barkod okuma sisteminin turnike ile birlikte satılan bir ürün olduğu, kullanımının turnikenin varlığına bağlı olduğu, bu nedenle davacının donanım olarak davalıdan satın almış olduğu hem 2 adet turnike hem de bu turnikelere ait barkod sistemi yönünden sözleşmeden dönme seçimlik hakkını kullanabileceği, davacı vekilinin 16/06/2022 tarihli dilekçesi ile satım bedeli yönünden davasını ıslah ettiği, bu ürünlerin davalıya teslimi koşulu ile bu ürünlere karşılık olarak davalıya ödenen 34.056,50 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya iadesi gerektiği, davacının davaya konu ürünleri(donanım) dava dışı otele 4.000 USD karşılığında (dava dışı otele verilen teklif tarihi olan 28/06/2021 tarihi itibariyle) 34.840,00 TL bedelle satmayı planladığı, ürünlerin ayıplı çıkması nedeniyle davacının bu bedelden davalıya yapmış olduğu 34.056,40 TL ödeme mahsup edildiğinde yoksun kaldığı kârın 783,50 TL olduğu, davacının genel hükümlere göre bu zararını da davalıdan talep edebileceği, mahkememizce alınan bilirkişi raporlarının usul ve yasa ile dosya kapsamına uygun, gerekçeli, denetime ve hükme esas alınmaya elverişli olduğu anlaşılmakla anlaşılmakla davacının satış bedelinin iadesi talebinin kabulüne, müspet zarar talebinin kısmen kabulü ile kısmen reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Davacı davaya konu ürünlerin ayıplı olması nedeniyle dava dışı müşterisi nezdinde ticari itibar kaybettiğini ve manevi zarara uğradığını ileri sürmüş ve bu nedenle manevi tazminat talep etmiş ise de, ayıplı mal satışı nedeniyle sadece davacının mal varlığının zarara uğradığı, kişilik haklarının zedelenmesinin söz konusu olmadığı, manevi tazminatın yasal koşullarının oluşmadığı anlaşılmakla davacının manevi tazminat talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle:
DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE KISMEN REDDİNE,
1-Davacının satış bedelinin iadesi talebinin KABULÜ ile P201 3 Kollu Turnike ile Barkod okuyucu sisteminin davalıya teslimi koşulu ile 34.056,50 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
2-Davacının müspet zarar talebinin KISMEN KABULÜ ile 783,50 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
3-Davacının manevi tazminat talebinin REDDİNE,
4-Alınması gerekli 2.379,92 TL karar ve ilam harcından davacı tarafından yatırılan 256,17 TL peşin harç, 410,82 TL ıslah harcı ve 85,38 TL tamamlama harcı toplamı 752,37 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.627,55 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDEDİLMESİNE,
5-Davacı tarafından yapılan 59,30 TL başvurma harcı, 256,17 TL peşin harç, 410,82 TL ıslah harcı, 85,38 TL tamamlama harcı, 571,90 TL keşif harcı, 2.250,00 TL bilirkişi ücreti, 1.000,00 TL keşif araç ücreti, 60,00 TL müzekkere-tebligat-posta giderinden oluşan toplam 4.693,57 TL yargılama giderinin davanın kısmen kabulü ile kısmen reddi sebebiyle tarafların haklılık oranına göre (34.840,00/44.056,50=0,79) 3.707,92 TL’nin davalıdan tahsili davacıya ÖDENMESİNE, bakiye kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
6-Davacı kendisini dava ve duruşmalarda vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/1-4. maddesi uyarınca takdir edilen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
7-Davalı kendisini dava ve duruşmalarda vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/1-4. maddesi uyarınca reddedilen maddi tazminat için takdir edilen 783,50 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ÖDENMESİNE,
8-Davalı kendisini dava ve duruşmalarda vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 10/1-4. maddesi uyarınca reddedilen manevi tazminat için takdir edilen 5.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ÖDENMESİNE,
9-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansından bakiye miktarın kararın kesinleşmesinden sonra taraflara İADESİNE,
10-İzmir Arabuluculuk Bürosu’nun … sayılı arabuluculuk dosyasında suçüstünden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-11-13. maddesi uyarınca davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
Dair, karar HMK 341vd maddeleri gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Mahkememize veya aynı nitelikteki başka yer Mahkemesine verilecek dilekçe ile İzmir Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı açıkça okunup usulen anlatıldı.24/02/2023

Katip ….
e-imzalı

Hakim ….
e-imzalı